• Sonuç bulunamadı

1 4 ROMA DÖNEM  



EHR PLANCILII

Yunan dünyasında birey, bu dünyanın kültürel sınırları çerçevesinde, baba topraına ya da polise sadakat borçludur ve böylelikle kente ilk ve yakın anlamda

yüklenmi olmutur. Roma medeniyetinde ise ehir düüncesinin arkasındaki esas

deimitir ve artık ebedi kent üzerinden gözlerinizi ayırmaksızın bir “Romalı

yurtta” olabilmek mümkündür. Birey, aynı zamanda ilevsel olarak kendi kentinin

ya da eyaletinin yurttaıdır

151 .

Roma imparatorluu en güçlü olduu dönemde tüm Akdeniz havzasını,

Britanya dâhil Kuzey ve Orta Avrupa’nın önemli bir bölümünü ve Fırat nehrine kadar Ortadou’yu içine almaktaydı. Çeitli kültürler, farklı uç ve geleneklere sahip

çeitli halklar, bu geni topraklarda yaıyordu. Bu geni corafyayı yönetmek ve bu

corafyada barı ve güvenlii salamak zordu. Merkezi yönetim büyük ölçüde kente

dayanıyordu ve kentler imparatorluun yönetiminde ilk basamaı oluturdular.

Merkezi hükümet, kentlere önemli sorumluluklar yüklemiti. Bütün bunların yanı

sıra kentler barıı korumakta ve Roma uygarlıını yaymakta en yetkin kurumdular

152 .

Kentletirme projesinin zor bir çalıma olduu bilinen bir gerçektir. Bazı

bölgelerde, zaten varolan bir kentleme olgusu vardı. Yunanlıların ve dou

Akdeniz’de Fenikelilerin (Fenikelilerin koloni kentleri de hesaba katılmalıdır.) kurdukları kentlerde yaayanlar kent yaama kurallarını ve geleneini biliyorlardı.

Bu kültürün gerçek baarısının Roma gelenekleri ve yerli kent unsurlarının

bileiminin yaratılması olduu söylenebilir.

Roma kentinin planlanmasında yine Yunan dünyasında olduu gibi

standartlama geçerliydi. Yunan kent planlamasında ayrıntılı anlatılan, sokakların

birbirini yatay ve dikey kestii “Hippodamos” ızgara kent modeli Roma mimarisinde

de uyarlanarak kullanılmıtır. Roma kent planında; kuzey-güney yönünde uzanan

“cardo” ve dou-batı dorultusunda uzanarak cardo ile merkezde kesien ana cadde

“decumanus” esastı. Bu iki ana cadde bir kapıdan dier kapıya dek uzanır ve bunlar

151

Wheeler, M., Roma Sanatı ve Mimarlı&ı, (çev. Zeynep K. Erdem), 2004, s. 25.

152

forum denilen (agoranın Roma uzantısı) pazar yerinde birbirlerini dik açı ile keserlerdi. Sokak sistemi iki ana yolun kesiimine özel bir vurgu getirirdi.

Kentlerin içinde ve kentler arasında rekabet ruhunu tevik etmek Roma mparatorluu’nda esastır. Özellikle kentlerin önde gelen yurttaları arasında derin

ve içten bir kentlilik gururu ve yurt sevgisi vardı ve bu yurt sevgisinin tüm imparatorlukta kentlerin gelimesinde büyük bir etkisi olmutur. Kentlerin önde

gelen yurttaları kamu takdiri ve önemli kamu görevleri için birbirleriyle

rekabetteydiler. Kentler onur ünvanları elde etmek için birbirleriyle yarımaktaydılar

153

. Bu rekabet ruhunun önemli sonuçları olmutur. Büyük kamu

hizmetleri ve ihtiamlı yapılar artmı, mimari ve buna balı olarak mimaride süsleme

çoalmıtır. Roma döneminde kentlememi yerlerin kent olgusu kazanması ve eski

kentlerin geniletilip, gelitirilmesi ve bazı kentlerde bugün de yerleimin sürmesi

büyük bir Roma baarısıdır. Yeni kurulan kentlerde Roma ızgara planı ve Roma kent

yapıları uygulanmı ve bu uygulamada askeri mühendisler önemli çalımalarda

bulunmulardır. Ordu, yerli nüfusun sahip olmadıı planlama ve yapı yöntemlerinde

teknik uzmanlıa sahipti. Bunun yanında eski askerlerin oluturduu kolonilerin

yerletirilmesi Roma tarzı kent yaamına örnek oluturmaktaydı. Ordu ve planlama

arasındaki yakın iliki Britanya’daki Camulodunum (Colchester), Glevum

(Gloucester), Lindum (Lincoln) ve yerli kentleri Isca Dumnoniorum (Exeter) ve Viroconium (Wroxeter) kolonileri ile kanıtlanmaktadır. Eski lejyoner kalelerinin

yerlerinde sivil kentler kurulmakla kalmamı, bunlar sokak sistemleri içerisinde

kalelerin zemin planlarını da bütünletirmilerdi

154 .

Romalılar dier eyaletlerde yeni kentler kurarken veya zaten var olan kentleri

gelitirirlerken talya’nın kolonizasyonunda denedikleri ve yararlı gördükleri

teknikleri kullanmılardır. Kullanılan yöntemlerin aynı olmasına karın ortaya çıkan

kentlerin aynı olmadıı görülmütür. Bu kentlerin hepsi, yakın çevrelerindeki corafi

ve tarihsel etmenlerin ürünüydüler ve içlerinde bulundukları yerel koullara

uyarlanmılardı. Bu yeni kurulan Roma kentlerinin temelini, Roma ızgara planlaması

oluturmutur ve gelecekteki gelimesini yönlendirmitir. Fakat yine de, kentin

153

Owens, 2000, s. 123-124. 154

gelimesi yerel nüfusun kabul edebilecei bir oranda ve kaynakların izin verdii

ölçüde olmutur

155

. mparatorluun dousunda durumun biraz daha farklı olduu

bilinmektedir. Buralarda, Romalılar bazılarının geçmii yüzlerce yıl öncesine

dayanan gelimi pek çok kente sahip toplumlarla ilikiye girmilerdir. Bu yüzden

douda tümüyle Roma oluumları bulmak batıya oranla daha zordur. Genellikle

önceden kurulmu ehirlere yeni mahalleler ve özellikle hamam gibi Roma tarzı

yapılar eklenmitir

156

. Bu kentlerde uygulanan yeni fikirler ve teknikler, farklı yapı malzemeleri, anıtsallık, mimari kompozisyon ve simetri gibi Roma’ya özgü kavramlar, belirli Roma yapı tipleri dönüümü salamıtır. Atina gibi Ege’nin çok

uzun geçmiine sahip kentleri de, bu gelimelerden etkilendiler. Bu etkinin sonucu,

gösterili görsel etkiye sahip farklı karakterde Romalılamı eyalet kentlerinin

yaratılması olmutur. Ayrıca bu eyalet kentleri, varlıklarını ve douda bulunan engin

kaynakları belirleyen rekabet ruhundan büyük ölçüde yararlanmılardır. Cumhuriyet

döneminde Kuzey Afrika bölgesi, bakentin büyük nüfusunu beslemek için geni bir

tahıl kaynaıydı. Lüks ürünler, köle ve bakentin kentte yaayan nüfusu elendirdii

popüler olan hayvan gösterileri için egzotik hayvan kaynaı bulmak açısından da

buralar önemliydi. Bu yüzden bu bölgelerde devamlı koloniler kurulmu ve yerli

kentler gelitirilmitir

157

. Anadolu’daki Roma kentlerinde de, dou kentlerine benzer

deiimler görülmütür. Batı kıyısında, Miletos, Pergamon, Ephesos, Smyrna gibi

büyük kentlere ve dier birçok kente yeni yapılar eklenmitir. Mevcut yapılar

yenilenmi ve genel olarak kentsel donanımlar iyiletirilmitir. Anıtsal kemerler,

kolonadlı yollar tüm kentlerde yaygın hale gelmitir. Bu tür yapılar yalnızca kentleri

süslemek ve güzelletirmek amacıyla kullanılmıyordu. Bunlar izleyicinin görüünü

yönlendirmek ve denetlemek böylece geride kalan sıradan yapıları saklamak amaçlı kullanılıyordu. Roma mparatorluu’nda kentler Roma tarzı kent yaamı düüncesini

örnekleyen belli balı kamu yapılarına ve anıtsal yapılara sahiptiler. Romalıların

destekledikleri yaygın tek düzenlilik içerisinde bölgesel farklılıklar, yerel biçimler ve uyarlamalar sürmütür. Fakat geç mparatorluk döneminin kozmopolit yapısı

zamanla bölgesel farklılıkları azaltan tek düzenli mimari tarzın ortaya çıkmasına yol

155 Owens, 2000, s. 135. 156 Thorpe, 2002, s. 27-28. 157 Owens, a.g.e., s. 136.

açmıtır. Tüm Akdeniz çevresinde, yapı malzemesi olarak mermerin yaygın

kullanımı bu tek düzenlilik geleneinin kanıtıdır.

Roma kentinin kamu yapıları ve kullanım amaçları Yunan kenti ile büyük oranda benzerlik gösterirdi. Roma forumu, agora gibi toplumsal yaamın merkezini

oluturmaktaydı. Aosta ve Timgad gibi planlı ehirlerde, bir kenarda forum için yer

ayrılması ve etrafını çevreleyecek binaların yapımı özgün planın bir parçasıydı. ehir

büyüyüp karmaık hale geldiinde forumun da görüntüsü deimi ve burada yapılan

faaliyetlerin sınırı daralmıtı. Tipik bir forum dikdörtgendi, Vitruvius en:boy için

3:2’lik bir oran önermiti ama bu sabit bir oran deildi. Timgad’da forum kareye

yakınken, Pompei’de yaklaık 4:1’lik oranıyla alıılmadık ölçülerde uzun ve dardı

158 .

Tiyatro yapıları Roma mimarisinin en önemli ehir elemanları arasında yer almıtır.

Roma tiyatrosunun, Yunan tiyatroları gibi sahne binası, yarım daire eklinde meydan

ve oturma bölümlerinden olumaktaydı. Roma tiyatrolarında sahne binası çok

gelimiti ve oturma basamakları ile birletirilerek mimari bütünlüü salanmıtı.

Roma ehrinin önemli dier birimi de hamamlardır. Hamamlar, yalnızca kiisel

hijyeni salamıyor, bir dizi toplumsal kültürel ve sportif faaliyeti de tek bir yapıda

birletiriyorlardı

159

. Bu yapılarda, bazı bölümler alttan ve duvardan ısıtılarak sıcak mekânlar elde edilmiti. Soyunma yerleri, souk, ılık ve sıcak mekânlar hamamın en

önemli bölümlerini oluturuyordu.

Roma kentinin planlamasına genel bir bakı, bu planlamanın eklektik bir tarzı

olduunu kanıtlar. Roma kenti tasarımında Yunan, Etrüsk ve onların öncülleri

Villanova etkisi hissedilir. Etrüskler Orta ve Kuzey talya’nın gerçek anlamda ilk

kent kurucularıydılar. Onlardan önce, Villanova’lılar olarak bilinen, talya’nın Erken

Demir Çaı halkları bulunmaktaydı

160

. Bütün bunların yanında biraz önce bahsedilen koloni planlamasında ordunun gerçeklii de unutulmamalıdır. Savunma sistemi

tümüyle sokak sistemi ile beraber ilerlemektedir. Genel olarak tüm eyaletlerde, Romalılamı kent yaamı tevik edilmekte çok baarılı olunmutur.

158 Thorpe, 2002, s. 37-38. 159 Thorpe, y.a.g.e., s. 66. 160 Owens, 2000, s. 97.

Benzer Belgeler