• Sonuç bulunamadı

3 3 LEPT  S MAGNA

Roma’nın Afrika’daki kentlerinden bir örnek vermek gerekirse Tripolitania (Libya) sahillerinde, liman tarafından igal edilmi kayalık bir burundaki Fenike

yerlemesi üzerine kurulan Leptis Magna

468

en uygunudur. Bu kent, Pompei ve Ostia’dan çok daha büyüktür ve sonunda imparatorluun en zengin ehirlerinden biri

olmutur. Olasılıkla M.Ö. VII. yy.’da bir Fenike ticaret üssü olarak kurulup Roma ile

ilk temasını Pön savaları sırasında yapmı ve M.Ö. I. yy.’ın sonlarına doru da

imparatorlua katılmıtır.

Fenike yerleiminden günümüze çok kalıntı kalmamıtır. Buradaki erken

Roma kenti Augustus ve ardılları zamanında dama tahtası modelinden gelitirilmitir. Forum, kayalık burnun hemen dibinde kurulmu olup, bir bazilikaya

bitiiktir. “Bazilika”, dört bir yanı sütunlu galerilerle çevrili, kukusuz tepe

467

Owens, 2000, s.101-102. 468

pencereleri olan ve bir ucunda dikdörtgen eksedraları (exedra) olan bir yapıdır469. Kentin imparator Septimus Severus’un geni bayındırlık çalımaları sırasında en üst

düzeye ulaan genilemesi zaman içerisinde yava yava gerçeklemitir. Kentin

dıına, güney-batı yönünde kıvrılarak çıkan eski yol güneydeki verimli tarım

alanlarına uzanmaktaydı ve kentin gelimesinin odaını oluturmutu. Bu yol

boyunca bir dizi ızgara planlı mahalle yapılmıtı. Yeni ina edilen limandan balayıp

Hadrianus hamamları arkasından geçen geni ve incelikle süslenmi kolonadlı sokak

ile yeni forum yeni kentin temelini oluturmutur. Ek olarak sokaın mimari

dekorasyonunun çok süslü olduunu söyleyebiliriz. Yerli ve dıardan gelen formların

birleimi dou eyaletlerindeki kentlerin dönüümündeki baarının ana etmenlerinden

biriydi470.Örnek olarak Yakındou Roma kentlerinin karakteristii olan yeni bir

sütunlu cadde, dönemin, dou Akdeniz mimarisi ile olan çeitli balantılarından

birine iaret eder

471 .

Kentin batı kıyısında yer alan, “Av Hamamları” olarak adlandırılan hamamlar, küçük ebatlarını çok aan, mimari bir ilgi noktasını oluturmaktadırlar.

Uzun süre kum altında korunduundan kubbe ve tonozları hemen hemen bütünüyle

salam kalabilmi olan yapı, daınık ilevsel mekânlardan olumaktadır

472

. Kentte burada ayrıntılarına girilmeyecek, zafer takları, tiyatroları, tapınakları, Hadrianus hamamları, severuslar forumu, liman ve deniz feneri yapıları oldukça gösterili ve

karakteristiktir. Burada ilgileneceimiz ayrıntı Hadrianus hamamlarının inasının

(M.S.127) bakentte sonraları moda olan, simetrik biçimli ‘imparatorluk’

hamamlarının Roma dıındaki ilk örnei olmasıdır. Aynı zamanda Leptis’teki kamu

binalarında, yerel kireçtaının yerini ithal mermere bıraktıı tarihi de

göstermektedir473. Özetle kentin planı Roma kent planlarından da bilindii gibi

çekirdek bir dama tahtası planının dorusal hatlar üzerinde büyüme sürecini gösterir. lgi çeken nokta kentin devrin sanat ve mimarlıını yansıtan en önemli örnei

olmasıdır474. (Levha. 69) 469 Wheeler, 2004, s. 54. 470 Owens, 2000, s.140-141. 471 Wheeler,a.g.e., s 54. 472 Wheeler, y.a.g.e., 55-56. 473 Thorpe, 2002, s. 32-33. 474 Wheeler, 2004, s. 58.

3. 4. ALEXANDREIA

Alexandreia (skenderiye), Antik Ça’da Dou Akdeniz’in en önemli

kentlerinden biriydi. Kent, skender’in kurduu bildirilen ehirlerin en ünlüsüydü.

Dou ile batının karılatıı, bir birleim oluturacak ekilde birbirine karıtıı, o

zamanın dünyasının birbirinden farklı olan bütün bakı açılarının, yorumlanma

biçimlerinin bulutukları yerdi. Bu özellii sayesinde kent, sadece Dou Akdeniz’in

deil, dünyanın en büyük ve en önemli kenti sayılmaktaydı

475

. Alexandreia kenti, kozmopolit yapısı, lüks dükünü ve kültürel etkinlikler arasında mekik dokuyan

insanlarıyla Hellenistik dünyanın entelektüel bakenti konumundaydı. Klasik Yunan

edebiyatının korunmasındaki payı dier kurumlardan çok daha fazlaydı

476 .

Büyük skender’in kendi ismiyle kurduu kentlerden ilki sayılan Alexandreia,

M.Ö. 331 yılında Nil Irmaı’nın batı azında Pharos kanalı ile Mareotis gölü

arasında uzun bir kara eridi üzerinde kurulmutu. Nikomedia’lı Arrianos, Büyük skender’in dou seferlerini anlattıı, yedi kitaptan oluan Anabasis adlı eserinde, skender’in bu kenti kurmaya karar veriini öyle anlatır

477 :

“Kanobos’a478 varınca Mareia479 gölünü geçerek bugün kendi adıyla anılan Aleksandreia’ya geldi. Burası ona zamanla geliip büyüyecek bir ehir kurmaya pek

uygun göründü. Bu ie girimeye heveslendi, ehrin planını kendisi düzenledi,

pazaryerinin nerede kurulacaını gösterdi. Hellen tanrıları ve Mısır Isis’i

480

için tapınakların sayısını, yapılacak kale duvarının geniliini tayin etti. Bu münasebetle

kurbanlar sundu ve bunların hepsi de uygun dütü.”

481

475

Demiri#, B., “$skenderiye: Antik Ça& Akdeniz’inde Bir Kültür Kenti”, Do&u-Batı, Akdeniz,

Kasım,Aralık,Ocak 2005-2006 s.75. 476

Hellenistik dünya hakkında ayrıntılı bilgi için bkz, Freeman, 2003, s. 323. 477

Demiri#, a.g.e., s.76.

478

Kanobos; $skenderiye #ehri kurulmadan önce önemli bir ticaret #ehri olup, $skenderiye’den sekiz

saatlik uzaklıkta Nil ırma&ının en batıdaki a&zının denize döküldü&ü yerde bulunuyordu.

479

Mareia gölü; Mareotis de denilen göl, 55 km. uzunlu&unda ve 28 km. geni#li&indeydi, çevresinde

ba&lar, hurmalıklar bulunuyordu ve papirüs yeti#tiriliyordu.

480

$sis; Mısır mitolojisinde Osiris’in hem karde#i hem de karısı olan tanrıça.

481

Kentin planını Rhodoslu mimar Deinokrates çizmitir. Izgara planı burada en

gelimi ve güzel haliyle görülür. Diodoros’a göre

482

dou-batı dorultusunda aaı

yukarı ehrin ortasından geçen caddenin genilii 100 ayaktı; yaklaık olarak 30 m.

idi. Bu caddeyi dikey kesen sokaklardan birisi dier sokaklardan geniti

483

. Kentin atların ve arabaların geçebilecei kadar geni sokaklara sahip olduunu Strabon’da

belirtmitir

484

. Caddelerin o güne kadar görülmemi genilie erimesini Mısır’ın

alay yollarının etkisinde bulan görüler vardır

485

. Aleksandreia’da düzen dikdörtgen biçimli ızgara sokak planı ile belirlenmektedir. Arazinin doal yapısından ortaya

çıkan mevcut görsel ve mimari peyzaj düzenlemesi deneyleri daha sade bir ölçekte gerçekletirilmi olmalıdır

486 .

Kentin ekli antik yazarlar tarafından Makedonia pelerinine, khlamys’e

487 benzetilmitir

488

. Deinokrates’in , Hippodamos’un ızgara kent planının ilkelerine uygun olarak hazırladıı plana göre, kent merkezde kesien ve biri dou-batı

dorultusunda, dieri kuzey-güney dorultusunda olmak üzere iki anayol ile dörde

ayrılıyordu. Kuzey-güney dorultusundaki ana yol da aaçlıklı iki geni yolla ikiye

ayrılıyordu. Antik Ça’ın sonuna doru yaklaık 100 kilometrekarelik bir alanı

kapsayan Aleksandreia kenti tümüyle tatan ina edilmiti

489

. Kent, Grek alfabesinin ilk be harfi ile adlandırılmı be bölgeye (alfa, beta, gama, delta, epsilon) ayrılmıtı. ehrin en güzel yapılarından biri, bir stadion uzunluunda stoaları ile ana cadde

üzerindeki gymnasiondu. ehrin ortasında adalet sarayı ve koruluklar vardı. Çam

kozalaı biçimindeki kayalık bir tepeye benzeyen, Paneion adı verilen yapay bir

tepeden tüm ehri seyretmek mümkündü. ehrin tapınakları, Sarapeion ve büyük

liman içindeki küçük bir dil üzerinde bulunan Poseidonion’du. Tiyatrosu, sarayların gerisinde bulunmaktaydı490. (Levha. 70)

482

Akarca, 1998, s. 47. (Diodoros, XVII, 52.) 483

Akarca, y.a.g.e., s. 47. 484

Strabon, 2005, XVII, s. 791. 485

Akarca, y.a.g.e., s. 47-48.(R. Martin, L'urbanisme dans la Grèce antique, Paris, 1956. ) 486

Owens, 2000, s. 90. 487

Khlamys-Chlamys: Eski Yunan’da genellikle askerlerin M.Ö. V. yy’da süvariler ve epheblerin (Atina’da genç askerlerden olu#an bir kıta) giydikleri yünden manto, pelerin. Uzun dörtgen bir

kuma#tan ibaret olup uzunlu&una ikiye katlanır ve kenarları bir kopça ile birbirine tutturularak

meydana gelen delik ba#a geçirilirdi.

488

Strabon, 2005, XVII,1,8 – Plutarkhos, Moralia, 1999, 5, 11. 489

Demiri#, 2005-2006, s. 78.

490

Her eyden önce su tanrılarına adanan kentin her iki yanında iki büyük liman,

geride Akdeniz; hemen güneyinde ise, Mareotis gölü vardı. Bugün göl büyük ölçüde alüvyonla dolmutur ve fazla öneme sahip deildir fakat klasik dönemde kentin ana

varlık nedenlerinden biriydi. Bu göl ile Nil arasında Nil’in büyük kargo teknelerini alabilen bir kanal açılmıtı. Bu kargo tekneleri, Memphis’te Kızıldeniz’e balanan

baka bir kanala girinceye kadar Nil’i izlerdi. Aleksandreia kenti bu kıyıdaki tek

derin su limanı olmanın yanı sıra Arabistan, Hindistan ve Uzakdou trafiiyle de

dorudan iletiim içindeydi

491

. Limanın yanı sıra bir mühendislik harikası olan Pharos deniz feneri Knidoslu Sostratos tarafından yapılmıtı. Mimari olarak

tasarlanmı ve gelitirilmi ilk fener kulesi

492

olan yüz on bir metre yüksekliindeki

Pharos fener kulesi, Hellen-Roma dünyasında ina edilen baka fener kuleleri için

dorudan ya da dolaylı olarak bir model oluturmu olmasının yanı sıra

493

, dünyanın yedi harikası arasında da sayılmaktadır. Bir baka görüe göre de Araplara minare

fikrini bu fener vermitir

494

. Antik ça’ın Aleksandreia’sının bu fener dıında en

önemli dier özellii ise, Museion adıyla bilinen bilim ve kültür merkeziydi. Bu

kültür merkezinin içinde kurulmu olan kütüphane, Aleksandreia’nın bir kültür

merkezi olmasında, bilimin ve edebi çalımaların gelimesinde ve en önemli üç

kültür kenti495 arasında ba sırada yer almasında çok önemli rol oynamıtır

496 .

Benzer Belgeler