• Sonuç bulunamadı

Mü rik Araplarda Allah Tasavvuru

C. Metot ve Kullan:lan Kaynaklar

I. BÖLÜM:

3. slam Öncesi Araplarda Me;iet Anlay:;:

3.1. Mü rik Araplarda Allah Tasavvuru

Her eyin Allah’ n önceden belirlemesiyle meydana geldi"i temeline dayanan kaderci inan biçimi, insan n irade sahibi bir varl k oldu"una inananlar olmakla birlikte, slam öncesi Araplar da oldukça yayg n bir inançt . Araplara göre insan Allah yaratm t r ama yaratma i inden sonra Allah’ n görevi sona ermi tir. “ nsan yarat ld ktan sonra art k yaratan yla bütün ba lar n keser ve yeryüzüne geldi inden itibaren hayat n çok daha kuvvetli bir patronun yönetimine verir. Bu patron, onu ölümüne kadar pençesinde sürükler. Ölümde, bu patronun insana vurdu u son ve en ac darbedir. Bu patron dehr dedikleri zamand r.”43 “Dediler ki: Hayat ancak bu dünyada ya ad m zd r. Ölürüz ve ya ar z. Bizi ancak zaman helâk eder.” (Câsiye 45/24) Arap toplumu insan n r zk n n kendi kontrolü d nda bulundu"una, -bunun- dehr taraf ndan önceden tayin ve tespit olundu"una inan yordu.44

Cahiliye dönemi Araplar n n dünyas nda Allah kavram , O’na ortak ko tu"u di"er ilahlarla beraberdir. Allah ile onlar aras nda bir ayk r l k yoktur. Allah üstün varl klar n

ba nda gelmekte birlikte di"er tanr lara ayk r de"ildi.45 Onlara göre Allah, dünyan n

yarat c s ; ya"muru veren, arz üzerinde ya ayan her eye hayat veren ve Kâbe’nin rabbi olan

ba ilaht r. Bu durum onlar n, hayatlar nda tevhid inanc na hiç ba vurmad klar eklinde

anla lmamal d r. Baz durumlarda Allah, cahiliye Arab n n zihninde geçici bir monoteizm

43 Izutsu, a.g.e, s.144.

44 Watt, W.M., slam Dü üncesinin Te ekkül Devri, (trc. Ethem Ruhi F "lal ), Ankara, 1981, s.109. 45 Izutsu, a.g.e, s.49.

(tevhid)in objesi olabiliyordu.46 Kur’an’ n birçok yerinde, Araplar n, hemen hiç kurtulu ümidi kalmayan bir tehlike içinde, özellikle denizde kald klar zaman “Dini yaln z Allah’a özgü k larak” Allah’a yöneldiklerini okuyoruz. 6u ayet buna delildir:

“Her biri bir da gibi dalgalar kendilerini denizde dört bir yandan sard zaman, o kâfirler/mü rikler inançlar n irkten ar nd r p olanca içtenlikleriyle yaln z Allah’a yalvar p yakar rlar.” (Lokman 31/32)

Bu gösterir ki hayatlar n n hakikaten tehlikede oldu"unu sezdikleri zaman mü rik

Araplar geçici bir tevhide ba vuruyorlard .47 Onlar genellikle yaratma i ini Allah’a nispet

etmekle beraber, Kur’an bize putlar n da yarat c olduklar n kabul eden baz putperestlerin bulundu"unu haber vermektedir:

“Yoksa O’nun yaratt gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma onlarca birbirine benzer mi göründü? De ki: Allah her eyi yaratand r. Ve O, birdir, kar durulamaz güç sahibidir.” (Ra’d 13/16)

Fakat bu istisnai bir durumdur. Normal olarak yaratma i i, en yüksek tanr kabul

edilen Allah’a atfedilirdi.48 Cahiliye dönemi Araplar , her ne kadar Allah’ yarat c olarak

kabul etseler de, bu durum onlar n hayata bak lar na yön verecek nitelikte de"ildi. Seküler bir zihin dünyas na sahip olan cahiliye dönemi Arab , hayat n men ei ile pek ilgilenmezdi.

“Kur’an’da Allah’ n yaratmas fikri, bütün dü ünce sistemini yönetirken, cahiliye sisteminde bu fikrin belirgin bir rolü yoktu. Bu demektir ki ayet Allah, insan varl n n kayna olarak bilinse bile bu dü ünce slam’dan önceki Araplar n kafas nda fazla bir anlam ta mazd . te bundan dolay Kur’an, bu fikrin önemi üzerinde tekrar tekrar durur ve onlara bunun önemini kavratmaya çal r.”49

Kur’an’ n temel vurgusu, hesap gününde insan n kendi iradesiyle tercih etmi oldu"u eylemlerden sorumlu tutulaca" yönündedir. Bu anlamda Allah Kur’an’da her i ini adalet ve hikmet üzere yapan, hesap gününün mutlak adil hükümdar olarak tan t l r. Kur’an indirildi"inde insanlar aras ndaki yayg n kanaat bunun tam aksineydi. Onlar sonlar n n, keyfi bir uygulamayla belirlenece"ine inan yorlard . O zaman n hâkim yönetim sistemleri

46 Izutsu, a.g.e, s. 115-116. 47 Izutsu, a.g.e, s. 117. 48 Izutsu, a.g.e, s.140. 49 Izutsu, a.g.e, s.142.

mutlakiyet ve despotluk oldu"undan, insanlar n böyle bir inan ta olmas pek de a rt c de"ildi asl nda. Zira ayn bu rejimin efendileri gibi, o insanlar n inand klar tanr da ödül ve cezay can nas l isterse öyle da" tabilirdi. Hal böyle olunca, insanlar ilahlar n teskin etmek, onun gönlünü almak için çok çe itli adaklarda bulunuyorlard . Böylece ne elenecek ve öfkesi yat acakt .50

Kur’an’da, mü rik zihniyetin Allah’la insan aras ndaki ahlaki münasebeti hiçe sayan itirazlar na yer verilir. Bunlar Allah’ n adaletini hakk yla takdir edememenin tabi bir sonucudur. Mesela Allah’ n hidayet etmesi, sapt rmas , r z k vermesi vb. fiillerine de"inilen ayetlerde, cahiliye arab n n yanl inan biçimlerine i aret de"ilir. Kur’an, irk ko malar n Allah’ n dilemi oldu"unu iddia eden mü rikleri yalanlamaktad r:

“Allah’a ortak ko anlar dediler ki: “Allah dileseydi ne biz, ne de atalar m z O’ndan ba ka hiçbir eye tapmazd k, O’nun emri olmadan hiçbir eyi de haram k lmazd k.” Kendilerinden öncekiler de böyle yapm t . Peygamberlere dü en sadece apaç k bir tebli dir.” (Nahl 16/35)

“E er Rahman dileseydi, biz onlara kulluk etmezdik” dediler. Bu konuda hiçbir bilgileri yoktur. Onlar sadece yalan söylüyorlar.” (Zuhruf 43/20)

Yine Kur’an’a göre onlara Allah yolunda infak edin denildi"inde öyle cevap verirler: “Allah’ n size r z k olarak verdiklerinden hayra sarfediniz denildi inde, kâfirler müminlere dediler ki: Allah’ n diledi i takdirde doyuraca kimseleri biz mi doyuraca z? Siz gerçekten apaç k bir sap kl k içindesiniz.” (Yasin 36/47)

Görüldü"ü gibi slam öncesi Araplar n inand " Allah, hayatlar na müdahale etmeyen, tapt klar di"er ilahlardan üstün olmakla beraber, onlarla birçok yönden benze en bir niteli"e sahipti. Kur’an onlar n bu çarp k zihniyeti tashih etmek için, Allah’ n tap n lmaya lay k olan tek ilah oldu"unu ve O’nun d ndaki ilahlar n bat l oldu"unu ifade etmi tir. Kur’an, Allah’ n kudretini ve her eye güç yetirebilirli"ini hakk yla takdir edemeyenlere yönelik olarak, O’nun her istedi"ini yapabilecek güce sahip oldu"unu vurgulayan pasajlarla doludur.

Me iet içerikli ayetler de bu s n fa dâhildir. Allah’ n diledi"ini sapt racak, diledi"ini hidayete erdirecek, diledi"ine azap, diledi"ine ma"firet edebilecek, diledi"i her eyi yaratabilecek ve yapabilecek olu u vb. ifadelerde vurgu, Allah’ n mutlak kudret sahibi

olu unad r. Bu ayetlerde Allah’ n söz konusu fiilleri keyfi olarak yapt " na dair hiçbir i aret yoktur. Aksine Kur’an, mü riklerin keyfi yapt r mlarda bulunan Allah anlay lar n tashih etmek sadedinde, Allah’ n adaleti meselesine özel bir ihtimam göstermi tir. Bu yüzden ilgili pasajlar , hitap etti"i kitlenin dü ünce sistemini dikkate alarak okumak, ayetlerin ba"lam n ve bu ayetlerde vurgulanmak istenen manalar yakalayabilmemiz noktas nda son derece önemlidir.

Benzer Belgeler