• Sonuç bulunamadı

Su kaynaklarımız stratejik öneme sahip değerlerimizdendir, bu kaynakların verimli kullanımına yönelik yapılan çalışmalarımız ve bu çalışmaların çıktılarının hayata geçirilmesi neticesinde, sayaçlardan kaynaklanan su kayıp-kaçağı önlenebilecektir. Aynı zamanda ilimize kazandırılacak üretim tesisinde yapılacak Ar-Ge çalışmaları sonucunda elde edilecek çıktılar teknoloji ve bilişim altyapısına yönelik gelişmelere katkı sağlanmış olacaktır. Böylelikle benzer çalışmaları teşvik ve liderlik edici bir rol üstlenilerek aynı ve yatay sektörlerde yatırım yapmak isteyen yerli girişimcilerimiz cesaretlendirilebilecektir.

Saha çalışmalarımızdan elde ettiğimiz veriler neticesinde aşağıdaki tespitler yapılmıştır;

Su kaynaklarımızın etkin ve ekonomik kullanılamaması,

Su ölçüm cihazları kaynaklı kayıp-kaçak oranlarının yüksekliği,

Sayaç kayıp-kaçak oranlarındaki yükseklik nedeni ile yerel yönetimlerin gelir kaybına uğraması,

Sayaç piyasasında mevcut olan ürünlerden sonuç odaklı detaylı raporlamalar ve analizler alınamaması,

Ülkemizin teknolojik ve yazılım altyapısındaki gelişmişlik düzeyinin artırılarak yaygınlaştırılmasına duyulan ihtiyaç,

Bölgemizde sanayileşme ve sanayi altyapısının desteklenmesine yönelik çalışma oranlarının düşüklüğü.

I.ULUSAL VE BÖLGESEL DÜZEYDE TALEP ANALİZİ

Dünya genelinde politika çevrelerinde bölgelerin ulusal rekabet edebilirliği arttırabileceği giderek daha fazla kabul görmektedir. Son yıllarda bölgelerin ulusal büyümeye verimliliğe ve yeniliğe katkılarını anlatmaya yönelik analizler, ivme kazanmış ve rekabet edebilirlik kavramı bölgesel kalkınma politikasının temel boyutlarından biri haline gelmiştir. Firmaların rekabet gücünü gerçek anlamda geliştiren bölgesel politikalar, yatırım çekilmesine, önemli ekonomik kazanımlar elde edilmesine ve son olarak hayat standartlarının katkı sağlamaktadır.

Politikaların birbiri ile bağlantılı olduğu dönemde bölgesel politikaların amaca uygun, sürdürülebilir ve çok boyutlu bir şekilde belirlenip uygulanabilmesi sektör stratejisinin yanında ulusal ve bölgesel stratejilerin etkili koordinasyonuna bağlıdır.

Türkiye son yıllarda güçlü büyüme ve geçirdiği yapısal dönüşüme rağmen bölgesel rekabet edebilirlik konusuna önemli güçlüklerle karşı karşıya bulunmaktadır. Genel olarak ülkenin ulusal ekonomik performansı başta üretim ve ticaret üstü konumunda olan İstanbul, Ankara, İzmir ile Marmara bölgesinde bulunan sanayi merkezleri olmak üzere batıda yer alan bölgelere bağlı olmuştur. Anadolu kaplanları olarak öne çıkan bazı iller dışında, ülkenin doğusunda bulunan birçok bölge tarımın hala ekonomik

03.05.2021 Suver 2020 Akıllı Sayaç Üre�m Tesisi Fizibilite Raporu – 2. Revizyon 45 Yiğithan KELEŞOĞLU – Mayıs 2021

faaliyetlerin temelini oluşturması ile birlikte, düşük performans göstermektedir. Türkiye en yüksek ve en düşük kişi başına brüt katma değere sahip bölgeler arasındaki farkın en yüksek olduğu OECD ülkeler arasında olup, bölgesel kalkınmayı politika gündeminde en üst sıralarda ele almaktadır.

Türkiye’nin temel ulusal stratejisinin haritalanması, boyut, usul, içerik ve süre açısından farklılık gösteren çok sayıda strateji belgelerinden oluşan karmaşık bir çerçeve ortaya koymaktadır. Ulusal sektör stratejilerinin hazırlanması, ulusal ve bölgesel kurumlar arasında etkin koordinasyonun kaçınılmaz olduğu politika alanlarından biridir. Ulusal stratejinin başarısı doğası itibariyle bölgenin özgün özelliklerinin ne derece dikkate alındığına ve bu doğrultuda nasıl ihtiyaca uygun politika tasarlandığına doğrudan bağlıdır.

A-TALEBİ BELİRLEYEN TEMEL NEDENLER VE GÖSTERGELER

Türkiye’de elektronik sayaç sektöründen bahsederken uygulanmakta olan standartlardan da söz etmek gerekmektedir. Avrupa Birliği uyum süreci içerisinde Türkiye’de 1 Ocak 2009 tarihinden itibaren MID (Ölçü Aletleri Yönetmeliği) zorunlu uygulama olmuştur. MID belgeli ürünlerin Avrupa’da serbest dolaşım çerçevesinde piyasa denetleme ve gözetleme mekanizması çok önemli bir duruma gelmiştir. Elektronik sayaç uygulaması, birçok ülkede milli strateji olarak algılanmaktadır. Örneğin;

ABD 50 yıllık, İngiltere 20 yıllık akıllı sayaç politikasını açıklamıştır.

Hollanda, Almanya, İtalya gibi ülkeler ise akıllı sayaçlar ile ilgili çalışmalarını hızlandırmışlardır.

Ülkemiz, akıllı sayaçlarda dünyadaki öncü ülkelerden birisidir. Türkiye’de yaklaşık 2 milyon adet akıllı su sayacı halen sahada kullanılmaktadır.

Sektörde çeşitli sayaç tiplerini üreten 25 kadar önemli üretici firma bulunmaktadır. Sektördeki toplam çalışan sayısı 3 bin civarında olmakla birlikte yan sanayi ve çalışan aileleri de göz önünde bulundurulduğunda yaklaşık 25 bin kişiye istihdam sağlandığı değerlendirilmektedir.

Sektördeki üreticiler, gerek kendi yerli Ar-Ge’leri gerekse ileri teknoloji yatırımları ile Uzakdoğu’nun ucuz ve rekabetçi gücüne karşılık; kalite, fiyat ve yerlileştirme alanlarında çalışmalarını yoğunlaştırarak yerli sanayiyi geliştirmek suretiyle ithalatı azaltarak dünyanın birçok ülkesine ihracat yapabilir konuma gelmiştir.

Titiz bir çalışma sonucu Ar-Ge departmanlarında geliştirilen akıllı sayaçlar sayesinde; okuma maliyetleri, yolsuzluk ve insan faktöründen kaynaklanan hataları en aza indiren akılı sayaçlar, işletmelerin aboneleri on-line olarak izlemesi ve gerektiğinde %100 kontrol edebilmeleri sayesinde önlenemez bir gelişme göstermektedir. Bugün Ar-Ge çalışmaları sonrası gelinen noktada yeni tip akıllı sayaçların sayaç kaynaklı su kayıplarını önlediği yapılan saha çalışmalarında da tespit edilmiştir.

Sektör, standartlar ve kalite yönünden batıda, yani Avrupa’da yer alırken;

diğer taraftan düşük fiyatlar ve karmaşık pazar yapısı bakımından doğuda,

03.05.2021 Suver 2020 Akıllı Sayaç Üre�m Tesisi Fizibilite Raporu – 2. Revizyon 46 Yiğithan KELEŞOĞLU – Mayıs 2021

Asya ve Uzakdoğu’da konumlanmaktadır. Kısaca özetlemek gerekirse kalite olarak Avrupa Birliği, fiyat olarak ise Uzakdoğu arasında köprü oluşturmaktadır.

Yerli firmaların ihracat ile yurtdışı pazarlara açılmasını teşvik edici uygulamalar geliştirilmeli ve hayata geçirilmelidir. Yerli üreticilerin destelenmesi, sayaç sektörünün gelişimini hızlandıracak ve uluslararası pazarlarda rekabet avantajı sağlayacaktır. Elektronik ve Akıllı Sayaç uygulamaları bir an evvel teşvik edilip yaygınlaştırılmalıdır, böylelikle devlet, idare, abone ve ülke sanayisi kazanım sağlayabilecektir. Elektronik sayaç kullanımı arttıkça sayaçlar üzerindeki kayıp/kaçak kullanımı doğal olarak azalacaktır. Uzun yıllardan beri ülkemizde kullanılan ve doğru ölçüm yaptığı tartışmalı olan milyonlarca klasik tip sayaç yeni nesil Akıllı Sayaçlar ile değiştirilmelidir. Eski sayaçların tekrar tekrar tamir edilerek kalibre edilmesinin maliyeti yeni bir Akıllı Sayaç maliyetinin üzerindedir. Bu konuda “Sayaçların kalibrasyonu her on yılda bir yapılır” şeklindeki 3516 sayılı yasa uygulanmalıdır. Hatta Avrupa Birliği uyum çerçevesinde kalibrasyon süresinin 10 yıldan 5 yıla indirilmesi sağlanmalıdır. İthal edilen sayaçlarda ise uluslararası standartlara ve ülke şartlarına uygun olarak üretilmiş sayaçların kullanımına müsaade edilmeli, bu şartları sağlamayan sayaçların ülkeye girişi kısıtlanmalıdır.

Artan nüfus ve azalan kaynaklar nedeniyle suyun daha bilinçli kullanılması ve verimlilik, geleceğin yükselen değerleri olacaktır. Bu bağlamda sayaç sektörünün daha da çok gelişeceği, sayaçların ve ilgili sistemlerin öneminin artacağı aşikârdır. Bugünkü gelişmeler ışığında Avrupa standartlarına tam uyumlu üretim yapan yerli üreticiler, sergiledikleri Ar-Ge çalışmaları ve yenilikçi yaklaşımları ile geleceğe yönelik çalışmalarda ülkemizin ve sektörün en önemli gücüdür. Sayaç sektörünün gelecek 10 yılını tahmin etmede devlet politikaları en önemli belirleyici faktörler olacaktır.

Kamunun belirleyeceği sayaç teknolojileri, abone yönetim sistemleri, gelir toplama sistemleri sektörü doğrudan etkileyecektir. Yerli ürün kullanılması yönünde satın alım şartnamelerinde mutlaka bir politika oluşturulmalıdır.

Kısaca gelecek 10 yılın sayaç sektörü açısından yükselen bir grafik izleyeceği, teknoloji, kalite, hassasiyet, süreklilik, fiyat ve hizmet konularına özel önem veren firmaların öne çıkacağı bir gerçektir.

Su işletmeleri hali hazırda belediyelerin kontrolü altındadır. Ancak yeni belediyeler yasasına konulan “imtiyaz hakkı devri” ile su işletmeleri yakın ve orta vadede özel şirketlerin kontrolüne geçebileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

B-TALEBİN GEÇMİŞTEKİ BÜYÜME EĞİLİMİ

Talebin geçmişteki büyüme eğilimine yönelik yeterli veri elde edilememiştir. Ancak mevcut bugünkü durum ve talebi etkileyen temel etmenlerin değerlendirilmesi sonucunda bu konuda bir sonuca ulaşılabileceği değerlendirilmektedir. Hâlihazırda Türkiye genelinde sahada 2 milyon adet Akıllı su sayacı kullanıldığından hareketle talep konusunda kayda değer bir pazar olduğu görülmektedir.

03.05.2021 Suver 2020 Akıllı Sayaç Üre�m Tesisi Fizibilite Raporu – 2. Revizyon 47 Yiğithan KELEŞOĞLU – Mayıs 2021

C-MEVCUT TALEP DÜZEYİ HAKKINDA BİLGİLER

Talep tespiti için yapılan saha araştırmasının amacı kurulacak tesisin yatırım yapılabilirliğinin değerlendirilmesidir. Bu nedenle öncelikli temel hedef müşteri olarak önce çıkan OSKİ abonelerine yönelik pazarın şimdiki ve gelecekteki durumu incelenmiştir. OSKİ’nin bugün itibarı ile mevzuat kaynaklı olarak sahada halen kullanılan ve değişimi gereken sayaç miktarı 100 bin adet civarında olup 2 yıl içerisinde bu sayaçların yenilenmesi gerekmektedir. Bunun haricinde her ay 1.400 yeni abone yapılmakta ve bu aboneler içinde sayaç ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Bu durumda ilk 2 yıl için asgari olarak 4.167 +1.400 = 5.567 sayaç/ay’lık çekirdek bir pazardan söz etmek mümkündür.

Pazarın Ordu ili ile sınırlı olmayacağı ve orta-uzun vadede genişleyeceği de değerlendirilmelidir. Bu kapsamda yapılan araştırmalarda, Giresun ilinde halen elektronik sayaçlar kullanıldığı, Trabzon ve Samsun illerinde ise henüz elektronik sayaçların kullanılmadığı, Rize ilinden elektronik sayaç talepleri olduğu tespit edilmiş olup, bu pazarlara da girilmesi halinde, Samsun ili için aylık 2.477 adet sayaç talebi olabileceği, Trabzon ili için aylık 1.465 adet sayaç talebi olabileceği, Giresun ili için aylık 823 adet sayaç talebi olabileceği, Rize ili için aylık 632 adet sayaç talebi olabileceği, çekirdek pazar hariç, aylık 5.397 adet sayaç talebinin yakın pazarlardan gelebileceği ve bu pazarların da değerlendirilmesinin gerekliliği ortaya çıkmıştır.

Böylelikle kısa-orta vadede toplam aylık sayaç talebinin aylık 10.964 adede ulaşabilmesi mümkün görünmektedir. OSKİ’nin mevzuat kaynaklı sayaç değişimleri tamamlandıktan sonra, aylık sayaç talebinin 6.797 adede gerileyebileceği öngörülmektedir. Bununla birlikte diğer hedef pazarlarda yine mevzuat kaynaklı sayaç değişimleri olabileceği de göz önünde bulundurulmalı ve kurulacak tesis gerektiğinde kapasite artışını yapabilecek şekilde dizayn edilmelidir.

D-MEVCUT KAPASİTE VE GEÇMİŞTEKİ KAPASİTE KULLANIMI

Mevcut durumda Ordu ilinde söz konusu sektöre yönelik kurulu bir kapasite yoktur. Yapılacak yatırım komple yeni bir yatırımdır. Kapasite seçimine yönelik değerlendirmeler rapor içerisinde ilgili bölümlerde yer almaktadır.

II.ULUSAL VE BÖLGESEL DÜZEYDE GELECEKTEKİ TALEBİN TAHMİNİ

A-BÖLGENİN EKONOMİK BÜYÜME SENARYOSU (HEDEF VE STRATEJİLER) VE TALEP TAHMİNLERİ İLE İLİŞKİSİ

TR90 Bölgesi ile Ordu ilindeki sanayi sektörünü ve işbu raporun inceleme altına aldığı yatırım konusunu doğrudan ve dolaylı olarak ilgilendiren ana plan ve programların

• Onbirinci Kalkınma Planı (2019 - 2023),

• Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi (2019-2023),

03.05.2021 Suver 2020 Akıllı Sayaç Üre�m Tesisi Fizibilite Raporu – 2. Revizyon 48 Yiğithan KELEŞOĞLU – Mayıs 2021

• DOKA TR90 Bölge Planı (2014-2023) olduğu görülmüştür.

Onbirinci Kalkınma Planı hazırlık döneminde, planın çok yakın tarihte onaylanmış olması nedeniyle, hangi Özel İhtisas Komisyonlarının kurulduğuna dair bir bilgi henüz mevcut değildir.

Onuncu ve Onbirinci Kalınma Planlarının, sektör ile ilgili hedefler koymuş olmasının temel itici gücü yukarıda sayılan tespitler olmuştur. Bu kapsamda; anılan ardışık iki Kalkınma Planının 2014 ile 2023 yıllarını kapsayan dönemlerinde sektörün gelişimine yönelik yüksek seviyeli bir motivasyonun olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi (2019-2023) bu perspektif ile hazırlanmıştır. Onuncu Kalkınma Planı ve ilgili plan ve programlarının amir olduğu dönemde ortaya konulan TR90 Bölge Planı ise “Amaç 22" başlığı altında "bölge sanayisinde katma değeri yükseltmek ve rekabet edebilirliği artırmak" şeklinde bir tedbir belirlemiştir.

• Proje kapsamında kurulacak tesis içerisinde; su sayaçlarının üretiminin yapılarak, Ar-Ge çalışmaları ile desteklenecektir, ayrıca sayaçlarda kullanılan yazılım yine firmamız tarafından üretilen yerli ve milli yazılım olup ihtiyaçlara göre geliştirilebilecektir.

• Kullanılan teknolojiye bağlı olarak halen %15 civarında olan sayaç kaynaklı su kayıplarının 0 düzeyine indirgenmesi ve bunu sonucu olarak işletmelerin karlılığının %15 oranında artırılması,

• Süre ve maliyet avantajı sağlanması yoluyla sektöre katma değer kazandırılması,

• İlk aşamada Ordu ili, ikinci aşamada çevre iller olan Giresun-Samsun-Trabzon-Rize illerinin sayaç taleplerinin karşılanması, üçüncü aşamada Türkiye pazarının hedeflenmesi ve son aşamada da yurtdışı pazarların hedeflenerek bu pazarlardaki taleplerin karşılanması,

• Kurulacak tesiste ilk aşamada 8 kişinin tek vardiya istihdam edilmesi, ileriki aşamalarda talebe göre istihdamın ve vardiya sayısının arttırılması,

• Su-Ver 2020 markasının geliştirilip tanıtımının yaygınlaştırılması suretiyle bilinirliğinin artırılması, ihracat kapasitesi kazandırılması ve ülkemiz, bölgemiz ve ilimiz kalkınma politikalarına hizmet edilmesi planlanmaktadır.

B-TALEBİN GELECEKTEKİ GELİŞİM POTANSİYELİ VE TALEBİN TAHMİNİ Bölgede kurulabilecek bir tesise oluşacak talebi ve bunun düzeyini öncelikle Ordu ili ve sonrasında çevre iller olan Giresun-Samsun-Trabzon-Rize de bulunan su sayacı abonelerinin sayısı ve gelecekteki genişleme potansiyeli doğrudan etkileyecektir.

Bu çalışmada talep tahmini için hedef çekirdek pazar olarak belirlenen Ordu ili ve ikincil pazar olarak seçilen illerden Giresun ili çalışmaya dâhil edilecek olup, üçüncü yıl sonrası simülasyonlarda Rize ili de hesaplamalara dahil edilecektir. İleride ihtiyaç olması halinde rapor revize edilerek diğer pazarların da çalışmaya dâhil edilebilmesi mümkün olacaktır. Her

03.05.2021 Suver 2020 Akıllı Sayaç Üre�m Tesisi Fizibilite Raporu – 2. Revizyon 49 Yiğithan KELEŞOĞLU – Mayıs 2021

halükarda diğer pazarların çalışmaya dâhil edilmesi için ciddi bir kapasite artışı imkânının gerekliliği göz önünde bulundurulmalıdır. Çalışmanın amacı orta-kısa vadedeki kapasite artışına yönelik mevcut imkanları da değerlendirmek sureti ile optimum uygulanabilir kapasite rakamlarını dikkate alarak ölçülebilir ve doğrulanabilir bir sonuca ulaşmaktır.

Güncel TÜİK verilerine göre birincil hedef pazar olan Ordu ilinde 2018 yılı toplam nüfus 771.932 ve yıllık nüfus artış hızı ‰39,1 iken 2019 yılında toplam nüfus 754.198 ve artış hızı ise ‰ -23,2 olarak gerçekleşmiştir. Bu istatistik veri dikkate alınarak Ordu ili için ‰ 16 civarında bir ortalama nüfus artış hızı çalışmaya esas oluşturacaktır.

Tablo 8- Ordu ili 10 yıllık sayaç talep ar�ş tahmini grafiği

Güncel TÜİK verilerine göre ikincil hedef pazarlardan olan Giresun ilinde 2018 yılı toplam nüfus 453.912 ve yıllık nüfus artış hızı ‰37,1 iken 2019 yılında toplam nüfus 448.400 ve artış hızı ise ‰ -12,2 olarak gerçekleşmiştir. Bu istatistik veri dikkate alınarak ordu ili için ‰ 24,9 civarında bir ortalama nüfus artış hızı çalışmaya esas oluşturacaktır.

16.800

740.000 760.000 780.000 800.000 820.000 840.000 860.000 880.000

Benzer Belgeler