• Sonuç bulunamadı

Çağımızda okuma-yazma bilen, mantıksal-matematiksel bilgileri olan kişileri tanımlamakta kullanılan eğitimli insan tanımı değişmiştir. Günümüz bilgi toplumunda eğitimli insan, kendisi ile ilgili gelişmeleri takip eden, bunları hayatında uygulayan, araştıran, gelişime açık, bilgi ve iletişim teknolojilerini aktif olarak kullanabilen bir kişi anlamına gelmektedir.

Günümüz toplumlarının gereksinimi olan insan profili artık çok değişmiştir.

Artık bilgiye ulaşan, ulaştığı bilgiyi kendi yapısına uyduran, buna yenilerini ekleyen toplum ya da kişiler güçlü olarak kabul edilmektedir. Bu değişime ayak uydurmanın kaçınılmaz sonucu olarak bireyler öğretim ortamlarında bilgiye ulaşmayı, bilgiyi kullanmayı ve yaymayı sağlayacak her türlü araçları kullanmayı bilmek zorundadır.

Yeni bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle bireylerin erişebilecekleri bilgi kaynakları da değişmiştir. Örneğin; günlük yaşantımızın her alanına giren ve artık herkes tarafından kullanılan internet, iletişim ve bilgiye ulaşma aracı olarak öğretim programlarında, ders kitaplarında ve diğer öğrenme ortamlarında yerini almıştır.

Ülkemizde 2004 yılından bu yana uygulanmaya konulan yapılandırmacı yaklaşım ilkelerine uygun olan öğretim programlarında bilişim teknolojilerinin kullanımının önemi vurgulanmıştır. Yeni öğretim programları öğrencilere kazandırılması istenilen, bilgi, beceri, değer ve kavramların anlatılmasını

vurgulamaktadır. Bunların yanında özellikle bilişim teknolojileri ile bilgiye ulaşma, bilgiyi kullanma ve daha kalıcı hale getirilmesini amaçlamaktadır. Geleneksel eğitimde kullanılan yaklaşımlarının yetersiz kaldığı günümüz bilgi ve teknoloji çağında, çoklu zekâ ve yapılandırmacı eğitim yaklaşımlarında ön plana çıkan becerilerin arasında bilişim teknolojilerini etkin olarak kullanımı yer almaktadır.

Bu süreçte öğretim süreçlerinde bulunan herkesin (öğretmen, öğrenci, idareci, veli, vb.) teknolojiden ve bilimsel gelişmelerden eşit olarak faydalanabilme ve fırsat eşitliği ihtiyacı da ortaya çıkmıştır. Eğitimin geniş kitlelere eşit ve etkin biçimde ulaştırılabilmesi için bilişim teknolojilerinin olanaklarından tüm öğretim süreçlerinde yararlandırılmalıdır. Bu durumu sağlamak için öğrenme ve öğretme ortamlarının bilişim teknolojileri ile iyileştirilmesi, fırsatların artırılması, eğitimin kalitesinin yükseltilmesi ve eğitim hizmetleri kapsamının genişletilmesi gerekmektedir. Böylece;

•Ders tekrarları kolaylaşır,

•Zaman ve mekâna bağlı kalmaksızın öğretim sağlanır,

• Değişik materyallerin kullanılmasıyla öğrenmenin kalıcılığı sağlanır,

• Eğitim alanındaki bilişim teknolojisinin kalitesi arttırılır,

•Sosyo-ekonomik düzeyi farklı olan ailelerin çocukları arasında fırsat eşitliği sağlanır,

•Öğrencilerin bilişim teknolojileri araçlarıyla okul dışında ve istedikleri zaman öğrenim etkinlikleri gerçekleştirmesi sağlanır.

Bilişim Teknolojilerinin kullanımını yaygınlaştırmak için, öğrencilerin teknolojik gelişmeleri yakından takip etmelerini, okulların donanımlarının arttırılmasını, öğretimde yeni yaklaşımlar geliştirilmesini ve öğrencilere e-öğrenme sisteminin imkânlarının sunulmasını sağlamak gerekir.

E-öğrenme, yeni bir gelişmedir. E-öğrenme sayesinde klasik eğitim ve öğretim anlayışı değişecek ve eğitim sürecinin kalitesi artacaktır. Bu değişimle birlikte öğretimin şekli ve kullanılan materyaller de değişime uğrayacaktır. Günümüzde kitaplar, çoklu ortam teknolojilerinin de desteğiyle, ekran karşısında okunabilen, duyulabilen, etkileşimli bir formata dönüşmüş olup ihtiyaç duyulan elektronik içeriklere yer ve zamandan bağımsız ulaşma imkânını sağlayacak niteliğe ulaşmaya başlamıştır.

Çağdaş dünyanın gereksinimleri çağımızda bireylerin düşünme becerilerine sahip olmalarını zorunluluk durumuna getirmiştir. Öğretimde bilgiyi hazır almak yerine, düşünerek öğrenme önem kazanmıştır. Okullarımızda artık düşünen, eleştiren, üreten bilgiye ulaşma yollarını bilen bireyler yetiştirilmeye çalışılmakta, öğrencilere düşünme becerilerini kazandırmaya yönelik eğitim programları hazırlanmaktadır (Çapar, 2012).

Milli Eğitim Bakanlığımız tarafından 2011 yılında FATİH Projesi başlatılmıştır.

Teknolojinin ve e-öğrenmenin aktif olarak kullanılacağı ve yaygınlaşacağı, Fırsatları Arttırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) Projesi ile;

 Bireylerin yaşam boyu öğrenim yaklaşımı ve e-öğrenme yoluyla kendilerini geliştirmeleri için uygun yapıların oluşumu ve e-içeriğin geliştirilmesi,

 Ortaöğretimden mezun olan her öğrencinin temel bilgi ve iletişim teknolojileri kullanım yetkinliklerine sahip olması,

 İnternetin etkin kullanımı ile her üç kişiden birisinin e-eğitim hizmetlerinden faydalanması,

 Herkese bilgi ve iletişim teknolojilerini öğrenme ve kullanma fırsatının sunulması,

 Her iki kişiden birinin internet kullanıcısı olması,

 İnternetin, toplumun tüm kesimleri için güvenilir bir ortam haline getirilmesi amaçlanmaktadır.

Eğitime ait gerekli tüm dokümanların elektronik ortamda sunulması ve bunların etkin olarak kullanılması sayesinde, öğrenciler daha aktif, bilgiye erişen, daha kolay öğrenen, eğitimde fırsat ve imkân eşitliğine sahip bireyler olarak yetişeceklerdir.

Eğitimde FATİH projesi beş ana bileşene sahiptir. Bunlar:

 Donanım ve Yazılım Altyapısının Sağlanması

 Eğitsel e-İçeriğin Sağlanması ve Yönetilmesi

 Öğretim Programlarında Etkin BT Kullanımı

 Öğretmenlerin Hizmet içi Eğitimi

 Bilinçli, Güvenli, Yönetilebilir ve Ölçülebilir BT Kullanımının sağlanmasıdır.

Bileşenlerden biri olan e-içeriğin sağlanmasına yönelik çalışmalar hızla devam etmektedir. Web maceraları yani webquestler, öğrencilerin internet ortamındaki kaynaklarla etkileşim içinde olmasını sağlayan, sorgulama ve araştırmaya imkân sağlayan bir e-içeriktir. Webquest bu proje kapsamında oldukça etkin kullanılacak ve kullanımı yaygınlaşacaktır.

Bu çalışmada; Fen ve Teknoloji dersinde 7. Sınıf ‘Kuvvet ve Hareket” ünitesi konularının öğretilmesinde webquest yönteminin öğrencilerde başarı, tutum, hatırda tutma, webquest’e ilişkin algıları ve mantıksal düşünme becerileri değerlendirilmiştir.

FATİH Projesinin uygulamaya konulduğu bu dönemde, e-içeriğin kullanılmasına ilişkin webquest yönteminin etkililiğini ortaya koymak fen öğretimi açısından önem arz etmektedir.