BÖLÜM 1: KAVRAMSAL ÇERÇEVE
1.4. Konu şma Becerisi ve Beyin Fırtınası Tekniği
1.4.4.4. Rol Oynama (Dramatizasyon) Yöntemi
“Dramatizasyon (rol oynama), çeşitli öğretim ve öğrenim amaçları için kendiliğinden
meydana gelen, hazırlıksız, yaşam tecrübelerinin aslına benzer canlı sunuluşları
gerçekleştirme yöntemidir. Bir başka deyişle birtakım durum ve olayların hareket,
konuşma ve taklit gibi ögelerden yararlanılarak hayalî bir ortam içinde
canlandırılmasıdır” (Hesapçıoğlu, 1998:220). Rol oynama yöntemiyle bir olay, durum
veya bir sorun öğrencilerin gözü önünde bir grup öğrenci tarafından dramatize edilir.
Rol oynama yöntemi özellikle duygu ve becerilerin kazandırılmasında etkilidir (İşman
ve Eskicumalı, 2003:95).
“İlköğretim okullarında derslerin canlı hale getirilmesinde önemli bir yeri olan
(Özbay, 2006:112; Uçgun, 2007:65). “Örgün öğrenim kurumlarında yaptırılan küçük
dramatizasyon çalışmaları çocuklara doğru ve düzgün konuşma, anlatmak istediklerini
en kısa yoldan ve en açık biçimde anlatma beceri ve alışkanlıklarını kazandırır. Aynı
zamanda bu çalışmalar, konuşma eğitimi içerisinde çocuğa beden dilini nasıl
kullanacağı yönünde de tecrübeler sağlar” (Temizyürek, 2002:591).
Yukarıda bahsedilen teknikler Türkçe öğretiminin her alanında kullanılabilen genel
öğretim yöntemleri olmakla beraber özellikle öğrencilerin konuşma becerilerinin
geliştirilmesinde etkili olabilir. Bununla beraber İlköğretim Türkçe Dersi Öğretim
Programı’nda öğrencilerin konuşma becerilerini geliştirmek adına bazı özel (spesifik)
yöntem ve tekniklere de yer verilmiştir. Yaparak-yaşayarak öğrenme gerçeğinden
hareketle öğrencileri anlatmaya/konuşmaya sevk eden bu uygulamaların öğrencinin
konuşma yeteneğini geliştireceği düşünülmektedir.
1.4.5. Türkçe Dersi Öğretim Programı’nda Değinilen Yöntem ve Teknikler
Konuşma becerisini geliştirmek için Türkçe Dersi Öğretim Programı’nda yer verilen
yöntem ve teknikler şunlardır: (MEB, 2005:63–64) İkna Etme
Amaç: Bir konu hakkındaki fikirlerin dinleyiciler tarafından kabul edilmesini ve benimsenmesini sağlamaktır.
Uygulama: İkna etme yönteminde, fikirleri destekleyen kaynaklara, güvenilir delillere,
sayısal verilere yer vermek; sesini ve beden dilini etkili kullanmak önemlidir. Bu yöntemin sınıf ortamında uygulanmasında seçilen öğrenciler ya da gruplar konu
hakkında farklı fikirleri savunarak karşısındakileri savundukları fikirler konusunda ikna
etmeye çalışırlar. Bu yöntem uygulanmadan önce kaynaklara ulaşmaları ve delilleri
toplamaları için öğrencilere süre verilmelidir.
Eleştirel Konuşma
Amaç: Belirli bir konuyu olumlu ve olumsuz yanlarıyla ve tarafsız bir bakış açısıyla
Uygulama: Konuşmacı, seçip sınırlandırmış olduğu konu ile ilgili konuşmasını hiçbir
eksik kalmayacak şekilde dinleyicilerin bilgisine sunar. Beğeni ve tepkilerini tarafsız ve
bilimsel verilere dayanarak ortaya koyar ve alternatif çözüm önerileri teklif eder. Katılımlı Konuşma
Amaç: Dinleyicileri konuşma sürecine katarak konunun anlaşılmasını kolaylaştırmak ve
konuya farklı bakış açıları getirmektir.
Uygulama: Dinleyicileri konuşma sürecine katmak amacıyla konuşma yer yer kesintiye
uğratılarak dinleyicilerin duygu, düşünce ve sorularını iletmeleri sağlanır. Bu amaçla
konunun ilgi çekici yönleri üzerinde durulmalı, sorular sorularak dinleyicinin konu üzerinde düşünmeleri sağlanmalıdır.
Tartışma
Amaç: Öğrencilerin bir konu üzerinde olumlu veya olumsuz fikirler yürüterek
benimsedikleri fikirleri savunma becerisini geliştirmektir.
Uygulama: Tartışılacak konu öğrenciler tarafından seçilir ve konuyla ilgili gerekli
kaynaklar taranarak elde edilen bilgi ve görüşler düzenlenir. Seçilen konu, düşündürücü
ve tartışmaya uygun nitelikte olmalı, belirli bir sürede ele alınmalıdır. Sınıfta herkesin
düşündüğünü söyleyebileceği serbest bir ortam oluşturulmalıdır. Oluşturulan jüri
tarafsız olmalıdır.
Öğretmen sınıfça seçilecek bir başkan yönetiminde tartışmayı başlatır.
Başkan;
1. Tartışılan konunun nitelik ve sınırlarını dinleyicilere iyice açıklamalı,
2. Tartışma sürecinde konu dışına çıkılmadan, tartışanların düşüncelerini
rahatlıkla söyleyebilecekleri bir ortam oluşturmalı,
3. Belirlenen yönteme uygun olarak ortaya çıkan fikirleri oylamaya sunmalı ve rapor hazırlatmalı,
4. Yerine göre tartışmaya katılmalı, soru sormalı, zaman zaman konuşulanların
5. Uzun konuşanlara ve konunun dışına çıkanlara uyarılarda bulunmalı,
6. Kendi duygu ve düşüncelerini belirtmekten kaçınmalı; tartışan grupların
fikirlerine önderlik ederek tarafsız kalmalıdır. Tartışmacı;
1. Tartışma sırasında konuşmacının sözünü kesmemeli,
2. Konu dışına çıkmamalı,
3. Verdiği örnekler, fikirleri destekleyecek nitelikte
olmalı,
4. Tartışmanın, bir amaç değil, gerçeği bulmak için bir araç olduğunu akıldan
çıkarmamalı, karşılıklı saygı ve hoşgörü içerisinde olmasına özen göstermelidir.
Kendisini Karşısındakinin Yerine Koyarak Konuşma (Empati Kurma)
Amaç: Konuşmada, karşısındakinin değer yargılarını, duygu ve düşüncelerini anladığını
hissettirerek etkili bir iletişim kurmaktır.
Uygulama: Bir sorunu çözmek, doğruyu aramak veya karşısındakinin sevinçlerine ve
sıkıntılarına ortak olmak gibi olumlu iletişim becerilerini geliştirmek için konuşma
ortamı oluşturulur. Her hafta bir konu belirlenerek karşısındakini anlama etkinliği
yaptırılır.
Güdümlü Konuşma
Amaç: Öğrencilerin bir konu hakkındaki bilgilerini, duygularını ve düşüncelerini etkili
bir şekilde anlatma becerilerini geliştirmektir.
Uygulama: Öğretmen tarafından belli bir konu seçilerek sınıfın gündemine alınır. Konu
hakkında öğrenciler bilgilendirilir. Sınıfta konuyla ilgili beyin fırtınası yapılır. Birkaç
öğrenci seçilerek konu hakkındaki duygu, düşünce ve hayallerini iki dakika içinde ifade
etmeleri sağlanır.
Kelime ve Kavram Havuzundan Seçerek Konuşma
Amaç: Öğrencilerin öğrendikleri kelime, kavram, atasözü ve deyimleri anlatımlarında
Uygulama: Öğretmen tarafından kelime ve kavramların yer aldığı bir havuz oluşturulur.
Öğrenciler konuşma konularına bağlı olarak bu havuzdan seçtikleri kelime ve
kavramları kullanarak bir konuşma yaparlar.
Serbest Konuşma
Amaç: Öğrencilerin herhangi bir konudaki duygu, düşünce ve hayallerini sözlü olarak
ifade güçlerini geliştirmektir.
Uygulama: Öğrenciler seçtikleri konu hakkındaki duygu, düşünce ve hayallerini
anlatırlar. Öğrencilere kendilerini ifade etme fırsatı vermek için haftalık ders saatinin bir
kısmı serbest konuşmaya ayrılmalıdır.
Yaratıcı Konuşma
Amaç: Öğrencilerin konuşma yeteneklerini ve yaratıcılıklarını geliştirmektir.
Uygulama: Öğrencilere bir konu verilir. Her öğrenci bir önceki arkadaşının konuyla
ilgili söylediklerinden hareketle konuşarak konuya farklı bir bakış açısı getirir.
Tüme Varım
Amaç: Öğrencilerin sınıflama, genelleme, kanıtlama, akıl yürütme, sorun çözme,
bilimsel ve eleştirel düşünme gibi becerilerini geliştirmektir.
Uygulama: Bu yöntem çeşitli şekillerde uygulanabilir. Örneğin;
1. Bir konu seçilerek sınıf gruplara ayrılır. Her grup konuyu farklı bir açıdan ele alır. Konu hakkındaki farklı bakış açıları sınıflanır ve bunlardan yola çıkılarak genel
bir yargıya varılır.
2. Bir kavram havuzu oluşturulur. Öğrenciler gruplara ayrılır ve her grup
havuzdan bir kavram seçer. Grup üyeleri konunun özel bir yanını ele alır. Görüşler
birleştirilerek kavramla ilgili genel bir yargıya varılır. Her gruptan bir kişi varılan genel
Tümden Gelim
Amaç: Öğrencilerin bilimsel düşünme ve yaratıcılık yönlerini geliştirmek, eleştirel
düşünmelerini sağlamak, sorun çözme ve akıl yürütme becerilerini geliştirmektir.
Uygulama: Herhangi bir konuda genel bir görüş örnek olarak verilir. Bu görüş sınıf
içinde tartışılır. Konunun genelinden hareketle özel bir yönü ön plana çıkarılarak
konuşulur.
Hafızada Tutma Tekniği
Amaç: Konuşmanın kesintiye uğratılmadan kurallarına uygun olarak yapılmasını
sağlamaktır.
Uygulama: Konuşmanın içeriği düşünce sıralamasına göre düzenlenir. Cümleler
düşünce gruplarına göre sınıflandırılır ve oluşturulan kelime listeleri bir kâğıda yazılır.
Hayal gücü, benzetme, abartma, mizah vb. den yararlanılarak seçilen kelimelerle küçük bir hikâye oluşturulur.
Bu çalışmalar dışında konuşmayı geliştirmek için hikâye anlatma, drama, tiyatro,
pantomim vb. çalışmalar yapılabilir. Bu çalışmalar yoluyla çocuklar, zihinlerindeki
fikirleri ifade etmede kelimeleri daha düzgün (uygun) sıralamayı, kendi seslerine güvenmeyi, mesajı aktarmada görselleri kullanmayı, sözel sunuda kendilerine güven duygusunu, yaratıcı düşünmeyi, tahmin ve hayaller yoluyla hikâyeleri geliştirip
yorumlamayı öğrenebilirler (Akyol, 2006:21). Uçgun’a (2007:65) göre, konuşma
etkinlikleri öğrencilere ders saatinde veya ders dışı zamanlarda bazı eğitsel oyunlar da
yaptırılabilir. Çeşitli diyaloglar yardımıyla da konuşma eğitimin geliştirilmesine yönelik
çalışmalar yaptırılabilir. Bu diyaloglarda öğrenciler, öğretmen-öğrenci, satıcı-müşteri,
yüz yüze veya telefonla konuşan iki arkadaş, anne-çocuk, baba-çocuk vs. arasında
geçebilecek konuşmaları hazırlıksız olarak yaparlar.
1.4.6. Beyin Fırtınası Tekniğinin Konuşma Becerisine Etkisi
Beyin fırtınası uzmanlar için profesyonel yaratıcı düşünce üretme tekniğiyken,
eğitimciler için dersin hedeflerine göre değişik anlamlar ifade eden öğretim
tekniklerindendir. Çalışmada bu teknik, öğrencilerin konuşma becerilerini geliştirmek
bulmak amacıyla da uygulanabilmektedir. Dolayısıyla uygulamanın hedefleri, dersin ihtiyaçlarına göre değişik anlamlar taşımaktadır. Türkçe dersinde kullanılan beyin
fırtınası tekniğinin, dersin konuşma alanının hedeflerine ulaşmaya yardımcı olacağı
düşünülmektedir.
Konuşma eylemi görsel davranış, ses, dil ve zihinsel etkinlik olmak üzere dört ögeden
oluşmaktadır. Konuşmanın görsel ve işitsel ögelerinin gerisinde, bunlara anlam veren
zihinsel süreçler yatmaktadır (Ergin ve Birol, 2005:96). Beyin fırtınası, konuşmanın
zihinsel boyutuyla ilgili olup, ses olarak dışa vurulan fikirlerin zihinde şekillendirilmesine yardımcı olan tekniklerdendir. Özbay’a (2006:111) göre, “beyin
fırtınası tekniğinin kullanılması konuşma becerisinin zihinsel boyutu açısından
önemlidir. Ayrıca konuşmanın zihinsel süreçlerinin geliştirilmesine yönelik olarak
öğrencilere sıralama, ilişki kurma, yorumlama, sorgulama çalışmaları da yaptırılabilir.”
Konuşma becerisini geliştirmek için beynin yapısını da bilmek gerekir. Çünkü beynin
sağ ve sol yarım kürelerinin hareketliliğinden kaynaklanan konuşma, bireyin beyin
fonksiyonlarına bağlıdır. (Temizyürek, 2004:2773). Öğrenmenin nörofizyolojik
boyutunu, nörofizyolojide bilinen temel bilgiler ışığında ele alacak olursak; beynimiz
sol ve sağ olmak üzere iki yarım küreden oluşur ve bu yarım küreler farklı işlevler
üstlenir. Sol yarımküre akıllı bölümdür. Kavramsal ve mantıklı düşünür. Bilgiyi
sistematik olarak sıraya koyar, mantıksal ilişkileri kurar. Sağ yarımküre ise sesleri,
ritimleri, renkleri, duyguları, nesnelerin hacim ve boyutlarını, detaydan çok bir bütün olarak algılar. İmgesel düşünür; yeni imgeler arar; hayal kurar; keşfeder; yaratıcı
düşünceyi oluşturur (Nakiboğlu, 2003:345).
“Konuşma merkezleri çoğunlukla beynin sol tarafındadır. Konuşma ile ilgili asal
bölgeler, alın lobunun alt arka tarafındaki Broca alanı ile, şakak lobunun üst arka
tarafındaki Wernicke alanlarıdır. Broca alanı cümle kurma, konuşma ile; Wernicka alanı
ise anlamlandırma anlama ile ilgilidir” (Sönmez, 2005:183). Bu anlamda fiziksel ve zihinsel bir süreç olan konuşmanın gelişimini sağlamak için beyin loplarının görev ve
sorumlulukları iyi bilinmeli ve buna bağlı olarak lopları harekete geçirecek yöntem ve
teknikler işe koşulmalıdır.
Beyin fırtınası tekniğinin, beynin her iki lobunun da çalışmasını sağlayarak etkili bir
kontrol eden sağ lop, beyin fırtınasının sağladığı eğlenceli ve eleştiriye kapalı ortam
sayesinde harekete geçer. Aynı zamanda konuşma yetisini kontrol eden sol lop, yine bu
tekniğin etkisiyle düşüncelerin kelime olarak dışarı vurulmasını sağlar. Dolaysıyla
konuşmanın zihinsel ve fiziksel süreçlerini kontrol eden merkezlerin işe koşulmasında
beyin fırtınası etkili olabilmektedir.
Konuşma becerisi oluşum itibariyle psikomotor bir davranışken, söylenenlerin birtakım
bilgi, kavram vb. unsurları barındırması açısından bilişsel bir yetenektir. Hiçbir şey
bilmeyen birinin düşünmesi, düşünmeden de konuşmasını beklemek doğru değildir.
Beyin fırtınası tekniği düşünmek için gerekli olan malzemenin ortaya çıkmasına
yardımcı olmaktadır. Çünkü katılımcılar pek çok fikri, ön bilgilerini kullanarak açıklamaktadırlar. Bununla beraber beyin fırtınasının sunduğu eleştiriye kapalı ortam
var olan fikirlerden hareketle yeni ve orijinal fikirlerin bulunmasına da yardımcı olmaktadır.
Gerek psikomotor becerilerin gerekse bilişsel ya da duyuşsal becerilerin ortaya
çıkmasında ve gelişmesinde motivasyonun küçümsenmeyecek bir etkisi söz konusudur.
Yapacağı işe motive olan birey, fiziki şartların tüm engellemelerine karşın istediği
sonuca ulaşmak için tüm riskleri göze alabilmektedir. Beyin fırtınası tekniği eğlenceli
ortamı ile bireyleri motive ederek fikirlerini rahatlıkla ifade etmesine yardımcı olmaktadır. Bu nedenle de tekniğin konuşma becerisini geliştirmek için kullanılmasının
yararlı olacağı düşünülebilir.