• Sonuç bulunamadı

Evlilik programları genel olarak gündüz kuşağında yayınlanan kadın programları kategorisi içerisinde yer almaktadır. Kadın programlarının türsel

özellikleri ise farklı türlerin özelliklerinin bir arada kullanıldığı “türlerarası” bir yapıya sahiptir. İzleyici tartışma programları, gündüz kuşağı konuşma programları, reality TV programları ve trash TV gibi program türleri kadın programlarını oluşturan türlerdir. Bunun yanı sıra kadın programlarının varyete ve vodvil gibi tiyatro kökenli türler ve freak show gibi ortaçağ eğlencesiyle de benzer yanları vardır (Aktaran; Meder ve Çiçek, 2011: 74). Görüldüğü üzere genel olarak kadın programları kategorisinde yer alan evlilik programlarının tek bir türe ait olmadığını söylemek mümkündür. Bu noktada kadın programlarının ve aynı zamanda evlilik programlarının türünü oluşturan türleri biraz daha açmak faydalı olacaktır.

Bayrak’ın (2012:129) da vurguladığı gibi evlilik programlarının en fazla benzerlik gösterdiği tür, yapısı ve içeriği bakımından izleyici katılımı gerektiren tartışma programlarıdır. Bu program türünde evlilik adayları, stüdyo izleyicisi ve uzman sunucunun kontrolünde toplumsal veya kişisel olabilecek bir konuyu tartışırlar. Genellikle izleyicinin ya da konukların kişisel deneyimlerine dayanan programda karşıt fikirler ve çatışma öğeleri programın çehresini oluşturur. Hafta içi her gün canlı olarak yayınlanan programlar sunucunun etkin yönetimi ile gerçekleştirilir.

Yine gündüz kuşağı talk Showları olarak kadın programlarının pembe dizilere yaklaştığı söylenebilmektedir. Tıpkı pembe dizilerde olduğu gibi izleyiciye özdeşleşme imkânı sağlayan karakterler sunan gündüz kuşağı talk Showları, izleyicinin kendi dünyasında yaşadığı sorunları başkalarının da yaşadığına dair bilgiler vermekte ve bu sayede izleyicilerin duygularını yatıştırmaktadır (Bayrak, 2012: 127). Özellikle bu konuda en fazla izlenme oranlarına sahip olan ve 4 büyük kanaldaki evlilik programlarının (Esra Erol’da-ATV, Zuhal Topal’la- Star, Evleneceksen Gel- Show TV ve Kısmetse Olur- Kanal D) evlilik adaylarına ait fan sayfalarının kurulması pembe dizi yıldızları gibi hayranlık duyulan karakterler olarak algılanılmasına yol açmıştır. Özellikle evlilik adaylarının yaşam öykülerinin televizyon ekranına yansıtılması, izleyicilerin özdeşleşme sağladıkları karakterlere hayranlık duymaları ve onları içselleştirmelerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur. Ayrıca evlilik adaylarının arasında geçen ilişkilerin kısa film tadında videoya

alınması, müzik ve montaj tekniğiyle kurgulanarak görsel bir malzemeye dönüştürülmesi de programların pembe diziye olan benzerliğini ortaya koymaktadır.

Talk Show ve diğer tartışma programlarında da olduğu gibi kadın programları sunucunun ismiyle anılmaktadır. Sunucu toplumsal sorunlara ve programa katılım gösteren kişilerin sorunlarına duyarlı bir tavır sergiler gibi gözükmekte ve bunun sonucu olarak programları samimi bir havaya sokmaktadır. Dolayısıyla katılımcıların takdir ve beğenilerini kazanmaktadır. Sunucu ayrıca gösterdiği tavır ile de toplumdan biri gibi olduğu imajını yaratmaktadır (Meder ve Çiçek, 2011:76). Hem toplumdan biri gibi olduğunu göstermek hem de sunmuş olduğu evlilik programının kendi ismiyle ön plana çıkmasından dolayı Esra Erol’u bu konuda örnek göstermek mümkündür. Nitekim Esra Erol bu durumun kanıtı olarak kendi ismiyle anılan ve ATV ekranlarında yayınlanmış olan “Esra Erol’da” adlı evlilik programında eşi Ali Özbir ile evlenmiştir (Eren, 2012:61).

Evlilik programlarında samimiyet ön plandadır. Sunucu stüdyodaki izleyici ve konuklarını kendi evinde ağırlarmış gibi samimi ve içten bir tavır takınmakta ve aynı şekilde onlarında samimi davranmalarını yönlendirme işlevinde bulunmaktadır. Ayrıca programdaki kişisel hayat öyküleri programı melodramatik bir havaya sokmaktadır. İzleyicinin programlarda hem üzülmesi hem de gülmesi evlilik programlarını melodram ile bağdaştırmamıza yol açmaktadır (Bayrak, 2012:129). Söz konusu evlilik programlarında evlenme adaylarının hayatlarında yaşadıkları olumsuzluklar, ailevi durumları, maddi gelir gibi konuların çok sıkça tekrar ettiğini göz önüne aldığımızda programların melodram özelliklerini çok yakından yansıttığı söylenebilmektedir.

Kadın programlarının türsel olarak benzerlik gösterdiği bir diğer program türü tele-çöplük (Trash Tv) türüdür. Sıradan insanlara ilişkin hayat hikayelerinin ekranda gösterilmesi ekseninde bir formata sahip olan bu türde cinsel, ahlaksız ve kışkırtıcı konuların işlendiği görülmektedir. Aynı zamanda bu program türünde izleyicilerin etkin bir katılım göstererek sıklıkla birbirleri ile kavga ettikleri de söylenebilmektedir (Aktaran: Meder ve Çiçek, 2011: 75). Bu tarzda konulara evlilik programlarında sıkça rastlanmaktadır. Özellikle evlilik adaylarının sıklıkla kavga ettiği görülmekle

birlikte bir program esnasında stüdyodaki bir yorumcunun başka birine sandalye ile saldırdığı bile görülmüştür (http://www.milliyet.com.tr/canli-yayinda-sandalyeyi-

kafasina-gecirdi--magazin-1462999/). Öte yandan tele-çöplük program türünün

evlilik programları yerine yayınlanmaya başlayan programlarla olan benzerliği de son derece fazladır. Stüdyoda DNA testlerinin yapıldığı, kimin kimden çocuğunun olduğu, akrabalar arasındaki grift aşk ilişkileri gibi konuların sıklıkla bu programlarda yer aldığı görülmektedir.

Kadın programları içerisinde yer alan evlilik programlarının benzerlik gösterdiği diğer bir tür de reality Showlardır. Kapsamı oldukça geniş olan bu türe, yetenek yarışmaları, müzik yarışmaları, yemek yarışmaları ve evlilik programları gibi program türleri girmektedir. Reality Showların ülkemizde popüler bir yayın türüne dönüşmesi daha önceki bölümde de değinildiği üzere “Biri Bizi Gözetliyor” adlı yarışma programı sayesinde olmuştur. Canlı yayında, kameralar önünde gelişen her türlü olayın izleyiciye aktarılması, izleyicilerin özellikle gizli olması gerekeni merak etmesinden dolayı program oldukça geniş bir izleyiciyi tarafından izlenmiştir. Bu yarışmanın da etkisiyle oldukça fazla sayıda evlilik programı yayınlanmış ve kişinin özel alanı olan ev yaşantısı kamusallaşmıştır. Bu tarzda yayınlanan son evlilik program örneği ise Kanal D’de yayınlanan Kısmetse Olur adlı evlilik/flört yarışmasıdır. Adayların bir evin içesindeki (24 saat olmasa da) aşk teması etrafında dolayımlanan yaşamı izleyicilere aktarılmıştır. Ancak programda pembe dizi, melodram gibi türsel özelliklere de rastlanılmaktadır. Bu program türünün bir başka özelliği de kısa dönemli şöhretler yaratması olarak değerlendirilebilir. BBG’nin Melih’i, Popstar’ın Abidin’i, Firdevs’i, Bayhan’ı Gelinim Olur musun’un Semra Kaynanası ve Sinem’i gibi kısa süreli şöhretler yaratan reality Showlar tıpkı popüler kültür gibi gelip geçici bir özelliğe sahiptirler. Süreklilik ise yeni şöhretler yaratılarak sürdürülmektedir.

Benzer Belgeler