• Sonuç bulunamadı

1881’de Niğde’de doğmuştur. Babası Mahkeme Azası Hocazade Ahmet Bey’dir1. Annesi Mühibe hanımdır2. Milletvekilli seçilmeden önce dava vekilliği yaptığı bilinmektedir3.

Niğde İptidai Mektebi ve Rüştiyesinde ilk ve orta öğrenimini tamamladıktan

sonra 28 Temmuz 1897’de Medrese (Ak Medrese) ve Darülhüffaz’dan icazet aldı4.

Aday memur olarak Niğde Defter-i Hakani idaresine devam etti. 16 Nisan 1903’te Şer’iye Mahkemesi ikinci Kâtipliğine atandı. 17 Ekim 1907’de Mahkemenin

Başkâtipliğine yükseltildi5. Konya Vilayetince yapılan düzenlemede 29 Ocak 1910’da

kadro dışı bırakıldı6. Yeniden bir memuriyete atanması hakkındaki başvurusu uygun

görülerek yapılan sınavda da başarı göstermesi üzerine 18 Nisan 1911’de Havran

Sancağı Emlak ve Arazi Tahrir Hâkimliğine7, 30 Mayıs 1911’de Der’a Fırkayı

Tahririyesi Naipliğine atandı. 26 Temmuz 1913’te Naiblikten ayrılarak memleketine

döndü8. Adliye Bakanlığının müsaadesi ile Dava Vekilliği (avukatlık) yapmaya başladı.

25 sene avukatlık ve bu meyanda Vilayet Umumi Meclisi ve İdare ve belediyesinde

1 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813;

2Nüfus kayıt Örneği, Niğde Merkez, Ahi Paşa Mahallesi Cilt: 2, Hane No: 1..

3Devletimizi Kuranlar, s. 102; Albüm, s. 41.

4Anket, s. 322; TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı

5 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813; TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı 6 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813

7 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813; TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı 8 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813; Anket, s. 322.

müteaddit defa ve seneler azalık etti9. 13 Ekim 1915’te Genel Meclis Üyeliğine seçildi10. Sivas Kongresine aza seçerek Sevk etti11.

Milli mücadelede Müdafaayı Hukuk Cephesinde yer aldı. 1920 Ocak ayında Belediye Meclisine üye oldu. Kasaba ve Köylerden asker ve bağış toplayarak Pozantı ve

Adana Cephelerinde direnişin sürdürülmesinde etkili oldu12. TBMM’nin I inci

Dönemine Niğde Milletvekili seçilerek 26 Nisan 1920’de Meclise katıldı13. 4 Mayıs

1920 tarihinde aralarında Niğde Mebusları Abidin Bey, Hakkı Paşa, Mustafa Efendi, Vehbi Efendi ve Hilmi Efendi’nin de bulunduğu yirmi mebusun seçim mazbatalarının

onayı hakkında Mazbataları Tetkik Encümeni mazbatası okunmuş ve kabul edilmiştir14.

Mecliste Birinci Gurupta yer aldı15.

Adana ve Pozantı’nın Fransızlar tarafından işgali sırasında kazalara giderek teşkilat kurmuştur. Mustafa Hilmi Bey’in işgallerin başlamasını müteakip Milli Mücadele taraftarı olduğu görülmektedir. Sekiz arkadaşı ile birlikte padişah Vahdettin’e çektiği bir telgrafta; “Damat Ferid Paşa’yı sadarete geçirirsen Niğde halkı senden alaka ve irtibatını kesecektir. Dedim. Dinlemediği için derhal alakamızı keserek memleketimizin idaresini ele alanlarla birlik hareket ettim ve meşgul olan Adana’ya tebdili isim ve kıyafetle Sinan Paşa ve Rüfekasını gönderdik. Adana havalisinde hafi teşkilatlar yaptırdım ve be cihet için beyaz şeritli ve birinci devrede de mebusluk ettiğim için yeşil şeritli istiklal madalyalarıyla taltif edildim”.demektedir16.

Mecliste Şer’iye ve Evkaf, Tasarı, Dilekçe komisyonlarında ve Memurin Muhakematı Tetkik Kurulunda çalıştı. I. Toplantı yılında Adalet ve Şer’iye Komisyonunun Kâtipliğini, III üncü Toplantı yılında da Başkanlığını yaptı. Dönem içinde kürsüde 15 konuşma yaptı17.

Kurtuluş savaşı sırasında Eskişehir-Kütahya Savaşları’nın kaybedilmesi üzerine ortaya son derece kritik bir durum çıkmış; bu durum Ankara’da derin bir sarsıntıya yol

9 TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı 10 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813

11 TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı 12 TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı 13 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813

14 TBMM, Zb. C., D. I, c. 1, s.202. 15Anket, s. 322.

16 TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı 17 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813

açmış, hatta meclisin daha güvenli bir yer olan Kayseri’ye nakli gündeme gelmiştir. Bu ortam içinde I. TBMM’nin yazı işleri Müdürü olarak çalışan ve sonraki dönemlerde Tunceli ve Bingöl’den milletvekili seçilmiş olan Necmeddin Sahir (Sılan) Bey Birinci Meclis’teki milletvekillerine tek soruluk bir anket yapmıştır. “Kazanılacak olan milli istiklal mücadelemizin bolluklu ve verimli olması neye bağlıdır.” Milletvekilleri bu anketi 1921 sonbaharından itibaren cevaplandırmış, cevapların çoğu 1922 yılı içerisinde verilmiştir. Ankete katılım yüksek olmuş ve 315 milletvekili cevaplandırmıştır. Bu anket Kurtuluş Savaşı yıllarında milletvekillerinin geleceğin Türkiye’sine bakışlarını yansıtmaktadır18.

Bu ankete 3 Haziran 1922 yılında Mustafa Hilmi Bey cevap vermiştir. Mustafa Hilmi Bey; “Halkı din ü milletini bilir ulûm ve fünûn-ı evvelîn ve ahirîni müdrik bir surette tekâmüle sevk küçük büyük bilumum vezaifi ehline tevdi ile temşiyet-i umûra be-gayet dikkat adl ü hakka son derece riayetkâr olmak sanayi ve iktisadiyatına sa’yu gayretle hariçten istiğna peyda etmeye bezl-i himmet ve her işin ruhuna nüfuz-ı nazarla azimkârâne ve rızaullaha muvâfık bir halde çalışmak siyasiyat-ı hariciye ve dahiliyemizi güzelce tedvirle emniyet-i tammeye mazhar olma ve şer’in icabına göre asr-ı hâzır terakkiyatına bezl-i makderet eylemek bütçeyi tevzin memleketin imar ve madenlerinden istifade yollar, şimendiferler yapmaya gayret ve teşkilat-ı İslamiyeyi son derece ehemmiyetle bütün müminini bünyân-ı mersûs haline ifrâğ eylemekle milli istiklalimizin feyizdar ve semeredar olacağı kanaatindeyim” 19 şeklinde cevap vermiştir.

Verdiği cevabı günümüz Türkçesi ile sadeleştirdiğimizde; “Halkı dinini ve ulusunu bilir, bilimlerin önünü ve arkasını kavramış bir yolda gelişmeye yöneltme, küçük büyük bütün görevleri uzmanlarına vermekle işlerin yürütülmesine gayetle dikkat, adalet ve hakka son derece uymak, endüstri ve ekonomiye gayret etmekle dışarıya muhtaç olmaktan yüz çevirmeye çabalamak ve her işin ruhuna işlemekle kararlılık ve Tanrı’nın onaylayacağı bir biçimde çalışmak, dış ve iç siyasetimizi güzelce yönetmekle tam güvenliğe erişme ve şeriatın gereklerine göre şimdiki çağın ilerlemelerine güç yetiştirmek, bütçeyi dengelemek, memleketi bayındırmaya, madenlerinden yararlanmaya, yollar, demiryolları yapmaya gayret ve İslâm örgütlenmesine son derece önem vererek bütün inançlıları sağlam bir yapı haline 18Anket, arka kapakta yer alan bilgi.

dönüştürmekle ulusal bağımsızlığımızın bolluk getirici ve verimli olacağı kanısındayım.”demektedir20.

1923’te Meclis dışında kaldı. Milletvekilliği I inci Dönemde sona erince isteği üzerine 29 Temmuz 1925’te Niğde Hazine Vekilliğine atandı. 8 Haziran 1927’de Adliye Vekâletinden avukatlık ruhsatnamesi alarak Hazine Vekilliği görevini 15 Ekim 1930 tarihine kadar sürdürdü. 1930–1938 arası Niğde’de serbest avukatlık ve bu arada Genel Meclis ve Liva İdare Heyeti Üyeliği yaptı. 9 Mart 1938’de Niğde Müftülüğüne seçildi21. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 7 Ekim 1946 tarih ve 130/2 sayılı kararı ile yüksek

tahsilli sayıldı22. 11 Kasım 1953’te bu görevden emekliye ayrıldı. 10 Ekim 1958’de

öldü23. Evli olup, Emine Besime, Mehmet Hayri, Mahmut Faik, Ahmet Adnan,

Mustafa Rıdvan ve Fatma Kamuran isimli altı çocuk babasıdır24. Arapça bilmektedir25.

20Anket, s. 322.

21 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813; TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı; Anket, s. 322. 22 TBMM Arşivi, 362 NSD, Tercüme-i Hâl Kâğıdı

23 Çoker, a.g.e., III, s. 812-813; Albüm, s. 41. 24Nüfus kayıt Örneği