• Sonuç bulunamadı

Kinâne b Ebi‟l Hukayk‟ın Öldürülmesi

Hz. Peygamber, Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk ile yukarıdaki Ģartlarla anlaĢma yaptıktan sonra, Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk‟a, Benu‟n-Nadîr hazinesini sormuĢtur. Benu‟n-Nadîr hazinesi Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk‟ın büyüklerinden kalma idi. Mekke eĢrafı, düğünleri olduğunda Hayber‟e gidip, Ebi‟l-Hukayk‟ın büyüklerine baĢvurarak bu ziynet eĢyalarından bazılarını, para karĢılığında bir süre için emanet olarak alırlardı.218

Bir keresinde, bu ziynet eĢyalarından bir Ģey kaybolmuĢtu. Kaybeden kiĢi onun bedeli olarak 10.000 dinar ödemiĢti. Kinâne, iĢte bu hazineyi Hz. Peygamber‟den saklamıĢtı.219

Hz. Peygamber ona bu hazineyi sormuĢ, Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk, Hz. Peygamber‟e Ģöyle cevap vermiĢ: “Ey Ebe‟l-Kâsım! Biz, onları savaĢ zamanında harcadık. Elimizde onlardan hiçbir Ģey kalmadı. SavaĢ ve geçim, o hazinenin hepsini silip süpürdü.”220

Hz. Peygamber: “ Geçen zamana göre harcanan mal çok fazla.221 Eğer bu hazine, sizin yanınızda bulunursa, Allah ve Rasûlü‟nün hakkınızda vermiĢ olduğu eman taahhüdü sizden kalksın mı?” diye sormuĢ, Onlar: “Evet kalksın.” demiĢlerdir. Hz. Peygamber: “Eğer sakladığınız bir Ģey tespit edersem, kanlarınızı dökmeyi ve çocuklarınızı esir almayı helal ederim.222

Mallarınız ve kanlarınız bana helal olur. Size vermiĢ olduğum eman ve himaye taahhüdü de kalkmıĢ olur.” diye buyurunca, O da: “Olur.” demiĢ.

Hâlbuki, Benu‟n-Nadîr Yahudileri, Medine‟den sürgün edilirken, Ebû Râfi Sellâm b. Ebi‟l-Hukayk altın, gümüĢ ve kıymetli eĢyalardan bir deve tulum kaldırarak: “Bu, bizim

215

Ebu Yûsuf, Kitâbu‟l Harâc, 3. bsk., Matbaatu‟l-Selefiyye, Kahire, 1382, s, 50; Vâkıdî, II, 691; Taberî, III, 20; Selâm ġâfiî Mahmûd Selâm; en-NeĢâtü'z-Zirâî fî Hayber fi'l-Câhiliyye ve Hatta Nihâyeti Ahdi Ömer b. el- Hattâb, s. 36; Münir Muhammed Gadbân, II, 106.

216

Vâkıdî, II, 691.

217

Vâkıdî, II, 691; Ġbn HiĢâm, III, 354; Taberî, III, 20; Ġbn Kesîr, IV, 202; Selâm ġâfiî Mahmûd Selâm; en- NeĢâtü'z-Zirâî fî Hayber fi'l-Câhiliyye ve Hatta Nihâyeti Ahdi Ömer b. el-Hattâb, s. 36.

218

Vâkıdî, II, 671; Diyârbekrî, II, 46; Mir Muhammed b. Seyyid Burhânuddîn HavandĢah, II, 419.

219

Ġbn Kesîr, IV, 199.

220

Vâkıdî, II, 671; Belâzurî, Fütûhü‟l-Büldân, Çev. Zâkir Kadirî Ugan, Maarif Basımevi, Ġstanbul, 1955, I, 47; Ġbn Kesîr, IV, 199; Diyârbekrî, II, 46.

221

Belâzurî, Fütûhü‟l-Büldân, I, 26; Ġbn Kesîr, IV, 199; Muhammed b. Sâlih ed-DımaĢkî, V, 172.

222

63 dünyayı alçaltmak ve yükseltmek için hazırladığımız Ģeydir.” demiĢti.223

Hz. Peygamber de onların, o hazineyi bu kadar az bir zamanda bitiremeyeceklerini bildiği için onlardan o hazineyi istemiĢtir. Sonra Hz. Peygamber, onların bu sözlerine Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, Hz. Ali ve Zübeyr b. Avvâm ile Yahudilerden 10 kiĢiyi Ģahit tuttu. Yahudilerden bir adam Kinâne‟nin yanına gidip ona gizlice Ģunları söylemiĢ: “Muhammed‟in senden istediği Ģey senin yanında ise veya onun hakkında bir Ģey biliyorsan, ona bildir ki, kanını kurtarabilesin. Yoksa vallahi o, bunu muhakkak bulmaya muvaffak olacaktır. Allah da, ondan baĢkasına bizim bildirmediğimiz Ģeylere vakıf olacaktır.” Kinâne yine inkâr etmiĢ.224

Bunun üzerine Hz. Peygamber, zayıf biri olan Sa‟lebe b. Sellâm b. Ebi‟l-Hukayk‟a hazinenin nerde olduğunu sormuĢ, Sa‟lebe: “Bilmiyorum, fakat ben Kinâne‟nin her sabah, eliyle iĢaret ederek, Ģu harabede dolaĢtığını görüyordum. Eğer o bir Ģey saklamıĢsa, o zaman buradadır.” demiĢ.225

Hz. Peygamber Netâh Kalesi‟nin fethine baĢladığı zaman, Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk hazineyi, deve tulumu ile beraber, Ketîbe Kalesi‟ne götürüp, geceleyin kimsenin göremeyeceği bir çukura gömmüĢ ve üzerini toprakla kapatmıĢtı. Her sabah hazinenin yerini görmek için, o harabeye gidiyordu. Sa‟lebe de onu, orada her sabah görüyordu.226

Bunun üzerine Hz. Peygamber, Sa‟lebe ile Zübeyr b. Avvâm ve Müslümanlardan iki kiĢiyi o harabeye gönderdi. Onlar orayı kazınca hazinenin bir kısmını oradan çıkardılar. Bir baĢka rivayete göre Allah, Hz. Peygamber‟e hazinenin yerini gösterdi.227

Hz. Peygamber, Kinâne‟den, hazinenin kalan kısmının nerede olduğunu sordu. Kinâne, bunu söylemek istemedi.228 Hz. Peygamber, Zübeyr b. Avvâm‟a: “Bütün hazineyi buluncaya kadar ona iĢkence yap.” diye emretti. Zübeyr b. Avvâm, Kinâne‟nin göğsüne vurarak, söyletmeye çalıĢtı, ancak o söylemedi. Sonunda Zübeyr, onun öleceğinden korktu.229

Hz. Peygamber, Ensâr‟dan bir adamı çağırıp ona: “ġu tarlaya doğru git. Sonra hurma ağacına var. Sağındaki ve solundaki hurma ağacına bak. Orada göreceğin yüksek hurma ağacının dibinde bulacağın Ģeyleri çıkar ve bana getir.” diye buyurdu. Ensar, onu yaptı ve hazineyi getirdi.230

Sonra da Kinâne‟yi, Muhammed b. Mesleme‟ye verdi. O da, kardeĢi Mahmud b. Mesleme‟nin öldürülmesinin kısası olarak, onun boynunu vurdu.231

Çocuklarını da aldılar.232 Ġbn Kesîr‟e

223

Vâkıdî, I, 375.

224

Vâkıdî, II, 672; Diyârbekrî, II, 46–47; Mir Muhammed b. Seyyid Burhenddîn HavandĢah, II, 419.

225

Vâkıdî, II, 672; Belâzurî, Fütûhü‟l-Büldân, I, 42; Ġbn Kesîr, IV, 199; Diyârbekrî, II, 47; Mir Muhammed b. Seyyid Burhanuddin HavandĢah, II, 419.

226

Vâkıdî, II, 672.

227

Vâkıdî, II, 672; Diyârbekrî, II, 47; Muhammed b. Sâlih ed-DımaĢkî, V, 172.

228

Vâkıdî, II, 672; Ġbn HiĢâm, III, 336–337; Diyârbekrî, II, 47.

229

Ġbn Ġshâk, II, 148–149; Vâkıdî, II, 672; Taberî, III, 14; Diyârbekrî, II, 47.

230

Ġbn Sa‟d, II, 112.

231

64 göre; Kinâne‟nin iki oğlu ile birlikte diğer bazı kiĢilerin kafalarını vurarak cezalandırdılar.233

Hz. Peygamber, Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk‟ın ve halkının kanlarını bağıĢladığı halde ve ona: “Bana verecek olan Ģeylerden hiçbir Ģey gizlemeyeceksin, aksı takdirde size verdiğim emanın dıĢında kalırsınız ve kanlarınız bana helal olur.” dediği halde, kendisinin de bunu kabul etmesi üzerine Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk yine de hazineyi gizlemiĢtir. Hz. Peygamber ona tekrar tekrar sormuĢ, fakat Kinâne hazinenin yerini söylememiĢtir. Sonunda hazine bulunmuĢtur ve Kinâne b. Ebi‟l-Hukayk gereken cezayı bile bile haketmiĢtir.

C. Hz. Safiyye Vâlidemiz ve Hz. Peygamber’in Onunla Zifafa