• Sonuç bulunamadı

4. MALATYA İLİ ULAŞIM SİSTEMLERİ

5.6. Araştırmanın Değerlendirilmesi

5.6.1. Kentiçi Ulaşımda Altyapı Yetersizliğinden Kaynaklanan Sorunlara

Sanayileşen ve kalabalıklaşan kentlerde kentiçi ulaşım, toplumların en büyük problemlerinden biri olmuş ve hala da olmaktadır. Nüfus kalabalıklaştıkça hizmetin sistematik bir şekilde sunulabilmesi için yerel yönetimler tarafından oturtulması gereken düzen, kimi zaman sağlanabildiği gibi kimi zaman sağlanamamaktadır. Hizmet sunumunda yaşanan düzensizlik ve aksaklıklar bazı durumlarda plan ve programı eksikliğinden kaynaklanabilirken, bazen de mali problemler hizmetin aksamasına neden olmaktadır. Kalabalıklaşan kentlerde toplu taşıma hizmetlerinin sunumunda yaşanan problemler bireyleri bireysel araç kullanımına itmekte; bu da kent yolları için ağır bir trafik yükü haline gelmektedir. Bireysel araç kullanımının yoğun olduğu şehirlerde yaşanan tıkanıklıklar gürültü kirliliği, hava kirliliği, trafikte zaman kaybı ve kalitesiz ulaşım gibi sorunları doğurmaktadır. Hizmet sunumuyla yükümlü olan taraflar kentlerin yoğunlaşan nüfusunu, yurttaşın beklentilerini, teknolojik gelişmeleri ve kent

120 gereksinimlerini göz önünde bulundurarak hizmeti bu koşullara entegre bir şekilde geliştirmelilerdir. Bu koşullar göz önünde bulundurulduğu zaman kalabalık kentlerde başarılı bir şekilde oturtulmuş toplu taşıma sistemleri, kentte yaşayan bireylerin hem can ve mal güvenliklerini açısından faydalı olacak hem de hızlı bir ulaşım gerçekleştirmelerini sağlayacaktır. Bu sayede kentlerde araçlardan izole edilmiş ve bireylerin zaman geçirebilecekleri daha fazla alan ortaya çıkacak; bu sayede hava ve gürültü kirliliklerinin önüne geçilebilecektir. Bu sebeplerden ötürü toplu taşıma sistemleri her konuda avantajlı sistemlerdir, hizmet sunucular başarılı bir ulaşım politikası benimsemek ve bunu gerçekleştirmekle mükelleftir.

Malatya kentinde sunulan ulaşım faaliyetlerinin eksik kaldıkları yönlerin analiz edilmesi ve bu eksikliklerin kaynaklandığı altyapı yetersizliklerinin tespit edilmesi amacıyla görüşmecilere “Ulaşım faaliyetlerinde yaşanan altyapı yetersizlikleri ve sorunlar nelerdir?” sorusu sorulmuştur. Yapılan görüşmeler kapsamında görüşülen onbir görüşmecinin çoğunluğu aynı konulara değinse de, farklı noktalara dikkat çeken görüşmeciler de olmuştur. Hizmetler göz önünde bulundurulduğu zaman bu hizmetlerin sunumuna engel olacak bir takım yetersizlikler; maddi altyapının yetersiz oluşu, kentteki yolların çok eski olması ile beraber dar olması, kentin tarihinden bugüne dek gelen hızlı ve yanlış kentleşme ve plansız ilerleme gibi konular özellikle öne çıkmıştır.

Görüşmeciler kentte sunulan ulaşım hizmetlerinin mevcut durumun değerlendirmenin yanısıra bir takım projelerin kent için faydalı olabileceğini, ancak bunların gerçekleştirilmesi hususunda da mali engeller ile karşılaşıldığını belirtmişlerdir. Fakat mali engeller kentin fiziki durumunun yanında daha küçük bir problem olarak yer almaktadır. Belirtilen en büyük problemlerden birisi, kentin İnönü Caddesi gibi büyük ve tek bir merkeze sahip olması, kentte yaşayan vatandaşların ise mecburen bütün günlük işlerini bu merkezde gerçekleştirmeleri olarak belirtilmiştir.

Günümüzde sanayileşme ve yoğun bir şekilde yaşanan kentleşme kent merkezlerindeki nüfusun artmasına ve buna bağlı olarak buralarda trafik problemlerin yaşanmasına neden olmaktadır. Bu yoğunluk günden güne artarak devam etmektedir. Bir kentte mevcut olan yolların daha da genişletmeye çalışılması yahut kent içinde veya kentler arası herhangi bir mevkide yeni bir yol açılması gibi çözüm önerileri, kentlerin fizyolojik yapılarının yoğunluğundan ötürü her zaman gerçekleştirilemeyebilir. Bunun sağlanamadığı durumlarda alternatif çözüm önerileri düşünülmelidir. Malatya kenti kent

121 merkezinin eski bir yapı olması ve vatandaşın birçok günlük ihtiyacını burada görmesinden ötürü kalabalık ve yoğun bir merkezdir. Kentte herhangi bir alt merkezine olmaması ve şehirdeki bütün yoğunluğun tek bir merkez üzerinde toplanması, buradaki araç trafiğini de yoğunlaştırmaktadır.

İnönü Caddesi ve Kışla Caddesi gibi merkezde yer alan büyük caddelere hem bireysel araçların hem toplu taşıma araçlarının aynı anda girmesi de önemli bir problem olarak göze çarpmaktadır. İnönü Caddesi, Kışla Caddesi gibi büyük caddeler hem kentin en işlek caddeleri olmasından dolayı hem de otopark sorunundan dolayı yoğun bir trafik sıkışıklığı yaşamaktadır. Nüfusun belirli bir alanda yayılmayıp bu merkezde sıkışmış olması, kentleşmeler eski yapılar olduğu için değiştirilmesi güç olması, bu gibi zorlukların yanı sıra kentin büyüme ve kalabalıklaşmaya devam etmesi önemli trafik problemlerine neden olmaktadır. Kentte oluşturulabilecek herhangi yeni bir ya da birkaç alt merkez, nüfusun günlük faaliyetlerini gerçekleştirmesi amacıyla buradaki yoğunluğu dağıtarak hem bireylere zamandan kazandıracak hem de özellikle yoğun trafik problemlerinin yaşandığı bölgeleri rahatlatmaya faydalı olacaktır.

Kentte tek bir merkez olması probleminin yanı sıra yolların darlığı ve araç sayısının fazlalığı da kentte göze çarpan öteki önemli bir altyapı sorunudur. Yolların yetersiz olması toplu taşıma araçlarını yavaşlatmak ile beraber bireysel araçlarında ulaşım kalitesini olumsuz etkileyen bir faktördür. Bir altyapı problemi olarak bunu dile getiren görüşmeciler, bu sorunla beraber kentteki otopark probleminin önemli bir problem teşkil ettiğini belirtmişlerdir. Merkeze gelmesi gerektiği durumlarda bu ulaşımı bireysel aracı ile gerçekleştiren vatandaşlar, merkezde yoğun bir otopark probleminin yaşanmasına neden olmaktadır. Otoparkın yetersiz kalması ile beraber buraya bireysel aracı ile gelen kişilerin trafiği uzun süre işgal ettiği ve çarpık park etmelerinin ise zaten dört şeritlik olan yolu daha da daralttığı belirtilmiştir. Yolların dar ve yetersiz kalışı, trafik yoğunluğunu artırmakta ve toplu taşıma araçlarının hizmet kalitelerini olumsuz etkilemektedir.

Kent yollarının dar olması ve bireysel araç sahipliğinin fazla olması ile beraber bireylerin toplu taşımaya yönlendirilmesi ihtiyacı doğmuştur. Bugün birçok kentte bu sorun yaşanmaktadır. Görüşmecilere bu sorunun Malatya kentinde çözülebilmesi için

“Bireysel araç kullanımının fazla olduğu bir şehirde, trafiği rahatlatmak amacıyla

122 bireyleri toplu taşımaya yönlendirmek için neler yapılabilir?” sorusu sorulmuştur.

Bireysel araç kullanımının azaltılması ve bireylerin toplu taşımaya yönlendirilmesi ile yapılan görüşmelerde genelde benzer noktalara değinilmiştir. Bireylerin bireysel araç kullanımına yönelmesinin önemli bir sebebi, toplu taşımanın hizmet sunumunda yeterli kalmaması olarak değerlendirilmiştir. Toplu taşımaya daha çok yönlenilmesi için toplu taşımanın bireysel araç kalitesine yakın bir hizmet sunması gerektiğini; bunun ise sıklıklarının artırılıp güzergahların yoğunlaştırılması ile olabileceği belirtilmiştir.

Toplu taşıma kullanımının artırılması, toplu taşıma araçlarının hizmet kaliteleri ile doğrudan alakalıdır. Bunun için toplu taşıma araçlarının daha hızlı olması, ulaşım sürelerinin kısalması gerekmektedir. Mümkün olabildiğince toplu taşıma için tahsis edilmiş yollarla bu sağlanabilir. Toplu taşımanın daha sık kullanılması için gereken yönlendirmeler yerel yönetimlerce sağlanabilir. Bu yönelim eğitimle sağlanabileceği gibi, bunun bir diğer yolu ise bireysel araç kullanımına getirilecek bir takım kısıtlamalar olabilir. Görüşmeler sonucu elde edilen bulgulara göre bu kısıtlamalar şehirdeki en işlek caddelerin özellikle trafiğin en çok yoğun olduğu saatlerde bireysel araç erişimine kapatılması olabileceği gibi, kimi görüşlere göre bu caddeler tamamen otomobillere kapatılabilir. Bunun yanı sıra bu caddelere getirilecek ücretlendirme uygulamaları da kısıtlayıcı politikalara örnek olabilir.

Kentte yaşanan otopark problemi de bu tür uygulamaları mecbur kılmaktadır. Bir toplu taşıma aracının nerede ise en az 70-80 aracın taşıdığı yolcuyu tek başına taşıdığı düşünülürse bu yönlendirmeler hem kent trafiği için hem de çevre kirliliği açısından rahatlatıcı olacaktır. Bu araçların sayıca fazla olmasından ötürü toplu taşıma araçlarının hızının düşmesinin yanısıra, hava ve gürültü kirliliği de yaşanmaktadır. Bu araçlardan yayılan ve havanın kirlenmesine neden olan gazlar toplu taşımanın daha sık kullanılması ile muhakkak azalacaktır.

Görüşmeciler bununla beraber bireyleri alternatif bir taşımacılık yöntemi olan bisiklete yönlendirilmesinin de bireysel araç kullanımını azaltacak ve doğa dostu bir ulaşım yöntemi olacağını belirtmişlerdir. Gerek çevre gerekse sağlık durumu açısından bisiklet, bir alternatif olarak değerlendirilmelidir.

Toplu taşımaya yönlendirme, tek taraflı bir yönlendirme olarak değil de iki taraflı düşünülürse daha başarılı olacaktır. Toplu taşıma araçlarının konforu artırılması,

123 bireysel araç kullanımının kısıtlanması, iki taraflı bir politika olacak ve bu sayede toplu taşıma kullanımı artacaktır.

Görüşmecilerin değindiği bir diğer husus, toplu taşıma ücretlerinin azaltılmasıdır. Bunu belirten görüşmecilere göre ücretlendirmede yapılacak birtakım olumlu değişikliklerle toplu ulaşım daha cazip hale getirilebilir ve bireylerin toplu taşıma tercihi artabilir. Görüşmecilerin birkaçı, bireysel araçların taşımacılık maliyeti ile toplu taşıma araçlarının taşımacılık maliyetinin çok farklı olmadığını, bundan dolayı bireylerin bireysel araç kullanımından vazgeçmelerinin zor olduğunu belirtmişlerdir.

Bunun çözümü olarak ise toplu taşımacılığın ücretlendirilmesinin ciddi ölçüde azaltılmasını önermişlerdir.

Son olarak 65 yaş ve üzeri ücretsiz ulaşım gerçekleştiren yolcuların kentiçi toplu taşımayı fazlası ile işgal ettiği ve toplu taşımanın yoğunluğunun arttığını belirtmişlerdir. Bu durumun engellenmese dahi özellikle mesai başlangıç ve bitiş saatleri kapsamında kısıtlanabileceği belirtilmiştir. Bu kesimin ücretsiz yolculuk haklarını kimi zaman suiistimal ettiklerini belirten görüşmeciler, bu kesimdense öğrenci kesiminin aynı haktan faydalanması gerektiğine değinmiştir. Bir pozitif ayrımcılık olarak 65 yaş ve üzeri gruba sunulan bu imkanın zaten toplu taşımacılık kapasitesi anlamında problem yaşayan bir şehir olan Malatya kenti için çok da faydalı bir öneri olmadığı belirtilmiş ve ek olarak, böyle bir haktan faydalanmaya devam edilecekse dahi bunun sınırlandırılması ya da birtakım şartlarla gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtmişlerdir.

5.6.2. Trambüs Projesinin Yeterliliği ve Kentte Hafif Raylı Sistemin Uygulanabilirliğine