• Sonuç bulunamadı

2.2. AVRUPA BİRLİĞİ ÜYELİĞİ SÜRECİNDE TÜRKİYE

2.2.2. Katma Protokol

Katma Protokol, Ankara Antlaşması kapsamında oluşturulması planlanan Gümrük Birliği’nin geçiş dönemine şamil olan koşulların, metotların, aşamaların ve sürelerin belirlendiği ticari hükümleri içeren 13 Kasım 1970 tarihli protokoldür.97

Protokolün içeriğince Türkiye ve topluluğa mensup ülkelerce ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi noktasında malların serbest dolaşımını kapsayan gümrük yönetmelik hükümlerinin olabildiğince iyileştirilerek, gümrük harçlarının karşılıklı ve kaideli olarak sıfıra indirgeme planlaması yapılmıştır. Ortak Gümrük Tarifesinin Türkiye tarafınca kabul edilmesi ile Türkiye’nin üçüncü ülkelere uyguladığı vergilerde ortak gümrük

95Oğurlu ve Felekoğlu, “Almanya’nın Avrupa Birliği İçinde İç Politika Belirleyiciliği”, https://ticaret.edu.tr/uploads/dosyalar/921/233%20ALMANYANIN%20AVRUPA%20BIRLIGI%20ICIND E%20IC%20POLITIKA%20BELIRLEYICILIGI%20(1).pdf

96Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı, ”Türkiye İle Avrupa Ekonomik Topluluğu Arasında Bir Ortaklık Yaratan Anlaşma”, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı Resmi İnternet Sayfası, https://www.ab.gov.tr/files/ardb/ankara_anlasmasi.pdf (Erişim Tarihi: 05.08.2019).

97Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı, ”Protokoller”, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı Resmi İnternet Sayfası, https://www.ab.gov.tr/protokoller_115.html (Erişim Tarihi: 06.08.2019).

tarifesi hadlerince belirlenmiş gümrük vergisi indirim oranlarına yer verilmiştir. Antlaşma taraflarınca dış alım miktarlarında ki malların kısıtlanması hali ve denk etkili tüm alınabilen tedbir uygulamaları yasaklanmıştır. Ürünlerin serbest dolaşımını gaye edinerek uygulama boyutunda hazırlanan Ortak Tarım Politikasının tespiti ve gelişimine ilişkin görüş ve kararlara yer verilmiştir. Antlaşma taraflarınca kişilerin ve hizmetlerin serbest dolaşımında Türk uyruklu işçilerin, topluluğa mensup diğer ülkelerin işçileri ile uyrukluktan ötürü ayrımcılık sağlanmadan eşit haklar tanınmasını var eden rejim kabul edilmiştir. Antlaşma mensuplarca yerleşme hakkı, ulaştırma ve serbest hizmet eylemlerini kısıtlayan koşulların saptanarak tedricen kaldırılması aşamaları belirlenmiştir. Kapanışta Katma Protokol kapsamında mensupların ekonomi ve ticaret politikalarının koordine edilmesi ile ilgili mevzuatlara yer verilirken, oluşabilecek menfi hallerde alınacak tedbirler silsilesi kararlaştırılarak, fiilen Gümrük Birliği'nin uygulanır hale gelmesi için 22 senelik proses tanınmıştır.”98

2.2.3 1976 Erteleme, 1978 Dondurma Kararları

Gümrük birliğinde geçiş döneminin başlaması ile Türkiye’de sanayi ürünlerinde mükellefiyetlerin artması ile paralel olarak tarım ürünlerinde görülen rekabet avantaj kayıplarının şikâyet ortamı yaratması ve sanayi ürünleri kapsamında serbest ticaret alanlarının oluşturularak malların gümrüksüz pazara girmelerinden ve tekstil ürünlerinde var edilen kısıtlamalardan kaynaklı ülke ekonomisinde ricat görülmüştür. 1974 yılında petrol fiyatlarının aniden artması ile yaşanan buhran, ödemeler dengesini altüst ederken, kronik dış ticaret açığının iyileştirerek ithalatı sürdürme gayesi ile geleneksel borçlanmanın yetersizliğini sezen Türkiye; dış borçlanma yöntemi ile durumu bir süreliğine stabil tutabileceği kanısına varmıştır. 1976-1986 yılları aralığında planlanan kişilerin serbest dolaşım politikası filen gerçekleştirilemezken, Avrupa’da yaygın kılınan işsizlik sorunu ile yabancı ülkelerden işçi naklinin durdurulması ve bir kısmının memleketlerine geri gönderilmesi yaşanmıştır.99

Bu süreci AT’nin 1976 yılında Türkiye’nin üyelik başvurusunu neticelendirmede erteleme kararı alması izlemiş ve 1978 yılında dönemin iktidarı olan Ecevit hükümeti var olan tevettürde düzen sağlama gayesiyle AT’na karşı Türkiye’nin mükellefiyetlerinin 5 yıl süreyle dondurulmasını, serbest dolaşım hakkının

98Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı, ”Katma Protokol”, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı Resmi İnternet Sayfası, https://www.ab.gov.tr/files/ardb/katma_protokol.pdf (Erişim Tarihi: 06.08.2019).

99Esra Çayhan ve Nurşin Ateşoğlu Güney, Avrupa’da Yeni Güvenlik Arayışları: Nato - AB – Türkiye, (İstanbul: Afa Yayınları, 1996), 100-101.

uygulanmasını, tarım ürünleri kapsamında üçüncü ülke referanslarından faydalanabilirliği ve tekstil kısıtlamalarının kaldırılmasını teklif ederek mali yardım talebinde bulunmuştur. Ancak AT bu taleplerde sadece ilişkilerinin 5 yıl süreyle dondurulabileceğine dair karar aldığını açıklamıştır. 1980 yılında ise Almanya Federal Cumhuriyeti, Fransa ve Benelüks ülkelerinin asayiş endişesinden kaynaklı olduğunu ileri sürdükleri vize uygulamasını Türkiye’ye tabi tutması ile sorunlar çıkmazının temelleri atılmıştır.100

2.2.4 12 Eylül 1980: İlişkiler Kesiliyor

12 Kasım 1979’da seçim ile başa gelen Demirel hükümeti Türkiye’nin istikbali açısından mühim bir adım atarak dönemin başbakan danışmanı Turgut Özal’ın iş ve ekonomi kapsamında hazırladığı serbest piyasa ekonomisine geçişi sağlayan liberal zeminli stabilize programını 24 Ocak 1980’de açıklamıştır.101

24 Ocak Kararları şunlardır: 102

- Devletin iktisadi dirimde yetiştirici olarak yer alması zihniyetinin, başlatılan privatizi ile terk edilmesi.

- Yerli yetiştiricilerin dış rekabette korumasına yönelik izlenen “ithal ikameci sanayileşme” tutumunun terk edilmesi.

- İhracatı itina eden özel sektöre müsterit endüstrileşme tutumunun benimsenmesi.

- Enternasyonel kapitelin Türkiye’ye seri girişinin önünün açılması.

- Neoliberal faliyetlere paralel olarak devletin kamu harcamalarını azaltmak adına sosyal devlet anlayışından kademeli olarak vazgeçilmesi.

Türkiye 24 Ocak Kararları ile var edilen serbest piyasa ekonomisini AET’ye yakınlaşma fırsatı olarak görmüş ve akabinde AET’ye üyelik başvurusu yapılacağına dair söylemlerde bulunmuştur. Ancak Ankara antlaşması ile kademeli olarak uygulanması kararlaştırılan kişilerin serbest dolaşım politikası AET tarafınca vetolanarak, yalnızca AET ülkelerinde çalışan Türklere belirli bir süre sınırlı olarak tanınmıştır. Aynı süreçte Türkiye’nin başvurduğu dış mali yardımlar ile tam üyelik başvurusu ve sonrasına dair vizyon edinilirken; 12 Eylül 1980 tarihinde ülke içindeki toplumsal ve siyasi huzursuzluklar gerekçe gösterilerek gerçekleştirilen askeri darbe ile çözümlerin meşruiyet ve dış destek ile var olabileceğine dair açıklamalarda

100A.g.e. 100-101.

101Erdem Denk, Türkiye Avrupa Birliği İlişkileri, (Ankara: Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları, 2016), 49.

bulunulmuştur. Darbe bildirisinde AET için ilişkilerin sürdürülerek serbest piyasa ekonomisine geçiş sürecinin hızlandırılması gerekliliğine yer verilirken AET açısından darbe oluşumu iç savaş önleyicisi ve pazara getirilen istikrar niteliği kazanmıştır. 12 Eylül Darbesinin AET ile ilişkilerde günümüze denk uzanan en mühim etkisi Türkiye’ deki iç karışıklıklar sebebiyle siyasi sığınmacıların Avrupa ülkelerine girişini önlemek süratiyle başlatılan vize uygulamasıdır. Darbe yönetiminin beklentileri doğrultusunda tepki çekmek istememesi ile topluluğa göstermediği reaksiyon ile vize uygulaması hala gündemde bir sorun olarak varlığını sürdürmektedir.103

1981 yılına gelindiğinde Türkiye ile AT’ye aynı dönem başvuruda bulunan Yunanistan’ın tam üyeliği kabul edilmesinin yanı sıra topluluğun Türkiye’ye takındığı paradoks tavrı 1982 yılında Türkiye ile ilişkilerinin süresiz dondurulduğunu açıklaması ile neticelenmiştir.104