• Sonuç bulunamadı

2.1 KARAR VERME STİLLERİ

2.1.3 Karar Süreci

Karar verme süreci insan düşüncesinin en karmaşık mekanizmalarından biridir, çünkü içinde farklı sonuçlar değişik faktörler ve yönler barındırır. Orasanu ve Connoly (1993) bunu, belirli bir zaman ve mekândan farklı etmenler içeren, bilinçli olarak yapılan kavramsal bir hareket olarak tanımlar. Narayan ve Corcoran-Perry (1997) ise bunu çözülmesi gereken bir problem ve sorunu belirli bir çevrede çözmek isteyen insan arasındaki etkileşim olarak ele alır (akt. Lizárraga, Baquedano, Cardelle-Elawar, 2007: 381).

Karar süreci harekete geçmeyi tetikleyen etkenleri tanımlamakla başlayan ve eyleme özgü kararla sonuçlanan bir eylemler ve dinamik faktörler setidir (Mintzberg,ve diğerleri, 1976: 246). Janis ve Mann’a (1977) göre yüksek kaliteli bir karar verme süreci, aynı zamanda dikkatli problem çözme özellikleri gösterir (akt. Welch, 1989: 430).

Karar süreci aşağıdaki ifadelerle tanımlanabilir (Taymaz, 2011:28):

16

 Karar verme insanın istediği sonuca ulaşmak için alternatifler arasından seçim yapmasıdır.

 Karar verme bir sorunu çözmek için uygulanacak yaptırımı saptama sürecidir.

 Yapılan değerlendirmeler sonucunda hüküm verme sürecidir.

 Olay veya sorun ile ilgili bilgileri yorumlayarak ve kıyaslama yaparak bir yargıya varma sürecidir.

Karar süreci örgütte değişiklik yapmak, bir çatışmayı önlemek veya çözmek, örgüt üyelerini etkilemek amaçlarıyla kullanılır (Jacobsaon ve Reller, 1961; Griffith, 1962; Akt. Bursalıoğlu, 2011:80).

Baker ve diğerlerine göre (2001:1) karar verme; karar vericinin ve paydaşların, problemin tanımı, hedeflerin, ihtiyaçların ve kriterlerin belirlenmesi hakkındaki olası anlaşmazlıkları azaltacak tanımlamalar yapmasıyla başlamalıdır.

Karar verme, insan davranışlarının, kesin kriterlere dayanan, çeşitli alternatifler içinden tercihin ya da eylemin seçildiği, temel bilişsel süreçlerden biridir (Wang ve Ruhe, 2007: 73). Karar basit ya da tek bir olay değil genellikle belirli bir zaman dilimine yayılan karmaşık sosyal bir sürecin ürünüdür (Simon, 1965: 35).

Bir karar verme süreci oluşturmak için örgütü kararın kaynağına götürecek karar yapılarını ve örgüt tarafından takip edilen iletişim kanallarını bulmak gerekir (Simon, 1965: 36).

Karar süreci örgütte değişiklik yapmak, bir çatışmayı önlemek veya çözmek, örgüt üyelerini etkilemek amacıyla kullanılır. Örgütlerin yaşaması alınan kararların doğruluğuna bağlıdır. Karar verme bir süreçtir ve bu süreç aynı zamanda sorun çözme olarak adlandırılan sürecin büyük ölçüde benzeridir (Erdoğan, 2010:69). Karar verme; Bilgiye ulaşmak için karmaşık bir araştırma isteyen, sapmalarla dolu, tüm yönlerden toplanan geri bildirimlerle zenginleştirilmiş, bilgiyi toplayan ve eleyen, belirsizlikle mücadele eden, belirsiz ve çelişkili durumları içinde barındıran dinamik bir süreçtir (Zeleny, 1982: 86).

Karar sürecinin izleyeceği aşamalar çeşitli yazarlar tarafından değişik şekillerde sıralanmıştır. Örneğin Simon (1960), karar sürecini basitleştirmiş ve alanlarını; karar olanaklarını yakalamak, seçenekleri bulmak ve bunların arasından seçim yapmak olarak azaltmıştır (Akt. Bursalıoğlu, 2011:85).

17

Henry Mintzberg, Duru Raisinghani ve André Théorét‘e (1976:254) göre karar verme süreci; tanıma, gelişme ve seçim olmak üzere üç aşamadan oluşurken, Adair’e (2000:18) göre karar verme süreci; problemin belirlenmesi, gerekli bilgilerin toplanması, uygun seçeneklerin yaratılması, kararın verilmesi, kararın uygulanıp sonuçların değerlendirilmesi aşamalarından oluşur.

Karar alma esnek bir davranıştır. Bundan dolayı farklı kişiler aynı olaylar karşısında farklı davranışlar gösterip farklı kararlar alabilirler. Ancak kararların alınışındaki süreç veya izlenen yol aynıdır. Karar alma faaliyeti bir süreç olduğundan doğal olarak içinde birtakım evreler yer alır. Bu evreler şöyledir (Koçoğlu, 2010: 47): • Amaç ve problemin belirlenmesi,

• Probleme ilişkin verilerin toplanması, • Alternatif çözüm yollarının belirlenmesi, • Alternatiflerin değerlendirilmesi,

• En uygun alternatifin seçilmesi ve değerlendirilmesi, • Kararların uygulanması ve sonucun değerlendirilmesi,

2.1.3.1 Amaç ve problemin belirlenmesi (Tanımlama)

Karar vermenin başlangıcını amaçların belirlenmesi ve geçmiş uygulamaların değerlendirilmesi oluşturur. Çünkü diğer safhaların oluşumu amaçların belirlenmesine bağlıdır (Koçoğlu,2010:47).

Karar verirken farklı seçenekler oluşturabilmek için amaç ve problemin tanımlanması tüm paydaşların (sosyal olarak örgütlenmiş gruplar ya da karardan etkileneceğini düşünen kişiler) değerlerini ve kriterlerini öğrenerek yapılmalıdır (Renn, Webler , Rakel, Dienel ve Johnson, 1993: 190).

Bu aşamada karar verici sorunun nedenlerini objektif olarak ortaya koymalı, sorunun devam etmesi halinde organizasyon için hangi faaliyetlerin ve karar vericilerin etkileneceğini belirlemeli ve sorunun boyutlarının sınırını çizmeye çalışmalıdır (Yaralıoğlu, 2010: 4).

Etkinliklerle ilgili karar verme gereksinimi görüldüğünde ya da özel bir problemin farkına varıldığında bir karar noktasına ulaşılır. Bir problemi çözmeden önce o

18

problemin ne olduğunun bilinmesi ve aynı zamanda problemin açık bir şekilde anlaşılması için tüm bileşenlerin dikkatle yorumlanması gerekmektedir (Yılmaz ve Talas, 2010: 200). Forman ve Selly (2002:17) bu aşamada beyin fırtınası ve basit oylama yöntemlerinin faydalı olabileceğini ifade etmektedirler.

2.1.3.2 Probleme ilişkin verilerin toplanması

Doğru ve gerekli bilgiye ulaşmak zor ve karar verici için vazgeçilmez bir gerekliliktir. Çünkü gereksiz ya da fazla bilgi sorunu daha da karmaşıklaştırmaktan, belki de yeni sorunların ortaya çıkmasından başka işe yaramayacaktır. Bu nedenle öncelikle sorunun nitelikleri ve çeşitli yönleri araştırılmalı ve gerekli bilgi toplanmalıdır (Yaralıoğlu, 2010: 4).

İnformasyonun nitelik ve niceliği alınacak kararların verimini, informasyonun elemesi de kararların derecesini etkiler. Bir karar en az enformasyon ile de verilebilir, en çok ile de. İkinciyi sağlayacak olanlar yöneticinin astlarıdır (Bursalıoğlu, 2011: 86).

Toplanan bilgilerin her biri önem derecesine göre sıraya konduktan sonra, en önemlisinden başlayarak detay niteliğinde olana doğru üzerinde çalışmalar yapılır (Koçoğlu,2010:49).

2.1.3.3 Alternatif çözüm yollarının belirlenmesi

Problemin tanımlanmasından sonra, karar verme sürecindeki bir diğer aşama soruna alternatif çözümler üretmektir. Bu alternatif çözümlerin gelişiminde yöneticiler öncelikle kararları doğrultusunda ulaşmak istedikleri hedefleri belirlemelidirler (Lunenburg, 2010: 4).

Bu, beyin fırtınası, araştırma, tasarım aktiviteleri gibi birçok yöntemle yapılabilir. “Ne olmalı” sorusu (hedefi belirtir), potansiyel çözümler üretmeye yardımcı olmalıdır. Bu aşamada yaratıcılık önemlidir. Yalnızca tek bir çözümle kalmamalı, iki ya da tercihen daha fazla potansiyel çözüm üretilmelidir (Forman ve Selly, 2002:17). Alternatifler ilk durumu istenilen durumla değiştirmek için çeşitli yaklaşımlar sunar. Eğer ortaya çıkan alternatif sayısı sınırlı ise, ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı tek

19

tek kontrol edilmelidir. Ulaşılması imkânsız olanlar sonraki değerlendirmelerde elendiğinde, elimizde ortaya alternatiflerin net bir listesi olacaktır (Fülöp, 2005: 1).

2.1.3.4 Alternatiflerin değerlendirilmesi

Grant’e (2001) göre, bir alternatif değerlendirilirken yöneticiler şu üç soruya yanıt aramalıdırlar: a) Alternatif uygulanabilir mi? b) Bu tatmin edici alternatif mi? c) İnsanlar üzerinde nasıl bir etkisi olacak? (Lunenburg, 2010: 5).

Bu değerlendirmenin ilk aşamasında birden fazla seçenek dikkate değer görülebilir. Bir seçeneğin çözümlemesinden, başka seçeneklerde çıkabilir. Bu nedenle ilk aşamada görülen seçenekler üzerinden bir seçim yapmak yöneticiyi yanıltabilir (Bursalıoğlu, 2011:87).

Luecke’e (2008:58-60) göre, alternatifler belirlendikten sonra her bir alternatifin hedeflere uygunluğu; maliyeti, sağlayacağı maddi faydalar ve itibar gibi maddi olmayan faydalar, zaman, uygulanabilirlik, mevcut kaynaklarla karşılanabilirliği, taşıdığı riskler ve ahlaki değerler açısından irdelenmelidir.

2.1.3.5 En uygun alternatifin seçilmesi ve değerlendirilmesi

En iyi alternatifi ya da alternatifleri seçmek karar verme sürecinin belkide en zor kısmıdır (Forman ve Selly, 2002:19). Bu aşamada en iyi çözüm yolu seçilebileceği gibi karma bir çözüm yoluna da başvurulabilir. En iyi çözüm yolunun seçilmesinde sahip olunan değerler ve öncelikler önemli rol oynar (Erdoğan, 2010: 67).

Uygun seçeneğin belirlenmesinde karar verici çok yönlü düşünmeli ve bütün değerlendirme faktörlerini aynı anda değerlendirmelidir. Seçenekler içinden ise en az maliyetli, en kolay, en güvenilir ve en kısa zamanda sonuç verecek olanı seçilmelidir (Yaralıoğlu, 2010: 5).

Adair’e (2000:25) göre bu süreci kolaylaştırmak amacıyla;  Avantajlar ve dezavantajlar listesi hazırlanabilir,  Seçilecek her seçeneğin sonuçları kontrol edilebilir,

 Belirlenen özel ya da genel amaç ölçütlerine göre çözüm test edilebilir,  Beklenilen kazançlarla riske atılanlar karşılaştırılabilir.