• Sonuç bulunamadı

Kamu diplomasisi kavramı küreselleşme sürecinde değeri artan bilginin ve iletişimin doğal sonucu olarak önem kazanan bir olgudur. Bu nedenle devletlerin kamu diplomasisi uygulamalarında küresel kamuoyunun önemi büyüktür. Kamu diplomasisi, geleneksel diplomasinin dışında kalan bütün alanları doldurarak, hükümetlerin diğer ülkelerde kamuoyu oluşturma çabalarını, ülkeler arasında sivil toplum örgütlerinin etkileşim içinde olmasını ve kültürel iletişim süreçlerini kapsamaktadır.

Kamu diplomasisi kitle iletişim araçlarının gelişimi ve yaygınlaşması sonucu farklı bir diplomatik iletişim biçimi olarak kendini göstermiştir. Bu gelişen yeni diplomasi anlayışı yabancı kamuoyunun dış ilişkilerde önemli bir rol oynadığını tasdik etmektedir ve bu kamuoyunu etkilemeye çalışmaktadır. Bu durum kamu diplomasisi olarak adlandırılmaktadır. Bir hükümetin kendi ulusunun ideallerini, fikirlerini, kurumlarını, kültürünü aynı zamanda ulusal hedeflerini ve hali hazırdaki politikalarını yabancı kamuoyuna anlatmak için girdiği iletişim süreci (Tiedeman, 2004: 4) olarak işlemektedir.

Kamu diplomasisine önem veren devletler, kendi ülkesinin yurttaşları ile kamu diplomasisi yaptığı ülkenin yurttaşlarını yakınlaştırmak amacıyla kültürel

etkileşime önem vermektedirler. Bu nedenle kamu diplomasisi yaptığı ülkeyi etkilemek, ikna etmek için çeşitli faaliyetlerde bulunmaktadır.

Tanım olarak kamu diplomasisine bakıldığında, kamu diplomasisi, kamuoyu davranışlarının dış politika oluşumunda ve yürütülmesinde etki yaratan bir alandır. Geleneksel diplomasinin ötesinde uluslararası ilişkilerin farklı boyutlarını (diğer ülkelerdeki kamuoyunun etkilenmesi, bilginin ve fikirlerin akışı, ülkelerdeki çıkar gruplarının etkileşimi gibi) alanları kapsamaktadır. Kamunun tavırlarının dış politikaların oluşturulmasında ve yürütülmesindeki etkisi ile uğraşmaktadır. Bu çerçevede hükümetler tarafından diğer ülkelerdeki yabancı kamuoylarının dostluğunun kazanılmaya çalışılması gibi pek çok uluslararası ilişkilerin geleneksel diplomasi anlayışının dışında kalan boyutlarını da içine almaktadır (http://fletcher.tufts.edu/Murrow/Diplomacy, (E. T. 22.11.2016).

KAMU DİPLOMASİSİ

Şekil 2: Kamu Diplomasisi Açılımı (Szondi, 2009, Peisert 1978, Grunig ve Hunt 1984, http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/23/1819/19187.pdf. E. T.20.01.2017).

Kamu diplomasisi disiplinler arası bir alandır; iletişim, uluslararası ilişkiler, gazetecilik, halkla ilişkiler, hukuk, psikoloji, sosyoloji, kamu politikası gibi disiplinleri bünyesinde barındırmaktadır. Ayrıca kendi uygulama alanlarında bu

İki yönlü Simetrik Değişim ve ortaklık Kamu Bilgilendirme İki Yönlü Asimetrik -İki Yönlü -Asimetrik Bilgi - Asimetrik Geleneksel Kamu Diplomasisi

-Katı Yaklaşım -Siyasal Bilgilendirme

Yeni Kamu Diplomasisi -Esnek Yaklaşım -Kültürel İletişim

Basın Ajansı Kendi kültürünün dışarıya tek yönlü olarak iletilmesi

-Kamu Bilgilendirme -Öz Sunum

alanların hepsinden yararlanmaktadır. Bu nedenle tanımlarda bu alanların göz önünde bulunması gerekmektedir.

Bu bağlamda Nye’a bakıldığında, “kamu diplomasisi farklı ülke kamuoylarını etkilemek için yapılmaktadır. Amacı karşılıklı ekonomik, kültürel ya da siyasal iletişimler kurarak strateji oluşturmaktır. Kamu diplomasisi ile harekete geçirilmeye çalışılan, bir ülkenin sahip olduğu yumuşak güç olarak adlandırabileceğimiz ‘diğerlerini etkileme’ kapasitesidir. Yumuşak güç deyimi ilk kez Joseph S. Nye tarafından 1990 yılında kullanılmış ve en basit şekliyle ‘kalpleri ve zihinleri kazanmak’” olarak tanımlamıştır (Nye, 2004).

Küresel kamuoyu oluşturmak üzerine kurulan kamu diplomasisinin amacı farklı ülkelerin kamuoyları ile etkili iletişim kurarak sempati yaratmaktır. Bu şekilde kurulacak olan ilişki köprüsü egemen ülkenin markalarının satışlarına kolaylık sağlamaktadır. Bu nedenle egemen kamu diplomasisi kuran ülke diğer ülkelerin ihtiyaçlarını, kültürlerini, insanlarını anlamak, bakış açılarını paylaşmak, yanlış algılamaları düzeltmek, ortak paydalar bulmak üzerine kamu diplomasisi iletilerini oluşturmaktadır(Leonard, 2002: 9).

Kamu diplomasisi, basitçe bir hükümetin başka bir ulusun halkını ve aydınlarını, bu ulusun politikalarını kendi avantajına döndürmek amacıyla etkilemeye çalışmasıdır. Hans Tuch, kamu diplomasisini “bir hükümetin, kendi ulusunun fikirlerinin ve ideallerinin, kurumlarının ve kültürünün, ulusal hedeflerinin ve mevcut politikalarının anlaşılmasını sağlamak amacıyla, yabancı halklarla iletişim kurması süreci” olarak tanımlamıştır (Tuch, 1990: 3). Kamu diplomasisi uluslararası sistemde devletlerin farklı toplumlar üzerinde sempati yaratarak kamuoyu yaratma çabalarının toplamı olarak ifade edilmektedir. Devletlerin kendi ekonomik ve siyasal hedeflerine ulaşmak için kitle iletişim araçlarını kullanarak yaptıkları bütün siyasal iletişim kurma çabalarına kamu diplomasisi denilmektedir. Medya üzerinden egemen devletin gönderdiği bilginin ya da düşüncenin kaynağı belirli görünmektedir. Fakat gönderilen bilginin görünen kaynağının dışında görünmeyen siyasal aktörler asıl kaynak olmaktadır. Örneğin; CIA, KGB, MOSSAD, MI6 gibi istihbarat örgütleri bağlı bulundukları devletler adına kahramanlık hikâyeleri, romanları, filmleri

üretirken kötü göstermek istedikleri devlet için de kötüleyici hiakyeler, romanlar, filmler üreterek kamu diplomasisi yapmaktadırlar.

Günümüzde kamu diplomasisi kavramının en önemli aracı olan medya uluslararası ilişkilerde başrolde oynamaktadır. Çünkü devletlerin kamuoyu yaratmasında kitlelere kolay, ucuz ve çabuk ulaşabilecekleri en önemli araçlardır bunlar. Devletler medya aracılığıyla, bir ülkenin özel kuruluşlarının diğer ülkelerin kuruluşlarıyla hükümet dışı etkileşimde bulunmasını ve tüm bu uluslararası sürecin, politika geliştirme ve dış ilişkilerin yönlendirilmesi üzerindeki etkisini (Tuch,1990: 8)sağlamaktadır. Kamu diplomasisi çalışmalarına kitle iletişim araçları aracılığıyla kültürel alışverişin artması ve tanıtılması bu yolla kültürler arası iletişimler kurulması tüm dünyaya tanıtılması sağlanmaktadır.

Bu nedenle kamu diplomasisinin kurduğu iletişim biçimi siyasal iletişim olmasından dolayı stratejik olmak zorundadır. Bu sürecin önemli bir parçası olan siyasi iletişim ise "siyasi bir imkân ve kaynak olarak bilginin, devletler ve örgütler yahut bireyler tarafından üretilmesi, dağıtılması, kontrolü, kullanımı ve işlenmesi" olarak tasvir edilmektedir( Krause, 2009).