• Sonuç bulunamadı

Devletlerarası Ekonomik İlişkiler ve Kamu Diplomasisi

1.5. DEVLETLERARASI İLİŞKİLER VE UNSURLARI

1.5.1. Devletlerarası Ekonomik İlişkiler ve Kamu Diplomasisi

Geçmişten bugüne devletlerarası ilişkilerde en belirleyici faktör ekonomik ilişkiler olmuştur. Hatta diğer ilişkiler onun üzerinden işlemektedir. Örneğin son zamanlarda Rusya-Türkiye arasında yaşanan olumlu iletişim rüzgârları ekonomik ilişkilerin artmasına yol açmıştır. Bu durum iç siyasetin işleyişinde de etkili olmaktadır. Gazetelerde yer alan haberin başlığı "Dostluk akımı yeniden kuruldu” olarak atılmıştır. Haber hem Türk hem de Rus gazetelerinde ekonomik ilişkilerin siyasi ilişkileri geliştireceği bağlamında işlenmiştir. Rus Kommersant gazetesi, birinci sayfadan verdiği detaylı haberinde, Türk Akımı doğalgaz boru hattının hükümetler arası anlaşmasının imzalandığını ön plana çıkartmıştır. Haberde, Putin’in uçak krizi sonrası ilk defa Türkiye’yi ziyaret ettiği belirtilerek, Erdoğan-Putin görüşmesine ilişkin detaylara yer verilmiştir. Hem Türk hem de Rus basınında ‘Dostluk Akımı’ manşetlerinin atılarak haber yazılmıştır. Bu bağlamda çift taraflı ve oldukça önemli bir kamu diplomasisi adımı görülmektedir. (www. Bloomberght.com/ haberler/ haber/ 1929079- rus- basını– dostluk- akımı- yeniden- kuruldu. E.T. 11.10.2016).

Devletlerarası ilişkilerde en fazla ekonomik ilişkiler siyasi yaptırım aracı olarak kullanılmaktadır. Örneğin Türkiye-Rusya uçak krizi sonrasında, Rusya - Türkiye ile olan bütün ekonomik ilişkilerini askıya almıştır. Olayın ilk çıkış noktası siyasi görünmektedir. BBC Türkçe’nin haberine göre “ Türkiye, Suriye'nin kuzeyinde hava saldırıları düzenleyen bir Rus savaş uçağının bütün uyarılara karşın hava sahası ihlali gerçekleştirince düşürüldüğünü” açıklamıştır. Olayda bir Rus pilot ölmüş, diğeri ise yaralı olarak kurtarılmıştır. Devletlerarası ilişkilerde özellikle ekonomik ilişkiler siyasi yaptırım aracı olabilmektedir. Rus uçağının

düşürülmesinden birkaç gün sonra, Putin, Türkiye’ye karşı ekonomik yaptırımları onaylamıştır. Uygulanan yaptırımlar arasında bazı gıda maddelerinin ihracatı, Türk şirketlerine yönelik kısıtlamalar, Türkiye’ye turizmin durdurulması ve bazı uçak seferlerinin iptali, vizesiz seyahat uygulaması kaldırılması bulunmaktadır. Bunun yanında Türkiye’den gelen tırların ve Karadeniz’deki gemilerin daha sıkı bir denetime tabi tutulmasına karar verilmiştir. Rusya Spor Bakanı ve aynı zamanda Rusya Futbol Federasyonu Başkanı Vitaliy Mutko, yaptırımlar kapsamında Türk futbolcuların transferlerinin de etkileneceğini sözlerine eklemiştir. (http://www.bbc.com/turkce/haberler/2015/12/151204_rusya_krizin_10_gunu.E.T.17 .10.2016).

Yukarıda yer alan haberde de görüldüğü gibi devletlerarası ilişkilerde ortaya çıkan sorunların belli başlı çözüm teknikleri bulunmaktadır. Bu bağlamda Rusya, Türkiye ile savaşa girmek yerine öncelikle ekonomik ve ardından siyasi yaptırımlarla, çeşitli baskı yöntemleri kullanmaktadır. Siyasal amaçlı olan ekonomik yaptırımlar ‘boykot’, ‘ambargo’ ve ‘abluka’ siyasal söylemleri altında yapılmaktadır.

Devletlerarası ilişkilerde çoğu zaman siyaset ve ekonomi ilişkisi birbirini ideolojik süreç olarak sürekli oluşturmaktadır. Küreselleşme süreci ile özellikle ekonomik ilişkiler devletlerarası ilişkilerin sınırları aşan en önemli unsuru olmaktadır. Bu nedenle her devlet kendi ekonomik menfaatlerini ön planda tutuğu için siyasal ilişkiler de buna göre şekillenmektedir. Devletlerarası ilişkilerde ekonomik güç hem iç hem de dış siyasi gücü belirlemektedir. Bu iki güç egemen devlet olma bağlamında küresel egemen kültür oluşturmakta bu kültürü kamu diplomasisi olarak dünyaya yaymaktadır. Bu duruma en iyi örnek ABD gösterilebilir. ABD küresel ekonomiyi elinde tutmaktadır. Bu nedenle çeşitli küresel markalar yaratmıştır. Bu markaların tutunabilirliğini sağlamak için Hollywood filmlerini kullanmaktadır. Bu filmler aracılığıyla kendi kültürünü aynı zamanda ürettiği tüm ürünleri ve en önemlisi fikirlerini satmaktadır. Hollywood ürünü her şey aslında bir çeşit kamu diplomasisi çabasıdır denilebilir. Bu programlar aracılığıyla ortaya salınan fikirler silsilesi çeşitli siyasal iletiler içermektedir.

Şekil 1:Küresel Şirketler: http://www.guncelmeydan.com/pano/kuresel-sirketler- kuresel-guc-kaymasi-prof-dr-cihan-dura-t33165.html.E.T. 06.01.2017).

Uluslararası ilişkiler alanında yer alan devletler ve onların ekonomik ilişkilerini belirleyen uluslar üstü aktörler bulunmaktadır. Bu belirli aktörler devletlerarası ilişkilerde ekonomik ilişkilere yön vermekte ve bu ilişkileri düzenleyici kurallar koymaktadırlar. Bu kuralları da egemen devletler lehine oluşturmaktadırlar. Küreselleşme sürecinde en önemli aktörlerden biri olan çok uluslu şirketler birden fazla ülkede kazanç sağlayıcı ekonomik faaliyetlerde ve uluslararası üretimde bulunan firmalardır. Oligopolcü bir yapıda olma eğiliminde olan çok uluslu şirketler birden fazla ülkede üretim ve satış faaliyetlerini yürütmektedir. Şirketin mülkiyeti ve yönetimi birden fazla ülke vatandaşına ait olmaktadır (Gilpin, 1987: 232).

Yukarıda da belirtildiği gibi küreselleşme sürecinde devletlerarası ilişkileri belirleyen durum ekonomik ilişkiler çerçevesinde işlemektedir. Bu ilişkilerde egemen devletler düzenleyici ve müdahale edici rol oynamaktadır. Kazgan’a göre (2000: 24), “egemen devlet küresel ve ulusal düzeyde belirli bir düzeni benimser ve oluşturur. Mevcut koşulların değişmesiyle küresel ekonomik sistem egemen devlet veya devletler lehine işlemektedir. Özellikle küreselleşme süreciyle birlikte az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere çok uluslu şirketler yatırım adı altında giriş yaparak o ülkeekonomilerine ciddi zararlar vermektedir.”

Devletlerarasında ekonomik ilişkiler diğer ilişki türlerinin gidişatını belirlemektedir. Bu bağlamda devletlerarası ekonomik ilişkilere bakıldığında, bir

ülkenin, diğer ülkelerin ekonomik kurum ve kuruluşlarını kendi üretimi, ticareti, yatırım olanakları, teknolojisi, yabancı sermaye akışı ve bu alanlarda sahip olduğu potansiyeli açısından aydınlatması, bilgilendirmesi, olumlu kamuoyu oluşturması, elverişli ekonomik ortamın sağlanması amacıyla yürüttüğü tanıtma faaliyetlerini içermektedir. Ekonomik tanıtım faaliyetleri alanında kullanılan ve pozitif sonuçlar veren başlıca araçlar, fuar, organizasyon ve sergiler, iş gezilerinin düzenlenmesi, ekonomik işbirliği komiteleri, heyet ziyaretleri, uluslararası kuruluşlarla ilişkiler ve çeşitli toplantılardır (Beş Yıllık Kalkınma Planı: Tanıtma Özel İhtisas Komisyonu Raporu, www.dpt.gov.tr/DocObjects/Download/3067/oik519.pdf. E.T. 07.01.2017).