• Sonuç bulunamadı

3.4.4 Bölge Kalkınma Ajansları’nın Türleri ve Yasal Konumları Bölgesel Kalkınma Ajansları’nı bürokratik yapılarına, özerkliklerine, kuruluş

amaçlarına ve eylemlerine göre sınıflandırmak mümkündür. Avrupa’daki birçok Bölgesel Kalkınma Ajansı bağımsız birer kuruluş niteliğindedir ve politika destekleyicilerine belirli mesafede çalışmaktadır (Hasanoğlu vd. 2008: 90). BKA’lar temel olarak iki şekilde sınıflandırılmaktadır (EURADA, 1999: 18): İlki kurucularına göre BKA’lar bu kapsama, merkezi hükümet tarafından kurulan BKA’lar, yerel ve bölgesel yönetimler dahilinde olan BKA’lar, yerel ve bölgesel yönetimler tarafından kurulan BKA’lar, kamu/özel ortaklarıyla kurulmuş bağımsız BKA’lar girmektedir. İkinci sınıfta işlevlerine göre BKA’lar yer almaktadır. Bu kapsama ise, Stratejik ajanslar, genel operasyonel ajanslar, sektörel operasyonel ajanslar, zayıf ve güçlü ajanslar girmektedir.

Merkezi hükümet tarafından kurulan ajanslar, Yerel ve Bölgesel Yönetimler tarafından kurulan BKA’lara göre daha fazla bürokrasiye sahiptir. Öte yandan Yerel ve Bölgesel Yönetimler tarafından kurulan BKA’lar kuruldukları bölgeyi tanımaları

ve bölgenin potansiyelini bilmeleri nedeniyle uygulanacak politikaların daha etkin olmasını sağlamaktadır (Bandırma İktisadi Araştırmalar Enstitüsü, 2007: 9).

Tablo V: Bölge Kalkınma Ajansı Türleri

Stratejik Bölgesel Kalkınma Ajansları Bu tür ajansların hedefleri arasında; bölgenin

ulusal ve uluslararası platformda desteklenmesi KOBİ’lere destek bilgi sağlama ve girişim potansiyelini ortaya çıkarma sıralanabilir.

Genel Operasyonel Bölgesel Kalkınma Ajansları Temel hedefleri sektörlerarası gelişim

projelerinin oluşturulması, desteklenmesi ve yönlendirilmesidir.

Sektörel Operasyonel Bölgesel Kalkınma Ajansları

Bir bölgenin belirli bir faaliyetini veya bir yerin belirli projelerini desteklemek amacıyla kurulurlar.

Merkezi Hükümetler Tarafından Kurulan Bölgesel Kalkınma Ajansları

Bunların hedefleri için gereken kaynaklara ulaşabilme avantajları vardır.

Yerel Yönetimler Tarafından Kurulan Bölgesel Kalkınma Ajansları

Yerel gerçeklere yakındırlar ancak bürokratik kanallara uygulama güçleri azdır

Kamu/Özel Ortaklıklarıyla Kurulmuş Bağımsız Bölgesel Kalkınma Ajansları

Hem yöntemler hem de hedefler olarak, kamu ve özel görüşleri birleştirme özelliğine sahiptirler.

Zayıf Bölge Kalkınma Ajansları Bu ajanslar, bölge dışında ileri teknoloji ile

faaliyet gösteren firmaların bölgedeki firmalara teknolojilerini transfer edebilmeleri için çalışmaktadır.

Güçlü Bölge Kalkınma Ajansları Çok fonksiyonlu ajanslar olarak da ifade edilen

kuvvetli ajanlar, özellikle organize sanayi bölgeleri, bilim parkları, iş merkezleri geliştirmekte, bölgesel yardım hibelerinin verilmesine aracılık etmektedirler.

Kaynak: Bandırma İktisadi Araştırmalar Enstitüsü, “Bölge Kalkınma Ajansları”, Bilgilendirme Kitapçığı Dizisi, Yayın no: BK-2, Bandırma, 2007.

3.5. Türkiye’de Bölge Kalkınma Ajansı

Kamu yönetimi alanında hem içerik hem yönetim hem de uygulamalar

bakımından Türkiye ve Dünya’da büyük değişiklikler yaşanmaktadır. Bu değişikliklerin temelinde küreselleşme olgusu yatmaktadır. Küreselleşmeyle birlikte Türkiye’de 1980’li yıllarla birlikte başlayan ekonomik yapısal dönüşüm, 1990’lı yıllarda yönetsel boyutu da içine alarak günümüzde hızla ilerlemektedir. Türkiye’nin IMF (Uluslararası Para Fonu), DB (Dünya Bankası) ve OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) gibi uluslararası kuruluşlarla girmiş olduğu ikili ilişkiler zarfında iktisadi sistemde liberalleşme adı altında büyük bir dönüşüm yaşanmış ve günümüzde AB (Avrupa Birliği) üyeliği sürecinde bu iktisadi boyuta devletin yeniden yapılandırılması eklenmiştir. Devletin yeniden yapılandırılması, bir anlamda deregülasyon (kuralsızlaştırma) politikalarından, regülasyon (düzenleme) politikalarına doğru bir değişmeyi anlatmaktadır. Yani, devlet iktisadi ve toplumsal sistemde sadece izlemek işlevinden sıyrılacak ve serbest piyasa sisteminin kusursuz bir şekilde işleyebilmesi için gerekli bütün şartları hazırlayacaktır (Övgün, 2009: 234).

Avrupa Birliği’ne giriş süreciyle birlikte Türkiye 40 yıldır uygulamakta olduğu teşvik sistemine dayalı bölgesel gelişme politikalarını terk ederek yeni bir uygulamaya geçmektedir. AB tarafından tüm aday ülkelere benimsetilen bu yeni yaklaşımda özel sektör ve bölgesel rekabet ön plana çıkmaktadır (Hasanoğlu vd. 2008: 81). Türkiye, planlı dönemle birlikte uygulamaya başladığı bölgesel gelişme ve bölgeler arası dengesizlikleri giderici politikalarını tekrar incelemek zorunda kalmıştır. Bu zorunluluğun temelinde AB’ye katılım sürecinde bölgesel gelişme politikalarının uyarlanması yatmaktadır. Böylece Türkiye yeniden yapılanma içine girmiştir. Bu yeni yapının özünü Bölge Kalkınma Ajansları (BKA) oluşturmaktadır. Türkiye’nin 1999’da Helsinki’de yapılan Avrupa Konseyi sonucunda diğer adaylarla eşit şartlarda AB üyeliğine adaylık süreci başlamıştır. Bunun sonucunda Türkiye, AB müktesebatının benimsenmesine ilişkin hazırlamış olduğu “AB Müktesebatının Üstlenilmesine İlişkin Türkiye Ulusal Programı”nı Bakanlar Kurulunun 13 Mart 2001 tarihli kararıyla kabul etmiş, kurumsal ve yasal bazı

düzenlemeler ile AB’nin bölgesel politika alanına uyum sağlamaya çalışmıştır (Sinan, 2008: 3).

Türkiye’nin AB’ye katılım ve uyum süreci ve bu bağlamda bölgesel politika anlayışındaki değişim şu şekilde incelenebilir: Katılım Ortaklığı Belgesinde kısa vadede bölgesel politika alanında uyum için belirlenen öncelikler şöyledir:

Ulusal Kalkınma Planı ve İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) Düzey 2’lerde (NUTS 2) bölgesel kalkınma planları hazırlanması suretiyle, bölgesel farklılıkları azaltmayı amaçlayan bir ulusal ekonomik ve sosyal uyum politikasının geliştirilmesi, bu başlık altındaki mevzuatın uygulanmasını kolaylaştıracak yasal çerçevenin kabul edilmesi, bölgelere yönelik kamu yatırımlarına ilişkin öncelik kriterlerini ortaya koyan çok yıllık bütçeleme usullerinin oluşturulması, bölgesel kalkınmayı yürütecek idari yapıların güçlendirilmesi gibi amaçları içermektedir. Orta vadede, bölgesel kalkınma planlarını uygulamak üzere İBBS Düzey 2’lerde bölge birimlerinin oluşturulması beklenmektedir. 1988’den bu yana AB mevzuatında uygulanan NUTS-IBBS (The Nomenclature of Teritorial Units for Statistics- İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması) sistemini 22 Eylül 2002 tarih 2002/4720 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla kabul etmiştir. Buna göre Türkiye 3 farklı düzeye bölünmüştür. NUTS-1 Düzeyi 12, NUTS-2 Düzeyi 26 bölgesi kapsamakta, NUTS-3 Düzeyinde ise bölgeler 81 ilin sınırları ile birbirinden ayrışmaktadır.

2004-2006 dönemini kapsayan ve ekonomik ve sosyal uyum alanında mali yardımla desteklenecek orta vadeli temel öncelik alanlarını belirlemek üzere Ön Ulusal Kalkınma Planı (ÖUKP) Aralık 2003’de onaylanmıştır. Plan kapsamında, öncelikli 12 Düzey 2 Bölgesinde stratejik nitelikli, müstakil bütçeli ve operasyonel bölgesel kalkınma programları ile sınır ötesi işbirliği programları uygulanmaya başlanmıştır.

Tablo VI: Bölgesel Kalkınma ve Sınır Ötesi İşbirliği Programları Doğu Anadolu ve GAP Bölgesel Kalkınma Programı

Türkiye-Bulgaristan ve Türkiye-Yunanistan Sınırötesi İşbirliği Programları

TR82: Çankırı, Kastamonu, Sinop TR83: Amasya, Çorum, Samsun Tokat TRA1: Bayburt, Erzincan, Erzurum TRA2: Ağrı, Ardahan, Iğdır, Kars TR72: Kayseri, Sivas, Yozgat TR52: Konya, Karaman

TRB1: Bingöl, Elazığ, Malatya, Tunceli

Kaynak: Barış Övgün, “Bir Politika Transferi Örneği: Bölge Kalkınma Ajansları”, dergiler.ankara.edu.tr/42/931/11618.pdf, (30.05.2009)

AB destekli bölgesel kalkınma programlarının yürütülmesi esnasında programların uygulandığı NUTS II bölgesinde servis birimleri kurulmuştur. Bu birimler il ve belediye yönetimlerinin bölgesel kalkınma programlarının uygulanmasında katılımını sağlayan birimlerdir. Bölgesel gelişmeyi hızlandırmak, yereldeki işbirliğini artırmak ve kaynakların etkin kullanımı için Düzey 2 bölgelerinde Kalkınma Ajansları kurulmasına yönelik “Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun” Ocak 2006 yılında yürürlüğe girmiştir.

Temmuz 2006 yılında ise Türkiye'de yatırım yapılmasını özendirmeye yönelik yatırım destek ve tanıtım stratejilerinin belirlenmesi ve uygulanmasından sorumlu olarak Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansının görev, yetki ve teşkilâtını düzenleyen “Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Kurulması Hakkında Kanun”

çıkarılmıştır. Türkiye’de bölgesel politikadan merkezi bir kurum olan DPT sorumludur. AB uyum sürecince Yapısal Fonların yönetilmesi için orta vadede kurulması beklenen bölge birimleri Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin bir çoğunda olduğu gibi Türkiye’de de Bölge Kalkınma Ajansı olarak kurulacaktır.

Türkiye’de merkezden ve yerelden bazı girişimlerle BKA kurma çalışmaları 1990’ların başında başlamıştır. Bu çalışmanın başlıca örnekleri:

• GAP İdaresi’nin bölge ofisini ve GAP-Girişimci Destekleme Merkezleri (GİDEM)

• Ege Bölgesi Geliştirme Vakfı’nın (EGEV) kurulmasında öncülük ettiği EBKA

• İzmir Ticaret Odası’nın Kalkınma Ajansı çalışmaları (İZTO)

• Mersin’deki Kalkınma Ajansı-Mersin Kalkınma ve İşbirliği Konseyi

Yerelde bölgesel kalkınma kapasitesinin artırılması 25 Ocak 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5449 nolu “Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun” ile 26 Düzey II bölgesinde Kalkınma Ajansı kurulması planlanmaktadır. Yasada DPT merkezde koordinasyondan sorumlu kurum olarak tanımlanmıştır. Merkezde BKA’ları ile sıkı ilişki içinde olacak bir başka kurum 2006 Temmuzda çıkan kanunla kurulması planlanan Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı’dır. Ajans ulusal düzeyde yatırım desteği ve tanıtım stratejisi yapmak yatırımcılara yönelik bilgilendirme ve yönlendirme hizmetleri tasarlamak ve sunmak yatırımlara ilişkin izin ve onay işlemlerinin tamamlanmasında destek sağlamakla sorumludur.