• Sonuç bulunamadı

K onuşm a E ğitim inde Televizyondan Y ararlanm a

ARAŞTIRMANIN KURAMSAL ÇERÇEVESİ VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

5. Kendini sözlü olarak ifade etme alışkanlığı kazanma

2.1.4 K onuşm a E ğitim inde T elevizyondan Y ararlanm a

2.1.4.2 K onuşm a E ğitim inde Televizyondan Y ararlanm a

Bireylerin doğru ve etkili bir dil kullanım a sahip olmaları için iyi b ir konuşm a eğitimi almaları gerekm ektedir. A ileden sonra, konuşm a becerisinin geliştirilebileceği yer okuldur. B ununla birlikte, bireylerin konuşm aları üzerinde televizyonun da önemli b ir etkisi vardır.

RTÜ K (t.y.) verilerine göre, “sürekli olarak hayatım ızın içinde bulunm aları

sebebiyle radyo ve televizyonların, dilde iyi veya kötü alışkanlıklar oluşturmada, okuldan daha önem li ro l oynadıkları” ileri sürülebilm ektedir. Çünkü kişiler

E rcilasun’a (1998) göre, “kelim elerin doğru söylenişle, doğru y e r ve anlam da

kullanılışını” okuldan önce televizyonla tanışarak ve sonrasında gereğinden fazla

kullanarak televizyondan öğrenm ek durum dadırlar. Aynı şekilde kişiler okulun öğrettiklerinin aksine, kelim elerin yanlış söylenişle, yanlış yer ve anlam da kullanılışını da televizyondan öğrenebilm ektedir.

Televizyon, bir öğretm enin yerini alarak eğitim -öğretim aracı olarak kullanılabilm ektedir. Böylece “dersler öğretm en değ il televizyondaki program cılar

tarafından anlatılm aktadır. D ersler televizyondan izlen m ekted ir” (G öneç ve Gönenç,

2004: 394).

Televizyon ile bilinçli olarak yapılan bu eğitim in dışında da televizyon kişilere bir şeyler öğretm eye devam etmektedir.

Televizyonun konuşm ayı etkilem esi de genellikle farkında olm adan, am açsız bir şekilde gerçekleşm ektedir. Eğitim am acı olm adan yapılan yayınları izleyenlerin konuşm alarında televizyondan etkilendikleri görülm ektedir. Televizyon yayınları incelendiğinde, daha çok olum suz b ir etkilenm eden söz edilebiliyorken yayın niteliklerinin iyileştirilm esi ile bu etkilenm enin yararlanm aya dönüşebileceği de

söylenebilm ektedir. Böylece konuşm a eğitim inde televizyondan etkilenm e değil, televizyondan yararlanm a söz konusu olacaktır.

Televizyon, yapılan dil yanlışları ile daha çok olum luluğun değil, olum suzluğun örneklerini yaygınlaştırm aktır. Bunu yapabilm enin gücü ise uzun izlenm e saatleri ve televizyona olan güvenden kaynaklanm aktadır. Y alnız televizyon, H epçilingirler’e (1998: 251) göre “insanların “Radyodan dinledim, televizyondan gördüm, dem ek ki

d o ğ ru !” biçim indeki güven duygularını boşa çıkaran bir uygulam a içinde görülm ektedir”

Çocukların televizyondaki konuşm alardan ne kadar çok etkilendikleri düşünüldüğünde, güven duyguları sarsılan insanların başında aileler ve öğretm enler gelmektedir.

Televizyonun olum suz ifadeleri yaygınlaştırm ası sonucunda, pek çok aile çocuklarının kullandığı sözcükleri bilm ediğinden, pek çok öğretm en öğrenciler tarafından bilerek değiştirilen, yanlış söylenen sözcük ve cüm lelerden şikâyet etmektedirler. Bunları düzeltm e çalışm alarından da bir sonuç alınam am aktadır (Özfırat, 1998: 148).

Aile içinde çocuklara yapılan güzel konuşm a uyarıları, ailelerin kendilerinin de izledikleri program lar karşısında, kimi zam an bir zorlam a kimi zam an da gerçeklikten uzak ifadeler olarak kalm akta ve çocukların konuşm alarına etki etmemektedir.

O kullarda doğrusunun öğretildiği dil yanlışları ve anlatım bozuklukları, öğrencilerin okuldan sonra izledikleri ya da dinledikleri “iletişim araçlarında ve g ün delik dilde o

kadar yaygın kullanılıyor ki” öğrenciler çelişkiye düşm ektedir (Özfırat, 1998: 148).

Öğrenciler, aile ve öğretm enlerine karşı her gün görebildikleri, sevdikleri kimi zam an gözlerinde büyüttükleri kimi zam an tanışm ak için can attıkları televizyon karakterlerini örnek almayı ve onları taklit etmeyi sürdürmektedirler.

U ygulam a yapm ak ve iyi konuşanları örnek alm ak ile kazanılabilecek ve geliştirilebilecek konuşm a becerisi karşısında, televizyonun olum suz etkilerini olum luya çevirecek olan ise yine televizyonun kendisi olacaktır. Sevilen televizyon karakterleri karşısında, aile, çevre ve okul gibi kavram ların önem siz kaldığı hatta kimi zam an gözden kaybolduğu konularda, televizyonu kullanm ayı bilm ek ve

eleştirm enin dışında yararlanm aya çalışm ak önem lidir. Televizyondan yararlanm a biçim leri, özellikle araştırm acılar tarafından önerilecek uygulam alı m odel örnekleri ile fark edilebilecek ve gelişm e gösterebilecektir.

K onuşm a eğitim inde televizyondan yararlanm adan iki şekilde söz edilebilm ektedir. B unlardan biri konuşm a eğitim inde televizyondan doğrudan yararlanm ak iken bir diğeri televizyonu okullarda öğretm enler aracılığıyla dolaylı olarak kullanm aktır.

2.1.4.2.1 K onuşm a E ğitim inde Televizyondan D oğrudan Y ararlanm a

Televizyonu konuşm a konusunda etkin b ir şekilde eğitim e katmak; televizyonun özendirici yönüyle izleyicileri konuşm a konusunda bilinçlendirecek ve örnek olacak yayınlar yapm ak ile gerçekleşecektir.

Televizyon, Ö zfırat’a (1998) göre “gündem oluşturma, saptam a ve yönlendirm e

yönündeki etkile riyle” tüm ulusu aynı anda harekete geçirebilecek güçtedir. Ö zellikle

televizyonun Z ülfikar’a (2009) göre “halkın kültür seviyesini yükseltm ek, m evcut dili

korum ak ve g e liştirm e k ” gibi var olan görevini tam anlam ıyla yerine getirmesi

durum unda her yaştan ve kültürden insana ortak, doğru ve etkili b ir dili yaratabilecek durumdadır.

K işilere rahatlıkla ulaşabilen televizyon, bu özellikleriyle G ünşen’e (2006) göre

“halk eğitiminde, Türkçeyi doğru ve g ü zel kullanm aya özendirm ede ne büyük im kâ n d ır”.

Televizyonun özendirm e işlevini yerine getirebilm esi için öncelikle televizyonda konuşulan dile özen gösterilm esi gerekm ektedir. Bu nedenle, televizyonun bir yayına başlam asında aranm ası gereken ilk şart, dil ve anlatım a gösterilen önem ve özen olmalıdır.

Televizyon yayınlarında dil konusunda yapılan denetlem eler ve gösterilen özen ile televizyon dili, yalnızca bir olayın anlatım ını kolaylaştırm ak yerine eğitici özellik de kazanm ış olacaktır. P irim ’in (1996: 1417) de belirttiği gibi bu, hem insanların dilini geliştirm esini ve zenginleştirm esini sağlayacak hem de olayları yorum lam asına katkı yapacaktır.

Televizyonda dile gösterilen özenin yanında halkın da özenli dil kullanım ı konusunda bilinçlendirilm esi gereklidir. H alkı bilinçlendirm ek am acıyla A ksaçlıoğlu

ve Y ılm az’a (2007) göre yaygın eğitim faaliyetleri ile M EB ve K ültür ve Turizm Bakanlığı, B atu ş’a (2003: 448) göre sivil toplum örgütleri de katılm alıdır. A yrıca kişi ve kurum lar A yrancı ve diğerleri’ne (2004) göre “3 ay, 6 ay y a da 1 y ıllık yayın

dönem ini tem sil edecek, çocuk program larının da bu açıdan inceleneceği ç a lışm a la f ’ yapm alıdırlar.

Bilinçlendirm eye yönelik televizyon yayınları, düzenli aralıklarla ancak sürekli bir biçim de “kampanyalar, haftalar, ödüllü y a r ış m a la r ’ şeklinde oluşturulm alı ve dil kurallarının hatırlatılacağı “eğlenceli ya rışm a ve bulm aca program la rı”

düzenlenm elidir (Giray, 1998: 236; Şamiloğlu, 1998: 162). B öylece konuşm a için gereken ilgi, bilgi dolu ve uzun soluklu olacaktır.

K onuşm a eğitim inde televizyonu doğrudan bir araç olarak kullanm anın yollarından biri A rıcı’ya (1998) göre “T R T ’nin oluşturduğu d il konulu G eçici D anışm a K urulu

üyelerinden isteyenlerin Türkçe ile ilgili kısa ve öz sloganları kendi seslerinden görüntülü olarak halka iletm esfdvr. B urada yer alan kişiler yalnızca TRT ile sınırlı

tutulm am alı gönüllü olan ve dil ile ilgilenen kişilerle de desteklenm elidir.

Bu desteklemede, televizyonu konuşm a konusunda b ir eğitim aracı gibi kullanm ak için kişiler tarafından model alınan televizyon karakterlerinden yararlanm ak, konuşm a eğitim inde televizyondan yararlanm anın en iyi yollarından biri olacaktır. İlgiyle izlenen televizyon karakterlerinin yer aldığı proje ve kam panyaların dikkat çektiği ve yaptırım gücü olduğu herkes tarafından bilinm ektedir.

Son dönem deki eğitim içerikli bu tür projelerden biri, akşam ları belirli saatlerde televizyonda yayınlanan H aydi Çocuklar Uykuya projesidir. Bu projenin ilgi çektiği ve yaptırım gücü olduğu RTÜ K (t.y.) Ç ocuk SitesVnde yapılan şu iki yorum dan anlaşılm aktadır:

“akıllı işaret çıkınca yatarım’’ (M avişehir İ.Ö.O, 8-A /19.12.2010).

“Sayın RTÜK Kurulu Ben 13 yaşındayım fakat ailem "haydi çocuklar uykuya projesi” televizyona çıktığında (21:30).yatağa yolluyor :). Bu projenin 2'ye ayrılmasını istiyorum. Küçükler için ve büyükler için. Küçükler için saat 21:30'da çıkmalı; büyükler için ise 22:30 olmasını istiyorum. Ve yine bu yazının okunup geçilmemesini istiyorum. Şimdiden teşekkür ederim” (Engin H ayri Ö ZM ERİÇ İ.Ö.O, 7-

İlgi çeken ve yaptırım gücü olan bu projenin etkili ve g ü zel konuşm aya uyarlanm ası ile örnek alınan televizyon karakterlerden ve televizyonun kendisinden yararlanılm ış olacaktır. B öylece televizyon toplum sal b ir fayda için bilinçli ve amaçlı bir şekilde konuşm a eğitim inde doğrudan b ir eğitim aracı olarak yer almış olacaktır.

Etkili ve güzel b ir konuşm a adına televizyondan yararlanabilm ek için araştırmacı tarafından H aydi Çocuklar Uykuya projesine benzer bir m odel örneği geliştirilm iştir. K onuşm a konusunda televizyondan yararlanm ayı bilinçli bir çalışm a hâline getirerek konuşm a eğitim ine özgün b ir katkı sağlam ak ve araştırm acılara fikir verm ek am acıyla geliştirilen m odel örneği, ‘konuşm a eğitim inde televizyondan nasıl yararlanabiliriz? ’ sorusuna bir öneri olarak Ö neriler bölüm ünde sunulmaktadır.

2.1.4.2.2 K onuşm a E ğitim inde Televizyondan D olaylı O larak Y ararlanm a

Televizyonu okullarda öğretm enler aracılığıyla kullanarak konuşm a ile ilgili öğrenciler üzerinde istenen davranışları oluşturabilm ek, öğrencileri olum lu davranışlara yönlendirebilm ek konuşm a eğitim inde televizyondan dolaylı olarak yararlanm ak olacaktır.

K onuşm a becerisinin geliştirilm esinde, öğretim inin etkili ve ilginç kılınm ası için Sever ve diğerleri’ne (2006: 19) göre “tek kaynaklı uygulam alar yerine, çok uyaranlı

eğitim ortam ları yaratılm alıdır” . Böyle bir ortam için televizyondan yararlanılabilir.

K onuşm a eğitim inde öğrencilere, televizyonun kurm aca dünyasını anlatmak, öğrencilerin eleştirel bir bakış kazanm alarına yardım cı olacaktır. B u kurm aca dünyanın iyi ve kötü yanlarını, yayınlardan seçilenlerle örneklemek, öğrencilerin kendi konuşm alarına dikkat çekerek yayınlardaki kötü örneklerin taklit edilm em esi konusunda öğrencilere öğütler verm ek, öğrencileri sevilen karakterlerin doğru ve etkili konuşm alarına özendirm ek, öğrencilerin konuşm a biçim lerine olum lu yönde etki edecektir.

K onuşm a becerisinin geliştirilm esi için yazm a becerisinde olduğu gibi uygulam a yapm ak gerekm ektedir. Tem izyürek’e (2004) göre “bol bol uygulam a yapm ak, iyi

konuşan konuşm acıları dinleyerek onları m odel alm ak gibi, ya p a ra k öğrenm e m o d elleri” konuşm a becerisinin gelişm esi için en uygun çalışmalardır. Bunun için “Tespit edilen bazı konuşm alar sınıfta dinletilebilir. Yine tespit edilen kim i radyo ve

televizyon konuşm alarının başarılı ve başarısız yönlerini belirtm ek için derslerde 15­ 20 dakikalık zam an a y rıla b ilir”. A yrıca D em irel’e (2002: 97) göre de bunlar yalnızca

okul etkinlikleri olarak kalm am alı, öğrenciler “okul dışı fa a liy e t olarak, düzeyine

uygun radyo ve televizyon program larını d in le m e k ” konusunda iyi program lara

yönlendirilm elidir.

K onuşm ada kültür ağzı, tonlam a, vurgu, sözcük zenginliği yönlerinden iyi örnekler çok etkilidir. Ö ğretm enler de televizyondaki iyi program lara çocukları yönlendirerek söz dağarcığının zenginleşm esini sağlam alıdır (Aydın Y ılm az ve U zm an, 2005: 25; K avcar ve diğerleri, 1998: 59).

Bu çalışm alara uygun olabilecek televizyon yayınlarından öğretm enler tarafından seçilecek örnekler ile sınıf içinde uygulam alara yer verilebilir. C alp’ın (2005: 317) da belirttiği gibi “öğrencilerin doğru ve g ü zel bir söyleyiş kazanm alarında işitsel

araçların büyük bir önem i v a rd ır”.

Televizyon yayınlarından yararlanarak konuşm ayı özetlem ek, öğrencilerin bilgilerini som utlaştırm ak olacaktır. Böylece gözlem yoluyla, görerek ve duyarak öğrenme kolaylaşacak ve D em irel’e (1999: 100) göre “hedeflere daha kısa zam anda ulaşm ayı

ve öğrenm enin kalıcı izli olm ası” sağlanacaktır. K onuşm a eğitim inde görsel

m ateryallerin kullanılm ası A kyol’a (2006) göre “özellikle kaynaştırm a eğitiminde,

öğrenm e güçlüğü çeken öğrencilerle ve Türkçenin a z konuşulduğu yörelerde etkili o la ca ktır”.

D ers kitapları dışında, teknolojinin eğitim e dâhil edilerek, televizyon yayınlarının videolar hâlinde konuşm a eğitim inde kullanılm ası da “öğrenm eyi herhangi bir

zaman, m ekân y a da kişiye bağlı olm aktan kurtarm aktadır. A ynı zam anda videonun tekrar özelliği kalıcı öğrenm eye” daha çok katkı sağlayacaktır (Erim ve Yöndem,

2009).

Televizyonun dolaylı bir şekilde konuşm a eğitim ine katılm ası, yetersiz ders saatleri, kalabalık ve gürültülü sınıflar gibi olum suzlukların giderilm esine yardım cı olacak ve Ö nkaş’a (2010) göre “öğretm enin ya za ra k kaybettiği vakti ortadan kaldırdığı için,

öğrencinin daha fa z la örnekle karşı karşıya gelerek uygulam a yapm asına” olanak

sağlayacaktır.

Bugün gelinen noktaya bakıldığında, televizyon bir şekilde dolaylı bir eğitim aracı gibi kullanılıyor görünm ektedir. C ereci’nin (1997: 27) belirttiği gibi bir annenin

çocuklarına ya da öğretm enlerin öğrencilerine vereceği bilgi ya da örnek

“televizyondan ahntüanm akta y a da ondan esinlenilm iş olm aktadır” . K onunun daha

iyi anlaşılm ası için televizyonun örnekleri değerli bulunurken anlatım biçim ve yöntem lerini de yine televizyon gösterm ektedir.

U nutulm am alıdır ki öğrencilerin ailede ve okulda aldıkları konuşm a eğitim leri ne kadar yeterli olursa olsun Ç ifçi’nin (2006) ifade ettiği gibi konuşm a eğitimi “sesli ve

görüntülü kitle iletişim araçları ile desteklenm ediği sürece etkisini yitirm ekten, verim siz kalm aktan ku rtu la m a z”.

2.2. İL G İL İ A R A ŞT IR M A L A R

G eçm işten günüm üze çocukların ve öğrencilerin hatta yetişkinlerin m edya kullanım biçim lerini inceleyen ulusal ve uluslar arası birçok araştırm a yapılmıştır. Çalışm alarda, „televizyon, aile ve ç o c u k , „televizyon, eğitim, ö ğ r e n c i, „televizyon ve

sosyal y a şa m ’ gibi konular üzerinde durulurken „ televizyonun bireyler üzerindeki olum lu-olum suz e tk ile ri başlıca araştırm a konularından olmuştur.