• Sonuç bulunamadı

1.4.   BANKACILIK SEKTÖRÜNDE ETKİNLİK ÖLÇÜMÜ 35

2.3.4.   Kârlılığın Gelişimi 96

Mevduat bankaları 2002-2009 döneminde yüksek kârlılık düzeyine ulaşmış, net kâr 2005 ve 2008 yılları dışında bir önceki yıla göre artış göstermiştir. Net kârda yaşanan ortalama yıllık nominal artış oranı %42, ortalama yıllık reel artış oranı ise %28 olarak gerçekleşmiştir.

97

Tablo 2.27. Gelir ve Giderlerin Gelişimi

2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009

(milyon TL)

Net Faiz Geliri 11.631 10.067 16.616 17.459 19.607 23.978 28.245 38.758

Faiz Gelirleri 42.842 37.352 39.118 41.239 53.125 66.922 81.052 79.995

Kredilerden alınan faizler 9.811 9.827 15.052 19.690 27.096 36.956 48.772 48.504 Takipteki al. alınan faizler 421 462 428 392 431 594 674 735 Menkul değ. alınan faizler 27.364 23.074 21.040 18.566 21.377 24.204 26.896 27.777 Para piyasası işl. al. faizler 3.021 2.270 873 530 762 713 636 612 Bankalardan alınan faizler 1.154 598 643 893 1.381 2.247 2.616 1.388 Diğer faiz gelirleri 1.071 1.121 1.082 1.168 2.077 2.208 1.457 980

Faiz Giderleri -31.212 -27.285 -22.502 -23.780 -33.518 -42.944 -52.806 -41.237

Mevduata ödenen faizler -26.313 -23.223 -18.989 -19.775 -27.246 -34.364 -42.448 -33.565 Para piy. işl. öd. faizler -2.591 -2.473 -1.921 -1.645 -2.107 -3.421 -4.515 -3.408 Bankalara ödenen faizler -2.128 -1.412 -1.466 -2.128 -4.036 -4.933 -5.307 -3.850 Diğer faiz giderleri -179 -177 -127 -232 -129 -226 -536 -413

Net Masraf/Komisyon

Gelirleri 2.266 2.772 4.049 5.083 6.420 7.894 9.611 10.846

Masraf/Komisyon Gelirleri 3.319 3.907 5.266 6.372 7.872 9.668 11.660 12.820

Kred. al. ücret ve kom. 883 851 1.117 1.253 1.434 1.626 2.011 2.681 Bankacılık hizm. gelirleri 2.436 3.056 4.149 5.119 6.438 8.042 9.648 10.140

Masraf/Komisyon

Giderleri -1.053 -1.135 -1.217 -1.289 -1.452 -1.774 -2.049 -1.974

Verilen ücret ve kom. -1.053 -1.135 -1.217 -1.289 -1.452 -1.774 -2.049 -1.974

Net Ticari Kâr/Zarar -124 5.145 -219 2.108 -296 1.212 64 1.595

Sermaye piy. net işlem

kârı (zararı) 3.211 4.965 1.811 1.390 1.100 -895 1.554 860 Net kambiyo kârı (zararı) -2.358 1.609 486 718 -1.363 1.639 -1.752 735 Diğer -977 -1.429 -2.516 0 -33 467 262 0

Net Diğer Faiz Dışı Gelirler -10.333 -10.547 -11.726 -16.388 -12.550 -16.519 -23.197 -28.119

Diğer Faiz Dışı Gelirler 3.953 3.107 2.494 3.139 5.454 5.317 4.577 4.955

Alınan kâr payları 513 338 542 369 480 781 857 742 Diğer faiz dışı gelirler 3.440 2.769 1.951 2.770 4.974 4.536 3.721 4.214

Diğer Faiz Dışı Giderler -14.285 -13.654 -14.219 -19.527 -18.005 -21.836 -27.774 -33.074

Personel giderleri -3.436 -3.868 -4.475 -5.098 -6.065 -7.371 -8.995 -9.523 Amortisman giderleri -786 -956 -917 -1.101 -990 -1.073 -1.198 -1.334 Vergi, harç ve fonlar -505 -589 -403 -393 -497 -576 -778 -723 Karşılık giderleri -4.879 -3.613 -3.713 -6.427 -4.256 -5.700 -8.516 -12.830 Özel karşılık giderleri -3.596 -2.526 -1.397 -2.195 -1.960 -2.817 -5.145 -9.231 Genel karşılık giderleri -285 -184 -342 -637 -599 -694 -1.064 -715 Diğer karşılık giderleri -997 -903 -1.974 -3.595 -1.697 -2.189 -2.307 -2.884 Diğer faiz dışı giderler -4.679 -4.627 -4.712 -6.508 -6.197 -7.116 -8.287 -8.665

Vergi Öncesi Kâr (Zarar) 3.440 7.437 8.720 8.262 13.182 16.564 14.723 23.080

Vergi Karşılığı -1.000 -2.272 -2.584 -3.230 -2.939 -3.096 -2.872 -4.590

Dönem Net Kârı (Zararı) 2.440 5.166 6.137 5.032 10.243 13.468 11.851 18.490

98

2002-2004 döneminde menkul değerlerden alınan faizler faiz gelirleri içerisinde en büyük paya sahip iken, 2005 yılından itibaren bilanço kompozisyonunda yaşanan değişiklik ile kredilerden alınan faizler, faiz gelirleri içinde en büyük paya sahip kalem haline gelmiştir. 2002 yılında kredilerden ve menkul değerlerden alınan faizlerin faiz gelirleri içindeki payı sırasıyla %23 ve %64 iken, 2009 yılında bu oranlar %61 ve %35 olarak gerçekleşmiştir.

Dönem içinde, faiz gelirlerinde yıllık ortalama %10, faiz giderlerinde ise yıllık ortalama %7 artış yaşanmış, bunun sonucunda net faiz gelirlerinde yıllık ortalama %21 artış gerçekleşmiştir. Net masraf/komisyon gelirleri ise yıllık ortalama %25 artmıştır.

Faiz gelirlerinin ortalama faiz getirili aktiflere oranı, 2003 yılında %20,3 değerinde iken, 2006 yılı sonuna kadar düzenli olarak azalarak %13,7’ye inmiş, 2007 ve 2008 yıllarında yaşanan yükselme ile %14,5’e çıkmış, 2009 yılında faiz oranlarındaki gerilemeye paralel olarak %12 seviyesine kadar inmiştir. Faiz giderlerinin ortalama faiz maliyetli pasiflere oranında da benzer bir trend gerçekleşmiştir. İki oran arasındaki farkla ifade edilen spread, 2004-2008 döneminde düzenli azalış ile, %6,7’den %4,1’e düşmüş, 2009 yılında ise %5,2’ye yükselmiştir.

Tablo 2.28. Seçilmiş Kârlılık Rasyoları

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009

Kârlılık Rasyoları (%)

Faiz Gelirleri/Ortalama Faiz Getirili Aktifler 20,3 17,0 13,7 13,7 14,5 14,5 12,0 Faiz Giderleri/Ortalama Faiz Maliyetli Pasifler 14,9 10,3 8,5 9,4 10,3 10,4 6,8

Spread 5,4 6,7 5,2 4,3 4,3 4,1 5,2

Net Faiz Geliri/Ortalama Aktifler 4,5 6,2 5,1 4,6 4,7 4,6 5,3 Mevduata Ödenen Faizler/Ortalama Mevduat 15,8 11,0 9,1 10,1 10,8 10,9 7,3 Kredilerden Alınan Faizler/Ortalama Krediler 18,5 19,4 16,5 15,6 15,9 16,2 14,0 Kredi Ücret ve Komisyon Gelirleri/Ortalama

Krediler 1,6 1,4 1,1 0,8 0,7 0,7 0,8

Menkul Değerler Faiz Gelirleri/Ortalama

Menkul Değerler 24,2 18,4 14,1 14,3 15,2 15,2 12,3

Operasyon Giderleri/Ortalama Aktifler 4,5 3,9 3,9 3,2 3,2 3,1 2,8 Net Masraf ve Komisyon Gelirleri/Operasyon

Giderleri 27,6 38,5 38,8 46,7 48,9 49,9 53,6

99

Net faiz gelirinin ortalama aktiflere oranı ile ifade edilebilecek net faiz marjı, spread ile paralel şekilde hareket ederek 2004 yılındaki %6,2 seviyesinden, 2008 yılında %4,6 seviyesine kadar inmiş, 2009 yılında ise %5,3’e çıkmıştır.

Faiz spreadinin ve net faiz marjının 2009 yılında artış göstermesinin en önemli nedeni, faiz oranlarında yaşanan düşüş sonucunda mevduat maliyetlerinde ortaya çıkan azalmanın, kredi getirilerinde ortaya çıkan azalmadan daha fazla olmasıdır. 2008 yılından 2009 yılına gelindiğinde, mevduata ödenen faizlerin ortalama mevduata oranı %3,6 azalışla %10,9’dan %7,3’e düşerken, kredilerden alınan faizlerin ortalama kredilere oranı %2,2 azalışla %16,2’den %14’e düşmüştür. Mevduat maliyetindeki azalmanın kredi getirisindeki azalıştan fazla olmasının en önemli sebepleri; mevduatın kredilere göre durasyonunun düşük olması nedeniyle, faiz oranlarındaki düşüşün mevduat maliyetlerine daha çabuk yansıması ve küresel ekonomik krizin etkilerinin reel sektöre yansımasının bir sonucu olarak artan firma risk primleridir.

Dönem içerisinde kredilerden alınan ücret ve komisyonların ortalama krediler içindeki payında bir azalma gerçekleşmiş, 2003 yılında %1,6 olan oran, 2009 yılında %0,8’e gerilemiştir. Faiz oranlarında yaşanan gerileme, menkul kıymet getiri oranının zaman içinde azalmasına yol açmış, dönem başında %24,2 olan oran dönem sonunda %12,3’e düşmüştür.

Personel giderleri, işletme giderleri gibi operasyonel nitelikli giderlerin artış hızı, bilançodaki büyümenin altında gerçekleşmiş, operasyonel giderlerin ortalama aktiflere oranı %4,5 seviyesinden, %2,8’e kadar düşmüştür. Diğer taraftan net masraf komisyon gelirlerinin operasyonel giderleri karşılama oranı önemli bir artış göstererek %27,6’dan %53,6’ya yükselmiştir.

Mevduat bankalarının ortalama aktif kârlılığı 2005 ve 2008 yıllarında incelenen dönemin en düşük değeri olan %2,4 değerine sahip olmuş, kalan yıllarda ise %3,1 - %3,4 bandında hareket etmiştir. 2003 yılında en yüksek aktif kârlılığına sahip banka grubu yabancı bankalar iken, 2009 yılına gelindiğinde kamu bankaları ve yerli özel bankalar yabancı bankaların önüne geçmiştir.

100

Ortalama özkaynak kârlılığında da ortalama aktif kârlılığına paralel bir trend söz konusu olmuştur. 2003 yılında %27,5 olan mevduat bankaları ortalama özkaynak kârlılığı, dönem içinde yaşanan azalma ve artışların ardından dönem sonunda %27,8 değerine sahip olmuştur. Kamu bankaları, ortalama özkaynak kârlılığına ilişkin dönem başındaki liderliğini dönem boyunca korumuştur. Diğer taraftan ortalama özkaynak kârlılığı dönem başında yerli özel bankalarınkinden yüksek olan yabancı bankalar, 2007 yılından itibaren yerlerini yerli özel bankalara bırakmıştır.

Tablo 2.29. Banka Grupları Bazında Aktif ve Özkaynak Kârlılığı

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009

Ortalama Aktif Kârlılığı (Vergi Öncesi Kâr/Ortalama Aktifler (%))

Mevduat bankaları 3,4 3,3 2,4 3,1 3,3 2,4 3,2

Yerli özel bankalar 3,0 2,7 1,5 2,4 3,1 2,3 3,2

Kamu bankaları 3,8 4,1 3,8 3,9 3,7 2,7 3,5

Yabancı bankalar 5,2 4,0 4,5 4,5 2,9 2,0 2,4

Ortalama Özkaynak Kârlılığı (Vergi Öncesi Kâr/Ortalama Özkaynaklar (%))

Mevduat bankaları 27,5 24,2 18,7 26,9 28,8 21,6 27,8

Yerli özel bankalar 21,7 17,7 11,1 21,5 27,5 20,3 26,2

Kamu bankaları 42,6 40,8 33,8 34,4 34,7 28,3 38,2

Yabancı bankalar 23,1 18,6 26,1 34,5 22,6 15,4 17,9

101

Bu bölümde, Türkiye’de faaliyette bulunan mevduat bankaların etkinliklerinin 2000’li yıllarda nasıl değiştiğinin incelenmesi amacıyla gerçekleştirilen ampirik analize ilişkin metodoloji ve model ile analizde kullanılan veri hakkında bilgi verilmektedir.

3.1. AMPİRİK ANALİZDE KULLANILAN METODOLOJİ

Türkiye’de faaliyette bulunan mevduat bankalarının etkinliklerinin incelendiği bu tez kapsamında, parametrik olmayan sınır analiz yöntemlerinden olan Veri Zarflama Analizi kullanılmıştır. Etkinlik analizlerinde en yaygın yöntem olarak ifade edilebilecek olan Veri Zarflama Analizinin bu çalışma kapsamında diğer yöntemlere tercih edilmesinin temel nedenleri aşağıdaki şekilde sıralanabilir:

• Parametrik ve parametrik olmayan etkin sınır analizlerinde birden fazla girdi ve çıktı tanımlanabilmektedir. Parametrik yöntemlerden olan regresyon analizinde ise birden fazla girdi söz konusu olabilirken, yalnızca tek bir çıktı tanımlanabilmektedir (Thanassoulis, 2001, s.9). Girdi ve çıktı çeşitliliğinin önemli bir özellik olduğu bankacılık sektöründe, çıktı sayısının bire indirgenmesi önemli zorluklar arz etmektedir. Bu nedenle regresyon analizi bu tezin amaçlarını gerçekleştirecek özelliklere sahip değildir.

• Parametrik yöntemlerde tahmin edilecek modelin fonksiyonel formuna ve/veya etkinsizliklerin dağılımına ilişkin varsayımlarda bulunulması gerekmektedir. Bu varsayımların yanlış belirlenmesi ise model sonuçlarının hatalı olmasına neden olabilmektedir. Parametrik olmayan Veri Zarflama Analizinde ise modelin fonksiyonel formuna ya da

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜ ETKİNLİK ANALİZİ:

METODOLOJİ, MODEL VE VERİ

102

etkinsizliklerin dağılımına ilişkin varsayımlar yapılması gerekmemektedir.

Veri Zarflama Analizinin yukarıda değinilen avantajları, bu tez kapsamında gerçekleştirilen Türk bankacılık sektörü etkinlik analizinde ilgili yöntemin tercih edilmesine neden olmuştur. Diğer taraftan Veri Zarflama Analizinde rassal hataya yer verilmemesi nedeniyle etkin sınırdan sapmaların tamamen etkinsizlik olarak değerlendirildiği hususu göz önünde bulundurulmalıdır.

Bankaların ölçek etkinliklerinin ve ölçeğe göre getiri durumlarının da belirlenebilmesi adına, çalışma kapsamında Veri Zarflama Analizi ölçeğe göre değişken getiri (BCC modeli) varsayımı ile gerçekleştirilmiştir.

Verimliliğin zaman içerisinde nasıl değiştiğinin tespit edilmesi amacıyla, Malmquist Toplam Faktör Verimlilik Endeksi kullanılmıştır. Bu yöntem ile toplam verimlilik değişimi; etkinlik değişimi ve teknik değişim olarak ayrıştırılmakta, etkinliğin bileşenleri olan saf teknik etkinlik ve ölçek etkinliğinin değişimi ayrı ayrı elde edilebilmektedir.