• Sonuç bulunamadı

109 NUMARALI TAPU TAHRİR DEFTERİNİN DEĞERLENDİRMESİ

V. I. I Üzeyr Nahiyesi

Günümüzde Üzeyr nahiyesinin yerinde Hatay’ın Dörtyol ve Erzin ilçeleri bulunmaktadır. 1340 ve 50’li yıllarda Ramazan oğullarının Ceyhan nehri yakınlarındaki Misis’e yerleşmesiyle bölgede Üzeyr Nahiyesi kurulmuştur32

. 16. yüzyılda, 109 numaralı T.T.D.’ne göre, bu nahiyeye bağlı 32 karye ve 39 mezraa bulunmaktadır. Tablo 1’de Üzeyr nahiyesindeki köylerin adları verilmiştir.

Tablo 1: Üzeyr Nahiyesinin Köyleri KÖYLER 1-Akçurun 17-Karbeyas 2-Balangu 18-Kesik 3-Baramluca 19-Kıraçören 4-Beğcir 20-Köprücek 5- Çağsendi 21-Kubalu 6-Çayır 22-Malaluca 32

85

7-Çoksendi 23-Meal

8-Çorkmerzilan 24-Menendi kebir

9-Delikendi 25-Menendi küçük

10-Depesideluk 26-Ribat

11-Eyne kilise 27-Senircik

12-Hadrek 28-Sokucak

13-Kara Kilise 29-Tanatöyüğü

14-Karadepe 30-Üçer

15-Kara kese 31-Ziyaret

16-Karamık

“Karye”, şehirli olmayan fakat onlar gibi yerleşik hayatı olan insanların yaşadığı iskân mahallerine verilen addır33

.Karyelerde yaşayan insanların çalışmaları, ürettikleri ve yaşadıkları mekânlar ayrıdır. Fakat bulundukları ve yaşadıkları bölgelerin özellikleri hayatlarının her anını etkileyen unsurlardır34

.Karyeler genellikle verimli ovalar, topraklar üzerinde kurulur. Üzeyr yöresi için de aynı durum söz konusudur. Karyelerin günümüzdeki karşılığı köylerdir. Defterde Üzeyr’e bağlı köylerinin bazılarının daha önce mezraa olduğunu bildiren ifadeler bulunmaktadır. Aynı durum mezralar için de geçerlidir. Bu durum defterde “el’an-ı karyedir” şeklinde belirtilmiştir. Bu da nüfus yapısına bağlı olarak yapılan değişikliklerin mevcut olduğunu düşündürmektedir. Defterde buna benzer bir durum olarak Kıraçören yerleşkesi ilk önce köy olarak kaydedilmişken daha sonra mezraa olarak da yazılmıştır. Her ne kadar bu durum özel olarak belirtilmemişse de, bu nahiyeye bağlı diğer birkaç yerleşke gibi buranın da zamanla nitelik değiştirdiğini anlamak mümkündür. Bunun dışında bazı köylerin iki adının olması da dikkat çeken bir diğer husustur. Defterde iki adı olan yerlerin ikinci ismi “nam-ı diğer” şeklinde yazılmıştır. Bu karyeler, Çoksendi nam-ı diğer Matablu, Baramluca nam-ı diğer Kara Atlı, Hadrek nam-ı diğer Çuyanili, Kıraçören nâm-ı diğer Pus ve Kesik nam-ı diğer Tilsafa’dır.

Bölgede köylere verilen isimler incelendiğinde ise, çoğunun ismin verildiği yörenin özelliklerine bağlı olarak verildiği görülmektedir. Bu duruma Çorkmerzilan köyünü örnek göstermek mümkündür. Burası zamanında, burada yaşayan

33 Suraiya Faruqhi; Osmanlı Şehirleri ve Kırsal Hayatı, Ankara, 2006, s: 59-62.

34

86 Ermenilerin, her işlerini eşekle yapmalarından dolayı bu ismi almıştır. Yani eşeği bol olan bu yere bu yüzden Çokmerzilan denmiştir35. Yine Ziyaret köyünde de aynı durum söz konusudur. Amanos dağlarının verimli topraklarında, burada ün yapmış bir manevi kişiliğin mezarının bulunduğu ve bu yüzden buraya Ziyaret adının verildiği 110 numaralı Tapu Tahrir Defterinde “Ömer bin Abdülaziz’in mezar-ı şerifi burada vaki olmuşdur dirler” şeklinde açıkça belirtilmiştir36

. Günümüzde Ziyaret adında birçok köye rastlamak mümkünken, Üzeyr Sancağının olduğu bölge olan Dörtyol-Erzin civarında böyle bir köye rastlanmamaktadır. Defterde adı geçen köylerden bugün, Karakilise zamanla isim değiştirerek ki bu değişikliğin söyleyişi kolaylaştırmak amacıyla yapıldığı düşünülmektedir, Karakese olarak, Ribat köyü de Rabat olarak günümüze kadar ulaşmış köylerdendir. Merkez köyü de günümüze kadar gelen köylerdendir. Karyelerin yerleşim planı ve yerleri “998 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i Diyâr-i Bekr ve ‘Arab ve Zü’l-kâdiriyye Defteri (937-1530)”37

adlı eserden alınan ve ekte sunulan haritada mevcuttur.

Arapça zer’ (ziraat) kökünden gelen mezraa, Osmanlılarda ekinlik olarak kullanılan ve sürekli bir yerleşim yeri olmayan toprak parçalarıdır. Osmanlı Devletinde her mezranın kendine has özel bir ismi vardır. Bu isimler içinde Ören, Öyüğü gibi isimler sıkça geçmektedir. Osmanlı Tahrir kayıtlarında bazı mezraalar terk edilmiş olarak “hali” ifadesi ile belirtilmiştir38

. 109 numaralı Tapu Tahrir Defterinde bu tarz bir ifade yer almamaktadır. Osmanlı İmparatorluğunun yapısında mezralarda genellikle ziraat yapılırdır ancak buralar nüfus barındırmayan yerleşim yerleri olmuştur39

. Tablo 2’de Üzeyr nahiyesinin mezraaları verilmiştir.

Tablo 2: Üzeyr Nahiyesinin Mezraaları

35 Zafer Sarı; Hatay’da Yer Adları ve Kuruluş Öyküleri, Antakya, 2003, s: 31.

36 K. İlker Bulunur; 110 Numaralı Tapu Tahrir Defterine Göre Özer (Üzeyr) Sancağı, Yüksek Lisans Tezi, Danışman: Recep Yaşa, Sakarya, 2004, s: 24.

37

998 Numaralı Muhâsebe-i Vilâyet-i Diyâr-i Bekr ve ‘Arab ve Zü’l-kâdiriyye Defteri, T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı, (937-1530) II, (Dizin ve Tıpkıbasım), Yayın nu: 40, Ankara, 1999, s: 169.

38 İlhan Şahin, “Mezraa”, DİA, c: 29, T.D.V. Yayın-Matbaacılık, Ankara, 2004, s: 546-547.

39

H. Doğanay; Türkiye’nin Beşeri Çoğrafyası, Ankara, 1994, s: 279-284.

MEZRAALAR

1-Ağcainiş 20-Mercan Öyüğü

2- Atik 21-Merkez

87 Defterimizdeki kayıtlara göre Üzeyr Nahiyesine bağlı 39 mezraa bulunmaktadır. Mezraların tamamı, Türkmen aşiretleri tarafından yaylak ve kışlak olarak kullanılmıştır. Buralarda çeltik (pirinç), pamuk, şa’ar (arpa) üretimi yapılmıştır. Bu aşiretler mezralarda sadece ziraat yapmamış, hayvancılıkla da uğraşmışlardır.

Atik, Barkıl, Mündekab Öyüğü, Sarıbuğsak, Uzunçınar, Cebel-i Hınzır, Turunçlu ve Ağcainiş mezraları Karadepe köyüne bağlıdır. Karye adlarında olduğu gibi mezraa adlarında da bazı yerlerin iki isimli olduğu görülmektedir. Defterde Mezraa-ı Merkez nam-ı diğer Baba Elikler olarak bu durum belirtilmiştir. Mezraların yerleri yine ekte sunulan 1530 tarihli haritada gösterilmiştir.

V. I. II. İskenderun Nahiyesi

İskenderun, M.Ö. 333 yılında Büyük İskender’e atfen, Antiogne tarafından Alexandreia adıyla kurulmuştur. Mısır seferi dönüşü Antakya ile birlikte Osmanlı

4-Barkıl 23-Pınar Öyüğü

5-Bıçak 24-Püçerözü 6-Bozraklı 25-Sarıbuğsak 7-Cebel-i Hınzır 26-Selbahr 8-Delüklütaş 27-Sıraç 9-Hancağız 28-Takadlı 10-İşka 29-Tamhanı 11-Kamışlı 30-Tesbiye 12-Karakuyu 31-Turanbey 13-Karcıkemend 32-Turunçlu 14-Kazgankaya 33-Uzunçınar 15-Kızılcakend 34-Üşnak 16-Kızılviran 35-Yabanluca 17- Kirazık 36-Yadören 18-Köprülü 37-Yılanluca 19-Kuşviran 38-Ziyak

88 hâkimiyetine giren bölge, Osmanlı ticari hayatında ve uluslar arası ilişkilerinde önemli bir liman vazifesi görmüştür40

.

109 numaralı Tapu Tahrir Defterinde verilen bilgiler ışığında İskenderun nahiyesini değerlendirmeye çalışacağız. Bu dönemde, defterimizdeki bilgilere göre İskenderun nahiyesine bağlı 10 mezraa ve 7 köy bulunmaktadır. Bu köy ve mezraaların isimleri Tablo 4’te mevcuttur.

Tablo 3: İskenderun Nahiyesine Bağlı Karye ve Mezraalar KÖYLER MEZRAALAR 1-Barbaros 1-Boyaluca 2-Deylemi 2-Cayık 3-Gerges 3-Cayıklı 4-Karnısı 4-Depecik 5-Tevnepi 5-Delüklütaş

6- Tunca 6-İskenderun Pınarı

7- Zindegan 7-Kerik

8-Nayıbkendi 9-Tilak 10-Zevik

109 numaralı T.T.D. bir mücmel, yani bir özet defteri olduğu için, nahiyelere bağlı olan köy ve mezraalar hakkında çok ayrıntılı bilgiler vermemektedir. Bu durum İskenderun nahiyesi içinde geçerli olmuştur. Ancak 110 numaralı T.T.D.’de nahiylerle ilgili daha ayrıntılı bilgiler mevcuttur. Bu bilgilere göre Tilak ve Depecik mezraaları yan yanadır ve bunlar Deylemi köyüne bağlıdır. Delüklütaş, İskenderun Pınarı, Nayıbkendi, Boyaluca ve Kerik mezraaları da Zindegan köyüne bağlı olarak yazılmıştır.

V. I. III. Arsuz (Arsuzili) Nahiyesi

İlk yerleşimin çok eskilere dayandığı Arsuz, tarih boyunca “Rhosus”, “Rhopolis”, “Port Panel” ve “Arsous” gibi isimlerle anılmıştır. En parlak dönemini Roma İmparatorluğu zamanında yaşayan yöre, Antakya’nın Osmanlı Devletinin

40 Hamit Pehlivanlı; Anavatana Katılışının 60. Yıl Dönümünde Hatay, Atatürk’ün 120. Doğum Yıldönümüne Armağan, Ankara, 2001, s: 69-85.

89 hakimiyetine girmesiyle, 1516 yılında Osmanlı sınırlarına dahil olmuştur. Doğusunda Amanos dağı, batısında Akdeniz, güneyinde Antakya ve kuzeyinde İskenderun bulunan Arsuz, günümüzde Hatay’ın İskenderun ilçesine bağlı küçük, turistik bir beldedir.

109 numaralı Tapu Tahrir Defterinde Arsuz adı kimi yerlerde Arsuzili olarak da geçmiştir. 927/1521 tarihli bu defterde Arsuz nahiyesi, 12 köy ve 8 mezraadan oluşmaktadır. Bu köy ve mezraaların isimleri Tablo 3’te sunulmuştur.

Tablo 4: Arsuz Nahiyesine Bağlı Köy ve Mezraalar KÖYLER MEZRAALAR

1-Beykendi 1-Bardem

2-Boğası 2-Büyük Ziyalı

3-Cengiz 3-Ceridi

4-Derekendi 4-Fenek

5-Evzin 5-İnecik

6-Halpaşka 6-Kıhıne

7-Kayakılıç 7-Kiliseli Kesirik

8-Kesirik 8-Uluçakar

9- Ma’sara 10-Mina 11-Moğuzga 12-Ziyalı Küçük

1530 tarihli haritada Arsuz nahiyesine bağlı olan köy ve mezraaların yerini görmek mümkündür. Bu mezraalardan Tandır, Fenek, Uluçakar, İnecik, Kıhıne ve Büyükziyalı mezraaları Beykendi köyüne bağlıdır. Arsuz nahiyesinde de iki ismi olan bir köy mevcuttur. Tandır köyünün ikinci adı, Tandır nam-ı diğer Kışlık olarak belirtilmiştir.

Benzer Belgeler