• Sonuç bulunamadı

KOZMİK ODA • TARİH ÖABT SORU BANKASIwww.kozmikoda.com.tr

KOZMİK ODA

1. X. yüzyılın sonlarında başlayıp daha sonra artarak devam eden Türk göçleri mahiyeti itibarıyla geri dö-nüşsüzdür. Bu bir macera ya da yağma akını olma-yıp aileler, çoluk-çocuk ve sürüleriyle birlikte gelmiş ve adeta bir milletin topyekün göçü olmuştur.

Göçler yurt arama zorunluluğundan yapılmış ve ka-labalık bir yapıdadır. Bu göçler sonucu fethedilen yer-lere yerleşen Türkler orada azınlık olarak değil fetih-lerle oraların sahibi olmuşlardır.

(Cevap D)

2. Tuğrul Bey 1054 Anadolu seferinden sonra halifeye elçi göndererek hacca gitmek, Peygambere hizmet-le şerefhizmet-lenmek, Hac yollarını eşkıyalardan temizhizmet-le- temizle-mek, Suriye ve Mısır kaçkınları (Fatimiler) ile savaş-mak üzere Bağdat’a geleceğini bildirdi. Tuğrul Bey’in gelişi konusunda Şii ahaliyi ikna etmek mümkün ol-madı. Büveyhoğulları baskısındaki halifenin de yar-dım istemesi üzerine Tuğrul Bey Bağdat’a geldi. Böy-lece Tuğrul Bey Şii Büveyhoğullarına son verdi. Tuğ-rul Bey’in birinci Bağdat seferinden sonra Abbasi ha-lifesi de Şii Büveyhoğulları baskısından kurtulmuş ol-du.

(Cevap E)

4. Tuğrul Bey 1063 yılında İran’ın Rey şehrinde vefat etmiş, çocuğu olmadığı için yerine yeğeni Alp Arslan tahta geçmiştir.

(Cevap D)

5. Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu’ya Türk yer-leşmesinin hızlanmasıyla birlikte, Alparslan’ın komu-tanları tarafından Anadolu’da Saltuklar, Mengücek-ler, DanişmentliMengücek-ler, Artuklular ve Çaka Beyliği gibi ilk Türk beylikleri kurulmuştur. Diğer taraftan Anadolu Selçuklularının İlhanlılar ile yaptığı Kösedağ Sava-şı’nın ardından Anadolu Türk siyasal birliği bozulmuş ve bu kez II. Türk beylikleri kurulmuştur. (Karamano-ğulları, Karesio(Karamano-ğulları, Osmanoğulları vb.)

(Cevap E)

6. Malazgirt Savaşı, 26 Ağustos 1071 yılında Bizans ile Büyük Selçuklu Devleti arasında yapılmıştır. Bizans ordusunda Balkan toplumlarından Ermeni, Slav, Bul-gar, Gürcü, Alman, Frenk, Peçenek, Uz ve Kıpçak-lardan askerler bulunmaktaydı. Savaş yapılmadan önce 24 Ağustos 1071 günü Sultan Alp Arslan impa-ratora barış önermek için bir elçilik heyeti göndermiş-tir. Malazgirt Savaşı’ndaki asker sayısı konusunda birbirinden farklı abartılı rakamlar olmakla beraber bilinen Bizans ordusunun Selçuklu ordusundan sa-yıca kat kat üstün olduğudur.

(Cevap B) 3. Hz. Ömer dönemi halifeler döneminde fetihlerin en

yoğun olduğu dönemdir. 636’da Yermük Savaşı’nda Bizans yenilgiye uğratılarak Suriye, Filistin fethedil-miştir. 637’de Kudüs alınarak Mısır’ın fethi için uy-gun ortam hazırlanmıştır. İran’la yapılan Kadisiye Sa-vaşı (635) ve Nihavend SaSa-vaşı (642) ile İran ordusu tamamen yenilgiye uğratılmıştır.

Hz. Ömer döneminin sonuna doğru İslam devletinin sınırları Mısır, Anadolu’nun güney kesimleri, Azer-baycan, Kafkasya, İran’a kadar uzanmıştır.

(Cevap D)

7. A, B, D ve E seçeneklerinde verilen özellikler, Tolun- oğullarına aittir. Fakat Tolunoğulları Fatımiler tarafın-dan değil, Abbasiler tarafıntarafın-dan yıkılmıştır. Fatımiler ta-rafından yıkılan devlet Akşitlerdir.

(Cevap C)

ORTA ÇAĞ İSLAM TARİHİ

KOZMİK ODA • TARİH ÖABT SORU BANKASIwww.kozmikoda.com.tr

KOZMİK ODA

9. Şiiliğin bir koluna mensup olarak Batınilik ortaya çık-mıştır. Kökeni 8. yüzyıla kadar dayanan Batıniliğin açık ortaya çıkışı 1090 yılında Hasan Sabbah’ın Ala-mut Kalesi’ni ele geçirmesiyle olmuştur. Batıniler Bü-yük Selçuklu topraklarında çalkantılardan faydalan-ma yoluna gitmişler ve Büyük Selçukluların yıkılışın-da etkili olmuşlardır. D seçeneği doğrudur. Batıni Ka-lesi İran’ın kuzeydoğusunda yer alan müstahkem bir kaledir.

(Cevap D)

10. İran’da Alamut Kalesi’nde yerleşik olan Batıni faali-yetlerinin amaçlarından biri de Büyük Selçuklu Dev-leti’nde üst düzey yöneticileri öldürüp devletin yıkılı-şını sağlamaktır. Bu amaçla vezir Nizâmülmülkü de dilekçe vermek için huzuruna giren bir Batıni fedaisi öldürmüştür. Bu sebeple Selçuklu sultan ve komu-tanları tarafından pek çok kez kuşatılan Alamut Ka-lesi nihayet 1256 yılında İlhanlı Hükümdarı Hülagü Han tarafından alınarak Batıni faaliyetini engelleme yoluna gidilmiştir.

(Cevap B)

11. Irak Selçukluları Sancar’ın doğudaki meşguliyetin-den yararlanan halifelerin kışkırtmasıyla baştan so-nuna kadar taht mücadeleleri ile geçti. Devlete iyice yerleşen gulam ümera devletin sonunu getiren mü-cadelelerin kaynağı oldu. Harizmşahlar tarafından 1194’te yıkılan Irak Selçuklu topraklarında İldenizli-ler, Salgurlular ve Zengiler olmak üzere atabeylikler kurulmuştur.

(Cevap D)

13. Gazneliler İslamiyeti Hindistan’a, Selçuklular Anado-lu’ya, Osmanlılar da Balkanlara (Doğu Avrupa) ya-yarak, İslamiyetin evrensellik kazanmasında önemli rol oynadılar. İhşidilerin bu yönde bir etkisinden söz edilemez.

(Cevap E)

14. A, B, C ve E seçeneklerinde verilen özellikler, Türk-İs-lam devletlerinde merkezi otoritenin güçlenmesinde etkili olan gelişmelerdir. Ancak, ülkenin hükümdar ai-lesinin ortak malı sayılması ve hanedana mensup herkesin hükümdar olabilme hakkının olması, salta-nat kavgalarına neden olduğu için merkezi otoritenin zayıflamasında etkili olan bir durum olmuştur.

(Cevap D)

15. Sultan Sancar Melikşah’ın ölümüyle sarsılan devle-tin yeniden toparlanmasında büyük gayret sarfetmiş-tir. Yeğenleri ile yaşadığı taht kavgaları ve halifelerin bunlara müdahalesi Sancar’ı meşgul etse de bu dö-nemde Karahanlılar, Gazneliler ve Gurlular kesin şe-kilde itaat altına alınmıştır. Devlet Melikşah zamanın-daki gücüne ulaşmasa da bir toparlanma yaşamış-tır. Döneminin en önemli başarısı iki önemli Türk dev-leti olan Gazneli ve Karahanlıları hakimiyeti altına al-masıdır.

(Cevap A) 12. Kardeşlerine karşı taht mücadelesini kazanan San-car Melikşah Dönemi’nden daha geniş sınırlara ulaş-mış, Selçuklu Devleti’nin karşı karşıya olduğu sorun-ları bildiği için devlette idari alanda bir düzenlemeye gitmiştir. Bunlardan biri de devletin merkezini Merv şehrine taşımak olup B seçeneği doğrudur.

(Cevap C) 8. Büyük Selçuklu taht mücadelesinde Nizâmülmülk’ün

adamları Terken Hatun’un oğlu Mahmud’a karşı Berk-yaruk’u desteklemiştir. Nizâmülmülk’ün adamlarının desteği ile Berkyaruk mücadeleyi kazanarak tahta çıkmıştır.

(Cevap A)

ORTA ÇAĞ İSLAM TARİHİ

KOZMİK ODA • TARİH ÖABT SORU BANKASIwww.kozmikoda.com.tr

KOZMİK ODA

1. Etkileri günümüze kadar devam etmiş birçok İslam mutasavvıfı Türkiye Selçuklularında yaşamış ve eser-ler vermiştir. Kâinattaki her şeyin tek yaratıcı olan Al-lah’ın bir tecellisi olduğunu ifade eden Vahdeti Vü-cud anlayışının sistemleştiricisi Endülüslü Muhyiddin İbnü’l Arabî bir süre Türkiye’de yaşamıştır. Sadred-din Konevi başta olmak üzere birçok mutasavvıf onun eserlerini şerh ederek yaymışlardır. Aynı görüşü be-nimseyen Mevlana Celâleddin-i Rûmî tasavvuf an-layışı ve eserleriyle günümüze kadar gelmiştir. Bu dönemde yaşadığı halde sağlığında pek tanınmayan Hacı Bektaş-ı Veli de vardır. Merkezden uzakta bir hayat yaşayan Hacı Bektaş özellikle Türkmenler üze-rinde etkili olmuştur. Hacı Bayram Veli ise daha son-raki dönem yaşamış olup “E” seçeneği yanlıştır.

(Cevap E)

3. Emevilerin Maveraünnehir bölgesine hâkim olmak istemeleri Türgişlerle çatışmalarına sebep olmuştur.

Kağan Su-lu yönetimindeki Türgişler, Arap ilerleyişi-ni durdurmuşlardır. Aslında Türgişler İslam’a değil, Emevilerin uyguladığı politikaya karşıydılar. Böyle de ğerlendirildiğinde Orta Asya’nın Araplaşma sını en-gelleyenler de Türgişlerdir.

(Cevap C)

4. Soruda özellikleri verilen devlet İhşitlerdir. Abbasiler, Muhammed bin Toğaç adlı Türk komutanı Mısır’a va-li olarak atadılar. Bin Toğaç otori tenin zayıflamasın-dan yararlanarak Mısır’da bağımsız bir devlet kurdu.

Hicaz’a egemen olan bu Türk devleti Fatımiler tara-fından yıkıl mıştır.

(Cevap C)

5. Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu’da Türk bey-likleri kurulmuştur. Bu beyliklere I. Dönem Türk Bey-likleri denilmiştir. Bunların en başında; Saltuklular, Mengücekler, Da nişmentliler gelir. Fakat bunların dı-şında beylikler de kurulmuştur. Bunlardan biri de Bit-lis ve Erzen’de kurulan Dilmaçoğulları’dır.

(Cevap A)

6. Tolunoğulları, Akşitler, Eyyubiler ve Memlükler Mısır-da kurulan Türk devletleridir. Ancak Babürler Mısır’Mısır-da değil, Hindistan’da kurulmuştur. Babür Devleti, Hin-distan’ın büyük bir kısmına hakim olmuş, burada İs-lamiyetin gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Tac Ma-hal gibi günümüze ulaşan eserler oluşturmuşlardır.

İngiltere’nin Hindistan’a yerleşmesiyle, İngiliz sömür-ge devletinin bir parçası durumuna sömür-gelmişlerdir.

(Cevap B)

7. Urfa’nın İmameddin Zengi tarafından fethi İslam dün-yası için ne kadar büyük bir sevinç kaynağı oldu ise Hristiyan dünyası için o denli bir üzüntü ve korkuya sebep oldu. Yakındoğu’da sadece varlıklarını sürdür-me mücadelesi versürdür-mek zorunda kalacak olan Haçlı-lara yardım için krallar idaresinde İkinci Haçlı Seferi düzenlenmiştir.

(Cevap E)

8. Selçuklu sultanları ne kadar güçlü olursa olsun Sün-ni İslam dünyası üzerinde meşruiyetiSün-ni kabul ettir-mek, dolayısıyla etkili olabilmek için otorite sahibi olan Abbasi halifesinin sultanlığını onaylamasına ih-tiyaç duymaktaydı. Bu durum sultana hem içerideki rakibi şehzadelere hem de komşu devlet başkanla-rına karşı büyük bir imtiyaz sağlamaktadır. Ayrıca im-paratorluğun Müslüman halkı üzerinde de itaatin sağ-lanması açısından önemlidir.

(Cevap D) 2. İslamiyet öncesi ve sonrası Türk devletlerinde Kut

anlayışı vardır. Bundan dolayı ülke hanedan ailesi-nin ortak malı olup, hanedanın bütün erkek üyeleri taht kavgasına katılma hakkına sahiptirler. Ülke top-raklarının hanedanın ortak malı olması, paylaşılma-sı anlamına gelmeyip yönetimde sorumluluk payla-şımı prensibi benimseniyordu. Devletin genişleyip daha sonra zaafa uğradığı dönemlerde hanedan mensupları tahtı ele geçirmeye, olmazsa bulunduk-ları bölgede daha bağımsız hareket etmeye çalış-mışlardır. Bunlar meliklikleri ortaya çıkaran bir durum olup Haçlı seferlerinin bununla bir ilgisi yoktur.

(Cevap B)

ORTA ÇAĞ İSLAM TARİHİ

KOZMİK ODA • TARİH ÖABT SORU BANKASIwww.kozmikoda.com.tr

KOZMİK ODA

10. Sultana mahsus olan her şey zamanla doğal olarak onun sembolü haline gelmiştir. Taç ve taht sadece sultana ait alametlerdir. Sultanlığın sembolleri ara-sında unvan, hutbe, para bastırma, nevbet, tuğra ve tevki, ok, yay, sancak, otağ, tıraz, hil’at, yüzük, kılıç, kemer, çetr sayılabilir. Unvanlar arasında bey, yab-gu, emir, Es-Sultânül-Muazzam, Şâhenşâhul-ecell, Melikü’şark ve’l garb, Melikül İslam, Rüknül İslam gi-bi unvanlar sayılagi-bilir. Tuğrul Bey’in kullandığı Ebu Talib, Alp Arslan’ın kullandığı Ebul Feth, Melikşah’ın kullandığı Ebul Suca ise birer künye olup unvan de-ğildir.

(Cevap A)

14. Vezirin başkanlık ettiği ve dört divan reisinin katıldı-ğı divana “Divan-ı Âla” denir. Bu dört divan Divan-ı Tuğra, Divan-ı İstifa, Divan-ı Arz ve Divan-ı İşraf’tır.

Bu divanların başkanlarının katıldığı divanda ülkenin idari teşkilatı ile ilgili konular görüşülür ve karara bağ-lanır. Bu divanların dışında Divan-ı Mezâlim (En yük-sek mahkeme), Divan-ı Berid (İstihbarat – haberleş-me), Divan-ı Has (Arazilerin sevk – idaresi), Divan-ı Evkaf-ı Memalik (Vakıflarla ilgili) divanları vardır. Di-van-ı Has’ın başkanı olan vekil, DiDi-van-ı Âla’nın top-lantılarına katılmazdı.

(Cevap B)

12. İkta sistemi devlete ait miri arazilerde uygulanır. Bu toprakların işletimi görev karşılığı askerlere ve me-murlara verilir. Bu görevliler bulunduğu bölgede top-lanması gereken vergileri toplayıp merkeze gönder-mekle, bulunduğu bölgenin güvenliğini sağlamakla ve gelirlerinin bir kısmı ile asker yetiştirmekle yüküm-lüdür. Bu sistemin, ticari yaşamla bir ilgisi bulunma-maktadır.

(Cevap C)

13. Şehzadelerin tecrübe kazanması için yanında görev-lendirilen atabeyler, şehzadenin terbiye (mürebbiye-lik) ve eğitiminden, tecrübe kazanmasından sorum-lu osorum-lup onun adına eyaletleri yönetirlerdi. Atabeyle-rin güvenilir, liyakatli, tecrübeli ve genelde gulam kö-kenlilerden seçilmesi tercih edilirdi. Atabeylerin divan reisliği görevi olmayıp cevap E seçeneğidir.

(Cevap E)

11. X. yüzyıl ortalarından XI. yüzyılın ortalarına doğru geçen zaman diliminde Selçuklular bozkır hayat tar-zından, cihan devletine, yeni bir medeniyete doğru adım attılar. Bu süreçte Müslüman olarak din değiş-tirdiler, bozkırdan Horasan’a inerek yaşadıkları coğ-rafyayı değiştirdiler, geldikleri topraklarda yürürlükte olan idari tecrübeden yararlandılar, gulam sistemini benimseyerek devleti idari alanda örgütlediler. An-cak Abbasi halifesine tabi olma durumu olmayıp Ab-basi halifesinin koruyuculuk görevini üstlenmişlerdir.

(Cevap D)

15. Selçukluların kurulduğu ve geliştiği dönemlerde İs-maili Şia’nın Sünni İslam dünyasına yönelik faaliyet-leri endişe verici boyuttadır. Sünniler El-Ezher ve Da-rül-Hikme’de yetiştirilen İsmaili davetçilerin yoğun bir mezhep propagandası altındadır. Bu durum Abbasi halifesini ve onun koruyuculuğunu üstlenen Büyük Selçukluları rahatsız etmiştir. Şii kökenli İsmaililerin propaganda faaliyetlerini etkisiz kılmak, Ehl-i sünnet akidesini güçlendirmek ve yaymak, devlet yönetimin-de ihtiyaç duyulan kadroları yetiştirmek, maddi ba-kımdan fırsat eşitliğini sağlamak (ücretsiz eğitim) amacıyla Sünni İslam dünyasının geleceği için bü-yük önem taşıyan Nizamiye Medresesi Nizamülmülk tarafından açılmıştır. Bu medresenin İslam dinini yay-mak gibi bir amacı olmayıp E seçeneği yanlıştır.

(Cevap E)

16. Selçuklu Dönemi’nde yaşamış düşünce ve ilim ha-yatına damgasını vurmuş isimler arasında Gazali, Nizamülmülk, Ömer Hayyam, Ebu Hatim İsfizari, El-Haraki, Abdurrahman el Hazini sayılabilir.

(Cevap C) 9. Türk devletlerinde şehzadeler ne kadar sultanın

oğ-lu veya kardeşi olsalar da aynı zamanda rakipleridir.

Tabiatı gereği sadakat ve süre düzensizdir. Tabiliğin en başta gelen ve yaygın olan göstergesi bölgesin-de okunan hutbelerdir. Daha sonra eğer bastırma hakkı tanınmışsa para bastırmaktır. Diğer tabilik yü-kümlülükleri vergi ödeme, istendiğinde asker gön-derme, çocuklarından bir ya da birkaçını saraya re-hin gönderme şeklinde sayılabilir.

(Cevap E)

ORTA ÇAĞ İSLAM TARİHİ

KOZMİK ODA • TARİH ÖABT SORU BANKASIwww.kozmikoda.com.tr

KOZMİK ODA

2. Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçü (Hic-ret) bir dönüm noktasıdır ve 622 miladi yılında ger-çekleşmiştir. Rebiül-evvel ayının 12. günü Hz. Mu-hammed Medine’ye ulaşmıştır. Mekke’de Peygam-beri olduğu dini tebliğ etmeye çalışan Hz. Muham-med Medine’de siyasi ve sosyal işlerle de meşgul olan bir önder haline gelmiştir. Medine’de ilk olarak bir cami inşa edilmiştir. Medine’de yeni bir düzen ku-rulmasıyla Mekke’ye giden ticaret kervanlarının yo-lu üzerinde buyo-lunan Medine şehri daha güçlü hale gelmiştir.

(Cevap B) 1. Celâli Takvimi Ömer Hayyam başkanlığındaki Ebu Ha-tim İsfizari, Meymun El Vasıti, Abdurrahman Haris, Muhammed Hazin’den oluşan heyet hazırlamıştır. Tak-vim adını Melikşah’ın Celâleddin lakabından almıştır.

Başlangıcı 15 Mart 1079’dur. Hazırlanırken Yezdicerd ve İskender takvimlerinden yararlanılmıştır. Groger-yen’den 500 yıl önce düzenlenen Celâli Takvim mev-simlere tam olarak uyduğu için doğru tarihleme veren yanılgısız takvimlerden biridir. Gregoryen Takvimi Celâ-li Takvim örnek alınarak yapılmıştır.

(Cevap D)

6. Selçuklular, Karahanlıların ve Gaznelilerin daha ön-ceki uygulamalarını daha ileri taşıyarak abidevi bir cami mimarisi ortaya koydular. Selçuklular mihrap önündeki kubbeli mekanı geliştirdiler. Buna bağlı ola-rak Türkistan ve İran’a dört eyvanlı, avlulu ve mihrap önü kubbeli bu cami modeli hakim olmuştur. Günü-müze ulaşan ilk Selçuklu mescidi (cami) Melikşah zamanında yapılan İsfahan Mescid-i Cuması (Cuma namazı kılınan mescit)dır. Daha sonra inşa edilen Selçuklu camileri küçük ölçekli, tuğladan yapılmış, hafif sivri yapılı İsfahan’daki Melikşah kubbesini iz-lerler. Müslüman Türkler coğrafi ve kültürel özellik-lerden dolayı çeşitli minare tiplerini uygulamışlardır.

Büyük Selçuklularda İran’daki ince ve uzun, silindi-rik minareleri benimsemişlerdir. Selçuklu camilerin-de minareler var olup C seçeneği doğru cevaptır.

(Cevap C)

3. Yusuf Has Hacip, Kutadgu Bilig’i Karahanlı hüküm-darı Tamgaç Buğra Han’a sunmuştur. Yusuf Has Ha-cip’in devlet yönetimi alanındaki tecrübelerini aktar-dığı bu eser siyasetname tarzı bir eserdir.

(Cevap C)

4. Tolunoğulları ve Akşitler, Mısır’da Abbasi Devleti’n-den ayrılarak kurulmuş Tavaif-i Müluk devletleridir.

Abbasilerde merkezi otoritenin zayıflamasıyla impa-ratorluk topraklarında Tavaif-i Müluk adı verilen kü-çük devletler kuruldu. Bunlar; Tolunoğulları, Akşitler, Fatımiler, Büveyhoğulları, Samanoğulları, Tahiroğul-ları, İdrisoğulTahiroğul-ları, Saffarilerdir.

(Cevap A)

5. Divan-ı Mezalim, Selçuklularda hükümdarın başkan-lık ettiği ve büyük davalara bakan mahkemedir. Hat-ta en büyük mahkeme özelliğine sahip olup adalet işlerine bakar.

(Cevap C)

7. İspanya’nın fethinden sonra buraya birçok Arap ve Berberi göç etmiştir. 742 yılında çıkan Berberi İsya-nı’nı bastırmak için gönderilen Suriyelilere yerleşme imkânı verilmiş ve kendilerine Şami ya da Suriyeli denmiştir. İspanya’da Suriyelilerin güçlü duruma gel-mesi Emevi hanedanına mensup Abdurrahman b.

Muaviye’ye gerekli ortamı hazırlamış ve 756’da Kur-tuba’yı ele geçiren Abdurrahman Endülüs Emevi Dev-leti’ni kurmuştur.

(Cevap B) 8. Hârûn Reşid Abbasi Devleti’nin en başarılı hükümdar-larından biri olup saltanatı hanedanın en parlak döne-midir. Döneminde Bağdat doğunun en büyük ve önem-li iktisadi merkezi olmuştur. Hârûn Reşid’in başarısın-daki en büyük rollerden biri Bermekîlere aittir. Bermekî ailesi Abbasi hanedanının on yedi yılına tanıklık etmiş, ancak hanedana alternatif iktidar adayı olmayı düşü-nenlere ibret olması amacıyla ağır bir şekilde ceza-landırılmıştır. Cezalandırılmalarının nedeni sahip ol-dukları etki ve sınırsız güçtür. Bermekîler Abbasi yö-netiminde vezirlik, başvezirlik yapmış bir ailedir.

(Cevap E) 9. Kuruluş döneminde Anadolu’da tutunma mücadele-si veren Türkiye Selçuklularında bazı kurumların te-şekkülü gecikmiştir. XII. yüzyılın sonlarında siyasi is-tikrarın sağlanmasıyla beraber medrese, kervansa-ray, tersane gibi ülkenin medeni ve iktisadi inkişafı-nı sağlayacak yapılar kurulmaya başlanmıştır.

(Cevap C)

ORTA ÇAĞ İSLAM TARİHİ

KOZMİK ODA • TARİH ÖABT SORU BANKASIwww.kozmikoda.com.tr

KOZMİK ODA

10. Malazgirt Savaşı’ndan sonra kurulan beyliklerle ilgi-li olarak;

• İlk Türk Beyliği 1071-1202 tarihleri arasında Er-zurum merkez olmak üzere faaliyet gösteren Sal-tuklu Beyliği’dir.

• Danişmendli Beyliği (1071-1178) Sivas, Tokat, Amasya, Kayseri, Malatya bölgesinde yaşamış-tır. Bu beylikler içerisinde en güçlü olan Daniş-mendlilerdir.

• Mengücekler Malazgirt Zaferi’nden sonra Erzin-can, Kemah, Divriği bölgesinde 1227 yılına ka-dar hüküm sürmüştür.

• Malazgirt Savaşı’ndan sonra kurulan beylikler-den biri olan Artuklular, Hısn-ı Keyfa Artukluları (1102-1232), Mardin Artukluları, Harput Artuklu-ları olarak faaliyet gösterip en uzun süre yaşa-yan beyliktir.

(Cevap D)

11. Selçuklular Harzemşahlar ile yaptıkları Yassıçemen Savaşı’nı (1230) kazanmalarına karşın, sonuçları iti-bariyle onların zararına olmuştur. Çünkü, Harzem-şahların yıkılmasıyla Moğollara karşı direnen etkili bir güç ortadan kalkmış ve Anadolu Moğol tehlikesi-ne açık hale gelmiştir.

(Cevap D)

12. A, B, C ve E seçeneklerinde yer alan ifadeler doğrudur.

Fakat D seçeneğinde yapılan eşleştirme yanlıştır. Çün-kü Zatüs Savari Savaşı Hz. Ali dönemi değil, Hz. Os-man dönemi gelişmesidir. 655 yılında Finike açıkların-da 200 parçalık İslam donanması 500 parçalık Bizans donanmasını yenmiştir. Yelken direklerinin çokluğu ne-deniyle bu savaş “Zatüs Savari” olarak anılmıştır.

(Cevap D) 13. Arabistan’da ticari ve toplumsal hayatın en önemli

unsuru, belli zamanlarda Mekke ve çevresinde ku-rulan panayırlardı. Bu panayırlardan en önemlisi ve en büyüğü Mekke civarında kurulan Ukaz Panayı-rı’dır. Mekke’nin güneydoğusunda Taif ile Nahle ara-sında hac mevsiminde Zilkade ayının başından yir-misine kadar süren Ukaz Panayırı aynı zamanda edebi bir kongreydi. Şairler en güzel şiirlerini burada okurdu. Şiirler için yarışmalar yapılırdı. Yarışmada beğenilen şiirler, Kâbe’nin duvarına asılır, yarışma-ları kazananlara çeşitli ödüller verilirdi.

(Cevap A)

14. Hendek Savaşı 627’de Mekkeliler ile Müslümanlar arasında yapılmıştır. Müslümanların son savunma savaşıdır. Hz. Muhammed, müşriklerin saldırı hazır-lığı içinde olduğunu öğrenince Müslümanlarla fikir alışverişinde bulundu. Toplantı sonunda İranlı Sel-man-ı Farisi’nin önerisi ile Medine’nin etrafına hen-dek kazıp savunma savaşı yapılmasına karar veril-di. Hendeklerin kazılmasında Hz. Muhammed’de ça-lışmıştır. Bu savaş taktiği İran bölgesine ait bir yön-temdi. Hendeği gören müşrikler şaşırmışlardı. Hen-dek Savaşı’nda oluşturulan hendeğin uzunluğu

14. Hendek Savaşı 627’de Mekkeliler ile Müslümanlar arasında yapılmıştır. Müslümanların son savunma savaşıdır. Hz. Muhammed, müşriklerin saldırı hazır-lığı içinde olduğunu öğrenince Müslümanlarla fikir alışverişinde bulundu. Toplantı sonunda İranlı Sel-man-ı Farisi’nin önerisi ile Medine’nin etrafına hen-dek kazıp savunma savaşı yapılmasına karar veril-di. Hendeklerin kazılmasında Hz. Muhammed’de ça-lışmıştır. Bu savaş taktiği İran bölgesine ait bir yön-temdi. Hendeği gören müşrikler şaşırmışlardı. Hen-dek Savaşı’nda oluşturulan hendeğin uzunluğu

Benzer Belgeler