• Sonuç bulunamadı

H

elikopterleri hepimiz biliriz. Özel ve askerî amaçlý kullanýlan bu teknoloji harikalarý insanla-ra büyük kolaylýk saðlar. Ýþte bu helikopterlerin, genellikle biri önde, diðeri arkada olmak üzere iki tane perva-nesi vardýr. Bu pervaneler sayesinde helikopter yükselip alçalýr.

Durduðu yerden havalanmak, iniþ kolaylýðý, manevra yeteneði onlarýn belirgin özellikleridir.

Çoðumuz yakýnýmýzdan bir helikopter geçtiðinde kafamýzý kaldýrýp bakar, o kadar aðýr bir cismin havada kolaylýkla uçmasýna hayranlýk duyarýz. Ama etrafýmýzda uçup duran sinekleri, böcek-leri ve onlarýn harika özellikböcek-lerini görmezden geliriz ya da dikka-timizden kaçar bu küçük yaratýklar.

Ýlk helikopter ne zaman icat edildi biliyor musunuz? Ben bil-miyorum, ama helikopterlerin, yusufçuk böceklerinin yapýsý ince-lenerek, onlarýn harika sistemlerden ilham alýnarak üretildiðini ve geliþtirildiðini biliyorum.

Yusufçuklar, su kenarlarýnda, ormanlarýn içinde, hýzla, hare-ket edebilen havada sabit bir þekilde durabilen, birden bire ileriye ya da yukarýya, hatta geriye doðru uçabilen, deðiþik renklere sahip canlýlardýr.

Yusufçuklarýn dört kanadý vardýr ve bu kanatlar birbirinden baðýmsýz olarak hareket eder. Bu da onlara müthiþ bir hareket yeteneði kazandýrýr. Benzer özellikler helikopterlerde de vardýr.

Uçaklara göre helikopterlerin manevra yeteneði çok fazladýr. Bu manevra yeteneði helikopterlerin bir çift pervaneye sahip olmasý ve bu pervanelerin birbirinden farklý eksenlerde dönmesi saye-sindedir. Ýþte bu helikopterlerin çalýþma sistemi yusufçuklardan ilhamla yapýlmýþtýr.

Nedense bizler kopyasýna, aslýnýn binlerce kez büyütülmüþ basit kopyasýna, hayran oluyoruz; ama gerçeðini görmezden geliyor, ondaki sanata hayranlýk duymuyoruz. Duymadýðýmýz gibi bazý kendini bilmezler, bilim adamý edasý ile çýkýp onlardaki güzelliði evrimle açýklamaya kalkýyor. Neymiþ efendim,

hayvan-lar zaman içinde geliþerek mükemmelleþmiþler! Hem hayvanhayvan-lar- hayvanlar-da akýl yok, akýl olmadýðý için onlar düþünemez diyeceksin hem de kendilerini geliþtirmiþler diyeceksin. Akýllý insanlarýn böyle akla ters bir þeyi iddia etmeleri gerçekten þaþýrtýcý, þaþýrtýcý olduðu kadar da düþündürücü. Aklýmýza burada þu soru geliyor: Evrime inananlara göre böceklerin en ilkellerinden olan yusufçuklar böy-leyse, geliþmiþleri nasýldýr siz düþünün! Neyse biz asýl konumuza devam edelim.

Yusufçuðun sýrtýnda biri önde, diðeri arkada olmak üzere iki çift kanat vardýr. Kanatlar mükemmel bir koordinasyon içinde çalýþýr. Yani öndeki iki kanat yükselirken, arkadaki iki kanat alçalýr. Kanatlarýn hareketi iki karþýt kas grubunun çalýþmasý ile saðlanýr. Kaslarýn bir ucu gövdenin içinde kaldýraç þeklindeki uzantýlara baðlýdýr. Bir kas grubu büzülerek bir çift kanadýn yükselmesini saðlarken, öteki kas grubu da ayný oranda gerilerek ikinci çiftin alçalmasýný saðlar.

Bu yapý sayesinde, yusufçuk çok iyi bir manevra yeteneðine sahip olur. Uçuþu hangi hýzda ve hangi yönde olursa olsun, anî-den durup ters yönde uçmaya baþlayabilir. Havada sabit durup avýna saldýrmak için uygun bir pozisyon bekleyebilir; bu durum-da iken olduðu yerde kývrak bir dönüþ yaparak avýna yönelebilir.

Çok kýsa bir zamanda, böcekler için þaþýrtýcý sayýlabilecek bir hýza, saatte yaklaþýk 40 km’ye, ulaþabilir (Olimpiyatlarda 100 m.

koþan atletlerin hýzý saatte 39 km kadardýr).

“Ýlkel böcek” denen yusufçuklarýn uçuþ sistemi bir tasarým harikasýdýr. Dünyanýn önde gelen helikopter üreticilerinden Skorsky, son modelinin tasarýmýný yusufçuðu örnek alarak

gerçekleþtirmiþtir. Bu projede Skorsky'ye yardým eden IBM ekibi, bir yusufçuðun resmini bir bilgisayara yükleyerek çalýþmaya baþlamýþtýr. Bilgisayarda, yusufçuðun havadaki manevralarý da göz önüne alýnarak 2000 adet özel çizim gerçekleþtirilmiþtir. Bu yoðun ve uzun süren çalýþmalarda yusufcuklarýn harika sistemi bütün detaylarý ile incelenmiþ ve Skorsky'nin asker ve mühimmat taþýmak için ürettiði yeni modeli ortaya çýkmýþtýr.

Evrimcilerin ilkel dediði yusufçuk bir tarafta, teknolojinin son harikalarýndan Skorsky helikopterleri bir tarafta. Hangisi ilkel, hangisi geliþmiþ?

KUŞ BEYİNLİ

A

ðaçkakanlar ormanlarýn en gürültücü canlýla rýn-dandýr. Akþama kadar çene çalarlar: tak tak tak...

Sabahtan akþama kadar aðaçlarý oyan, hem aðaç-lara yuva yapan hem de aðaçlarýn içinde yaþayan böceklerle, kurtlarla beslenen ilginç kuþlardýr aðaçkakanlar.

Dünyamýzda pek çok türü olan bu kuþlardan biri de kýrmýzý benekli aðaçkakanlardýr. Kuzey Amerika'nýn çam ormanlarýnda yaþayan bu kuþlar, diðer aðaçkakanlardan farklý olarak yuvasýný

kurumuþ aðaçlara deðil de canlý aðaçlara yapar. Neden diyecek olursanýz, hemen söyleyeyim:

Bu aðaçkakanýn en büyük düþmaný kýrmýzý yýlandýr. Bu yýlan aðaca týrmanýr, kuþ ve yavrularý yuvasýnda iken baskýn düzenler ve hepsini yer. Ýþte kuþ, kendisini ve yavrularýný bu azýlý düþmandan kurtarmak için ilginç bir yol seçmiþtir. Daha doðrusu kuþa bu, ilham edilmiþtir. Ýlham edilmiþtir yoksa aðaçkakan bunu kendi “kuþ beyni” ile nasýl düþünsün ki!

Bakýn aðaçkakan, genç çam aðaçlarýna, yuvasýný yapar. Çam aðaçlarýnýn özelliði, yaþlandýkça kabuk kalýnlýklarýnýn artmasýdýr.

Bu durumda aðaçtaki reçine de giderek daha derinde kalýr. Kuþ, kalýn kabuðu delip reçine kanallarýna ulaþsa bile, çýkan reçine kabuklar arasýna sýzabilir, aðacýn dýþýnda bir tabaka oluþturmaz.

Aðaçkakanlar bu nedenle genç aðaçlarý tercih eder, bu aðaçlarda reçine kanallarý yüzeyde olduðu için, yuvasýna bu reçinelerden âdeta bir kale yapar aðaçkakan.

Burada bir soru sorsam: “Siz dýþýndan þöyle bir bakarak bir aðacýn yaþýný tahmin edebilir misiniz?” Sizi bilmem ama ben tah-min edemem. Ancak aðaç kesildikten sonra gövdesindeki yuvar-lak halkalarý sayarak aðacýn yaþýný öðrenebilirim. Ýþin doðrusu aðacýn gövdesindeki yuvarlak halkalarýn aðacýn yaþýný gösterdiðini öðrenmeseydim yine bilemezdim. Peki, aðaçkakan aðaçlarýn yaþýný nasýl biliyor dersiniz? Bunu siz düþünedurun, ben devam edeyim.

Kuþ, önce yuvasýný oyar. Sonra aðacýn yuvanýn giriþindeki kabuklarýný soyar ve gagasý ile gövdede reçine kanallarýna kadar uzanan delikler açar. Çýkan reçine, yuvanýn etrafýnda kalýn ve yapýþkan bir koruyucu set oluþturur. Aslýnda bu, çok ustaca

kurulmuþ bir tuzaktýr. Kýrmýzý yýlandan, kendini ve yavrularýný koruyacak bir tuzak...

Kýrmýzý yýlan, bu tuzaktan habersiz, aðaçkakan ve yavrularýný mideye indirme hayalleri ile yuvaya hýzla týrmanýrken reçineden oluþmuþ bu seti birden karþýsýnda bulunca korkar, þaþýrýr ve dengesini kaybederek aðaçtan düþer. Aðaçkakan da mutlu ve muzaffer bir komutan edasýyla yuvasýndan ona bakar, yavrularý ile huzurlu bir þekilde yaþamýný sürdürür.

Peki, aðaçkakan bol reçineli aðaçlarý nasýl seçebilmektedir?

Kýrmýzý yýlanlarýn reçine fobisini nasýl keþfetmiþtir? Biz aðaçlarýn yaþýný gövdelerindeki halkalardan bilebiliyoruz, ama aðaçkakan nasýl biliyor da en uygun aðaçlara yuvasýný yapýyor? Bütün bunlarý o “kuþ beynini” çalýþtýrarak mý yapýyor acaba? Eðer öyley-se “aptal, akýlsýz ve avanak” kiþiler için kullandýðýmýz “kuþ beyin-li” deyimini “akýllý, bilgi sahibi” kiþiler için kullanmak gerekmez mi, ne dersiniz?

SİVRİSİNEK DEYİP

Benzer Belgeler