• Sonuç bulunamadı

3.2.5 İLKÖĞRETİM 5 SINIF TÜRKÇE DERS VE ÇALIŞMA KİTABINDA MEKTUBUN İŞLEVSELLİĞİ

4.sınıfla aynı temalar işlenmiştir. Yalnız Üretim ve Tüketim teması yerine Kurumlar ve Sosyal Örgütler, Eğitsel ve Sosyal Etkinlikler teması yerine de Oyun ve Spor teması işlenmiştir.

5. sınıf Türkçe dersi etkinliklerinde yazım yanlışı ve noktalama işaretleri çalışmalarına yer verilmiş olup öğrencinin kendini yazılı olarak ifade etmesine yönelik etkinlikler vardır. Genellikle yazılan yazıların altına tarih ve imza atılması istenmiştir. Yazılan yazıların altına tarih ve imza atmak, mektubun en önemli kurallarındandır ki bu da mektup yazmaya hazırlık bir etkinlik olarak gösterilebilir.

Ancak çalışma kitaplarını incelediğimizde etkinliklerin daha çok balık kılçığı denilen bir öğretim yöntemiyle hazırlandığını görmekteyiz. Balık kılçığı öğretim yönteminde temelde bir ana sorun vardır, etrafında ise bu sorunun çözümüne yönelik seçenekler bulunmaktadır. Bu yöntemle öğrencinin daha çok fikir üretmesine ve sorunlara olası çözümler bulabilmesine çalışılmıştır.

Bu dönemdeki çocuklardan daha çok davetiye ve tebrik kartı yazılması istenmiş, mektup yönünde ise farklı bir yol izlenmiştir. Mektup yazmaktan ziyade mektup yazmanın kurallarını kavratabilecek etkinliklere yer verilmiştir.

5.temanın 3.değerlendirme çalışmalarında bu duruma bir örnek gösterebiliriz:

Mektubumu Değerlendiriyorum

EVET HAYIR

Tarih var mı?

Hitap cümlesi var mı? Giriş, gelişme, sonuç bölümleri var mı?

Paragraf var mı?

Kelime, satır, cümleler arasında uygun boşluk bıraktım mı?

Noktalama işaretlerini yerinde kullandım mı? Kelime tekrarı yaptım mı? Sayfa düzeni var mı? İmla kurallarını uyguladım mı?

Mektubu iyi dileklerle bitirdim mi?

İmza var mı? Adres var mı?

5.Değerlendirme çalışmalarında ise biraz oyun tarzında eğlenceli bir etkinlikle öğrencilerden davetiye kartı yazmaları istenmiştir:

“Alfabetik her bir harfe karşılık gelebilecek basit şekiller belirleyin, sonra bunları kullanarak bir arkadaşınıza kısa bir davetiye yazınız.” (İlköğretim 5. Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı, Erdem Yay. , 2005: 112)

8.Temanın 3.değerlendirme çalışmalarında ise metnin ana karakterine tebrik mahiyetinde bir kart yazılması istenmiştir:

“Soğanlı bebeklerini yapanlardan birisi olan Ayşe Gökçe’ye bir tebrik kartı yazınız.” (İlköğretim 5.sınıf Türkçe Çalışma Kitabı, Erdem Yay. ,165).

3.2.6. İLKÖĞRETİM 6. SINIF TÜRKÇE DERS VE ÇALIŞMA KİTABINDA MEKTUBUN İŞLEVSELLİĞİ

6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı (2007-2008 Koza Yayıncılık) altı temadan oluşmaktadır; Sevgi, Atatürk, Bilim ve Teknoloji, Kişisel gelişim, Doğa ve Evren, Okuma Kültürü.

6. sınıf öğrencileri ikinci çocukluk dönemini bitirip ergenlik dönemine girmeye başladıklarından daha içine kapanıktırlar ve sosyal anlamda kendilerini ifade edebilecek etkinliklere ihtiyaçları vardır. Bu sebeple metinlerde tiyatroya ağırlık verilmiş ve metinler karşılıklı konuşma şeklinde ele alınmıştır.

Yazma etkinliklerinde ise daha çok dilbilgisi çalışmalarına ağırlık verilmiştir. Ders kitabında mektup yerine dilekçe örneklerine rastlamaktayız. Mesela 4. tema olan Kişisel Gelişim temasının “Pulsuz Dilekçe” adlı metni Atalay Yörükoğlu tarafından kaleme alınmış mektup olduğu görülmektedir. Bu metinde küçük bir çocuk anne ve babasına duygularını, onlardan istediği beklentilerini tavsiye niteliğinde anlatmıştır. Bu örnek metin öğrenciler için duygularını anlamada önemli bir etken olabilir.

Çalışma kitabında ise mektup yerine dilekçeyi tanımlayacak, kurallarını anlayacak bir etkinliğe yer verilmiştir. 2. temanın 6. etkinliğinde dilekçe örneği verilmiş ve dilekçe ile ilgili şu sorular sorulmuştur:

1. Dilekçe hangi makama yazılmıştır?

2. Hitap kelimeleri yazılırken nelere dikkat edilmiştir? 3. Dilekçenin yazıldığı makam hangi ilimizdedir? 4. Dilekçenin yazılış sebebi nedir?

5. Dilekçe hangi sözlerle bitirilmiştir? 6. Tarih nereye, nasıl yazılmıştır? 7. İmza nereye atılmıştır?

8. Adres nereye yazılmıştır?

Daha sonra yukarıdaki soruların cevaplarından hareketle bir dilekçede uyulması gereken kuralların yazılması istenmiştir (6. Sınıf Türkçe Dersi Çalışma Kitabı, Koza

İncelenen altıncı sınıf ders kitaplarından ikincisi ise Milli Eğitim Bakanlığı yayınıdır. Bu kitabın da 4. ana teması “Sevgi” ana temasıdır ve altında aile sevgisi temalı bir metin, 58-60. sayfalar arasında Atalay Yörükoğlu tarafından yazılmış bir mektup örneği olarak bulunmaktadır. Yazının başlığı “Bir Mektup” adını taşımakta olup hitap başlığında “Sevgili Anneciğim ve Babacığım” ibareleri bulunmaktadır. Bir çocuğun anne babasına yazmış olduğu mektup bitişik eğik yazı ile verilmiştir. Öğrenci Çalışma kitabında da metin 8 etkinlik ile desteklenmiştir.

Birinci etkinlikte: “Okuduğunuz ‘Bir Mektup’ metninin anahtar kelimelerini belirleyip yazınız” denmiş ve altı satırlık bir boşluk verilmiştir.

İkinci etkinlikte ise: “Aşağıdaki deyimlerin anlamlarını bulup birer cümlede kullanınız” denerek; koruyup kollamak, kendini alamamak, yoldan sapmak, tedirgin etmek, kulak ardı etmek, başına kakmak ve köşeye sıkıştırmak verilerek öğrenci yönlendirilmeye çalışılmıştır.

Üçüncü etkinlik, öğrencilerden mektup metnine göre başlıkları verilen boşlukları doldurmalarını istemektedir. Burada ise:

“Metindeki duygu ve düşünceler,

Yazarın yapılmasını istediği davranışlar, Yazarın yapılmasını istemediği davranışlar, Yazarın yerinde siz olsaydınız neler isterdiniz?

Bu mektubu okuyunca neler düşündünüz? “ başlıkları yer almaktadır (MEB, 2007: 102-103).

Dördüncü etkinlikte, Cahit Sıtkı Tarancı tarafından Ziya Osman Saba’ya gönderilen ve daha sonra Ziya’ya Mektuplar adıyla kitaplaştırılan eserden 14.4.1941 tarihinde yazılmış bir mektup örneği yer almaktadır. Bu mektup askerliğini yaptığı Balıkesir Edremit’ten Saba’nın yaşadığı İstanbul’a gönderilmiştir. Bir Özel Mektup biçiminde ama yazınsal tarafı ağır basan bir örnek durumundadır. Mektup metninin yanında, üzeri yazılmış zarf da yer almaktadır (MEB, 2007: 102-103).

14.4.1941 “Sevgili Ziyacığım,

İzmir’de ne arıyorum diye hayret etme. Sadece askerliğimi yapıyorum. Herhalde sen beni Ankara’da zannediyordun. 12 marttan beri hazırlık kıtasındayım. Haftaya Ankara’ya, Yedek Subay Okulu’na gidiyorum. Burada kiminle beraber olduğumu tahmin et bakalım. Aklına gelmez diye derhal söyleyeyim: Kenan Hulûsi ile beraber… Hulûsi habire hikâye yazıyor. Halbuki ben, bir türlü kalemi elime alamıyorum. Bu şiiri muhtara verirsin, mümkünse bir sayfada çıkmasını rica edersin…

Kıtada temas ettiğim çocukların ekserisi bizleri tanıyor, hatta şiirlerimizden ezbere mısralar okuyacak kadar. Tabii bu keyfiyet, hepimizin hesabına çok hoşuma gitti. Şiir ve hikâye meraklıları da yok değil. Güzel yazma işimize, her şeye rağmen devam etmek lâzım.

Hasretle gözlerinden öper, seni Allah’a emanet ederim Ziya’cığım.

Cahit Sıtkı Tarancı (Ziya’ya Mektuplar)”

Yazma öğrenme alanının gereği olarak bu etkinlikte şu soruların cevaplarının öğrenci tarafından bulunup yazılması istenmektedir:

a) Mektup niçin yazılmış? Mektupta ne anlatılıyor?

b) Mektubun tarihi nereye yazılmış? Mektuba nasıl başlanmış? c) Mektup nasıl bitmiş?

d) Mektupta alıcı ve gönderen nereye yazılmış?

Okuduğunuz mektupla (Bir Mektup-Atalay Yörükoğlu) yukarıdaki mektubu karşılaştırarak iki mektubun benzer ve farklı yönlerini yazınız: Benzer yönler… Farklı yönler (6. Sınıf Türkçe Dersi Çalışma Kitabı, MEB Yay. , 2007: 104).

Beşinci etkinlikte : “Aşağıdaki mektuba ve açıklamalarına bakarak siz de bir mektup yazarak cevaplandırınız” denmiş ve sayfanın sol üst köşesinde “İnceleyiniz”

bahsediyor, mektubun gelişme kısmında şairlerin, bu arada Tarancı’nın çevrede tanınması ve sevilmesinden bahsediliyor, mektubun sonuç kısmında ise sevgi ve iyi dilekler yer alıyor” yapıldığı görülmektedir. Daha sonra “Yazınız” başlığı altında: “Mektubun konusu nedir?, Mektubunuza nasıl başladınız?, Mektubun tarihini nereye yazdınız?, Mektubunuzu nasıl bitirdiniz? “ başlıkları altında öğrencilerden mektup yazmaları ve yazarken de bu kurallara uymaları istenmiştir (6. Sınıf Türkçe Dersi Çalışma Kitabı, MEB Yay. , 2007: 105).

.

Yukarıdaki etkinliklerden anlaşıldığı gibi mektup yazmak yazma eğitiminin önemli araçlarından biridir. Öğrenci yazarak dilini daha iyi, güzel yazıp kullanabilecektir. Tarih atmayı, insanlara hitap etmeyi, veda etmeyi düşünüp yazarak hayata hazırlanacaktır. Bugün mektubun işlevselliği azalmış olsa da e-mail yazmayı ve göndermeyi daha çok tercih eden yeni nesiller aslında farklı biçimde bu işlevi sürdürmektedirler. Başlangıçta bir haberleşme aracı olan mektup nasıl ki zamanla bir edebi tür olarak gelişmişse e-mail de benzer bir gelişime sahip olabilecektir.

3.2.7. İLKÖĞRETİM 7. SINIF TÜRKÇE DERS VE ÇALIŞMA