• Sonuç bulunamadı

4. İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

4.2. İş Kazası ve Meslek Hastalıkları

4.2.2. İş Kazası Unsurları

5510 sayılı SSGSSK’na göre iş kazası sayılabilecek haller 6331 sayılı İSG Kanununa göre sınırlandırılmıştır. Bir kazanın iş kazası sayılabilmesi için 4 unsur bir arada olmalıdır. Bu unsurlar;

4.2.2.1. Kazaya uğrayanın sigortalı olması

5510 sayılı SSGSGK’na göre kazaya uğrayan sigortalı olması şartı bulunmaktadır. 5510 sayılı SSGSGK madde 6’da sigortalı sayılmayanların geçirdiği kazalar iş kazası olarak kabul edilmemektedir. Buna karşılık 6331 sayılı İSG Kanunun kapsamında kaza geçirenin sigortalı olması şartı aranmaz ve bu kanun kapsamında olanların geçirmiş olduğu kazalar iş kazası sayılır. Yargıtay kararlarına göre 5510 sayılı SSGSGK esas alınmaktadır51.

Hangi kişilerin sigortalı sayılacağı 5510 sayılı SSGSGK madde 4’te belirtilmiştir. 5510 sayılı SSGSGK madde 7’ye göre çalışanın işe başlamış olması sigortalı sayılacağından işveren tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmemiş olması çalışanı etkilemez. Herhangi bir kaza durumunda çalışan sigortalı olarak kabul edilir.

4.2.2.2. Kazalının hemen veya sonradan bedenen veya ruhen özre uğramış olması

İş kazasından söz edebilmek için kazazedenin kazadan hemen veya sonra bedenen veya ruhen bir özre uğramış olması gerekmektedir. Kaza sonrasında sigortalının uğramış olduğu zararın sosyal sigorta yardımlarının derece ve nitelik bakımından Kurumca sağlanmasını gerektirecek ölçüde olması gerekmektedir. Bu

50 Kılkış, İş Sağlığı ve Güvenliği, 12.

51 Dr. Öğr. Ü. Bülent Tatar, İstanbul Rumeli Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Hukuku ve Mevzuatı Ders Notları, 2019.

25

kazalara girmeyen gündelik hayatta her çalışanın karşılaşabileceği sıyrıklar, ufak yara ve bereler iş kazası olarak nitelendirilmemektedir. Bu ufak sıyrık ve yara bereler hariç diğer her türlü sakatlanma, körlük, yaralanma, yanık, beyin kanaması gibi iç organ kazaları da iş kazası olarak nitelendirilecektir. Bu bedenen kazaların yanında sigortalının uğramış olduğu ruhsal zararlar da iş kazası olarak değerlendirilecektir. Bunlara örnek olarak sürekli sinir bozukluğu, hafıza kayıpları, akıl hastalıkları iş kazası olarak nitelendirilecektir52.

“Sigortalının yaşadığı bedenen ve ya ruhen özrün de hemen veya sonra olması

gerekmektedir; eğer yaşadığı rahatsızlık önceden var olan bir hastalıktan kaynaklanmış gibi bir ihtimal varsa işverenin kusuru olgusunu ortadan kaldırabilir.” 53. 4.2.2.3. Sigortalının yer ve zaman itibariyle 5510/13. maddede sayılan hususlardan birine göre kazaya uğraması,

4.2.2.3.A. Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,

İşyeri kavramının kapsamı iş kazasının geçtiği kanun olan 5510 sayılı SSGSGK madde 11 esas alınarak belirlenmektedir. Kanunun bu maddesinde yer alan düzenleme ile asıl işyeri, bağlı işyeri, eklenti ve araçlarda ortaya çıkabilecek kazaların büyük bir bölümü iş kazası olarak geçmekte ve burada yaşanan kazalar sigortalı çalışana geniş bir koruma sağlamaktadır. Bu nedenle kaynağı ne olursa olsun sigortalının geçirmiş olduğu kaza, diğer unsurların da var olması halinde iş kazası olarak kabul görmesini sağlayacaktır54.

5510 sayılı SSGSGK madde 11’e göre ise “İşyeri, sigortalı sayılanların maddî

olan ve olmayan unsurlar ile birlikte işlerini yaptıkları yerlerdir.

İşyerinde üretilen mal veya verilen hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen işyerine bağlı yerler, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden veya meslek eğitimi yerleri, avlu ve büro gibi diğer eklentiler ile araçlar da işyerinden sayılır.”

İşyerini biraz daha açmak gerekirse;  İşin Yapıldığı Yer:

4857 sayılı İK madde 2’de işyeri tanımı detaylı olarak tanımlanmıştır. Tanım incelendiğinde herhangi bir ayrım olmadığından asıl işyeri denmesi uygun sayılmamaktadır. Çünkü her ne kadar mal ve hizmet üretimine yönelik teknik amacın gerçekleştiği esas alan gibi olsa da 4857 sayılı İK madde 2/2 ve 2/3 ile birlikte bir bütün oluşturur ve aynı hukuki sonuçlara tabi olmaktadır55.

52 Prof. Dr. Ali Güzel, Prof. Dr. Ali Rıza Okur, Prof. Dr. Nurşen Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku (İstanbul: Beta Basım Yayım Dağıtım, 2020), 374.

53 İçtihat Metni 10.Hukuk Dairesi 2018/1292 E.

54 Güzel, Okur, Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku, 367.

26  İşyerine Bağlı Yerler:

4857 sayılı İK madde 2/2’ye göre “ İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet

ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler… işyerinden sayılır.” Bu hükme göre bir işyerine bağlı yerlerden bahsedebilmek ve bu

yerlerin tek bir işyeri statüsünde olmaları için bu işyerleri arasında hukuki varlığın olması şarttır. Hukuki şart ise bu işyerlerinin aynı işverene ait olmasıdır.

İşyerine bağlı yerlerden söz edebilmenin bir diğer koşulu ise nitelik bakımından bağlılıktır. Nitelik olarak bağlılık ise belirli mal veya hizmet üretmek amacıyla yapılan işler arası bağlılığı yani işlerin birbirlerini tamamlamasını ifade etmektedir. İşyerine bağlı yerlerin bir diğer koşulu ise işin yönetimi bakımından bağlılıktır. Bunun anlamı ise; hizmet ve mal üretimlerinin kontrolünün tek noktadan olacak şekilde aynı yönetim altında örgütlenmiş bir biçimde olmasıdır56.

1. Eklentiler:

4857 sayılı İK 2’nci maddenin 2‘nci fıkrasına göre “İşverenin … dinlenme, çocuk

emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır.” Buradaki gibi ibaresi ile eklentiler

kanunda yazan ile sınırlı değildir. Örnek vermek gerekirse kanunda yazmayan otopark ve garaj gibi yerler de işyerine dâhil edilmektedir. Eklentilerin mutlaka işin görüldüğü yerde olma zorunluluğu da bulunmamaktadır57.

2. Araçlar:

4857 sayılı İK 2’nci maddenin 2’nci fıkrasında bütün araçları işyerine dâhil etmiştir. Burada işyerinde faaliyete yardımcı olan her türlü sabit veya hareketli araçlar işyerinden sayılmıştır. Bu araçların da işyerinin mülkiyetinde olma zorunluluğu yoktur58. 4.2.2.3.B. İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle kazaya uğraması

5510 sayılı SSGSGK 13. Maddesinin b bendinde yer alan “işveren tarafından

yürütülmekte olan iş nedeniyle” kavramı ile iş sözleşmeleri ile çalışan sigortalıları

amaçlamakta, maddede geri kalan hükümler ise bağımsız çalışanları (yürütülmekte olan iş sebebiyle) kapsamaktadır. Bu kanunun 13. Maddesinin a bendi ile işyeri içindeki, b bendi ile de işyeri dışındaki kazalar kapsama alanına alınmıştır. Kanunun bu bendi ile kaza işyerinde olmayıp işverenin sigortalıyı görevle işyeri dışında başka

56 Süzek, İş Hukuku, 195.

57 Süzek, İş Hukuku, 198.

27

bir yere göndermesi veya sigortalının işi dolayısıyla işyeri dışına çıkması halinde uğramış olduğu kaza iş kazası olarak sayılacaktır59.

4.2.2.3.C. Sigortalının, işveren tarafından görev ile başka yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda kazaya uğraması

5510 sayılı SSGSGK 13’üncü maddesi c bendi ile sigortalı çalışanın “işveren

tarafından görevle farklı bir yere gönderilmesi halinde, asıl işini yapmaksızın geçen zamanda” uğrayacağı bütün kazalar iş kazası olarak sayılacaktır. Maddede yazan

“sigortalının asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda” ibaresi ile bu zamanın nasıl kullanılacağı konusunda bir açıklama yapılmamış ve herhangi bir ayrıma gerek duyulmamıştır 60

4.2.2.3.Ç. Emziren kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda kazaya uğraması

4857 sayılı İK madde 74’te “Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını

emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kullanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.” ibaresi ile kadın işçilere hak tanınmıştır.

Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 2016/21 sayılı Kısa Vadeli Sigorta Uygulamaları Genelgesi’nde emzirme süreleri ve gidiş-geliş arasındaki geçen zaman dilimlerinde yaşanabilecek kazalar da iş kazası olarak belirtilmiştir.

Kadın işçinin bu süre zarfında yaşayabileceği kaza iş kazası olarak tanımlanmıştır.

Nitekim Yargıtay, kadın bir çalışanın süt izni içerisinde yolun karşısına geçerken bir arabanın çarpması sonucu hayatını kaybetmesini iş kazası olarak saymıştır61.

4.2.2.3.D. Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında kazaya uğramaları

5510 sayılı SSGSGK madde 13’e göre “Sigortalıların, işverence sağlanan bir

taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında” yaşadıkları kaza iş kazası olarak

sayılmıştır. İlgili kanun maddesi ile işçilerin toplu, münferit veya sürücü dışında tek kişi taşınmasında olacağı gibi, işveren tarafından sigortalıya tahsis edilmiş ve sigortalının kendisinin kullandığı araçla işe gidiş-gelişi arasında vuku bulabilecek kazalar da iş kazası olarak sayılmıştır62.

59 Güzel, Okur, Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku, 369-370.

60 Güzel, Okur, Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku, 370-371.

61 Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 1983 tarihli 328/652 sayılı kararı.

28

Burada bahse konu olan araç eğer işverene ait ise 5510 sayılı SSGSGK madde 11/2’ uyarınca işyeri kapsamına alınmıştır. İşveren bu aracın maliki olmak yerine aracın işverenin zilyetliği altında bulunması da yeterli olmaktadır63.

4.2.2.4. Kazada nedensellik “illiyet” bağının bulunması,

5510 sayılı SSGSGK 13. Maddesi iş kazası sigortalıyı engelli hale getiren olay şeklinde tanımlayarak iş kazasına nedensellik (illiyet) bağını iş kazasının unsurlarından biri yapmıştır. Bu durumda kazanın yaşanmış olması yeterli olmamaktadır; bu yaşanan kaza ile sigortalının yaşamış olduğu bedensel veya ruhsal zarar arasında bir ilişki olması gerekmektedir. Bu ilişki neden sonuç ilişkisi olarak tanımlanmaktadır64.

Nedensellik bağı sorumluluğun önemli bir öğesidir. Sigortalının yaşadığı zarar ile eylem arasında nedensellik bağının olması demek zararın o eylem sonucunda ortaya çıktığı diğer bir deyişle o eylem olmasaydı sigortalı herhangi bir zarara uğramayacaktı demektir65.

Benzer Belgeler