• Sonuç bulunamadı

İÇ GÜVENLİK YÖNETİMİNDE MEVZUAT FAKTÖRÜ

Belgede Stratejik iç güvenlik yönetimi (sayfa 177-181)

İç güvenlik yönetiminde mevzuat faktörü hem kolluk kuvvetleri hem de vatandaşlar açısından önemli ve gerekli olan yasal düzenlemeleri içermektedir. Yasalar herkes içindir. Kolluk kuvvetleri hükümet emir ve direktiflerini halka uygulatmaya çalışırken insan haklarından ve varsa anayasa kurallarından dışarı çıkmamalıdır. Bu bölümde iç güvenlik yönetiminde mevzuat faktörü incelenecek ve İnsan Hakları, Görevden Kaynaklı Suçlamalarda Yasal Koruma, Suç ve Suçlunun Finansmanını Engelleme ve Yasal Düzenlemeler alt başlıkları irdelenecektir.

5.11.1. İnsan Hakları

Soğuk Savaş döneminin sona ermesiyle beraber devletler artık uluslararası alanda tehdit beklemekten uzaklaşmış ve kendi iç güvenliklerinde yaşanan problemleri çözmeye yönelmişlerdir. İç güvenliği tesis etmekte ana öğe ve özne, insandır.

159 İnsanların güvenliğini sağlamada esas olan ise önleyici bir politika benimsemektir.

Önleyici suç önleme politikalarının benimsenmesi, olumsuzlukların meydana gelmesinin önüne geçerek vatandaşları korku ve endişeden uzak tutar. Böylelikle insanların günlük yaşamlarında güvende olduklarını hissetmeleri toplumsal refahın artmasını sağlar. İnsan güvenliğinin sağlandığı bir ortamı tarif etmek gerekirse; açlık sefalet ve hastalıklar sebebiyle ölmemiş tek bir çocuğun olmadığı, kitleleri etkileyen salgın hastalıkların gerçekleşmediği, işlerinden uzaklaştırılan insanların olmadığı ve özgürce kendini ifade edebilen insanların var olduğu ortam güvenli ortamdır. İnsan güvenliği; silahlarla sağlanabilecek bir güvenlik alanı değil, insan yaşamı ve haysiyetiyle ilgili bir endişedir. İnsan güvenliği evrensel bir endişedir; zengin fakir her ülkeyi her bölgeyi kapsar. İşsizlik, uyuşturucu, suç, kirlilik ve insan hakları ihlalleri gibi tüm insanları ilgilendiren ortak birçok tehdit vardır. Yoğunlukları dünyanın bir yerinden diğerine farklılık gösterebilir ancak insan güvenliğine yönelik tüm bu tehditler gerçektir ve büyümektedir. İnsan güvenliği, insan merkezli olmalı ve onların bir toplumda nasıl yaşadıkları ve nefes aldıkları, hayatlarına dair her türlü seçimi ne kadar özgürce uyguladıkları, pazar ve sosyal fırsatlara ne kadar erişebildikleri ve çatışma içinde mi yoksa barış içinde mi yaşadıklarıyla ilgilidir.

(United Nations, 1994: 20-30).

Birleşmiş Milletlerin insan güvenliğine yönelik çalışmaları günümüzde de devam etmektedir. Fakat dünya kaynaklarının eşit dağılmaması, bugün dünya nüfusunun sadece %25 gibi az bir kısmının yoksulluk sınırı üzerinde yaşaması insan güvenliğine dair sorunları canlı tutmaya devam etmektedir. Bahsedilenler ışığında değerlendirecek olursak gelişmiş, refah seviyesi yüksek devletlerde insana verilen değer de yüksektir. Gelir seviyesi düşük ülke ve bölgelerde suç oranlarının yüksek olması kaçınılmaz bir gerçektir. Mülki ve idari makamlar kolluk eliyle sağladıkları güvenlik ortamlarında asıl olanın insan olduğunu akıllarından çıkarmamalı ve güvenliğin tesisinde özne olan insanın hak ve ödevlerine saygılı davranmalıdır. İnsan haklarının olmadığı yerde güvenlik bitmiş, güvenliğin olmadığı yerde de insanlık bitmiş demektir.

160 5.11.2. Görevden Kaynaklı Suçlamalarda Yasal Koruma

Dünyanın her yerinde kolluk görevlileri görevleri gereği, görev esnasında ve olaylara müdahale ederken işledikleri ya da işledikleri iddia edilen fiillerle ilgili soruşturma ve yargılamaya tabi tutulabilmektedirler. Fakat kolluk görevlilerinin soruşturulması ve yargılanması genellikle çeşitli izinlere tabidir. Adli makamlar soruşturmaya başlamak için ilgili mülki veya yerel yönetim biriminden soruşturma iznini almalıdır.

İzin verilmemesi halinde kolluk hakkında soruşturma yürütülemez. Bu durumların sadece bir istisnası vardır. Eğer kolluk görevlisi personel ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren ağır bir suç işliyorsa ve işlerken suçüstü yakalanması durumunda izine gerek duyulmadan yargılamaya başlanabilir. Aynı şekilde adli görevleri yerine getiren adli kolluk görevlileri bu görevleriyle ilgili hatalarında izine ihtiyaç duyulmadan haklarında soruşturma açılabilir (Şen, 2019 Erişim Tarihi: 23.10.2020;

https://nij.ojp.gov/topics/law-enforcement/investigations Erişim Tarihi: 23.10.2020).

Kolluğun hukuki olarak güvencesinin olması, görevli memurların güvenlik hizmeti üretirken art niyetli insanlara karşı cesaretli olmasını ve çekingen kalmamasını sağlar. Diğer şekillerde olursa kolluk personeli yapılan her şikâyet ve başvuruda yargılanmaya başlar ve bu durum da kolluk personelinin işe karşı isteksizlik, korkaklık ve kaygı hali içine girmesine neden olur. Yargılama ne kadar çok olursa personel o kadar bıkkınlık yaşar ve boş vermişlik durumuna geçer, hal böyle olursa üretilmek istenilen güvenlik hizmeti verimli ve etkili olmaz.

5.11.3. Suç ve Suçlunun Finansmanını Engelleme

Kamusal alanda iç güvenliği tesis etmenin amacı, sosyal refahı maksimize etmektir.

Refahı maksimize etmenin yolu etkili caydırıcılıktan geçer. Suçlulara karşı uygulanacak yaptırımlar, mağdura verilen zarardan fazla olduğu zaman etkili bir caydırıcılık sistemi benimsenmiş olur. Organize suç kavramı, terörizmle iç içe geçmiş bir kavram olarak kabul edilmekte ve uluslararası boyutta incelenmektedir.

Her geçen gün organize suç örgütlerine bir yenisi daha eklenmekte ve bu örgütler kimi silahlı terör örgütleriyle de işbirliğine gitmektedirler. Bu durum hem organize

161 suç örgütlerinin hem de terörist grupların daha çok paraya hükmetmelerini ve parayı bulmak için daha çok suç işlenmesine neden olmaktadır (McCarthy, 2011: 1; Eide vd., 2006: 3-11).

Gerek terör örgütlerinin gerekse organize suç örgütlerinin varlıklarını devam ettirebilmeleri finansal olarak desteklenmelerine ve mali kaynak alabilmelerine bağlıdır. Suç örgütlerinin çağa ayak uydurabilmesi ve teknolojik gelişmeleri yakalayabilmesi, çeşitli eğitim ve silahlı faaliyetleri yerine getirebilmesi için daha fazla maddi kaynağa ihtiyaçları vardır. Birleşmiş Milletler suçun finansmanını, suça yönelik bir faaliyeti gerçekleştirmek için yasa dışı bir biçimde bilerek ve isteyerek fon sağlama ve toplama olarak tanımlamıştır. Suç örgütleri ve terörist gruplar yasal ve gayri yasal kaynaklardan aylık bağış ve aidat toplama, çeşitli yayın ve ticari emtiaların satışından gelir elde etme; her türlü kaçakçılık, haraç alma gibi kaynaklardan maddi güç sağlamaktadırlar. Yine bu örgütler yasal zeminde ekonomik faaliyetler yürütebilirler. Suçtan elde ettikleri gelirleri ticari işletmeler kurmakta kullanarak yasal yollardan para kazanmaya devam edebilirler. Hatta bu örgütlerden bazıları holdingleşecek kadar çok kazanç sağlamış ve uluslararası ortamda saygınlık sahibi olmuş ticari faaliyetler dahi yürütmüşlerdir. Kimliklerini şirketlerin arkasına saklamak, suçlular için suç gelirlerini ve yasa dışı faaliyetleri gizlemek maksadıyla uzun süredir tercih edilen bir yöntem olmuştur. Uluslararası finans sisteminin suç gelirlerini hareket ettirmek veya terörizmi desteklemek için fon toplamak veya taşımak amacıyla kötüye kullanılmamasını sağlamak maksadıyla, sistemdeki boşlukları ve zayıflıkları belirlemek önemlidir. Kara para aklama veya terörizmin finansmanı ile mücadele için zayıf önlemlere sahip herhangi bir ülke, tüm küresel finans sistemi için bir risk oluşturmaktadır (FATF, 2017: 25,37; Gürel, 2015: 15-17).

Suç ve suçluların finansmanını engellemek, suç örgütlerine örgütsel faaliyetlerini bitirmeleri maksadıyla yaptırılabilecek en ağır yaptırımlardandır. Finansal olarak gerilemeye başlayan örgüt; faaliyetlerini devam ettiremez, elemanlarına bakamaz hale gelir ve çıkar amacına dayalı olan örgütlerde bu durum çözülmelerin başlamasını sağlayabilir. Etkili ve yönetilebilir bir ekonominin varlığı örgütlere güç sağlarken finansal kaynakları azalmaya başlayan örgütlerde ise zayıflama ve güç kaybı başlar.

162 5.11.4. Yasal Düzenlemeler

İç güvenlik hizmetini üretmek ve sunmaktan sorumlu olan kolluk kuvvetlerinin görevlerini etkili bir şekilde yerine getirebilmeleri için çeşitli yasal düzenlemelere ihtiyaç duydukları aşikârdır. Vatandaşların huzur ve güvenini sağlamanın yolu, yasa koyucular tarafından çıkarılan kanunlara ve yasaklara uymaktan geçer. Yasal düzenlemeler günlük hayatı belirleyici olması konusunda kararlı ve açık ifade edilmiş olursa kolluğun işi de kolaylaşmış olur. Tüm sınırlamalar ve sınırlar açık ve net bir biçimde belirtilirse kamu düzeninin tesisi de o derece basit ve etkili olur.

Belgede Stratejik iç güvenlik yönetimi (sayfa 177-181)