• Sonuç bulunamadı

Hazır Giyim Sektöründe Kullanılan Antropometrik Ölçüler ve

2.1. Kavramsal Çerçeve

2.1.7. Hazır Giyim Sektöründe Kullanılan Antropometrik Ölçüler ve

Ölçü alma, bireye uygun giysi kalıbının oluĢturulması için birey üzerinden, çeĢitli araç ve gereçler yardımıyla vücut ölçülerini belirlemesi iĢlemidir (Ak, 2009, s. 32).

Vücut ölçülendirme iĢlemi, giysi üretiminin en önemli iĢlemlerinden birisidir. Vücut ölçülerinin belirlenmesinde en klasik yöntem mezura ve antropometrik tekniklerin kullanılmasıyla ölçü belirlemedir(Öndoğan ve diğerleri, 2007, s. 266).

Vücut ölçülerine göre kalıp elde etmek ve giysi üretebilmek için, ölçülere ve bu ölçülere iliĢkin tanımlamalara ihtiyaç duyulmaktadır (Uğur, 2006, s. 22). Ölçü doğru alındığı zaman elde edilen kalıplar vücuda uyum sağlamaktadır. Kalıpta olabilecek hataların önlenebilmesi için ölçülerin vücut üzerinde kontrol edilmesi gerekmektedir (ġener ve Atmaca, 2009, s. 62).

Statik vücut ölçüleri, vücut hareketsizken belirli standart pozisyonlarda alınabilen ölçülerdir. Statik vücut ölçülerine bakıldığında; yükseklik, geniĢlik, derinlik, uzunluklar (çevresel ve eğrisel uzunluklar), düĢüklükler, eriĢim uzaklıkları, çıkıntılar ve kiriĢlerden oluĢmaktadır (AktaĢ, 2008, s. 16).

Ġnsanlarda 300‟den fazla vücut ölçüsü alınabilirken bireyden bireye farklılık gösterdiği bilinmektedir. Önemli olan toplanmıĢ veya toplanacak olan değerlerin sayısının amaca uygun olarak saptanmasıdır. Veriler toplanırken temsil yeteneğinin yüksek olması için örneklem gruplarından çok sayıda ölçüm alınması gerekmektedir. Bunun içinde insan vücut ölçümü ile ilgili olan antropometri biliminden yararlanılması ve vücudun anatomik yapısının iyi bilinmesi gerekmektedir (Vural ve diğerleri, 2003, s. 310-316). Özellikle giysilerde uyum ve hareket serbestliği, estetik unsurlar ön plana alındığında kalıp formunun oluĢturulmasında, vücudun anatomik yapısı önemli olmaktadır (Vural, Civitçi ve Ağaç, 2001, s. 203).

Çocuk vücut üzerinden ölçü alınması sırasındaki statik duruĢ pozisyonları, hazır giyim sektöründe kullanılan antropometrik ölçüler ve açıklamaları aĢağıdaki Ģekillerde gösterilmektedir (ġekil 8-39).

8. GÖGÜS ÇEVRESĠ

Göğsün en geniĢ bölümünden çevre ölçüsüdür.

9. BEL ÇEVRESĠ

Belin yere paralel olarak alınan çevre ölçüsüdür.

10. BASEN ÇEVRESĠ

Basenin en geniĢ bölümünün yere paralel ölçülen çevre ölçüsüdür.

ġekil 8, 9, 10. Vücut üzerinde göğüs, bel ve basen çevresi ölçümü (Ġstanbul tekstil ve konfeksiyon ihracatçı birlikleri) (ĠTKĠP, 2009, s. 4)

11. ÖN GENĠġLĠK

Göğsün üstünden ölçülen kol birleĢim noktası arası ölçülür.

12. SIRT/ARKA GENĠġLĠK

Sırtın en geniĢ noktasından yere paralel alınan ölçüdür.

13. ARKA UZUNLUK

Arka yaka ortasından (7. omurga kemiği) bele kadar alınan uzunluk ölçüsüdür.

ġekil 11, 12, 13. Vücut üzerinde ön, sırt/arka geniĢlik ve arka uzunluk ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 4)

14. ARKA ORTADAN GÖGÜS UCU

7. omurga kemiğinden baĢlayıp göğüs ucuna kadar olan mesafe

15. ARKA ORTADAN ÖN UZUNLUK

7. omurga kemiğinden baĢlayıp göğüs ucundan devam edip bele kadar olan mesafe

16. OMUZDAN ÖN UZUNLUK

Ön omuz ile yakanın birleĢim noktasından bele kadar alınan uzunluk ölçüsüdür.

ġekil 14, 15, 16. Vücut üzerinde arka ortadan göğüs ucu, arka ortadan ön uzunluk ve omuzdan ön uzunluk ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 5)

17. OMUZDAN GÖĞÜS UCU

Ön omuz ile yakanın birleĢim noktasından göğüs uzuna kadar alınan uzunluk ölçüsüdür.

18. KARIN GENĠġLĠĞĠ

Bel hattından ölçülen ön bel ölçüsüdür.

19. 2. BEL ÇEVRESĠ

Belin 8 cm aĢağısından alınan ölçüdür.

ġekil 17, 18, 19. Vücut üzerinde omuzdan göğüs ucu, karın geniĢliği ve bel çevresi ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 5)

20. KOL BOYU

Omuz ucundan bileğe kadar ölçülen uzunluk ölçüsüdür.

21. PAZU ÇEVRESĠ

Kolun en geniĢ bölümünün ölçüsüdür.

22. BĠLEK ÇEVRESĠ

Kolun el ile birleĢtiği bölümün çevre ölçüsüdür.

ġekil 20, 21, 22. Vücut üzerinde kol boyu, pazu ve bilek çevresi ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 6)

23. BOYUN ÇEVRESĠ Boyun çevresinin ölçüsüdür. 24. KAFA ÇEVRESĠ Kafanın en geniĢ bölümünün çevre ölçüsüdür. 25. BASEN AÇISI

Basenin belden dıĢarı çıkıklığının açı cinsinden ölçülendirilmesi

ġekil 23, 24, 25. Vücut üzerinde boyun, kafa çevresi ve basen açısı ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 6)

26. OMUZ GENĠġLĠĞĠ

Omuz ucundan yakaya kadar alınan ölçüdür.

27. OMUZDAN OMUZA

Ġki omuz mesafesinin toplam ölçüsüdür.

28. OMUZ EĞĠMĠ

Omuz eğiminin açı/cm cinsinden ölçülendirilmesidir.

ġekil 26, 27, 28. Vücut üzerinde omuz geniĢliği, eğimi ve omuzdan omuza ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 7)

29. KOLTUK GENĠġLĠĞĠ

Bedende ön ve arka kol birleĢim noktalarının ara mesafesidir.

30. KOLTUK DERĠNLĠĞĠ

Arka yaka ortasından (7. omurga) kolun bedenle birleĢtiği noktaya kadar alınan uzunluk ölçüsüdür.

31. AYAK BĠLEĞĠ ÇEVRESĠ

Bacağın ayak ile birleĢim noktasının çevre ölçüsüdür.

ġekil 29, 30, 31. Vücut üzerinde koltuk geniĢliği, derinliği ve ayak bileği çevresi ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 7)

32. BOY UZUNLUĞU

KiĢinin baĢ dahil tabana kadar uzunluk ölçüsüdür.

33. YAN BOY

Belden ayak tabanına kadar alınan uzunluk ölçüsüdür.

34. ĠÇ BOY

Ayak tabanından ağa kadar ölçülen iç bacak boyudur.

ġekil 32, 33, 34. Vücut üzerinde boy uzunluğu, yan ve iç boy ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 8)

35. BALDIR

Baldırın en geniĢ yerinin çevre ölçüsüdür.

36. BELDEN DĠZ YERĠ

Belden diz hattına kadar alınan uzunluk ölçüsüdür.

37. VÜCUT DERĠNLĠĞĠ

Göbek ile poponun ara mesafesidir.

ġekil 35, 36, 37. Vücut üzerinde baldır, belden diz yeri ve vücut derinliği ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 8)

38. OTURUġ YÜSEKLĠĞĠ

Belden basene kadar (oturarak) alınan ölçüdür.

39. KALÇA DÜġÜKLÜĞÜ

Belden basenin en geniĢ bölümüne kadar ölçülen uzunluk ölçüsüdür.

ġekil 38, 39. Vücut üzerinde oturuĢ yüksekliği ve kalça düĢüklüğü ölçümü (ĠTKĠP, 2009, s. 9)

Gerekli ölçüler doğrudan birey üzerinden alınabileceği gibi temel ölçülerden (boy uzunluğu, göğüs çevresi, bel çevresi ve basen çevresi) bazı yardımcı ölçüler (arka koltuk geniĢliği, arka bel geniĢliği, arka kalça geniĢliği, arka yaka geniĢliği, arka yaka düĢüklüğü, kalça düĢüklüğü, ön koltuk geniĢliği, ön yaka geniĢliği, ön yaka düĢüklüğü) orantılar yardımıyla da hesaplanabilmektedir (Bayraktar, 2007, s. 30). Ancak giysi tasarımında sadece statik vücut ölçüleri yeterli olmamaktadır. Giysi yapısının belirlenmesinde insan vücuduna hareket kazandıran eklemler ve vücudun dinamik özellikleri göz önünde bulundurulmalı, bu ölçülerin alınmasında dinamik antropometriden de yararlanılmalıdır (AktaĢ, 2008, s. 16).

Ġnsan vücudu üzerinden alınan antropometrik ölçülerin incelenmesi sonucunda birçok vücut tipinin var olduğu saptanmıĢtır. Vücut tipleri arasında değiĢikliklerin olması vücudun değiĢik bölümleri arasındaki oranlarda da farklılıklar göstermesine neden olmaktadır. Her insanın vücudunun ölçü ve oranı kendi içinde değiĢiklik göstermektedir. Beden gruplamaları ve vücut oranlamaları yapılırken bu özellikler göz önünde bulundurularak gruplar belirlenmelidir (Ak, 2009, s. 35).

Vücut bölümlerinin oranlanmasında en sık kullanılan birim baĢ uzunluğudur. YetiĢkinlerde 1/8 baĢ oranı kullanılırken çocuklarda yaĢ grubuna göre bu oran değiĢmektedir (ĠTKĠP, 2009, s. 19). AĢağıdaki ġekil 40‟ta 0-15 yaĢ arası çocuklarda vücut oranlarını göstermektedir.

Çocukların vücut oranları, yetiĢkin vücut oranlarından farklılıklar göstermektedir. YaĢın ilerlemesiyle yetiĢkinlerin vücut yapısına doğru değiĢim gerçekleĢtiren çocuk ve genç vücutlar aĢağıdaki özellikleri göstermektedir;

 Tam boy ile karĢılaĢtırıldığında büyük bir baĢ

 Çeneden göbeğe kadar, yetiĢkinlerin vücuduna benzer uzunluk oranları  Tam boy ile karĢılaĢtırıldığında yetiĢkinlere oranla daha uzun bir gövde  Daha dar bir göğüs kafesi

 Tam boy ile karĢılaĢtırıldığında kısa kol ve bacaklar

 Çocuk vücutlarının geliĢimi süresince, sadece boyda ve ende değil, aynı zamanda orantılarda da değiĢim yaĢanmaktadır (MEGEP, 2007, s. 12-13).

2.2. Ġlgili AraĢtırmalar

Bu araĢtırmanın yürütülmesinde ve problemin çözümünde katkı sağlayacağı düĢünülen yerli ve yabancı kaynakların taranması sonucu ulaĢılabilen araĢtırmalardan bazıları özetlenerek tarih sırasına göre sunulmuĢtur.

Vural (1995); “Çocuk Giyiminin Ebeveynler Tarafından Algılama Biçimi ve Giysi Seçiminde Dikkat Edilen Noktalar” konulu çalıĢmada Ankara‟da bulunan yedi ilde ikamet eden 1-6 yaĢ arası çocukları olan 100 ebeveyne 30 soruluk anket uygulanmıĢtır. Çocuklarına giysi seçiminde annenin tercihlerinin ön plana çıktığı ve ebeveynlerin %72‟sinin çocuklarının vücut ölçümlerine dikkat etmeden alıĢveriĢ yaptığı, çocuklarının giysi ihtiyaçlarını yeni giysiler satın alarak giderdiklerini, satın aldıkları giysilerin uzun kullanım özelliğine sahip olmasını, giysileri oluĢturan kumaĢların doğal liflerden oluĢmasını istedikleri ortaya konmuĢtur.

Ece ve diğerleri (2004); “Diyarbakır ve Çevresi Okul Çocuklarında Boy Kısalığı, DüĢük Ağırlık ve Obezite Sıklığı” konulu araĢtırmada Diyarbakır ve çevresinde seçilen 23 okuldaki 9-17 yaĢ arası 3040 çocukta (yaĢ ortalaması 12.1±1.5 yıl; 2230'u erkek, 810'u kız) boy kısalığı ve obezite sıklığı araĢtırılmıĢtır. Çocuklara medikal, sosyal ve demografik özelliklerini içeren ayrıntılı bir anket uygulandıktan sonra boy ve ağırlık ölçümleri yapıldı. Erkek ve kızlarda, boy ve ağırlık persentil değerleri NCHS değerlerinden ve Ġstanbul'daki çocuklara ait değerlerden daha düĢük çıkmıĢtır. Çocukların kalabalık ailede olması, yatılı okulda olması ya da kırsal bölgeden olmaları boy kısalığı sıklığı üzerinde etkili olmadığı belirtilmiĢtir. Relatif ağırlığa göre 660 çocuk (%21,7) düĢük ağırlıklı bulunmuĢtur. Vücut

kitle indeksi (kg/m2) sonuçlarına göre 64 çocuk (%2,1) fazla kilolu, 30'u obez (%0,9) bulunmuĢtur. Erkek ve kız çocukları arasında boy kısalığı sıklığı bakımından anlamlı farklılık gözlenirken, obezite sıklığı erkek ve kızlarda eĢit bulunmuĢtur. DüĢük ağırlıklı çocukların oranı (relatif ağırlığa göre); kentlerde kırsaldan, kızlarda erkeklerden, evde kalanlarda yatılı okuyanlardan daha yüksektir. Sonuçlar geliĢmiĢ ülkeler ve ülkemizin batı bölgeleriyle karĢılaĢtırıldığında, obezite sıklığının çok düĢük, boy kısalığı ve düĢük ağırlık sıklığının yüksek olduğu görülmektedir.

ġimĢek ve diğerleri (2005); “Ankara‟da Bir Ġlköğretim Okulu ve Lisede Obezite” konulu çalıĢmada Ankara ili Mamak ilçesine bağlı bir ilköğretim okulunda ve lisede 6-17 yaĢ grubundaki 1510 çocuğun boy ve ağırlık ölçümleri yapılarak her çocuğun vücut kitle indeksi [VKI=Ağırlık/boy² (kg/m²) ] bulunmuĢtur. Dünyada sıklığı artan obezite, okul çocuklarının ve Ģehirde yaĢayan çocukların önemli bir sorunu olduğunu, veriler değerlendirildiğinde okulda obezitenin 12-17 yaĢ arasında 6-11 yaĢ grubu çocuklara göre daha sık gözlenmesi ergenlik döneminde, özellikle okul çocuklarında bu sorunun sıklığını ve nedenlerini ortaya koymaya çalıĢmıĢtır.

Uskun, Öztürk, KiĢioğlu, Kırbıyık ve Demirel (2005); “Ġlköğretim Öğrencilerinde Obezite GeliĢimini Etkileyen Risk Faktörü” adlı çalıĢmada Isparta ilinde 8-15 yaĢ arasında 38 kiĢiden oluĢan obez çocuk grubu ve 80 kiĢiden oluĢan normal çocuk grubu olarak iki adet kontrol grubu oluĢturulmuĢtur. OluĢturulan bu grupların diyet alıĢkanlıkları, aile yapısı ve demografik özellikleri ile ilgili bilgiler anket yolu ile elde edilmiĢtir. Uzun süre televizyon seyretme süresinin obeziteyi arttıran, uzun oyun süresinin obeziteyi azaltan faktör olduğunu ortaya koymuĢtur. Beslenme alıĢkanlıklarının ve fiziksel aktivitenin obezite oluĢumunda önemini vurgulamıĢtır.

Öztora ve diğerleri (2006); “Ġlköğretim Çağındaki Çocuklarda Obezite Prevalansının Belirlenmesi ve Risk Faktörlerinin AraĢtırılması” konusunda yapılan araĢtırmada ilköğretim çağındaki yüksek sosyoekonomik düzeyli çocuklarda obezite prevalansı ve obezite geliĢiminde risk faktörlerini ortaya koymaya çalıĢılmıĢtır. ÇalıĢmada Bakırköy ilçesinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı özel bir ilköğretim okuluna devam eden 6 ile 15 yaĢ arası toplamda 299 öğrencinin vücut kitle indeksi (VKĠ) için gerekli ölçümler yapılmıĢtır. Bu ölçümler sonrasında öğrencilerin velilerine anne-baba boy ve kiloları, beslenme alıĢkanlıkları, televizyon ve bilgisayar baĢında geçirilen süre, spor yapma sıklığı hakkında sorular içeren bir anket uygulanmıĢtır. Elde edilen veriler doğrultusunda

çocuklarda görülen obezite hastalığının yüksek ekonomik düzeyle iliĢkili olup olmadığı ortaya konmaya çalıĢılmıĢtır.

Üstün ve Çeğindir (2006); “Çocuk Giysi Tercihlerinin Çocuklar ve Annelerin GörüĢlerine Göre Değerlendirilmesi” konulu çalıĢmada 7-17 yaĢ arası çocuklar ve annelerinin çocuk giysi tercihlerine yönelik görüĢlerini tespit ederek değerlendirmek amacıyla Ankara‟da yaĢayan gönüllü 122 anneye ve onun 7-14 yaĢ arasında değiĢen 204 çocuğa anket uygulanmıĢ. AraĢtırma sonucunda cinsiyet farkı olmaksızın çocukların giysi satın alırken giysinin rengini, modelini, kullanım kolaylığını ve fiyatını çok önemli buldukları, popüler çizgi film kahramanlarının giyim tarzlarından oldukça etkilendiği sonucuna varılmıĢtır. Eğitim durumlarına göre fark olmaksızın annelerin, günlük giysi alırken çocuklarının zevk ve isteklerini önemsediği, çocuklara kıĢlık kıyafetlerde kadife ve yünlüleri, yazlık giysilerde penye ve bitkisel içerikli dokumaları, kumaĢ desenlerinde çiçekli ve film kahramanlarının resimlerinin olduğu desenleri seçtikleri tespit edilmiĢtir.

Koç ve Arga ġahinoğlu (2006); “0-6 YaĢ Arası Çocuk Sahibi Annelerin Çocuk Giysilerinde Tercih Ettikleri Süslemeler ve KarĢılaĢılan sorunlar” konulu çalıĢmada Ankara ilinde ikame eden 110 anneye anket uygulanmıĢtır. AraĢtırmanın sonucunda büyük bir çoğunluğunun çocuklarının giysilerini annelerinin aldıkları, tercih ettikleri giysilerde çocukların hareket kolaylığı sağlayabilecek olmasına özen gösterdiği, çocukların giysilerinin kolay temizlenebilir özelliğe sahip olmasına dikkat ettikleri bulgusuna ulaĢılmıĢtır. Çocuklarının giysilerinde kullanılan süslemelerinde çok aplike ile yapılan süslemeleri tercih ettikleri ve çocuk giysilerinde kullanılan süslemelerde boya baskı süslemeleri sorunu ile karĢılaĢtıkları ortaya çıkmıĢtır.

Koca ve Bölat Aydinç (2008); “11-18 YaĢ Arasındaki Ergenlerin Giysi Satın Almada ve Giysi Kullanımı Sırasında YaĢadıkları Sorunlar‟ konulu bu araĢtırmada 11-18 yaĢ grubu kız ve erkek ergenlerin giysi kullanımında yaĢadıkları problemleri ve giysi satın almada etkili olan unsurları belirlemek amacıyla Ankara ilinde öğrenim gören 200 öğrenciye anket uygulaması yapılmıĢtır. Yapılan araĢtırma sonucunda, çocukların giysi alıĢ veriĢine anneleriyle beraber çıktıkları, giysilerini mağazadan satın aldıkları, günlük hayatta en çok t-shirt ve kot pantolon gibi rahat giysileri giymeyi tercih ettikleri, giysi satın alırken karĢılaĢtıkları problemler içerisinde istedikleri modelleri bulamadıkları gibi bazı sonuçlara ulaĢılmıĢtır.

Neyzi ve diğerleri (2008); “Türk Çocuklarında Vücut Ağırlığı, Boy Uzunluğu, BaĢ Çevresi ve Vücut Kitle Ġndeksi Referans Değerleri” konulu araĢtırmasında; Türk

çocuklarının büyümelerinin değerlendirilmesinde kullanılabilecek güncel referans değerlerini saptamak ve bu verileri ABD çocuklarının güncel değerleri ile 30 yıl önce elde edilmiĢ yerel değerleri karĢılaĢtırma amaçlarını taĢımaktadır. ÇalıĢmada, sağlam çocuk polikliniğinde izlenen 2391 erkek ve 2102 kız çocuğunda elde edilen vücut ağırlığı, boy uzunluğu ve baĢ çevresi ölçümleri ile Ġstanbul‟un sosyoekonomik düzeyi görece iyi semtlerindeki okullara devam eden ve izlenen 1100 erkek ve 1020 kız çocuğundan elde edilen vücut ağırlığı ve boy uzunluğu ölçümleri değerlendirilmiĢtir. Her çocuk için ortalama ölçüm sayısı 0-5 yaĢ grubunda 8.2±3.6, 6-18 yaĢ grubunda 5.5±3.3 olarak belirlenmiĢtir. Tüm denekler sosyo-ekonomik durumu iyi ailelerin sağlıklı çocuklarından seçilmiĢtir. Doğumda ağırlık, boy ve baĢ çevresi verileri ailelerden alınan bilgiye dayandırılmıĢ ve bunun dıĢında tüm ölçümler eğitimli elemanlar tarafından yapılmıĢ. AraĢtırmacılar verilerin incelenmesinde ve persentil eğrilerin hazırlanmasında LMS yöntemini kullanarak belirlemiĢlerdir. Sonuçlar yüksek sosyo-ekonomik düzeyden Türk çocuklarının boy uzunluğu değerlerinin ABD çocuklarının değerleri ile benzer olduğunu ve çocuklarımızın daha önceki yerel değerlere göre daha uzun boylu olduklarını ortaya koyulmuĢtur. Vücut ağırlığı ve vücut kitle indeksi değerleri ise ergenlik öncesi yaĢlardan baĢlayarak yükselmekte ve toplumumuzda ĢiĢmanlık sorununun varlığına iĢaret ettiğini belirterek görece yüksek baĢ çevresi değerleri genetik bir özellik olarak yorumlanmıĢtır.

Üstün ve Çeğindir (2014); “Ön Ergen Çocukların Marka Tercihlerinin Ġncelenmesi” konulu bu araĢtırma 9-14 yaĢ arası çocukların markayı nasıl algıladıklarını belirlemek ve en fazla tercih ettikleri hazır giyim markalarını tespit etmek amacıyla Ankara‟da yaĢayan 400 kiĢiye 9-14 yaĢ arasındaki çocuklar ve velilerine görüĢme formu uygulanmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, markanın önemine çocukların %44‟ünün inandığı, markanın çocukların %35‟ine saygınlığı, %30‟una kaliteyi ifade ettiği, giysi satın alırken markanın isminden çocukların %63‟ünün etkilenmediği, markaların logosundan çocukların %37‟nin etkilendiği, %39‟nun etkilenmediği, çocukların bir markayı seçmedeki en önemli unsurun aileleri (%26) ve kendi tercihleri (%24) olduğu belirlenmiĢtir. Çocukların ilk tercih ettikleri hazır giyim markalarının sırasıyla LCW, Adidas ve Nike olduğu tespit edilmiĢtir.

Ağaç ve Harmankaya (2009); “Ġlköğretim Birinci Kadem Öğrencilerinin Giysi Tercihleri ve Giysi Satın Alma DavranıĢlarına Etki Eden Faktörler” adlı makalede ilköğretim birinci kademede öğrenim gören öğrencilerin giysi tercihlerini, giysi alımımdaki seçimlerini ve giysi alma davranıĢlarına etki eden faktörleri belirlemek amacıyla Ankara‟da bulunan özel ve devlet okullarının ilköğretim kademesinde öğrenim gören, 7-11 yaĢ arası 220 öğrenciye

hazırlanan anketler uygulanmıĢtır. Giysi satın almada en çok etkenin anneler olduğu, okul türü fark etmeksizin ihtiyaç duyulduğunda alıĢ veriĢ yapıldığı, renk tercihi olarak büyük çoğunluğun mavi rengini tercih ettiğini ve bu yaĢ grubundaki çocuklarda düğme iliklemede sorun yaĢadıkları için fermuarlı giysileri tercih ettikleri bulgularına varılmıĢtır.

Harmankaya ve Civitçi (2010); “6-16 YaĢ Arası Obez Çocukların Giyim Problemleri ve Örnek Model Tasarımları” konulu bu çalıĢmada, 6–16 yaĢ arası obez çocukların giyim konusunda yaĢadığı problemleri ortaya koyma amacıyla Ankara ili Çocuk ve Ergen Obezite Derneği‟ne kayıtlı hastalar arasından random yöntemi ile seçilen toplam 52 obez çocuk aracılığı ile elde edilmiĢtir. Anket uygulaması sonucu elde edilen bulgulara göre, alıĢveriĢlerde giysiler çocuk ve gençlerin bedenlerine ya çok dar ya da çok bol gelmekte olduğu, pantolonlarda belin sıkması, kalçanın ve ağ kısmının dar olması, fermuarın zor kapanması, gömleklerde düğmelerin zor kapanması, göğüs kısmının dar gelmesi, kolların koltuk altının dar gelmesi en önemli yaĢanan problemler olarak ortaya konmuĢtur. Belirlenen bu problemlere çözüm önerileri getirmek amacıyla çeĢitli giysi tasarımları geliĢtirmiĢtir.

Ersoy, Demirci ve Ersoy (2007); “Çocukların Tüketim DavranıĢlarına Anne-Babalarının Etkisi” konu çalıĢmada çocukların tüketim davranıĢlarına anne-babaların etkisini belirlemek amacıyla Ankara il merkezinde yaĢayan ve en az 6 yaĢında çocuğu olan 294 anne-babaya anket uygulanmıĢtır. ÇalıĢan anneler, çocuklarının ihtiyaçlarını satın alırken onların fikrini alma, çocuklarının yanlıĢ tüketim davranıĢlarında onları uyarma ve çocuklarının harçlıklarını nasıl değerlendirdiklerini kontrol etme konularında çalıĢmayan annelere göre daha duyarlı davranmaktadırlar. Anne-babanın gelirleri yükseldikçe çocukları ile birlikte alıĢveriĢ listesi yapma, çocuklarına alıĢveriĢ listesi yaptırma ve bu listenin dıĢına çıkmamaya özendirme konularında daha az istekli oldukları saptanmıĢtır. Çocuklarını ilköğretimden önce anaokuluna ya da kreĢe gönderen anne-babalar, göndermeyenlere göre reklâmların neden her zaman doğru bilgiler vermediğini daha fazla açıklamakta; çocuklarının ihtiyaçlarını satın alırken onların fikirlerini daha fazla almakta ve harçlıklarını nasıl değerlendirdiklerini daha çok kontrol etmektedir.

Çivitçi ve Harmankaya (2012); „6-16 YaĢ Arası Obez Çocukların ve Ergenlerin Giysilerinde Tercih Ettiği Özellikler‟ konulu araĢtırmada 6–16 yaĢ arası obez çocukların ve ergenlerin giysilerde tercih ettiği özellikleri belirlemek amacıyla Gazi Üniversitesi Hastanesi Endokrinoloji bölümünde kayıtlı hastalar arasından 6–16 yaĢ arası 52 çocuğa anket uygulanmıĢtır. Anket uygulaması sonucu 6–16 yaĢ arasındaki obez çocukların ve

gençlerin alıĢveriĢlerinde en çok giysinin beden ölçülerine uygun olmasına, hareketlerini engellememesine önem verdikleri, giysi türü olarak pantolonu, renklerden maviyi, elastik kumaĢ türünü tercih ettikleri belirlenmiĢtir. Pantolonlarda tercih edilen özellikler açısından bakıldığında kızlarda kot, erkeklerde cepli modeller öne çıkmıĢtır. Gömleklerde beden bölgesinin bol olması tercih edilmiĢtir.

BÖLÜM III

YÖNTEM

Bu bölümde, araĢtıranın yöntemi, evreni ve örneklemi açıklanarak, veri toplama araçlarının nasıl hazırlandığına iliĢkin bilgiler ile verilerin toplanmasında ve analizinde uygulanan istatistiklere yer verilmiĢtir.

3.1.AraĢtırma Modeli

Bu araĢtırmada, Ankara ilindeki 6-12 yaĢ arası obez çocukların ve ailelerinin görüĢlerini belirlemek amacıyla tarama modeline dayalı betimsel araĢtırma yöntemi kullanılmıĢtır. Tarama modeli, geçmiĢte olmuĢ veya halen var olan bir durumu var olduğu Ģekliyle betimlemek, değiĢkenler arasındaki iliĢkileri karĢılaĢtırmak ve belli bir zaman diliminde, veri toplamaya dayalı bir araĢtırma yaklaĢımıdır (Karasar, 2000, s. 43). Betimsel araĢtırmalar kullanılan tekniklere göre; anket, mülakat ve gözlem araĢtırmaları Ģeklinde sınıflandırılmaktadır (Kaptan, 1995, s. 52).

Bu araĢtırmada, 6-12 yaĢ arası obez çocukların ve ailelerinin giysi kullanımı ve satın alma sorunlarına yönelik görüĢleri anket araĢtırması yoluyla elde edilmiĢtir.

3.2. Evren ve Örneklem

AraĢtırmanın evrenini Ankara‟daki 6-12 yaĢ arası obez çocuklar oluĢturmaktadır. AraĢtırmanı örneklemini; Ankara‟daki Üniversite hastanelerinden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde Pediatrik Endokrin bölümünde obezite tedavisi gören 6-12 yaĢ arası çocuklardan tesadüfi yöntemle ulaĢılan 200 çocuk ve ailesi

Benzer Belgeler