• Sonuç bulunamadı

1. GİRİŞİMCİLİK

1.10. İç Girişimcilik Kavramı

İç girişimcilik mevcut bir işletme bünyesinde kendini iyi yetiştirmiş ve yeteneklerini ispatlamış kişilerin işletme içindeki diğer bireylerle

iletişim kurarak ve onlarla etkileşime geçerek mevcut girişimciliğin içinde ortaya çıkan bir girişimcilik türüdür. Bu girişimcilik modeli, girişimci bireylerin kendi yeteneklerini keşfetmeleri yoluyla ya da içinde bulundukları örgüt ve iş ağları tarafından ortaya çıkarılan bir girişimcilik türüdür (Top, 2006: 9).

İç girişimciler işletme bünyesinde girişimci karakterde olan, işletmenin karlılığına ve yararına olabilecek yenilikleri görerek bunları işletmenin diğer işletmeler ile rekabetini arttıracak eylemlere dönüştürebilecek insanlardır. Buradan hareketle iç girişimcilik, mevcut örgütte risk almaktan çekinmeyerek, satışlar aracılığıyla işletmenin rekabet gücünü arttırmayı, mevcut girişim içerisinde yeni

girişimsel eylemler ortaya koyarak örgütü yenilemeyi ve dönüştürmeyi hedefler (Soyşekerci, 2011: 101).

İç girişimcilerin yeni bir mal veya hizmet icat etmeleri gerekmemektedir. İç girişimcilikte önemli olan yeni fikir veya fırsatları işletmenin kar elde edebilmesi için eyleme dönüştürebilmektir. Bu eylemler işletmenin stratejisini ve vizyonunu değiştirmek yoluyla ya da yenilikler ortaya koyma şeklinde de gerçekleşebilir. Bu açıdan işletme içerisinde iç girişimciliğin üst yönetim tarafından desteklenmesi büyük önem taşır. Çalışana iş güvencesinin verilmesi, terfi sisteminin sağlıklı işlemesi, çalışanlara kar payı verilmesi, çalışanlara yeni fikirlerini geliştirebilmeleri için boş zaman tanınması ve yapılacak araştırmalar için mali kaynak sağlanması bu desteğe ilişkin uygulamalardan bazılarıdır (Kozak ve Yılmaz, 2010: 87).

İç girişimciliği benimseyen işletmeler yeniliği seven ve her türlü yeniliğe açık bir örgüt kültürüne sahiptirler. Burada asıl hedef işletme içi kaynaklardan faydalanarak yenilikçi bir ortam sağlamaktır. İç girişimciler girişimlerini mevcut bir işletmede meydana getirdikleri için ekonomik anlamda riske girmeden işletmenin kaynaklarından faydalanırlar ve bunun neticesinde de daha orijinal fikirleri ortaya koyabilecek çalışmalara imza atabilirler (Soyşekerci, 2011: 102).

1.10.1. İç Girişimciliğin Boyutları

İç girişimciliğin yedi boyutu bulunmaktadır (Ağca ve Kurt, 2007: 92):  Yenilik Yapma: Yeni mal ve hizmetler, teknolojiler ve yöntemler ortaya

koyma süreci,

 Risk Alma: Yeni fırsatlardan faydalanabilmek için kaybetme ihtimali bulunmasına rağmen yatırım kararları alarak stratejik faaliyetlerde bulunma,

 Proaktiflik: İşletmede özellikle üst yönetimin ilk girişimi başlatma konusunda öncü davranması,

örgütün sahip olduğu bağımsızlık,

 Yeni İş Girişimi Başlatma: Var olan işletmelerde yeni işler ve yeni özerk birimler ortaya çıkarılması,

 Kendini Yenileme/Stratejik Yenilenme: Amaç ve Stratejinin yeniden formüle edilmesi ve organizasyonel değişim,

 Rekabetçi Girişkenlik: Rakiplere karşı atak pozisyon alma, pazarda rakiplere meydan okuma.

1.10.2. Girişimcilik ve İç Girişimciliği Ayıran Özellikler

Girişimcilik ve iç girişimciliği birbirinden ayıran özellikler üzerine R.C. Shrader ve M. Simon (1997) tarafından yapılan çalışmalarda aşağıdaki gibi farklı özellikler ortaya konmuştur (Ağca ve Yörük, 2006: 169-170):

Tablo 3. Bağımsız Girişimcilik ve İç Girişimcilik Özellikleri Sermaye Bakımından

İç girişimler genellikle daha fazla sermayeye ulaşım imkanına sahiptirler. Ana şirketin yedek akçeleri ve amortisman giderleri iç girişimlerin yeni pazarlara girmelerini imkan vermektedir.

İç girişimler bağımsız girişimlere nazaran genellikle daha düşük maliyetle yabancı kaynak bulabilirler.

İç girişimlerin gereksinim duyduğu fonlar firmadaki politik karar mekanizmalarının yer aldığı bütçe süreçleri yoluyla sağlanmaktadır.

Bağımsız girişimler genellikle risk sermayesi firmalarının uzun dönemli sermaye taahhütleri tarafından desteklenmektedir. Bu sermaye akışı girişimlerin gelişim sürecinde de devam etmektedir.

Yönetsel Kontrol Bakımından

İç girişimler, ana firma tarafından çoklu inceleme seviyesine tabidirler.

İç girişimlerin sponsorları (ana firma), sıkı maliyet kontrolleri yaparak ve kısa dönemli kesin hedefler belirlemektedirler.

Bağımsız girişimciler oldukça fazla özerkliğe (otonomiye) sahiptirler Bağımsız girişimler genellikle bürokratik atalete maruz kalmazlar.

Bağımsız girişimler çok çabuk hareket etmeye müsait basit merkezi yapılara sahiptirler.

Yönetimsel Motivasyonlar Bakımından

İç girişim yöneticileri genel olarak başlatılan girişimle ilgili görevleri pek iyi karşılamazlar

İç girişim yöneticileri, girişimleri değişik yönlere çekebilecek farklı politik ve kurumsal amaçları dengelemek zorundadırlar.

İç girişim yöneticileri, girişim planına bağlılıkları bakımından sık değerlemeye tabidirler.

Bağımsız girişimciler girişimin sonucundaki başarıya odaklıdırlar, çünkü onların getirisi girişimin başarısına bağlıdır.

Bağımsız girişimciler başarılı olmak zorundadırlar çünkü onların iş hayatında yüksek ve sürekli zarar etme lüksleri yoktur.

Bağımsız girişimler daha açık ve kesin(mutlak) amaçlara sahiptir.

Personel ve fonksiyonel eğilimler

İç girişimler değişik fonksiyonel alanlardaki üst yöneticilere erişim kolaylığına sahiptirler

İç girişimciler pazarlama fonksiyonunu önemserler

Bağımsız girişimlerin üst yönetim ekipleri daha çok teknolojik altyapısı olan personelden oluşmaktadır.

Bağımsız girişimler, girişimsel yöneticilere daha yüksek erişim kolaylığına sahip olabilirler

İç girişimlere ana firma tarafından sağlanan İmkanlar

İç girişimler ana firmanın mevcut imkanları dolayısıyla düşük maliyetle etkili dağıtım sistemleri ve satış elemanlarına erişim kolaylığına sahiptir.

İç girişimler ana firmanın bir halkası olarak, girdi sağlayıcılar üzerinde daha fazla kontrole sahiptirler.

İç girişimler ana firmanın fazla kapasitesine erişim imkanından dolayı ölçek ekonomisinden yararlanmaktadırlar.

Kaynak: R.C. Shrader ve M. Simon(1997) akt Ağca ve Yörük, 2006: 169-170