• Sonuç bulunamadı

Geleneksel Yönetimin Denetim İşlevindeki Yetersizlikler

BÖLÜM 2: YÖNETİMDE PARADİGMA DEĞİŞİMİ VE DENETİM İŞLEVİNE

2.2. Geleneksel Yönetimin Denetim İşlevindeki Yetersizlikler

Bürokratik paradigmanın kamu yönetimine hâkim olduğu geleneksel yönetim anlayışında denetimin bir önceki başlıkta incelenen özelliklerinin, ortaya koyduğu birtakım sonuçlar vardır. Bu sonuçlar bugünkü anlamda denetim işlevinden beklenenleri vermediğinden denetim işlevinin yetersiz kaldığı noktalar olarak değerlendirilebilir. Nitekim denetimde dönüşümü sağlayan unsurlar irdelenirken karşılaşılacağı üzere geleneksel denetim işlevinin yetersizlikleri denetimde yeniden yapılanma ihtiyacının da doğmasına yol açmıştır.

2.2.1. Davranışsal Açıdan

Bürokrasinin beraberinde getirdiği merkeziyetçilik gereği yönetimin unsurları arasında en fazla önem atfedilen yönetimin denetim işlevidir. Denetim işlevine verilen önem kimi zaman onu araç niteliğinden ziyade amaç niteliğine büründürür. Merton’a göre amaçların yer değiştirmesi beraberinde örgütün yalnızca kendi işlerini yapması başka bir işle ilgilenmemesi sonucunu doğurur. Bürokratik yapıda aşırı denetim, aslında işlevsizliğe neden olmaktadır. Astlar açısından değerlendirildiğinde denetim sevimli olmayan bir durumken, üstler içinse bir görev niteliği taşımaktadır. Amaca ulaşma derecesinin tespit edilmesine yönelik bir denetim işlevi olması halinde de astların bu durumdan yakınmaları söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla geleneksel denetim işlevinde denetime duyulan ihtiyaç ile çalışanların denetime karşı aldıkları tavır bir ikilem yaratarak örgüt açısından olumsuz bir durum yaratmaktadır (Tortop ve diğ., 2010: 406). Diğer yandan geleneksel denetimde, kusur bulma, cezalandırma, korkutma gibi amaçların ön plana çıkması, denetim yapma dönemlerinin önceden bilinmesi veyahut tahmin edilmesi çalışanların davranışları üzerinde etki yaratmaktadır. Çalışanlar bütün işlerini bir kenara koymakta ve denetime hazırlık yapmakta, bu sürede asıl görevlerini ihmal edebilmektedirler. (Eren, 2006: 260).

Denetim işlevi çalışanlar üzerinde kendilerine güven duyulmaması algısına yol açmaktadır. Örgütsel işleyişte gizliliğin esas alınması, çalışanların hatalarını gidererek örgüte hareket kazandırma noktasında etkisiz kalmaktadır (Eren, 2006: 262).

Bunlardan yola çıkarak geleneksel yönetim anlayışının öngördüğü denetim anlayışı temelinde denetim işlevinin davranışsal açıdan çalışanları motive etme, yardımcı olma, denetimin korkulan bir mekanizma olmadığı yönünde bir algı yaratma noktalarında yetersiz kaldığını ifade etmek gerekmektedir. Ayrıca geleneksel denetim elemanlarında (müfettiş vb.) denetlenecek kurum ya da birimde yönetim sürecinde bulananların hepsine “suçlu ya da hırsız” algısıyla yaklaşması (Kişisel görüşme, 2011) da denetlenen-denetleyen ilişkisinde olması gereken karşılıklı iletişimi zedelemektedir. 2.2.2. Örgütsel Açıdan

Hiyerarşik örgüt yapısı beraberinde hiyerarşik denetimi getirdiğinden ve söz konusu hiyerarşik denetim de sadece hukuka uygunluk yönünden yapıldığından şekilci bir nitelik arz eder (Saran, 2004: 139). Dolayısıyla denetim işlevi şeklen yerine getirildiğinden, yönetimin amaçlarına ulaşma derecesini belirlemede yetersiz kalmaktadır.

Diğer yandan geleneksel yönetim anlayışının benimsendiği yönetimlerde kurallara aşırı bağlılık kamusal faaliyetlerin yerine getirilmesinde vatandaşların beklenti düzeylerinin dikkate alınmasından çok kurallara tamamen uyulmasını amaç edinmektedir (Saran, 2004: 123). Bu nedenle denetim işlevinde günümüz anlayışında önemli yeri olan kamuoyunun beklentilerini karşılama noktasında bunun denetim işlevi aracılığıyla gerçekleşmesi pek mümkün olmamaktadır.

Örgütsel açıdan bürokrasinin doğrudan vatandaş tarafından denetlenmesi söz konusu olmadığından (Sözen, 2005: 90) denetim işlevi kamuoyu denetimi noktasında da yetersiz kalmıştır.

Yine geleneksel denetim işlevinin amacından hareketle denetim sonrasında takdir, ödüllendirme, görevde yükselme gibi beklentiler içinde olan çalışanların ortaya konan eksiklikler temelinde bazı durumlarda cezalandırma bazı durumlarda soruşturmanın vuku bulması hizmet standardını düşürmekte, örgütsel açıdan bürokratik yönetimi de işlevsiz hale sokabilmektedir (Tortop ve diğ., 2010: 406).

2.2.3. Diğer Yetersizlikler

Daha önce ifade edildiği gibi geleneksel anlayışın denetim algısında “teftiş etme” hususu ağırlıktadır. Dolayısıyla teftiş anlayışına getirilen eleştiriler noktasında da denetim işlevinin yetersiz olduğu hususlar bulunmaktadır.

Denetim işlevini yerine getiren görevliler açısından mesleki güvencelerin olmaması, denetim sonucunda görüş belirtmede kimi zaman nesnel olmayan davranışlarda bulunulması, uygunluk denetimine aşırı önem verilmesi sonucu faaliyet denetiminin ihmal edilerek yolsuzlukları yaratan sistemin sonlandırılmasında yetersiz kalması, denetimin eğitim yönünün ihmal edilmesi, denetim raporlarının halka açık olmaması gibi hususlar (Güner, 2009: 213-214) denetim işlevinin diğer yetersizlikleri arasında gösterilebilir.

Sorumluluk açısından bakıldığında geleneksel yönetimde kamu yönetimi siyasilerce belirlenen politikaları uygulamakta, siyasilere karşı sorumluluk üstlenmektedirler. Kamu görevlileri hiyerarşik üstlerine, kamu yöneticileri hükümete, siyasal iktidar parlamentoya ve nihayetinde parlamento da seçimler yoluyla vatandaşa karşı sorumlu görülmektedir. Ancak bürokrasinin giderek büyümesi, aşırı uzmanlaşma bürokratik gücün denetlenmesini zorlaştırmış, geleneksel hesap verme mekanizmaları yetersiz hale gelmiştir. Kesin çizgilerle belirlenen hiyerarşik hesap verme sorumluluğu yetersiz ve etkisiz kalmıştır (Sözen, 2005: 88-89).

Denetim işlevinin yetersiz kaldığı bir diğer nokta hesap verme mekanizmalarından biri olan bütçe ve mali yapıda karşımıza çıkmaktadır. Geleneksel bütçe sisteminde madde sınıflandırması uygulaması nedeniyle kamu hizmetinde kullanılan girdilerin yasal düzenlemelere göre denetlenmesi yani girdiler üzerinden hukuka uygunluk denetimi ile yetinilmesi amaçlarla maliyetler arasında bir ilişki kurulmasını engellemektedir (Köse, 2007: 23). Bu nedenle denetim işlevinden beklenen amaçlara uygunluğun denetlenmesi noktasında geleneksel denetim işlevi yetersiz kalmaktadır. Amaçlarla maliyetler arasında bir analiz yapılması çalışmanın ileriki bölümlerinde inceleneceği üzere etkinlikle ilgilidir. Denetim işlevinin bu noktada etkinlik yönünden yetersiz kaldığı ifade edilebilir.

Geleneksel denetim anlayışında kurallara uygunluk beraberinde kırtasiyecilik, yöneticilerin ayrıntılara yoğunlaşması suretiyle kamusal hizmetlerin yeterince sağlıklı işlememesi, kamuda israf ve kötü işleyişi getirdiği noktasında eleştirilmekte (Köse, 2007: 69) bu hususlar da bir kez daha geleneksel denetim işlevinin işlevsizliğini ortaya koymaktadır.

Geleneksel yönetimin denetim işlevindeki yetersizlikleri özetlemek gerekirse, amacının hukuka uygunlukla sınırlı kalması, kapsamın daha çok mali işlemlerin hukuka uygunluğunun oluşturması nedeniyle dar olması, çalışanlar üzerinde onları geliştirici bir etki yaratmaktan çok ceza ve soruşturma algısıyla yeterince motive edici olmaması ifade edilebilir. Ayrıca, geleceğe yönelik rehberlik etme yetisinden uzak kalması, hizmet standardını düşürerek örgütü işlevsiz hale getirebilmesi, amaç-maliyet ilişkisin analiz etmemesi sonucu etkinliğe katkıda bulunmaması, amaçlara ulaşma derecelerini yorumlama niteliğinin olmaması gibi hususlar da geleneksel denetim işlevinin yetersizlikleri arasındadır.

Geleneksel yönetim anlayışında denetim işlevi kapsam açısından hukukilikle sınırlı, amaç açısından teftiş esaslı olarak korkutma, cezalandırma, soruşturma gibi amaçları ön plana çıkan, süreç açısından planlama, uygulama, raporlama aşamalarından oluşmakta olduğunu kısaca ifade edebiliriz. Rapor verildikten sonraki sürecin izlenmesi geleneksel denetimde bulunmamaktadır. Bu unsurlar etrafında şekillenen yönetimin denetim işlevi yönetim alanında meydana gelen değişimler karşısında kapsam, süreç, ilkeler, amaç ve denetim yaklaşımları açısından değişime uğramıştır. Bu değişimi ortaya koyabilmek için öncelikle yönetim alanında meydana gelen değişimin ne olduğu, niçin değişime ihtiyaç duyulduğunun incelenmesi ardından bunun denetim işlevine etkisinin değerlendirilmesi yerinde olacaktır.