• Sonuç bulunamadı

Doğum

Doğumda anneye süt gütürüyorduk. Höş pişirip götürüyorduk. Üstünü de yağlıyorduk. Çorba yapardık. Çocuğun ağzı sadeyağla açılırdı. Tuzla açarlardı. Şimdide anne sütü verilir.

Diş Buğdayı

Diş buğdayı vardı. Buğday kaynar, menengiç, kenevir, nohut, mısır içine karıştırılır, ve dağıtılır. Konu komşu çocuğa hediye getirir.

Sünnet

Sünnette yemek falan olmazdı. Gönlünden kopan para getirip takardı. Şimdi yemek yapan yapıyor.

Askere Uğurlama

Askere uğurlamada haşlık koyardık. Kömbe çeker, koyardık. Şimdi bisküvi filan konuluyor. Oklavadan çekme çekerdir, gidenlere götürürdük. Askeri yemeğe çağırırdık. Şebit ekmek ve yumurtadan kapama kızartılıp götürülüyordu. Askere tavuk haşlanır, kızartılır, götürülürdü. Şimdi de yemeğe çağırıyoruz.

Söz Kesme

Tas yapılırdı. Üzüm, fındık, fıstık, hediye konulur, bohçayla götürülürdü. Üzüm ve peynir şeker dağıtılırdı. Şimdi de çay veriliyor.

Nişan

Yemek olurdu. Kazanlarla yemek pişirilir, yedirirdik. Tas yapılır, götürülürdü. Üzüm ve peynir şeker dağıtılırdı. Nişan yoktu eskiden, yağlık bağlanıyordu.

Nikâh

Çeyiz Asma

Çeyiz asmadaki kızın akrabaları gelirdi. Hatta gelin geldiği gün çakılıyordu çeyiz. Gelin şurda duruyor, bir yandan da çeyiz çakılıyordu. Çeyiz asanlara yemek yediriliyordu. Şimdi düğünden önce gidiliyor. Orda oğlan evi gelenlere yemek yediriyor. Çay ikram ediyor.

Kına Gecesi

Kına gecesinde kız evi yemek yapar, kız başına gelenleri yemek yedirmeden göndermezdi. Çilli, köfte, çorba, fasulye, bulgur pilavı, pilavın üstüne kakırdak koyarlardı. Eveli bu yemek mutlaka olurdu. Hoşaf yapılırdı. Şimdi yok. İkindin şekere gidilirdi. Peynir şekeri dağıtılırdı. Hala var.

Düğün

Oğlan evi düğünde yemek pişirirdi. Çilli, topalak, kuru fasulye, çorba, bulgur pilavı pişiriliyor, yüzü yağlanıyordu. Yemekleri kadınlar pişirirdi. Şimdi düğün yemeği pilav pişiriliyor. Düğünden önceki gün bayrak dikilip, altına kurban kesiliyor. Eveli bayrak dikildimi yemek yediriyorduk. Şimdi de aynı bayrak dikilince yemek yediriyoruz.

Gelin geldimi kucağına bir oğlan bir kız çocuğu verilirdi. Böyle bir oğlun bir kızın olsun denilirdi. Gelinin eline bir ıbrık verilirdi. Bir eline de ayna gelin suyu döke döke içeri girerdi. Sonra ikindin bey donatılırdı. Camiye gidilir. Camiden gelince damat pijamasıyla gelirdi. Hoca dua edip damadın elbisesini giydirirdi. Şeker dağıtılırdı. Uşakları güreştirirlerdi, sonrada dağılırlardı. Akşam oldu mu yemek yenirdi. Yatsıda da bir dua yapılırdı, bey içeri konulurdu. Geri sabahta bey bozulurdu. Konu komşu herkes çağırılırdı. Herkes çerez getirirdi, oda da toplanırlardı. Yemek yenirdi. Çerez yenirdi. Bey bozulurdu.

Yüz Açımı

Yüz açımında şeker dağıtılıyor. Daha eveli üzüm dağıtılırdı. Sonra şeker dağıtılmaya başlandı. Akraba, hısım çağrılırdı. Herkes çokuşurdu gelirdi. Bir oğlan bir kız çocuğu oklavayla gelinin yüzünü açarlardı. Çocuklara töresi verilirdi. Para, çorap, mendil hediye verilirdi.

Düğün Haftası

Ölüm

Ölü evinde konu komşu akraba yemek getirir, dağıtır. Şimdide aynı yemek getirilir. Eskiden 5–6 gün sonra bir topalak yapılıp dağıtılırdı. Ağzının sabunu alınırdı.

Hotamış Doğum

Eskiden doğum yapan kadına yiyecek içecek götürülürdü. Yaz günü olursa guymak pişerdi. Hös pişerdi. Un çorbası, pirinç çorbası olurdu. İçecek olarak süt filan götürülürdü. Şimdi de aynı şeyleri götürürüz.

Çocuğun ağzı şerbetle açılırdı. Şimdi de şerbetle açılıyor. Zemzemi olan onunla yoksa sadeyağla da açılırdı. Kulağına ezan okunduktan sonra anne sütü verilirdi. Su verilirdi. Anne sütüyle de açılırdı.

Bebeğe hediye ne bilinmezdi de anneye işliklik, şu, bu, para ne olursa verirdik. Şimdi bebeğe hediye götürülüyor.

Diş Buğdayı

Diş bulguru yapardık. Bulgur kaynatılırdı. Üstüne de fıstık içi, fıstık içi, menengiç ekerdin, komşulara dağıtılırdı. Komşularda hediye getirirdi. Ya da birikilip yenirdi. Şimdi de aynı yapılıyor.

Sünnet

Yemek olmazdı. Sünnette para getirirlerdi. Hediye götürülürdü. Şimdi yemek yapan yapıyor.

Askere uğurlama

Askere giderlerden kendi çevremizde olanları yemeğe çağırırdık. Askere uğurlamada yumurtayla kapama pişerdi. On kuruşta haşlık konulup götürülürdü. Dönderme yapılırdı. Şimdi de yemeğe çağırırız.

Nişan

Nişana eskiden helva denirdi. Helvacı gelirlerdi. Nişanda kız evi yemek yapardı. Türkü çağrılır, eğlence yapılırdı. Konu komşu, akrabalar, herkes hediye alır, gelirdi. Şimdi yemek yok. Lokum, bisküvi dağıtılıyor.

Nikâh

Eskiden bir şey yoktu. Şimdi kız evi nikâha gelenlere hürmetini yapar. Çayını, şekerini ikram eder. Lokum, bisküvi olur.

Düğün hamamı Yok.

Çeyiz Asma

Çeyiz asmada kız evinden beş on kadın giderdi. Çeyizi çakarlardı. Oğlan evi gelenlere birer yağlık ufak birer hediye verirdi. Çeyiz asılırken oğlan evi ikramını yapar, yemek yedirirdi. Şimdi de aynı yemek yedirir, çayını verir.

Kına Gecesi

Kına gecesinde kız başı olurdu. Davetçi gezerler, herkesi buyur ederler, bir yere dolurlardı. Şimdi salon var. Eskiden ahırdaydı, çardaktaydı. Orada türkü çağırır, oynarlardı. Gelin kızı olan, para, başörtüsü, giysi koyar gelin kızın üstüne, bu şenlik olurdu. Kız evi aynı düğün yemeği hazırlardı. Çilli, köfte, keşkaf, fasulye, yapılırdı. Kızın kınasını yakarlardı, kız evi hazırladığı yemekleri herkese yedirirdi. Şimdi yok.

Düğün

Düğünde oğlan evinin yemeği fazla olurdu. Pilavı yormadan keşkaf, çilli, çorba, hoşaf yaparlardı. Düğün için 20-25 kadın davetçi gezerlerdi. Akrabalar düğün hazırlıklarına yardım ederlerdi. Cuma günü bayrak dikilip kurban kesilir, yemek yedirilir. Gelin alınırdı. Gelin arabasının böğründe gençler cirit oynarlardı. Gelin gelince ikindi namazından çıkınca hoca gelir, beyi donatırdı. Şeker dağılırdı. Güreş yapılırdı. Ertesi günde bey bozma olurdu. Yemek yenirdi.

Yüz açımı

Davet yapılır geline koca baş bağlarlar, onun üstünü de örterlerdi. Eveli bir ağla çocuğu yetirirler, eline bir okla verirlerdi, mani sayarlardı, oklayla yüzü açtırırlardı. Çocuğa hediye verilirdi. Gelin oynardı, buğday saçardık. Buğdaydan toplayıp katarlardı. “Gelinin elinden çıkan bereketli olur” derlerdi. Şeker ve üzüm dağıtılırdı.

Düğün Haftası

Eveli düğünden sonra el suyu dökülürdü. Ölüm

Ölü evi boş bırakılmazdı. Dua olurdu. Yemek getirirlerdi. Şimdi de aynı yemek götürülür.

Sazlıpınar Doğum

Eskiden doğumda anneye höş pişerdi, çorba, şeker helva pişerdi. Yaz günü koyun vakti olursa höşmerim pişerdi. Hediye götürülürdü, şimdiki kadar yoktu, ama bir başörtü ufak tefek hediye şu bu götürülürdü. Çocuğun ağzını açmak için anne sütü verilirdi. Şerbet verilirdi. Şimdi de aynı

Diş Buğdayı

Bulgur kaynatırdık, içine kenevir, nohut, menengiç, mısır konulurdu, dağıtırdık, herkes gönlünden ne koparsa getirirdi. Şimdi de aynı bulgur kaynatıyoruz.

Sünnet

Yemek filan yoktu eveli. Konu komşu akraba hediye getirirdi. Şimdi yemek veriliyor.

Askere Uğurlama

Asker davet edilirdi. Kapama kayfelti yapılır, götürülürdü. Kalbura bastı ve bişi yapılırdı. Askere hediye verilirdi. Hara verilirdi. Şimdide yemek daveti yapılır. Bisküvi,

Nişan

Nişana yağlık denirdi. Konu komşu akrabayı davet ederdik. Herkes kolundan ne koparsa hediye, para, işliklik, çorap getirirdi. Nişanda oğlan evi hediye getirirdi. Hediyeler götürülürdü. Kız evi yemek verirdi. Şimdi o adetler yok. Lokum, bisküvi tutuluyor.

Nikâh

Eskiden bir şey yoktu. Çay, kahve içilir, lokum, tatlı dağıtılır. Eskiden oğlan evi emmi yolu, dayı yolu, gardaş yolu olurdu, onu verirdi. Hediye verirlerdi.

Düğün hamamı Yoktur.

Çeyiz Asma

Çeyizde kız evinden gelenlere oğlan evi yemek verirdi. Şimdi de aynı verir. Çayını ikram eder.

Kına Gecesi

Kına yakılır, şeker dağıtılırdı. Kız evi yemek verirdi. Keşkaf, çorba, bulgur pilavı, çilli, köfte, hoşaf pişerdi. Kına gecesinde ikindin şekerci gelirlerdi, şeker ve kara üzüm dağıtılır. Akşam kız başıya gelenler yemek yerdi. Şimdi hiçbir şey yok.

Düğün

Düğün yemeği köfte, çorba, fasulye, bamya, hoşaf, çilli, bulgur pilavı üstü et ve patates yemeğiydi. Düğün davetine okuntu giderdi. Havlu ya da çit gelirdi, kumaşlar dağıtılırdı. Cuma günü bayrak dikilirdi. Bayrağın altına kurban kesilirdi. Şeker dağıtılırdı. Gelin alındıktan sonra ikindin bey donatılırdı. Şeker dağıtılırdı. Düğün ertesi sabahı da bey bozulurdu, oda da toplanılıp yemek yenirdi. Bu adetler kalktı. Bayrak dikiliyor, kurban kesilip yemek yediriliyor. Pazar günü de düğün yemeği yapılıyor.

Yüz Açımı

Bir yaşlı kadın gelir, geline baş bağlar, yüzüne duvak atarlardı. Yaşlı kadın bir çocuğun eline okla verirdi. Çocuk oklayla yüzü açardı. Gelin tüm içerdeki cemaatin küçüklü büyüklü elini öperdi. Kara üzüm ve şeker dağıtılırdı.

Düğün Haftası

Eveli dediğimiz gibi düğünden sonra bey bozulur, yüz açılırdı. Birde el suyu dökmeye gidilirdi. Hediye götürülürdü, onlarda geline hediye verirlerdi.

Ölüm

Ölü evine konu komşu, akraba yemek getirir, yedirir. Şerbet olur, şeker dağılır, gül suyu tutulur.

Türkmencamili Doğum

Eskiden doğum yapan anneye höş götürürdük. Yufka ekmeği suyun içinde pişirirdik, içi etli pişer, yüzü yağlanır, o gider. Pirinç çorbası, un çorbası, şehriye çorbası filan giderdi. Süt götürülürdü. Bal tereyağında yumurta götürülürdü. Şimdi süt, çorba, bisküvi gofret filan götürülüyor.

Eskiden çocuğun ağzı kızarmış yağla höşün yüzündeki yağla açılırdı. Şimdi şekerli su veriliyor. Şekerli su eskinden de verilirdi. Şimdi anne sütüyle de açılıyor.

Diş Buğdayı

Eskiden diş buğdayı vardı. Bulgur pişirilip dağıtılırdı. Şimdi de var. Bulgur pişiriliyor, çerez yoktu. Bulgurun üstüne nohut, fıstık, üzüm, kenevir, menengiç atılır, dağıtılırdı. Şimdi eve davet ediliyor. Hediye alınıp gidiliyor.

Sünnet

Eveli sünnette yemek yapan yapıyordu. Fakat pek yoktu. El yemeği yapılıyordu. Sünnette evel 5–10 kuruş para verirlerdi, ya da kap getirirlerdi. Şimdi para ve altın takılıyor şimdi gücü yeten yemek yapıyor.

Askere Uğurlama

Askere uğurlamada eskiden yemeğe davet olurdu. Fazlaca ayranlı çorba, köfte, çilli, keşkaf, kızartma, su böreği yapılırdı. Tas yapardık, sini çekerdik. Kuyruğundan tutma

Söz Kesme

Söz kesmek şerbet vardı. Şerbet şekeri atılırdı içi karanfilli. Lokum olurdu. Yemek vardı. Çorba, su böreği, köfte, patates ne bulursan, pilav tatlı olarak da sini olurdu. Şimdi pasta, çay, sütlü kahve, kola, meyve suyu her şey yapılıyor.

Nişan

O zaman nişan yoktu, “yağlık” denirdi. Eveli yemek verilirdi. Yemekleri kız evi yapardı. Ayranlı çorba, pilav, patates, fasulye, sütlü, çilli, köfte, hoşaf, su böreği olurdu. Yemek yendikten sonra ortaya bir şey serilirdi. Paralar ve hediyeler ona atılırdı. Elbiselik, başörtü, kıvrak, ayna, çerez, sini çekilirdi, aklına ne gelirse götürülürdü.

Şimdi nişanda yemek filan yok. Eve gelen olursa onlara yapan yedirin. Nişanda şimdi lokum, bisküvi, pasta, meyve suyu veriliyor.

Nikâh

Nikâhta bir şey yoktu. Şimdi çikolata, şeker tutuluyor. Düğün Hamamı

Bizde düğün hamamı yok. Çeyiz Asma

Çeyiz asma eveli yoktu. Gelinle beraber gelirdi. Kız evinden birkaç kişi gelir, evi döşerdi. Fazla çeyiz yoktu. Çeyiz asanlara oğlan evi yemek yedirirdi, aynı düğün yemeğinden. Şimdi çeyiz asmaya Perşembe günü gidiliyor. Orada yemek yerler. Çeyiz bittikten sonra çerez yedirirler. Çeyiz çakanlara para dağıtırlar. Birer patik, birer başörtüsü hediye verirler.

Kına Gecesi

Kına gecesinde kızbaşı olur. Türkü çağrılır, oynanırdı. Eskiden kına gecesinde aynı yemek yedirirlerdi. Çilli, köfte, keşkaf, çorba, hoşaf pişirilir, millet dağılmadan saat 10’da 12’de yedirilirdi. Kınacı gelirlerdi. Şeker dağıtılırdı. Şimdi kına gecesinde yemek yok. Hiç bir şey yok.

Düğün

Düğünde davetçi gezilirdi. Düğün davetinde tüm okuntu dağıtılırdı. Eskiden Perşembe günü oda daveti olurdu. Düğünde misafir götürecek olan odası olan kişiler davet

günü ikin namazından çıkınca cemaat gelir bayrak dikilirdi, dua yapılır, şeker dağılırdı, ondan sonra güreş olurdu. Bayrağın altına kurban kesilirdi. Bayrak günü akşam misafirlere yemek verilirdi. Şimdi de bayraktan sonra tirit yaparlar, herkes yer. Tirit olmazsa normal yemek yapıp yedirirler.

Düğün günü aynı çilli, köfte, keşkaf, hoşaf yapılırdı. Düğün yemeklerini karılar ihtiyarlar pişirirdi. Yemek yapan kadınlara “keyfeni” denirdi. Eskiden de şimdide aşçıya bir çorap bir havlu hediye verilir. Şimdi düğünlerde Pazar günü düğün yemeği yapılıyor. Salonda lokum, bisküvi dağıtılıyor, ya da pasta meyve suyu veriliyor.

Evelden gelinin başı bağlanırdı. Başına koca, altınlı tiril tiril gümüşlü baş bağlanır, yüzüne duvak duvanırdı. Bürgü bürünürdü. Gelin alınır, içeri konurdu. Gelin geldi mi bey donatma olurdu. Odanın önünde toplanılıp beyin arkası giydirilirdi, cirit oynanırdı, güreş yapılırdı, sonra çerez, şeker, fıstık, üzüm dağıtılırdı.

Düğünün ertesi günü bey bozma olurdu. Bey bozmada da sabah amcası filan kim olursa evine çağırır, beyi bozar aynı orda yemek yedirirler. Şeker dağıtılır, güreş olurdu. Bey donatma ve bey bozma âdeti günümüzde yapılmamaktadır.

Yüz Açımı

Yüz açımında herkes davet edilirdi. Gelini ortaya oturturlar, gelinin duvağını açarlar. Bir oğlan ya da bir kız çocuğunu çağırırlar, onun eline bir oklava verirler, çocuk oklavayla duvağı kaldırır. Gelinin saçının önüne iki kekil keserlerdi, sürme çekilirdi. Altınlı baş vurulurdu. Gelin herkesin uşağın çocuğun elini öperdi. Şeker ve çerez dağıtılırdı. Şimdi yok. Fakat yüz açımı yapılıyor, toplanıp oynuyorlar, çerez dağıtılıyor. Çay veriliyor.

Düğün Haftası

Eskiden kız evi oğlanı yemeğe çağırır, orda yüzük takarlar, sadece oğlan ve sağdıçlar gider. Sonra damat sofradan kalkmazdı, bir şey isterdi, hediye verirlerdi. Gelin akrabalara el suyu dökmeye giderdi. Leğen, ıbrık, peşkir ellerinde giderlerdi. Hediye götürürlerdi. Ellerini yıkatıp hediyeyi verirlerdi. Onlarda geline hediye verirlerdi. Şimdi

Ölüm

Ölü evine akraba konu komşu yemek getirirdi. Şerbet ve şeker dağıtılırdı. Şimdi de aynı.

Ölümün birinci haftasında ölü evinde ayranlı çorba yapılıp herkese dağıtılıyordu. Şimdi yok.

Üçhüyük Doğum

Doğum yapan anneye höş pişirirdik, yüzü tereyağlı onu götürürdük, yumurta pişirirdik tereyağlı. Süt pişirir, içine dörtte şeker atar, götürür, içirirdik. Şimdi de tereyağlı yumurta yapıyorlar, höşmerim yapıyorlar, götürüyorlar.

Çocuğun ağzını açmak için höşün ya da yumurtanın yağından 2–3 çay kaşığı verirlerdi. Sadece tereyağını eritip sızdırıp onu verirlerdi. Üç ezan okunasıya anne sütü verilmezdi, o yağla yatardı. Birde şekerli su verirlerdi, ya da kara üzümü ezerlerdi, temiz bir tülbentin içine koyarlardı, çocuğun ağzına sormuk verirlerdi.

Anneye ve çocuğa bir giyecek olursa altına bir şeker filan koyar, götürürdük. Şimdi çok her şey gidiyor.

Diş Buğdayı

Çocuğun dişi çıktığımıydı bulgur pişirirdik. İçine nohut, kenevir, menengiç atar, komşulara verirdik. Komşular para, boncuk, tabak, filan kolundan ne koparsa verirlerdi.

Sünnet

Sünnette para götürürdük, olursa şeker götürürdük. Eskinin delik paraları olurdu, birer kuruş onları atardık çocuklara. Çoğaldıkça çoğaldı. Şimdi altın takıyorlar. Şimdi yemek yapan yapıyor, eveli yoktu. Düğün yemeği yapıyorlar. Etli ekmek yapıyorlar, ya da annem babam günü yemeği çilli, köfte yapıyorlar.

Askere Uğurlama

Askere uğurlamada evelden asker davet olurdu. Tas yapardık, kuyruğundan tutma yapardık, koyardık bir tasa, üstüne de ya bir çorap ya bir atlet koyar, parada alır götürürdük, uğurlardık. Evelden dönderme de yaparlardı. Yumurtayı kırarlardı, unla karıştırırlardı. Yufkayı ikiye bölüp yağa koyarlardı, “dönsün gelsin” derlerdi, yumurtayı

koyarlar, götürürlerdi. Şimdi yine yemeğe davet ediliyor. Şimdi bisküvi, pasta çıktı, çoğaldı, yine yakın akraba, hısım olan bisküvi filan eletmiyor. Sini yapıyor, tas yapıyor.

Söz Kesme

Söz kesmede tatlılık götürürdük, altın götürürdük, çeyrek yahut büyük altın. Bilezik götürürdük, yakınlarımıza şeker, lokum, bisküvi götürülürdü. O söz kesilirdi, lokum, bisküvi şeker yenilir, gelinir. Sözde kalın alacam derlerdi. Kalın alınırdı. En çok 600-700 liraydı. Onu kız evine yatırırdı, oğlan evi. Sonra o parayla oğlan evi ve kız evi pazarlığa giderdi, alış veriş yapılırdı. Sözde şerbet içilirdi.

Nişan

Nişan yoktu eskiden yağlık bağlanırdı. Köylere davetçi giderdik. Kız evi davar keserdi, yemek hazırlanırdı. Çilli, köfte, keşkaf, fasulye, ayranlı çorba pişerdi. Kız evine kadar misafir varsa ağırlardı. Ortaya bir örtü serirlerdi. Yağlık kayıtı onun üstüne atılırdı. Gelenler 5–10 kuruş para, mecit altın, şeker, elbise, başörtü, ayakkabı filan hediye getirirdi. O örtünün üstüne gösterilerek atılırdı. Yağlık kalktı. Yağlık şimdi nişan oldu. Kız evinde bir şey olmuyor. Oğlan evi şekerini, bisküvisini, lokumunu getiriyor. Çalıyorlar, çağırıyorlar o şeker, lokum, bisküvi dağıtılıyor. Sonra da para ve takı takıyorlar.

Nikâh

Nikâhı kıymaya gelirlerdi. Bir şeker, lokum tutardın. Nikâhı kıyarlardı. Oğlan evinden gelenler kalın denirdi, minderin döşeğin altına biraz para koyarlardı. Araya da bir poşu, bir şalvarlık konur, giderlerdi. Şimdi yok. Adet çoğaldı.

Düğün Hamamı Düğün hamamı yoktu. Çeyiz Asma

Eskiden çeyiz asmaya gidilmezdi, gelinle beraber giderdi. Gelenlere oğlan evi yemek yedirirdi. Şimdi ev çakmaya geliyorlar. Ne kadar kişi gelirse oğlan evi onları ağırlıyor. Sonra çeyiz çakmaya gelenlere bahşiş verirler. Çay verilir.

Kına Gecesi

Kına gecesine kızbaşı denirdi. Kadınlar teft ile türkü söylerler, herkeste oynardı. Gece 12’de davulcuyu önlerine alırlardı. İkide teftçi köyde halay çekerlerdi Köyü tüm dolanırlardı. Kına yakarlardı geline. Şeker dağıtılırdı. Kız evi kız başına gelen tüm herkese çilli, köfte, keşkaf pişirir, yedirirdi. Şimdi kalmadı o adetler.

Düğün

Düğünde bizim günümüzde çilli, köfte, keşkaf yapılırdı, fakir olsa fukara olsa da yapardı. Düğün daveti okuntu ile olurdu. Okuntu âdeti devam etmektedir. Cuma günü bayrak dikerlerdi. İkindin namazından çıkarlardı, cemaat gelirdi. Hoca dua ederdi. Bayrağı dikerlerdi. Bir tepsi şeker dolurdu, o şeker dağıtılırdı. Bayrağın altına kurban kesilirdi. Bayrak dikileceğinde oğlan evi et-ekmek hazırlar, bayrak dikene yemek verirdi. Bayrak dikildiğinde ne kadar kişi varsa oğlan evi onları ağırlar, şimdi de aynı adet var.

Eskiden gelini çıkarmadan önce gelinin başını bağlardık. Yüzüne bir duvak verirdik, elbisesini giydirirdik, çıkarırdık. Gelin geldikten sonra ikindin bey donatma olurdu. Beyi donatmaya gelirlerdi. Bey pijamasını giyerdi, elbisesini alır, hocaya verirdi. Hocaya şeker koyarlardı, üstüne bir havlu bir ayna. Hoca dua ederdi, beyin elbisesini giydirirdi. Havluyla aynayı alır, şekeri de dağıtırdı. Bey herkesin elini öperdi. Güreş yaparlardı.

Birde bey bozma olurdu. Düğün ertesi sabahı amcasının evine ya da bir oda da toplanırlardı. Yemek yedirilirdi. Çerez çetnevir konulurdu. Gelenler tüm birer tabak çetnevir getirirdi, orada yerlerdi beyi bozarlardı. Bu adetler şimdi yok.

Yüz Açımı

Yüz açımında bizlerin gününde al duvağımız vardı, duvak bağlarlardı, baş bağlarlardı. Yüz açımında da gene aynı hısım, akraba, konu komşu toplanırdı. Ortaya bir yastık koyup gelini yönü kıbleye bakacak şekilde oturturlardı. Yüzünü örterler, kekil, zilif kesilirdi. Bir oğlan çocuğu duvağı açtırırlardı. Peynir şeker dağıtırlardı. Gelin herkesin eline öperdi. Türkü çağırırlar, oynarlar, para takarlardı. Gelinin avucuna buğday verirlerdi, gelin oynadıkça buğdaylar dökülürdü. Millet toplardı. “Tohumun içine atalımda, bereketli olsun, tavuklara atalım, çok yumurtlasın” derlerdi. Günümüzde de şeker dağıtılıyor.

Düğün Haftası

Eskiden el suyu dökmeye gidilirdi. Gelin akrabaları elinde leğen ve ıbrıkla gezer ellerini yıkatır, hediye verirdi.

Ölüm

Ölüyü kaldırırlar. Ağıt kururlardı. Konu komşu, akraba yemek getirir, onu yerdik. Şerbet dağıtılır, şeker tutulurdu. Günümüzde de aynı.

Ek 4: Kutsal Günlere İlişkin Besinler

Benzer Belgeler