• Sonuç bulunamadı

II. İKİNCİ BÖLÜM: İSLÂMÎ DÖNEMDE KAYS AYLÂN

8. Gazveler

“Gazv” kelimesinin sözlük anlamı “istemek, kastetmek, niyetlenmek”tir. Bu kelimeden türeyen “gazve” ve çoğulu “gazavât” terimleri “akın, saldırı, savaş” manalarında kullanılmıştır. Istılahta ise gazve, çok veya az askerle Hz. Peygamber’in (sav) bizzat yönettiği savaşların ya da çapışma olmasa dahi başka maksatla gerçekleştirilmiş hareketlerin genel adıdır. 747

Hz. Peygamber (sav) pek çok gazve gerçekleştirmiştir. Bu gazvelerin sayısı ihtilaflıdır. İbn Hazm bu gazvelerin 25 tane olduğunu söylemiştir. 748 Hz. Peygamber’in (sav) yaptığı gazvelerin sayısının 29 olduğu da aktarılan rivayetler arasındadır. Uhud Gazvesi hâriç 28 gazve başarıyla sonuçlanmış, dolayısıyla belirlenen hedefler hayata geçirilmiştir. Bu gazvelerden 16’sında fiilî olarak herhangi bir savaş veya çatışma çıkmamış dolayısıyla insan kaybı olmamıştır. 29 gazveden 13’ü Mekkeli Kureyş müşrikleriyle yapılmıştır. 749 Bunlardan Kays Aylân üzerine gerçekleştirilenlerin sayısı 9’dur. Bunlardan 3’ü Gatafân kabilelerine “Zûemer Gazvesi Benî Gatafân’a, Zâtürrikâ Gazvesi Enmâr ve Sa’lebe’ye, Gâbe-Zûkared Gazvesi Fezâre’ye yönelik düzenlenmiştir. 2 gazve “Karkaratülküdr ve Benî Süleym gazvesi” Benî Süleym kabilesine, bir başka 2 gazve “Huneyn ve Tâif gazveleri” ise Hevâzin ve Sakîf kabilesine yönelik gerçekleştirilmiştir. 750 Başlıca Zâtürrikâ', Hendek, Gâbe (Zûkared), Hayber, Mekke'nin Fethi, Huneyn, Tâif Kuşatması751 gibi gazvelere rivayetler açısından bakılırsa, Zâtürrikâ 4, Hendek 4, Gâbe (Zâkared) 1, Hayber 72, Mekke'nin Fethi 52, Huneyn 20, Taif Kuşatması 3 olmak üzere ismi geçmeyen savaşlarla birlikte gazvelere dair toplamda 226 rivayet mevcuttur.752

747 Algül, Hüseyin, “Gazve” DİA, XIII, İstanbul, 1996, 488-489. 748 İbn Hazm, s. 52

749 Mahmudov, s. 20. 750 Mahmudov, s. 21. 751 Öztürk-Bayka, s. 5. 752 Öztürk-Bayka, s. 8.

29 gazveden 9 tanesinin Kays Aylân ile yapılması dikkate değer bir husustur. Ek olarak Huneyn savaşının ardından dağılan Kays Aylân kabileleriyle iki farklı noktada çarpışma olduğundan Tâif Gazvesi ve Evtâs Gazvesi şeklinde bir ayrıma gidildi. Bu nedenle çalışmamızda Kays Aylân ile yapılan Gazve sayısı 10 gazve olarak ele alınmıştır. Gatafân, Hevâzin, Âmir b. Sa’saa ve Sakîf gibi Kays Aylân kabileleri uzun bir süre İslâm’a direndiğinden Arap-İslâm tarihinde gazve ve çatışmalar konusunda Kays Aylân ve diğer kabilelere dair yığınla bilgiye ulaşılmaktadır. Bunları belirli bir filtreden geçirerek sunmaya özen gösterdik.

8.1. Benî Süleym Gazvesi

Hicretten 27 ay sonra Cemaziyelevvel ayının 6. Günü Buhrân’da bulunan Benî Süleym’e yahut Süleym ve Kureyş toplanmasına753 karşı sefere çıkıldı. Bir rivayette Füru nahiyesi taraflarında Hicaz’ın Bahreyn ve Maden bölgesinde754 veya Buhrân el- Füru taraflarında bir yerdir. Medine ile Füru arasında 8 konaklık mesafe vardır. Rasûlullâh (sav) Benî Süleym’den orada büyük bir topluluğun toplandığını söylemişti. Kendi yerine Medine’de İbn Ümmü Mektûm’u bırakarak ashabından 300 kişiyle Buhrân’a yürüdü. Onların dağınık olduğunu haber aldı. Herhangi bir çatışma olmadan Medine’ye Cezmaziyelevvel ayından Rebîülevvel ayına kadar bir ay ikamet edip döndüğü755 veya 15 gün sonra döndüğü aktarılır.756

Süleym, Kays Aylân arasında düşmanlık rengini belli eden birinci kabiledir. Maûne hadisesiyle bu açıktır. Ancak İslâm’ı aynı zamanda Kays Aylân kabileleri arasında ilk kabullenenlerden biridir. Toplanma ve kalkışma hareketlerine en çok kalkışan kabile olmuş, her seferinde şansını denemiştir.

8.2. Küdr Gazvesi (Karkaratülküdr)

Savaşın ismini aldığı Karkaratülküdr, Benî Süleym’in ikamet alanı olan Ma’deni tarafında Ma’ûne seddinin arkasında Arhadiyye yakınlarında bir yerdir.

753 Beyhakî, II, 439 754 Beyhakî, II, 439 755 Beyhakî, II, 439 756 İbn Sa’d, II, 34.

Ma’deni ve Medine arası 8 konaklık bir mesafedir.757 Bu yer meydana gelen hadiseye isim vermiştir.

Bedir’den döndükten758 sonra Ramazan ayının sonunda hicri ikinci yılın Şevval başında759, miladi 624 Mart-Nisan ayında olmuştur. Farklı bir görüşe göre h. 3. yıl Muharrem ayında meydana geldiğini söyleyen Vakıdî miladi 624 Haziran- Temmuz ayında olduğunu söylemiştir.760 İkinci yıl Şevval ayının başında Bedir gazvesine çıkıldığı onunda Medine’ye dönüldüğü de söylenir.761 Hicretin 23. Ayında Muharrem ayının on beşinde Karkaratülküdr adı verilen bu gazve gerçekleşti.762

Bedir karşılaşmasında sonra Bedir’de Gatafân ve Süleymliler birleşmişlerdi. Süleym ve Gatafân büyük tehdit oluşturmuştu. Gatafân’ın Süleymoğullarının el-Küdr diye bilinen suyunun etrafında toplandığı haberi Medine’ye ulaşmıştır. Süleym- Gatafân başkaldırması, Medine’ye saldırı düzenleme hazırlığı içine girmeleri Rasûlullâh (sav) Kays Aylân birlikteliğine müdahale etmesini gerekli kılmıştı. Bir görüşe göre Muhammed b. Mesleme’yi763 başka bir görüşte İbn Ümmü Mektûm’u yerine vekil bırakarak, Bedir dönüşü 7 gece geçmeden 450764 kişilik bir müslüman birlikle Süleym üzerine yürüdü. El-Küdr’deki Zu’l-Kassa ve Zu Amr istikametindeki suyun kenarına vardı. Kimse bulamamış, oradaki davarların otlatıldığını görmüştü. Süleym çobanlarıyla karşılaştılar.765 Toplanmaya dair sorulan soruya “Bilgimiz yok, biz develeri sulayan gençleriz” dedi. Rasûlullâh (sav) da o develeri ganimet olarak aldı. Ganimet alınan develer 500 kadardır. Medine’ye üç mil uzaklıkta Sırar denilen yerde bölüştürdü. 500 deve ganimeti katılan 200 kişiye pay etti. Humus çıkarılınca her birine 2 deve düştü. Köle Yesar da Rasûlullâh’ın (sav) payına düştü. Ciddi bir çatışma olmadan 15 gün sonra Medine’ye dönülmüştür.766

757 İbn Sa’d, II, 29; İbn Seyyidünnâs, I, 447. 758 Taberî, III, 153; Beyhakî, II, 431. 759 Beyhakî, II, 431.

760 İbnü’l-Esîr, II, 135; İbn Seyyidünnâs, I, 447; Halîfe b. Hayyât, s. 82. 761 Halîfe b. Hayyât, s. 82; İbn Seyyidünnâs, I, 447.

762 İbn Sa’d, II, 29; İbn Seyyidünnâs, I, 447. 763 Halîfe b. Hayyât, s. 82; İbn Seyyidünnâs, I, 447.

764 Bazı kaynaklar 200 kişilik bir grupla gidilmiştir diyor. (Taberî, III, 153).

765 İbn Seyyidünnâs, I, 443; Taberî, III, 153; İbnü’l-Esîr, II, 135; İbn Sa’d, II, 29; Beyhakî, II, 431;

Hamîdullah, İslâm Peygamberi, s. 394-395.

Rasûlullâh (sav) Kurayza oğullarıyla savaşırken Kureyş ve Benî Süleym yakınlaşmasını duymuştu. Ayrıca Bedir’de Kureyş ile karşılaşma, düşmanların iş birliği içerisine girmesi tehlikeli boyuta varabilirdi. Orduyla Benî Süleym üzerine yürümek, Hz. Peygamber (sav) bu gazvede Kureyş’i Bedir’de bozguna uğratır uğratmaz, Kays Aylân’a göz dağı vermek üzere yola çıkması, Bedir’den 7 gece sonra gerçekleşmesi Müslümanların dinlenip durulması açısından faydalıyken, Kureyş’ten sonra hareketlenen Kays Aylân için ders niteliğinde bir harekattı.

Kays Aylân kabilelerinin birleştiği ilk savaştır. Bununla Müslümanlara karşı başarılı olmayı ummuşlardı. Ancak toplanma ve kalkışma boşa çıkmış, buna benzer şekilde kalkışmaları sürdürmüşler, her seferinde başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Gatafân ve Süleym kabileleri bu başarısızlıkları ve uğraşlarının boşa çıkması neticesinde İslâm’a ilk dahil olacak Kays Aylân kabileleri olacaklardır.

Savaş esnasında düşmanın peygambere suikast düzenlemişlerdir. Dü’sûr adında biri, Rasûlullâh’ın (sav) yalnız kaldığı bir zamanı kollamış, ancak emeline ulaşamamıştır. Rasûlullâh’ın elindeki kılıcı karşılık Rasûlullâh’ın (sav) “beni senden ancak Allah korur” aciz kalmasıyla sözünden etkilenmiştir. Bu kimsenin uyanıkken mi uykudayken mi kılıçla saldırdığı Rasûlullâh’ın (sav) ağaca dayalı kılıcını aldığı tam bir muammalı durumdur. Neticede Dü’sûr İslâm faydalı biri olmuştur.767

Medine’ye varması 10 gün sürdü. Geldikten bir süre sonra bir rivayete göre Gâlib b. Abdullah el-Leysî’yi bir seriyye ile Gatafân ve Süleym oğulları üzerine gönderdi. Onlardan bazı kimseleri öldürdüler. Bir miktar hayvanı768 ganimet olarak aldılar. Müslümanlardan 3 kişi şehit oldu. Şevval ayının ortası gibi Medine’ye döndüler.769

8.3. Zâtürrikâ’ Gazvesi

Zâtürrikâ’ adındaki yere nispetle savaş “Rikâ’ Gazvesi” diye anılmıştır. Zâtürrikâ’ diye adlandırılmasının bir sebebi de Nahil770 yakınlarında Sa’d ve Şakra

767 Hamîdullah, s. 395.

768 50 deve olduğu geçmektedir. (Bkz. İbn Seyyidünnâs, I, 447). 769 İbnü’l-Esîr, II, 135; İbn Seyyidünnâs, I, 447.

770 Nahl vadisinde Henakiye beldesine yakın olup Medine’ye 100 km uzaklıktadır. (Bkz. Mağlus, s.

arasındaki beyaz, siyah ve kırmızı üç dağın yanında bu olayların cereyan etmesi sebebiyledir.771 Diğer yandan savaş Hz. Peygamber (sav) ile gazveye çıkan ordudan kimselerin binek yetersizliği sebebiyle dönüşümlü olarak hayvanlara binmeleri sebebiyle yürümekten ayakları yaralanan askerlerin yaralı ayaklarına buldukları bez parçası, kumaş sarıp bağlaması, bu yüzden bu gazveye yamalıklar, sargılar anlamında Zâtürrikâ’ denilmiştir.772 Yahut sancaklar yamalı olduğundan ya da arazi yamalı gibi göründüğü için gazve bu isimle anılmıştır. Zâtürrikâ’ adında bir ağacın bulunmasında bu ismi almıştır şeklinde bir görüş belirtilmiştir.773 Zâtürrikâ’ savaşının meydana geldiği gün kılınan korku namazı ile savaş sonrası gerçekleşen bir olayla ilgili olduğundan bu gazveye aynı zamanda Necid Savaşı denildiği verilen bilgiler arasındadır.774

Hangi yıl gerçekleştiği kesin olmamakla birlikte ifade edilen tarihler h.4. Rebîülâhir veya Cemaziyelevvel (m. 625 Eylül veya Ekim) olduğu, abartılı bir rivayette Hayber’in Fethi’nden sonra h. 7/628 yılında gerçekleştiğini aktarmaktadır.775 H. 7. ya da H. 2 veya 3. yılda gerçekleştiği haberleri takvim başlangıcı ile ilgili ihtilaflardandır.776 Hz. Peygamber bu savaşta Medine’den 15 gün uzak kaldığı777 bilindiği üzere Benû Nadîr Gazvesinden sonra 10 Muharrem ayında hicretin 47. ayının başında778veya Rebîülevvel-Rebîülâhir aylarında ve yahut diğer bir rivayette bu gazvenin, h. 5. yılın Muharrem ayında (2 Haziran-1 Temmuz 626) olduğu779 anlaşılmaktadır. H. 5 10 Muharrem/ 11 Haziran 626’da meydana gelmiştir.780

Bu gazvenin düzenlenmesinde arka planda bazı gerekçeler mevcuttu. Bunların başında her an için bedevî Arap topluluklarının bu kalkışmadan güç alıp Medine’ye baskın yapması ihtimali, bunun bertaraf edilmesi, onları dize getirmek için peşi sıra

771 İbnü’l-Esîr, II, 163; İbn Sa’d, II, 62; Mahmudov, Elşad, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, İstanbul, 2013,

XLIV, 152.

772 Mağlus, s. 331; Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, XLIV, 152. 773 Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, XLIV, 152.

774 Öztürk-Bayka, s. 8.

775 Mağlus, s.330; Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, XLIV, 152. 776 Hamîdullah, İslâm Peygamberi, s. 396.

777 İbnü’l-Esîr, II, 163; İbn Sa’d, II, 62; Mağlus, s. 331.

778 İbn Sa’d, II, 61; Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, XLIV, 152. 779 İbnü’l-Esîr, II, 163. 11 Ağustos-8 Ekim 625.

harekatlar gerçekleştirmek suretiyle baskılayıcı bir kontrol uygulamak mecburiyeti gazvenin düzenlenme gerekçesinin tabanını oluşturmuştur.781 Bu tehlikeyi bertaraf etmek, Müslümanların gücünü Kureyş ve diğer Araplar diye tabir edilen Kays Aylân ve Kahtânî kabilelerine kabul ettirip, gözlerini yıldırmak farz olmuştur. Çünkü Müslümanlar her an Medine üzerine yapılması muhtemel baskın, yağma ve saldırıların kapıda olması endişesiyle tedirgin olmakta, buna binaen sürekli teyakkuz halindeydiler. Bu da müslüman halkın rahatsız olduğu bir durumdu. Ortada bir avuç Müslümanın yok olması gibi kötünün kötüsü bir ihtimal varken ve şehrin etrafının pusuya yatmış müttefik öbek öbek kuvvetlerle çevrili olması, sıkıntının boyutunu arttırmakla kalmıyor, zalimliğin boyutunu da göz önüne seriyordu. Bulundukları süreci en iyi şekilde değerlendirmek, hızlı kararlarla stratejik davranıp Kays Aylân kabilelerine karşı etkili planların tedavüle geçirilmesi şarttı. Nitekim Rasûlullâh (sav) öngörüleri doğrultusunda davranmaktaydı.

Nadîr gazvesinden hemen sonra Rasûlullâh (sav) Medine’de bir süre kalmıştı. Hz. Peygamber (sav) de bu gazveye çıkarken yerine Medine’ye Osman b. Affan’ı vekil bıraktı. Her iki taraf karşılaşmış fakat herhangi bir savaş olmamıştır.782 Medine’ye hayvanlarını satmaya gelen bir tüccar, Muhârib, Enmar ve Sa’lebe kabilelerinin Sa’d- Şukra arasında Zâtürrikâ’da kendine karşı birleştiğini haber verdi. Haber ulaşır ulaşmaz Muharrem ayının on beşi cumartesi gecesi 400783 kişiyle yola koyuldu.784 Muhâriboğulları ile Gatafân’ın Sa’lebe oğulları üzerine gitmek gayesiyle harekete geçti. Necid tarafına yöneldi.785 Herhangi bir çatışma olmadı. Ancak bu savaştan sonra Gatafân artık eski ihanetini tekrarlamadı. Müslümanların gücünü hissetti.786

Kays Aylân’a ile Rasûlullâh (sav) arasında bazı ilginç olaylar yaşanmıştır. Bunlardan birkaçı şöyledir; Müslümanlar Muhârib oğullarından bir kadını esir alır. Kadının kocası bunu duyunca, Peygamber’in arkadaşının kanını akıtmadıkça bu işin

781 Mağlus, s. 330.

782 İbnü’l-Esîr, II, 163; İbn Sa’d, II, 62; Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, XLIV, 152. 783 Bir rivayette 700 kişiyle yola çıkıldı.

784 İbn Sa’d, II, 62. Bu sefer esnasında Câbir b. Abdullah Muharrem’in bitimine 5 gün kala Sarar denilen

mevkiye vardı. Sarar Medine’ye 3 mil uzaklıkta Irak yolunda bir kuyudur.

785 İbnü’l-Esîr, II, 163; Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi” DİA, XLIV, 152.

786 Mağlus, s. 331; Mahmudov, "Zâtürrikâ Gazvesi" DİA, XLIV, 152; Sarıçam, “Muhârib” DİA, XXXI,

peşini bırakmamak üzere yemin etti. Yola çıktı. O esnada Rasûlullâh (sav) bir yerde konakladı. “Bu gece bizi kim koruyacak?” dedi. Muhacir ve Ensar’dan gözcüler seçildi. Muhacirli kimse uyumuş, Ensarlı kimseyi uyku tutmamış, kalkıp namaz kılmaya başlamıştı. Ensarî namaz kılarken Muhâribî’nin oklarının hedefi oldu. Dayanamayıp haberdar etti. Arkadaşı “Neden ilk ok da uyandırmadın” deyince o, “Bir sure okumaktaydım yarıda kesmek istemedim. Rasûlullâh’ın (sav) korumamı istediği bir bölgeyi korumasız bırakma korkusu olmasaydı namazı kesmez namazda işimi bitirirdi” dedi.787 Muhârib oğullarından bir müşrik ki bu adam Gavres b. Hâris derler, Rasûlullâh’a (sav) gelip kılıcına bakmak istemiş, Rasûlullâh (sav) da kılıcı uzatınca adam kılıcı eline alıp salladıktan sonra, “Ya Muhammed! Benden korkmuyor musun?” dedi. Hz. Peygamber (sav) de “Hayır” dedi. Adam bu kez “Kılıç elimde olduğu halde benden korkmuyor musun?” deyince “Hayır Allah beni korur” demesinden müşrik etkilenmiştir. Kılıcı iade edince, Rasûlullâh (sav) onu cezalandırmamıştır.788

Gatafân kabileleri Sa’lebe oğulları, Fezâre ve Muhârib, Enmar gibi Kays Aylân önemli askerî kanatları Kureyş’in acizliğini küçümsemekte Müslümanları azımsamakta ve halihazırda Kureyş’in otoritesi sarsılmışken tuhaf planlar yapmaktaydılar. Bunun bir fırsat olduğunda hem fikir olup, Yahudilerle iş birliğine girmekte, Müslümanları kolay lokma olarak görüp, Kureyş’i ve Yahudileri savaşmayı bilmemekle suçluyorlardı. Böyle bir ortamda Kureyş her türlü yola başvurmakta Kays Aylân ile Yahudi ittifakına dahi evet, demekte, sarsılan otoritesini kurtarmanın türlü yollarını hesaplamaktaydı. Kays Aylân ise elde edecekleri ganimetin hesabına düşmekteydi. İnanmadıkları şeyse bir avuç Müslümanın nasıl olurda teçhizatlı Kureyş’e karşı başarısıydı. Böyle fikirlerle hareket ederek kalkışma hareketlerine girişmekteydiler.

Kaynaklarda korku namazı ile ilgili ayetlerin bu gazve üzerine nazil olmuştur. Raviler korku namazı konusunda ihtilaf halindedirler. Kitaplarda bu konular enine boyuna ele alınmıştır.789 Ayrıca bu savaşta Müslümanlara Ahzâb’ta olduğu gibi

787 İbnü’l-Esîr, II, 164.

788 İbnü’l-Esîr, II, 164; İbn Sa’d, II, 62; Mağlus, s. 331; Algül, Hüseyin, "Gâbe Gazvesi" DİA, İstanbul

1996, XLIV, 152.

789 İbnü’l-Esîr, II, 163; İbn Sa’d, II, 62; İbn Seyyidünnâs, II, 151; Mahmudov, “Zâtürrikâ Gazvesi”

birleşmeye kalkışmaları, Müslümanların sürekli tehdit altında Medine’de sıkıntılı ve tedirgin bir şekilde yaşamaları devamlı nöbet halinde olmalarından bir korku içerisinde oldukları fikrini aklımıza getirmektedir.

8.4. Gâbe Seriyyesi (Zûkared Gazvesi)

Olay adını Medine’ye 2 fersah (40 km) uzaklıkta ormanlık bir yer olan Zûkared’den alır. Bu olaya Gâbe de denilmektedir.790 Gâbe, Şam yolu üzerinde bir yerdir. H. 6. senede Rebiulevvel ayında buraya seriyye düzenlendi.791 Bir rivayette Zûkared suyu yakınlarında Bekir b. Vâil’den bir adamın haber vermesi üzerine Rasûlullâh’ın (sav) Zeyd b. Hârise’yi Furat b. Hayyân başkanlığındaki Kureyş kervanını ele geçirmek üzere gönderdiği seriyyedir.792 Diğer bir kaynakta ise Rasûlullâh (sav) Lihyân oğulları üzerine bir gazve düzenledikten793 sonra H. 6 yılı Cumazelûla ayında Medine’ye vardı. Birkaç gün Medine’de kaldıktan sonra Uyeyne b. Hısn el-Fezârî ve Gatafânlılar üzerine yürüdü. Başka bir rivayette bu gazve Hudeybiye anlaşmasından hemen sonra Rasûlullâh’ın (sav) Medine’ye vardıktan birkaç gün sonra olduğudur.794

H. 6/M. 627 yılında Benî Fezâre’nin Uyeyne b. Hısn ve Fâtıma bt. Rebîa (Ümmü Kırfe)’nin795 teşvikiyle Medine meralarına saldırıp, Ebû Zer el-Gıfârî’nin oğlunu şehit ederek Hz. Peygamber’e (sav) ait 20 deveyi çalmaları hadisesi meydana gelmiştir. Hadisenin akabinde Hendek Gazvesi'nden 4 ay sonra Rasûlullâh (sav) Gâbe (Zûkared) Gazvesi’ne796 çıktı. Gâbe Gazvesi'nin bir diğer sebebi, Fezâre (Gatafân) arazileri ticaret güzergahıydı. Müslüman kervanları da bu istikametten geçmekteydi.

790 Tüzüner, s. 197.

791 İbn Sa’d, II, 82; İbn Sa’d, VI, 173; Tüzüner, s. 197. 792 Yunus b. Bükeyr, s. 242.

793 Bu gazve Hendek’ten sonra h. 5 yıl Cumazelûla ayında Kurayza fethinde 6 ay sonra Asım b. Sabit

ve Hubab b. Adiyy’in ve Reci’ ehlinin öcünü almak adına Hüzeyl’den Lihyân oğulları üzerine düzenlenmiştir. (Bkz. Hedî, I, 360).

794 Halîfe b. Hayyât, s. 103.

795 Hz. Peygamber (sav) çocuk, yaşlı ve kadınların öldürülmesini uygun görmediğinden, ne zaman bir

seriyye gönderecek olsa ve de komutan tayin etse bu kaidelere uyma konusunda kumandanlarını uyarırdı. Buna binaen Zeyd b. Hârise’nin Ümmü Kırfe’yi öldürmesi gibi bir durum söz konusu değildir.

Zeyd b. Hârise’nin kervanına saldıran Fezâre-Gatafânlı kimseler pek çok Müslümanı şehit edip malları gasp etmişti.797

Zikredildiğine göre olayın sebebi Uyeyne’nin kabilesi Bedr b. Amr ailesinin toprakları çoraklaştı. Kuraklık nedeniyle malları azaldı. Basra yolu üzerindeki Medine’ye yakın Batn-ı Nahle’ye yakın Fezâre topraklarındaki Teğlamen’e yağmur yağdığı söylendi. Uyeyne b. Hısn yanında Fezâre’den 100 aile ile Batn-ı Nahle’ye yürüdü. Rasûlullâh ‘tan (sav) çekindiğinden Medine’ye geldi. Hz. Peygamber (sav) onu İslâm’a çağırdı, o ne reddetti ne de kabul etti. “Sana biraz yakın olmak istiyorum” dedi. Rasûlullâh ona 3 ay süre verdi. Müslümanlar onlara dokunmadı. Süre bitince Uyeyne ve kavmi bölgelerine döndü. Yağları, sütleri birikmiş, Sılliyyan adındaki kamıştan bitkiyle beslenen hayvanları semizleşmişti. Otlakları beğenmişlerdi. Rasûlullâh’ın (sav) Medine’nin kuzeyindeki Gâbe’deki sağmal hayvanlarına saldırdılar. Uyeyne Gâbe’deki sağmal hayvanlara saldırınca, Hâris b. Avf ona dedi ki, “Muhammed’e uygun karşılık vermedin. Hem onun bölgesinde semizledin sonra da ona savaş açtın” dedi. Uyeyne olay gördüğün gibidir, dedi.798

Sağmal develere bakmakla Ebû Zer, oğlu sorumluydu. Uyeyne b. Hısn ve Gatafânlı bir grup atlı develere saldırdı.799 Medine’ye saldırdığı da aktarılmaktadır.800 Uyeyne b. Hısn beraberinde 40 kişilik bir grupla çarşamba gecesi develere saldırdı. Rasûlullâh’ın (sav) develerini önüne katıp gittiler. Haber Rasûlullâh’a (sav) ulaşır ulaşmaz bir çarşamba sabahı zırhını kuşandı, atına bindi. Yanına ilk gelen Mikdat b. Amr oldu. Başında miğfer, kılıcını kuşanmış, kılıcı kınından çıkarmıştı. Rasûlullâh (sav) onun mızrağının ucuna sancak bağladı. “Süvariler sana yetişinceye kadar sen yoluna devam et. Biz arkandan geliyoruz” dedi. Medine’de Abdullah b. Ümmü Mektûm vekil bırakıldı. Sa’d b. Ubâde ise 300 kişilik bir grupla Medine’yi korumak üzere görevlendirildi.801 Bir rivayette Abdullah b. Ebû Hadred, yanındaki iki kişi ile

797 Medine-Suriye ticaret yolu Fezâre topraklarından geçtiğinden Müslüman kervanları sıklıkla Benî

Fezâre’nin baskınına uğruyordu. Bu nedenle stratejik bir bölgeyi ellerinde bulunduruyorlardı. Fezâre kabilesinden bir grup da Zeyd b. Hârise’nin başkanlığındaki bir Müslüman ticaret kervanına baskın düzenleyip, kervandakileri döverek malları yağmalamışlardı. Bu bardağı taşıran son damla olmuştu.

798 İbn Sa’d, II, 82; İbn Sa’d, VI, 173; Algül, “Gatafân” DİA, XIII, 399-400.

799 İbnü’l-Esîr, II, 177; Halîfe b. Hayyât, s. 103; Yunus b. Bükeyr, s. 318; İbn Sa’d, VI, 173; İbn Sa’d,

II, 82; Tüzüner, s. 198; Hedî, I, 360; Algül, “Gatafân” DİA, XIII, 399-400.

800 Halîfe b. Hayyât, s. 103.

beraber Medine’den 8 mil uzaktaki Rifaa b. Kays el-Ceşmî’nin ikamet ettiği el- Gâbe’ye gönderildi.802 Abdullah b. Ebî Hadred, bu seriyyenin komutanı idi. O, burada Âmir b. el-Adbat ile karşılaştı.803 Sahîh bir rivayete göre Rasûlullâh, Sa’d b. Zeyd el- Eşhelî’yi bu seriyyeye komutan tayin etmiştir. 804

Mikdat b. Amr öncü kuvvetle mevkiye ulaşınca çatışma olmuş, Kırfe b. Huzeyfe b. Bedir’i ve Habîb b. Uyeyne b. Hısn’ı öldürmüştü. Müslümanlardan Muhriz b. Nadle’yi Mes’ade şehit etti. Seleme b. Ekva yaya olarak düşmana yetişti ve onları ok yağmuruna tuttu. Hayber tarafında Müstenah yakınlarında Zûkared’a kadar onları takip etti. 805 İmdat çağrıları Benî Amr b. Avf’a ulaşmıştı. Onlar da baskına uğrayanlar için takviye kuvvet göndermişlerdi. Zûkared’ta806 bu takviye güçler toplandı. Rasûlullâh’ın (sav) yanına habire takviye güç geliyordu. Zûkared denilen mevkide On deveyi kurtardılar. Saldırganlar diğer 10 deveyi alıp kaçtılar. Peşinden gitmek isteseler de Rasûlullâh (sav) izin vermeyerek onlar için “Şu an onlar Gatafân’da dinleniyorlar” dedi. Rasûlullâh (sav) her bir 100 kişiye bir deve verdi. Sayıları 500807 idi. Sa’d b. Ubâde, ordu ve Peygamber (sav) için hurma yükleriyle on deve gönderdi.808

Uyeyne Kays Aylân ismini sürekli olarak duyacağımız şahsiyetlerin başında