• Sonuç bulunamadı

3.2. Göçler

3.2.1. İç Göçler

Göç, çok katmanlı, çok nedenli ve çok çeşitli bir nüfus hareketidir. Anadolu, tarih boyunca, savaş, kıtlık, toplumsal huzursuzluk gibi nedenlerle nüfus hareketliliğin yaşandığı bir ülke olmuştur. Ayrıca Anadolu tarım kültüründe konar-göçerlik önemli bir yer tutmaktadır. Bir tespit olarak; çeşitli göç örneklerden anlaşılabileceği gibi, Osmanlı dönemi içerisinde ekonomik nedenli göçlerden ziyade; savaş, fetih, asayiş sorunlarından kaynaklanan ve genellikle “zorunlu göç” olarak nitelenebilecek göçlerden söz edilebilir. Ancak Osmanlı Devleti’nde göç, zorunlu olmadıkça, istenmeyen bir durumdur. Bu nedenle göçü önlemeye yönelik çeşitli vergi düzenlemeleri söz konusudur.

Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselme çağında, büyükçe kentlerin ülkenin her yanına dağılmış olmaları nedeniyle ticaret, yapım ve kültür eylemlerinin dengeli bir biçimde dağıldığı görülmektedir. Bütün bölgeler ekonomik refahtan aynı ölçüde yararlanıyor ve aralarında büyük ekonomik düzey ayrımı bulunmuyordu. Kendilerine işleyecek toprak verilmiş bulunan köylüler, devleti vergi gelirinden yoksun bırakmamak için o çiftliği terk edip kente göçemezlerdi. Ayrılsalar bile çiftbozan resmini ödemek zorunda kalırlardı (Keleş, 1978, s: 28).

Selçuklu ve Osmanlı İmparatorlukları döneminde, Pütürge’nin aldığı ve verdiği göçler, daha çok aşiret ve boyların kitlesel göçü şeklindedir. Germiyanlılar 13. yydan itibaren Anadolu’ya Celalettin Harzemşah maiyetinde, Fars ve Kirman dolaylarından Malatya yöresine gelerek yerleşmişlerdir. Yerleştikleri Pütürge-Şiro bölgesinin o dönemlerde “Germiyan” olarak adlandırıldığı ve bu Türkmen topluluğunun adını buradan aldıkları tahmin edilmektedir. 17. ve 18. yy’da, “Gündüzlü Avşarı”ndan bazı grupların Batı Anadolu’ya doğru yayıldığı anlaşılmaktadır. Malatya’nın Gündüzbey Kasabası ile Pütürge’nin Gündüz Köyü de bu obadandır (Kaya, 2004, s: 49, 152). Yine çeşitli kaynaklarda Osmanlı İmparatorluğu’nun farklı dönemlerinde, Pütürge’den çeşitli aşiretler veya aşiret mensupları, asayiş nedenleriyle sürgün veya mecburi ikâmete tabii tutulmuşlardır (Şen, 2010, s: 146). 1914 yılında Ermeni nüfusun tehciri, Pütürge nüfusunun dinsel kompozisyonunda değişim meydana getirmiştir. 1911 yılı verilerine göre, Pütürge nüfusunun % 4’ünü gayrimüslüm, % 96’sını müslüman nüfus oluşturmaktaydı (Tablo 3.6). 1915 tehciri sonrasında gayrımüslim nüfusta önemli azalış meydana gelmiştir (Şen, 2010, s: 113). 1927 yılında yapılan nüfus sayımına göre, Pütürge’de gayrimüslüm nüfus yok denecek kadar azalmıştır.

Tablo 3.6: Pütürge’de 1911 Yılında Nüfusun Dinsel Dağılımı

Müslüman Nüfus Gayrimüslüm Nüfus Toplam

34.166 1456 35.983

Kaynak: Şen, 2010, s: 113

Cumhuriyet sonrasında ülke bütününde gerçekleşen göçler daha çok sanayileşme, kırdan kente göç ekseninde şekillenmiştir. Yine Cumhuriyet tarihi boyunca homojen bir göç sürecinden söz edilemez, görece göçlerin ve buna bağlı olarak kentleşmenin daha yavaş seyrettiği dönemler olduğu gibi, sıçrama yaptığı dönemler de bulunmaktadır. “1923-1950 arası dönemde, doğal olarak kırdan kente ve kentten kente cılız bir göç söz konusuydu, ancak bu göç hareketlerine, sonraki dönemlerdekiyle karşılaştırılamayacak kadar küçük gruplar katılıyordu” (İçduygu, Sirkeci, 1999, s: 251). Türkiye’de kabaca kırdan kente göçün kitleselleştiği 1950’li yıllar, Köymen’e göre; Türkiye’nin tarımsal düzeninde bir dönüm noktasıdır (Köymen, 1999, s: 13).

Ülkemizde 1950’li yılların kalkınma faaliyetleri ile birlikte bölgeler arası farklılıklar daha belirgin hale gelmiş, hızlı nüfus artışı ve tarımda mekanizasyon nedeniyle iç göç ve dış göç hareketleri hızlanmıştır (Özcan, 1998, s: 78). 1948-1956

yılları arasında traktör sayısı 1800’den 44.000’e yükselmiştir. Buna karşılık hayvanla sürülen toprak miktarı da % 40 artış göstererek, 13.788 hektardan 19.173 hektara yükselmiştir Aynı dönemde çift hayvanlarında da % 5,6’ lık bir artış olmuştur (Tekeli, 2008, s: 51). 1952’de 31.145 olan traktör sayısı, 1992’de 723.000’e (Keleş, 1997, s: 49), 2009 yılında 1.073.808’e yükselmiştir. Bir traktörün tarımdan ayırdığı insan sayısının 3, 4, 7, 9 olduğuna ilişkin türlü kestirimler yapılmıştır. Bu kestirimlerin ortalaması alınır ve bir traktörün tarımdan 6 tarım işçisini ayrılmaya zorladığı varsayılırsa, bugüne değin, bu nedenle 2,5 -3 milyon köylünün köyünü terk etmiş olduğu sonucuna varılır. Tarım işçileri ailelerini de birlikte kente götürmekte ya da sonrada aldırmakta olduğuna göre, traktörün kentleştirdiği köylü sayısının 8-9 milyona yaklaşmış olduğu sonucuna varılır (Keleş, 1997, s: 49)1. Türkiye’de kentleşmenin temel nedenleri demografik karakteristiklerin değişimi, demografik hareketler, ekonomik büyüme, sanayileşme ve sosyal gelişmelere bağlıdır. (Ekni, 1998, s:109). Günümüzde % 80’lere ulaşan kent nüfusu, ülkemizde artık kır göçünün sonlarına geldiğimizi göstermektedir.

Pütürge nüfusunun göç süreci hiç kuşku yok ki, Türkiye süreciyle doğrudan ilgilidir. Unutulmamalıdır ki Pütürge büyük ölçüde kır yerleşmelerinden oluşmakta, ve Türkiye kırsalı neredeyse 60 yıldır kentlere göç vermektedir. Çeşitli araştırmalara göre, Pütürge, Malatya’nın en fazla göç veren ilçelerindendir (Gezer, İ., vd., 2011, s: 28). Pütürge nüfusunun kitlesel göçe yöneldiği tarihin başlangıcını 1950’ler olarak belirleyebiliriz. Deyim yerindeyse, Pütürge ilk fırsatta yoğun bir göç vermeye başlamıştır. Pütürge’den yapılan göçlerin en önemli nedenlerini “İtici Güçler” oluşturur. Pütürge’nin başlıca göç dinamikleri şunlardır;

1- Tarımsal arazinin kırsal ailenin geçimi için yetersiz oluşu,

2- Mevcut tarımsal arazilerin, miras yoluyla kalabalık ailelerde çok parçalı mülkiyet özelliği kazanması,

3- Erozyon nedeniyle tarımsal verimin azalması, 4- İlçe bütününde istihdam alanlarının yetersiz oluşu, 5- Eğitim, sağlık ve kültür hizmetlerinin yetersizliği, 6- “Kan davası” gibi toplumsal sorunlar

Pütürge nüfus verileri dönemler itibarıyle incelendiğinde, nüfus artış hızının % 2,65’le en yüksek olduğu dönemin 1945-1950 yılları arasında olduğu görülür. Yüksek

1

Keleş, verilen rakamları 1992 yılı verilerine göre oluşturmuştur. Bu hesaplamaya göre; 2009 yılına kadar, traktörün yaygınlaşması nedeniyle köyünden ayrılan tarım işçilerinin sayısı 6,5-7 milyon, aileleriyle birlikte bu sayı yaklaşık 20 milyondur.

doğum oranlarıyla gerçekleşen bu değer, kanaatimizce sonraki dönemlerde de çok fazla bir değişime uğramamıştır. Çünkü o tarihlerde doğum oranlarında düşüşü gerçekleştirecek veya ölüm oranlarını artıracak herhangi bir durum söz konusu değildir. Dolayısıyla, 1950’lerden itibaren Pütürge’nin nüfus artış hızındaki düşüşün ana nedeni göçlerdir. Nitekim 1950’li yılların gazetelerinde “İstanbul’da yaşayan Pütürgeli”lerle ilgili haberler görünür olmaya başlamıştır.2

Pütürge’nin vermiş olduğu yaygın kitlesel göçün 60 yılı bulan tarihini, 1950- 1980 ve 1980 sonrası olarak iki ayrı dönemde incelemek uygundur. İki dönem arasında en belirgin fark; 1980’lere kadar görece daha düşük düzeylerde seyreden göç miktarı, 1980 sonrasında ivme kazanarak, nüfus verilerinde daha görülür hale gelmesidir. Nitekim 1970-1980 yılları arasında ilçe nüfusu, Cumhuriyet tarihinin en yüksek değerlerine ulaşmıştır. Göçün, ülke genelinde önceki sayfalarda açıklamaya çalıştığımız nedenlerle yavaşladığı bu dönemde, doğal olarak Pütürge nüfusunda artış gerçekleşmiştir. Gerek ilçede artan nüfusun doğurduğu nüfus baskısı ve İnalcık’ın deyişiyle “demografik bir son kerteye erişme”si (2004, s: 66), gerekse ülkemizin 1980’lerden itibaren değişen sosyo-ekonomik yapısı, göçe hız kazandıran en önemli etkenlerdir. Nitekim bu dönemden sonra Pütürge nüfusu, günümüze kadar sürekli olarak azalış göstermiştir.

Araştırma alanında, “tarımda makineleşme” olgusunun, doğrudan göçü artırıcı bir faktör olduğu kanaatinde değiliz. Çünkü Pütürge’de, arızalı topografya nedeniyle makineli tarım yaygınlaşamamıştır. Dolayısıyla “tarımda makineleşme” olgusu, bir göç nedeni olarak, doğrudan Pütürge’de etkili olmayıp, yakın çevrede yaygınlaşmasıyla birlikte ilçede göçü arttırıcı bir faktör olarak ele alınmalıdır. Yakın dönemlere kadar, Pütürge köylerinde yaşayan pek çok aile, daha çok yakın çevrede bulunan kasaba ve ilçelerde tarım işçiliği yaparak geçimini sürdürmekteydi. Ancak o alanlarda makineleşmenin yaygınlaşmasıyla, Pütürge’de kırsal işsizlik artış göstermiştir. Tarım işçiliği yapan ailelerin, genellikle “topraksız” ya da küçük toprak sahipleri olduğu varsayılabilir. Nitekim 1966 yılı Köy Envanterine göre, Pütürge’de 1171 aile (1966, s: 40,41,54,55), 1981 Köy envanterine göre, 3206 aile topraksızdır. Yine 1981 Köy envanterine göre, 57 köyün 40’ında (% 70) birincil geçim kaynağı olarak “işçilik” ifade edilmiştir. 1997 Köy Envanteri (2002, s: 30, 31) ve tarafımızdan uygulanan “Arazi Anketi”ne (2010) göre Pütürge’de topraksız aile bulunmamaktadır. Görülüyor ki “tarım

2

işçiliği” ile geçinen topraksız köylüler, 1980 sonrası dönemde göç eden asıl kitleyi oluşturmuşlardır. Nitekim birincil ekonomik faaliyetin “işçilik” olduğu, sonraki dönemlerde genellikle en fazla nüfus kaybına uğramıştır (Tablo 3.7). Bu köyler genellikle yüksek sahalarda yer almaktadır.

Tunçdilek’e göre; yüksek, dağlık sahalarda, artan nüfus ve çeşitli nedenlerle geçim seviyesini kaybeden halkın, işçi olarak alt zona inme meyli göstermesi ile, üst zondan alt zona doğru süreli bir iç göç hareketi başlamıştır. Evvela yaylalar ve dağlık yörelerden alt zona doğru işçilik şeklinde tezahür eden bu hareket, şartların daha kötüye gittiği yerlerde ve genellikle alt zonda zirai makinalar kullanılıp da rençbere pek lüzum kalmadığı yerlerde, üst zonun ekonomisini daha perişan etmiş, yoksulluk hatta açlık sebebiyle üst zondan şehir ve kasabalara doğru daimi bir yer değiştirme olayı meydana gelmiştir (Tunçdilek, 1977, s: 48).

İlerleyen sayfalarda değinileceği gibi, araştırma alanında hâlâ pek çok köyde traktör sayısı 1-2 tane bulunmakta ve hatta bazı köylerde hiç bulunmamaktadır. Pütürge’nin engebeli topografik yapısı düşünüldüğünde, tarımda makine kullanımının düşük oranlarda kaldığı ve bu nedenle tarımsal üretimde yoğun olarak insan gücüne ihtiyaç duyulduğu söylenebilir, ancak sağlanan tarımsal gelir, işgücünü geçindirmekten uzak olduğundan, tarım, yoğun göçe engel oluşturabilecek bir ekonomik faaliyet alanı olarak düşünülmemelidir.

Tablo 3.7: Birincil Geçim Kaynağı “İşçilik” Olan Köyler (1981) Köyler Aktarla Karşıyaka Aliçeri Kayadere Alihan Koçköy Arınlı Kökpınar Arıtoprak Korucak Arslankent Körme Belen Meşedibi Bölükkaya Nohutlu Bölünmez Pazarcık Büyüköz Sorguçlu Çaygören Söğütlü Çığırlı Taştepe Çukuroymak Teluşağı Dikilitaş Tepehan Erdemler Üçyaka Esencik Uzunkoru Esenlik Uzuntaş Gökçeli Yandere Gündeğer Yazıca Gündüz Yediyol

Kaynak: 1981 Köy Envanteri

1981 Köy Envanteri’ne göre; Pütürge’den toplam 1984 aile “son 5 yıllık zaman dilimi” içerisinde İstanbul’a, 100 aile Adana’ya, 76 aile Malatya’ya, 96 aile yurtdışına göç etmiştir. Buna göre, söz edilen sürede toplam 2256 aile göç etmiştir (Tablo 3.8).

Tablo 3.8: Pütürge İlçesinden Yurt İçine Yapılan Göçler (1981)

Köyler İstanbul Adana Malatya

Aktarla 8 Aliçeri 25 Alihan 10 Arınlı 20 15 Arıtoprak 10 Arslankent 40 10 Bakımlı 1 Balpınarı Başmezraa 14 3 Bayırköy 30 Belen 20 Bölükkaya 150 Bölünmez 20 5 Büyüköz 100 Çamlıdere Çayköy Çaygören 150 Çengelli 5 Çığırlı 40 Çukuroymak 30 10 Deredüzü Dikilitaş 200 Düvenlik 15 Erdemler 20 Esencik 10 5 Esenlik 10 15 Gökçeli 40 Gözlüce Gündeğer 15 Gündüz 200 30 Karakaya Karşıyaka 30 Kavaklıdere Kayadere 50 Koçköy 30 Köklükaya Kökpınar Korucak 40 Kozluk Körme 204 Meşedibi 20 10 Nohutlu (B) 20 Ormaniçi Örencik Örmeli Örnekköy Pazarcık 20 40 Sahilköy Sorguçlu 20 7 Söğütlü 50 Taşmış 12 10 Taştepe 10 1 Tatlıcak 25 Tekederesi 10 Teluşağı 40 Tepehan 30 10 Tosunlu 50 Üçyaka 30 5 Ulutaş Uzunkoru 60 Uzuntaş 50 Yamaçköy Yandere Yazıca 10 Yediyol 10 Yeşildere Toplam 1984 100 76

Özcan’a göre, doğum, ölüm ve göç olarak bilinen üç ana nüfus hareketi arasında çalışılması en zor olanı göçlerdir. İç göç verilerinin elde edilmesinde kullanılan üç ana veri kaynağı vardır. Bunlar;

1- Nüfus sayımları 2- Anket uygulamaları

3- Çeşitli resmi kurumların kayıtlarıdır (Özcan, s: 1998, s: 78, 84).

Pütürge gibi yarım asırdan fazla bir zamandır yoğun göç veren bir yerleşmenin göç değerlerine ulaşmak bazı güçlükler taşımaktadır. Bununla birlikte Pütürge’de göç yoğunluğunun arttığı, 2000 yılı sonrasının değerlerine ulaşmak amacıyla uyguladığımız “Arazi Anketi” (2010) ve İstanbul’da yaşayan Pütürge’lilerin kurmuş oldukları çeşitli “köy-hemşehri dernekleri”nin verilerinden yararlanarak bazı sonuçlara ulaşılabilmektedir. Bu amaçla “son 10 yılda yerleşim biriminde göç veren hane sayısı ve göçün yönü” üzerinde durduk. Buna göre; göç veren toplam 2223 hanenin 2090’ı İstanbul’a (% 94), 89’u Malatya’ya (% 4), 44’ü ise Bursa, Ankara, İzmir gibi diğer illere (% 2) yönelmiştir (Foto 3.1), (Tablo 3.9). Görülmektedir ki; İstanbul, uzun yıllardan beri Pütürge’den yapılan göçler için en önemli çekim merkezi olma özelliğini korumaktadır. İzmir, Ankara, Bursa gibi kentler son 10 yıllık zaman diliminde Pütürge’den göç edenlerce sınırlı bir ilgi görse de, henüz dikkate alınabilecek çekim merkezleri haline gelmemiştir.

Foto 3.1: Pütürge’den İstanbul’a, doğrudan otobüs seferleri düzenlenmektedir. Seferler, yolcu ve yük

Tablo 3.9: Pütürge İlçesinden Son 10 Yılda Yurt İçine Yapılan Göçler (2010)

Köyler İstanbul Malatya Diğer iller

Aktarla 30 5 Aliçeri 25 3 Alihan 15 3 Arınlı 20 Arıtoprak 10 Arslankent 10 Bakımlı 15 Balpınarı 20 Başmezraa 10 Bayırköy 10 Belen 20 Bölükkaya 30 3 Bölünmez 10 Büyüköz 20 Çamlıdere 10 Çayköy 10 Çengelli 10 Çığırlı 10 Çukuroymak 10 Deredüzü 20 Düvenlik 20 Erdemler 20 Esencik 15 Esenlik 10 Gökçeli 25 2 Gözlüce 15 3 6 Gündeğer 10 Gündüz 25 Karakaya 5 Karşıyaka 20 Kavaklıdere 10 Kayadere 20 Koçköy 15 Köklükaya 15 Kökpınar 30 10 5 Korucak 15 Kozluk 5 Körme 5 5 Meşedibi 20 Nohutlu (B) 50 5 Ormaniçi 10 2 Örencik 15 Örmeli 5 Örnekköy 15 Pazarcık 40 3 3 Sahilköy 5 Sorguçlu 20 Söğütlü 15 Taşmış 25 Taştepe 20 Tatlıcak 20 Tekederesi 25 Teluşağı 25 Tepehan 70 5 Tosunlu 10 Üçyaka 15 Ulutaş 10 5 Uzunkoru 25 Uzuntaş 35 Yamaçköy 20 Yandere 15 5 5 Yazıca 30 Yediyol 15 Yeşildere 20 Pütürge (Merkez) 90 30 25 Toplam 2090 89 44

Tablo 3.9’dan anlaşılacağı gibi, Pütürge köylerinin tamamı 2000 yılından sonra göç vermiştir. Göçler, Pütürge’nin çeşitli köylerinde nüfusun yaş ve cinsiyet özelliklerini doğrudan belirleyen bir faktördür. Örnek olarak, Belen Köyü’nün vermiş olduğu yoğun göç, nüfus piramidine, bariz bir biçimde cinsiyet ve yaş gruplarına dengesizlik olarak yansımaktadır (Şekil 3.4), (Şekil 3.5). Yazıca Köyü ise, gerçekleşen göçlere rağmen, nüfus piramidine yansıdığı şekliyle, yaş ve cinsiyet grupları itibarıyle daha dengeli bir görünüm sergilemektedir (Şekil 3.6), (Şekil 3.7).

Şekil 3.4: Belen Köyünün 2000 Yılı Nüfus Piramidi

Şekil 3.6: Yazıca Köyünün 2000 Yılı Nüfus Piramidi

Şekil 3.7: Yazıca Köyünün 2010 Yılı Nüfus Piramidi

“Malatya Vizyon 2023 - Malatya İl Gelişim Raporu” başlıklı çalışma (Gezer, İ., vd., 2011), Malatya İlinin vermiş olduğu göçlere ilişkin, “nüfusa kayıtlı olunan yerleşim” dikkate alınarak, detaylı rakamsal veriler sunmaktadır. Bu çalışma, sunduğu verilerle, ülkemizde bu alanda yapılan çalışmalar içerisinde belki de bir ilk olma özelliğini taşımaktadır.

2008 yılı TÜİK nüfus verileri ile çeşitli resmi kurumların nüfus verileri dikkate alınarak hazırlanan rapora göre, Pütürge İlçesi nüfusuna kayıtlı 125.019 kişi bulunmaktadır (Tablo 3.10). Bu nüfusun 20.674’ü Pütürge’de, 104.345’i ise ilçe dışında yaşamaktadır. İlçe dışında yaşayanların 103.142’si (% 98,85) yurt içinde, 1203 kişi ise (% 1,15) yurt dışında yerleşmiştir (Gezer, İ., vd, 2011, s: 28-31). Bu verilere göre; Pütürge nüfusuna kayıtlı her 6 kişiden 5’i ilçe dışında yaşamaktadır.

Tablo 3.10: Pütürge Nüfusuna Kayıtlı Nüfusun Yurt İçi ve Yurt Dışı Dağılımı ve Toplam Nüfus Mİktarı

Yurt İçi Yurt Dışı Toplam

Nüfus 123.816 1.203 125.019

Kaynak: Gezer, İ., vd, 2011, s: 28-31

Rapora göre, Pütürge’den yapılan yurt içi göçlerde, en çok tercih edilen il, 90.332 kişiyle (% 87,6) İstanbul’dur. İstanbul’dan sonra yoğun göç edilen ikinci il 7147 kişiyle (% 6,9) Malatya’dır (Tablo 3.11). Bursa 1025 (% 1), Ankara 469 kişilik (% 0,5) göç almıştır. Yine il dışında 4169 (% 4) kişilik “kurumsal nüfus” 3 bulunmaktadır (Tablo 3.12).

Tablo 3.11: Pütürge Nüfusuna Kayıtlı Nüfusun, Malatya İline Dağılımı ve Toplam Nüfus Miktarı Malatya

Pütürge İl Merkezi Diğer İlçeler Toplam

Nüfus 20.674 5986 1161 27.821

Kaynak: Gezer, İ., vd, 2011, s: 28-31

Tablo 3.12: Pütürge Nüfusuna Kayıtlı Nüfusun Türkiye Genelinde Dağılımı ve Toplam Nüfus Miktarı Yurt İçi

İstanbul Malatya Bursa Ankara Kurumsal Toplam

Nüfus 90.332 7147 1.025 469 4169 103.142

Kaynak: Gezer, İ., vd, 2011, s: 28-31

Rapora göre, 2008 yılında Pütürge’nin toplam nüfusu 22.201 kişidir. Bu nüfusun, 20.674’ü Pütürge nüfusuna kayıtlıdır, dolayısıyla ilçe, 1527 kişilik göç almıştır (2008). Kuşkusuz bu nüfusun büyük bir bölümünü memurlar ve güvenlik kuvvetleri oluşturmaktadır. Yine rapora göre; Malatya İli’nden, il dışına en çok göç veren ilçeler sırasıyla Pütürge, Darende ve Akçadağ, en az göç veren ilçeler ise Battalgazi, Yazıhan ve Kuluncak’tır (Gezer, İ., vd., 2011, s: 29).

Pütürge nüfusunun İstanbul’a göç eğilimi, 20 yy’ın başlarına kadar uzanmaktadır (Şen, 2010, s: 229-237). Pütürge İlçesi’nden, 1950’lerden itibaren kitleselleşen İstanbul yönlü göçlerle, kentte tutunulmuş, hemşehri dayanışmacılığı da, İstanbul’a yeni göçlerin yapılmasını teşvik etmiştir. Yine İstanbul’a göç edenlerin, başarılı tutunma örnekleri arttıkça, ilçede İstanbul’a göç verme eğilimi her dönem

3

“Kurumsal nüfus” olarak adlandırılan kitle, yurdun çeşitli yerlerinde askerlik görevi nedeniyle silah altında bulunan veya Çocuk Esirgeme Kurumu ve huzurevlerinde barınan, ancak yaşadığı il

canlılığını korumuştur. Göç eden ilk kuşak Pütürge’liler, daha çok hamallık, garsonluk, han odabaşılığı gibi mesleklerde yoğunlaşmıştır. O dönem Pütürge’den göç eden nüfus daha çok, 20-30 yaş arasında, çoğunlukla ilkokul düzeyinde eğitim görmüş, niteliksiz erkek nüfustan oluşmaktadır. Bugün İstanbul’da işveren ve yatırımcı konumunda olan çok sayıda Pütürge’li bulunmaktadır.

Göç veren hanelerin, işledikleri araziyi tamamen terk etmemeye özen göstermeleri, dikkat çekici bir özelliktir. Son 30 yılda hızlanan göçle nüfusunun neredeyse yarısını kaybeden Pütürge’de, tamamen terk edilen tarımsal arazi veya hane sayısı yok denecek kadar azdır. Ailenin genellikle en küçük veya en büyük ferdi Pütürge’de kalıp, mevcut tarımsal araziyi işlerken, büyük kentlerde yaşayan aile bireyleriyle ekonomik dayanışma içerisindedir. Bu bağlamda aile fertleri arasında bir ekonomik ilişki süregelmektedir.

Pütürge’de “itici” bir göç nedeni olarak “kan davası” gibi sosyal olaylar önem taşımaktadır. Tarihi kaynaklara göre, Pütürge’de meydana gelmiş bu tarz toplumsal sorunlar zaman zaman ciddi boyutlar kazanmış ve hatta resmi makamları özel önlemler almaya zorlamıştır. Nitekim Osmanlı döneminde Pütürge’de yaşanan kan davalarına ilişkin çok sayıda tarihi belge bulunmaktadır. Yine Cumhuriyet döneminde 1937 tarihli “Kan Gütme Sebebiyle Adam Öldürme ve Buna Teşebbüs Cürümleri, Failleri, Hasımları Hakkında Tatbik Olunacak Muameleye Dair Kanun”la Türkiye’nin en çok kan davası görülen, aralarında Pütürge’nin de bulunduğu 32 yerleşmeye özel kanun çıkartılmıştır (Şen, 2010, s: 224). Günümüzde bu tür olaylar önceki yıllara nazaran azalmakla beraber, hâlâ akrabalar arasında veya köyün diğer fertleriyle ya da farklı köyler arasında husumet yaşanmakta ve güncel bir göç nedeni olma özelliğini korumaktadır (Foto 3.2). Esencik, Çamlıdere, Belen köyleri bu gibi olaylarla günümüzde hâlâ göç vermektedir. Yine Balpınarı Köyü’ne bağlı Kalan Mahallesi yakın dönemde, “aile husumeti” nedeniyle tamamen terk edilmiştir.

Pütürge İlçesi’nde istisnasız olarak tüm yerleşim birimleri göç vermektedir. Geçmiş yıllarda köylerden, Pütürge kasabasına dikkate değer olmayan bir göç gerçekleşmişse de, genel olarak kasaba, köylerden göç eden nüfusu kendisine çekebilecek ekonomik ve sosyal niteliklere sahip değildir. Nitekim son 10 yılda Pütürge kasabası hızla göç vermektedir. Kasaba 2000 yılı nüfus verilerine göre 4795 nüfusa sahipken, 2010 yılında nüfus neredeyse yarı yarıya azalmış ve 2628 kişiye gerilemiştir. Bir gözlem olarak, Pütürge’de yaşayan gençler büyük ölçüde göç etme eğilimindedirler.

Foto 3.2: Babik (Gündüz) Köyü’nden göç haberi (Kaynak: Milliyet Gazetesi, 24.04.1962)