• Sonuç bulunamadı

D. Gazeteci Ateş’in Karakter Özelliklerinin Analizi

7. Front Page/Skandal Gazetecisi

Bu tezde, basın tarihi boyunca dile getirilen gazetecilik etik kodlarının, ulusal ve uluslararası boyutta herkesçe benimsenmiş ortak meslek ilkelerinin bir kurmacada gazeteci karakter üzerinden nasıl yansıtıldığının incelenmesi de amaçlanmaktadır. Tüm dünyada kabul görmüş basın meslek ilkelerine damgasını vuran ortak öğelerin yani

“doğruluk, objektiflik ve toplumsal sorumluluğun” dizide ne kadar yer bulduğunun anlaşılması için gazeteci karakterin şeklen ya da iş yerindeki pozisyonuna göre analizinden çok mesleğe bakışı ve habercilik pratikleri açısından kategorize edilmesi yararlı olacaktır.

Gazetecileri sıfatları, çalışma alanları, cinsiyetleri gibi özellikler üzerinden değil,

“baskın karakter özellikleri ve haberlere yaklaşım tarzlarına göre kategorileştirmenin daha uygun olacağı” (Ünal, 2018b, s. 47) göz önünde bulundurularak, Ünal’ın ortaya koyduğu “Front Page/Skandal Gazetecisi” ve “Demokrasinin Savunucusu/Hakikati Araştıran Gazeteci” kategorilerinde Ateş karakteri analiz edilecektir.

Filmlerde baskın yer alan birinci gazeteci karakteri Front Page gazetecisidir. Front Page Gazetecisi, haberi her şeyin üzerinde tutan, hiçbir etik değerleri tanımayan, ilkesiz, sadece sansasyon peşinde koşan, gerçek yerine skandal haberler isteyen, bu nedenle yalan söyleyebilen, küfürbaz, şöhret düşkünü, masumlara zarar verebilen, takım elbiseli, elinden sigarası düşmeyen, poker oynayan ve bol içki içen, haber yakalamak dışında otorite, gerçekler, adalet ve aşka ve her şeye yönelik rahat tavırları olan gazeteci şeklinde temsil edilmektedir (Ünal, 2018b, s. 48).

Ünal, “Skandal Gazetecisi”nin kodlarını “çıkar odaklı, sansasyonel, meslek ilkeleri konusunda esnek, etik değerlere bağlı değil, serseri/güvenilmez ve alkol düşkünü”

olarak sıralar (2018b, s. 48). Şahsiyet’te, Ateş karakteri bu kategoride yer alan bazı özelliklere sahiptir. Dizinin ikinci bölümünde Ateş’in imzasını taşıyan “Katilden Mesaj Var” başlıklı gazete haberi Ateş’in “skandal gazetecisi” olduğuna işaret eden önemli bir unsur işlevi görür. Nevra’nın gazeteyi alıp Başkomiser Tolga’ya ve ekibe gösterdiği

sahnede, Ateş’in polislerin zihninde olumsuz bir imaja sahip olduğu görülmektedir. Tolga onu “soytarı” diye tanımlar.31

Ateş para karşılığı sızdırma bilgi elde ederek haber yapar. Haber toplama pratiği bu açıdan son derece sorunludur. Attığı ilgi çekici başlık da skandal haber peşinde koşarak gazetede var olabildiğinin göstergesidir. Ateş’in para karşılığı bilgi toplayışı, ikinci bölümde bir başka sahnede daha görülür. Ekranın merkezinde Nevra vardır, Ateş’in verdiği bilgileri gece kulübündeki bilgisayarda inceler, bir yandan da Ateş’in bir haber kaynağı ile yaptığı telefon görüşmesi duyulur. Ateş’in konuştuğu kişi bilgiyi paylaşmadan önce “Bak para vereceksin ama” der. Ateş de “evet” yanıtını verir ve bilgileri alır. Bu bilgi, üçüncü bölümde buluşacakları kafede Ateş Nevra’yı beklerken, arkasında oturan biri tarafından çalıştığı Şimdi gazetesinin içine konan sarı zarftadır.

Ekranda sadece eli görünen haber kaynağı, para karşılığında Ateş’e istediği bilgileri temin eder ve gizlice zarfı uzatır.

Ateş’in Cinayet Büro’daki polisler tarafından güvenilmez ve olumsuz algılandığına ilişkin bir başka gösterge de üçüncü bölümde Ateş ve Nevra’nın bir kafede buluşma sahnesinde yer alır. Ateş, geciktiği için özür dileyen Nevra’ya bu durumu “Asıl sen kusura bakma gelemedim sizin şubeye kadar maalesef. Biliyorsun benden pek haz etmiyorlar sizin orada. Ancak bu kadar yaklaşabiliyorum” sözleriyle dile getirir.

Ateş’in diğer karakterlerin gözündeki skandal ve sansasyon peşinde koşan gazeteci imajı beşinci bölümde, Ateş’in Cinayet Büro’da sorgulandığı sahnede de öne

31 Bkz. Şahsiyet, 2. Bölüm, 00:41:00

Tolga Başkomiser: Haberim var benim ondan. Gördüm onu. Ama bu adam böyle işte.

Nevra: Kim?

Tolga Başkomiser: Ateş Arbay denen soytarı gazeteci. Ama ben ona kızmıyorum. Ben ona kızmıyorum! Hangi gerizekalı, hangi aptal üç kuruş para için bu haberi satıyorsa benim derdim onunla!

çıkar. Sefa Ateş’i sorgularken sorgu odasına giren Başkomiser Tolga’nın sözleri bu imajın göstergesidir. Tolga Ateş’i sürekli azarlar, soru sorulmadıkça konuşmaması yönünde uyarır. Kamera açısı da Tolga’nın Ateş’e üstten bakan bir pozisyonda konumlandığı şekilde ayarlanmıştır. Ateş çerçevenin sol kenarında üst kamera açısından, sorgu sandalyesinde otururken; Tolga ise çerçevenin merkezinde alt kamera açısından ve ayakta dikilirken çekilmiştir. Ateş Tolga’ya “Sizin suçluları aramanız gerekmiyor mu?

Ben niye buradayım?” diye sorduğunda ekranda Tolga’nın sıkılan yumruğu ve Ateş belirir. Bu sahnede Tolga Ateş’i hem tehdit eder hem de onun “insanların hayatlarıyla oynayan soytarıların tarafında” olduğunu söyler. Bir skandal gazetecisi olarak Ateş, Tolga için başka bir grubun mensubudur, değersiz biridir.32 Bu sahnenin hemen ardından Başkomiser Tolga, Ateş’i bir kez de Nevra ile konuşurken “soytarı” diye niteler.

Nevra’ya, “Bu Ateş Arbay denen soytarıya bilgi sızdıran sen misin?” diye sorar.

Dizinin ikinci bölümünde Ateş Nevra’yı arayıp bir “hediye bilgi” karşılığında röportaj yapmak ister. Ateş’in burada da haber toplama pratiğinin sorunlu olduğu; haber kaynağı ile ilişkisini bir “al-ver” ilişkisi üzerine kurduğu görülür. Nevra, Ateş ile telefonda konuşurken bir yandan da bilgisayarda arama motorunda Ateş’i araştırır.

Ateş’in dışardan bakıldığındaki imajı ve sürdüğü hayat da skandal gazetecisi tasvirine uyar. Nevra’nın karşısına çıkan bilgi, “Gazeteci, Müzisyen ve DJ Ateş Arbay” başlığını taşır. Ateş gazeteciliğin dışında başka bir iş daha yapmaktadır. Gece hayatı ve eğlence dünyasının içinde genç, düzensiz bir hayat süren gazeteci stereotipine uymaktadır.

Nevra’ya ilk görüşme randevusunu da gece 22.30’dan sonraya, “İsyan Sanayi” adlı bir gece kulübüne verir. Bu görüşme bir gazeteci ve kaynağının profesyonel görüşme

32Bkz. Şahsiyet, 5. Bölüm, 00:17:40

Ateş: Napacaksın? Vuracak mısın? Vur. Hadi.

Tolga: Ateş Arbay, ben bugüne kadar bu odada hayatım boyunca hiç kimseye tek bir fiske bile vurmadım.

Seni temin ederim. Ama eğer bu olayla ilgili bir şey biliyor ve bizden saklıyorsan senin ağzını yüzünü dağıtırım işte o zaman. Ayrıca şu meseleye de gelelim, sen bizim tarafta falan değilsin Ateş Arbay. Sen ne taraftasın biliyor musun? Oturduğu yerden hiçbir halt bilmeden insanların hayatıyla oynayanların tarafındasın. O taraftasın sen. Ben o tarafa ne diyorum biliyor musun? Soytarıların tarafı. Bak biz burada insanların hayatıyla oynamayız, biz burada insanların hayatını kurtarırız anladın mı?

yapabileceği alışıldık bir mekân ve zamana ait değildir. Gazeteci Ateş Arbay’ın dizide ikinci bölümde ilk görüldüğü sahnenin mekânı gece kulübüdür. Ateş gazeteci gibi çıkmaz izleyicinin karşısına, DJ kimliğiyle çıkar. Renkler, kalabalık yüksek seste müzik içinde bu kalabalıkların ne dinleyeceğine karar veren Ateş’tir. Gece kulübündekiler Ateş’in seçtiği müzikleri dinlerler, Ateş’in seçtiği müziğe göre dans ederler. Işıklar, renkler içinde bir ilüzyon dünyası şeklinde resmedilen gece kulübü ile Ateş’in gazetecilik kariyeri bu noktada benzeşmektedir. Ateş renkli, ilgi çekici manşetler atarak kalabalıkların ne okuyacağına karar veren kişidir. Tıpkı gece kulübünde dinlettiği şarkılarda kendini kaybeden kalabalıklar gibi; okurları da Ateş’in gazete sayfasına kendi deyimiyle “uzay boşluğunda dolaşan bilgilerden biri”ni seçip yazdığı haberleriyle oyalanır. Bu baş döndürücü düzenin içinde Ateş bir “skandal gazetecisi”dir.

Ateş izleyici karşısına çıktığı ilk sahnede gece kulübünde DJ’lik yapmasının yanı sıra sahne boyunca peş peşe içki içer, Nevra ile diyaloğundan da anlaşılır ki aynı zamanda kokain de kullanmaktadır. Bu özelliği, gazetecilerin daha önceki filmlerdeki temsillerine, bu temsillere ilişkin akademik çalışmalarda dile getirilen stereotiplere uymaktadır.