• Sonuç bulunamadı

3. KAMU SEKTÖRÜNÜN BÜYÜME EĞİLİMLERİ

3.8 Seçilmiş Ülke Uygulamaları

3.8.1 Finlandiya

Finlandiya, Avro Bölgesi’nde Maastricht kriterlerine uyum açısından en iyi ülke olmasına karşın, 1996 yılından bu yana “Standard and Poors”dan "AA" derecesi alarak İtalya ve Portekiz ile birlikte Avro Bölgesi’nin en düşük derecesini paylaşmaktadır. Finlandiya'nın bütçe fazlası 1999 yılı için % 2,5 olarak tahmin edilmektedir ve bu açıdan S&P'dan "AAA" derecesi alan Almanya ve Fransa'dan çok daha iyi durumdadır. Finlandiya ekonomisinin açmazları ise; yüksek işsizlik, yüksek vergi oranları, esnek olmayan işgücü piyasası ile giderek artan emeklilik harcamalarıdır182 . -8 -6 -4 -2 0 2 4 6 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Büyüme

Grafik 5. Finlandiya Ekonomik Büyüme Eğrisi

Kaynak:http://epp.Eurostat.ec.europa.eu/tgm/download.do?tab=table&plugin=1&language= en&pcode=tsieb020 (20 Temmuz 2010).

182

3.8.2 Polonya

Polonya’nın GSYH’de son yıllardaki artış nedeniyle dünya ekonomisindeki önemi ve payı yükselmektedir. Özelleştirme uygulamaları neticesinde, 1996 yılından beri ülke Merkezi ve Doğu Avrupa Ülkeleri içerisinde en fazla doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına konu olan ülke durumundadır. Merkezi planlamaya dayalı sisteme 1989 yılında son verilmesini müteakiben göreve gelen hükümet serbest piyasa ekonomisine geçiş yönünde ekonomik politikalar izlemiştir. Bu dönemde izlenen “Balcerowitz Planı” piyasa ekonomisine geçiş için sistematik bir dönüşümü öngörmüştür. Uygulanan politikalar neticesinde, ilk anda işsizlik ve enflasyon artmış, ancak yıllar itibarıyla düşüş göstermeye başlamıştır. 1990 yılında % 600 olan enflasyon, 1991 yılında % 70’e düşmüştür. 2004 yılı itibarıyla AB üyesi olan Polonya’da 2000 yılındaki GSYH artışı % 4 olarak gerçekleşmiştir. 2000 yılı GSYH’si 157,7 milyar $’dır. 1996 yılındaki miktar ise 143.8 milyar $’dır. Bu rakamlar dikkate alındığında son beş yılda GSYH artışının % 9,6 olduğu görülmektedir. Reformların başladığı 1990 yılındaki GSYH’sı ise 59 milyar $ seviyesindeydi. Polonya’da büyüme 2005: 3,6 - 2006: 6,2 - 2007: 6,6 şeklinde gerçekleşmiştir.183 0 1 2 3 4 5 6 7 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Büyüme

Grafik 6. Polonya Ekonomik Büyüme Eğrisi

Kaynak:http://epp.Eurostat.ec.europa.eu/tgm/download.do?tab=table&plugin=1&language=

en&pcode=tsieb020 (20 Temmuz 2010).

183

3.8.3 Yunanistan

Küçük fakat son derece açık ekonomiye sahip bir ülke olan Yunanistan, toplam milli gelirde AB ülkeleri içinde Portekiz’den sonra en düşük değere sahiptir. Halihazırda sürdürülmekte olan özelleştirme programına rağmen devlet ekonomide önemli rol oynamaya devam etmektedir. Yunanistan’da endüstriyel yapı, diğer AB ülkelerine nispeten daha sınırlıdır.

Yunanistan’da tarım, ormancılık ve balıkçılığın GSYH’ye katkısı son yıllarda azalmış olmasına rağmen, bu sektörlerin GSYH’ye katkısı 2004 yılında % 6,6 oranı ile AB ortalaması olan % 2,5’un çok üzerindedir. Hizmetler sektörünün GSYH’ye katkısı çoğu gelişmiş ülkede olduğu gibi önemli yer tutmaktadır. Hizmetler sektörünün düşük katma değerli yapısı finansal sistemin 1990’lı yıllarda modernizasyonu ile değişmiştir. Turizmin toplam milli gelirde önemli bir payı bulunmakta ve sektör ülkenin döviz kaynakları için hayati önem taşımaktadır. En geniş alt sektörler emlak işleri ve ticarettir. Finans sektörünün büyü mesi ve telekom pazarının serbestleştirilmesi ile ulaştırma ve iletişim sektörlerinin önemi artmıştır. Yunanistan 2003 yılında 4,9 ; 2004 yılında 4,7; 2005 yılında 3,7 büyüme göstermiştir184 . -1 0 1 2 3 4 5 6 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Büyüme

Grafik 7. Yunanistan Ekonomik Büyüme Eğrisi

Kaynak:http://epp.Eurostat.ec.europa.eu/tgm/download.do?tab=table&plugin=1&language= en&pcode=tsieb020 (20 Temmuz 2010).

184

3.8.4 Latin Amerika

IMF, dünya ekonomisi konusunda yaptığı son değerlendirmede Latin Amerika'da yaşanan sorunlara rağmen global olarak ekonomik düzelme belirtileri görüldüğünü belirtmiştir. IMF'nin 1999 yılında dünya ekonomisi için büyüme tahmini % 2,3'tür. Bu da 1998 yılı ile aynıdır. Ancak, dünya ekonomisindeki düzelme belirtilerinin hız kazanması durumunda 2000 yılında % 3,4 global büyüme beklenmektedir. Bu büyümeyi etkileyecek iki risk faktöründen biri yükselen piyasalardaki bunalımlardır. Çin ekonomisinin yavaşlaması ve devalüasyon beklentileri, Rusya'da ekonomik kaosun sürmesi, Brezilya'nın halen kolayca geriye dönebilir durumda olan ekonomisi gibi. İkinci bir risk ise dünya ekonomisinin üç bloğunda (AB, ABD ve Japonya ) var olan dış ticaret dengesizlikleridir. Yükselen piyasalarda yaşanan krizlerin ardından ortalama düzeyde bir ekonomik olumluluk vardır. Bununla beraber, ABD ekonomisinin süren güçlü büyüme eğilimine karşın Japon ekonomisi yavaşlamaya devam etmektedir. Avro bölgesinde ise endüstriyel üretim, 1999 yılı başında düşmüştür. Perakende satış hacmine ilişkin veriler azalma göstermektedir ancak son dönemde toparlanma belirtisi vardır. Avro bölgesinde işgücü piyasasına ilişkin son veriler, geçen yılın sonuna göre işgücü büyümesinde azalma göstermektedir. Ocak ve Şubat aylarında işsizlik oranında düşüş varken Mart ayında sabit kalmıştır. Endüstriyel güven endeksi, 1999'un ilk çeyreğinde azalmıştır ama Nisan verileri hafif bir düzelme göstermektedir. Tüketici güven endeksi ise, yıl başında doruk noktasına ulaşmıştır ve ortalama düzeyde devam etmektedir185.

185

3.8.5 Çin

Çin’de büyük bir endüstriyel devrim ve değişim yaşanmaktadır. 1978’e kadar devlet mülkiyetli kuruluşlar ağır basarken, bu tarihten itibaren yerel hükümetlerin himayesindeki “kollektif şirketler” giderek özel müteşebbisler ya da yabancı sermayeli kuruluşlar ve ortak teşebbüsler üretimden pay almaya başlamışlardır. Devlet sektörünün endüstriyel çıktı içindeki payı neredeyse yarı yarıya düşmüştür. Bununla birlikte devlet sektörü sermaye yoğun ve genellikle büyük ölçekli endüstrileri elinde tutma eğilimini sürdürmektedir. 1990’ların başından itibaren gelişmekte olan ülkelere yapılan yatırımların başında Çin yer almıştır.

Merkezi planlamadan ayrıldığı 1978 yılından bu yana Çin, yılda ortalama % 10 oranında büyümektedir. Özellikle ülkenin doğu kıyıları hissedilir ölçüde bir gelişme göstermektedir. Ancak, ekonomik büyümenin hızı istikrarlı değildir. Tüketim eğilimi artmakta, fiyatlar yükselmekte, yabancı yatırımlar ve şehirde kişi başına düşen gelir artmaktadır. Bazı gözlemciler Çin’in resmi olarak açıklanandan çok daha hızlı büyüdüğünü öne sürmektedir. Reform döneminde ekonomik büyüme kıyı bölgelerinde çok daha hızlı gerçekleşmiştir. 1980’li yıllar ve 1990’ların başında Guangdong eyaleti genel olarak İnci Nehri Deltası, en hızlı büyüyen bölge olmuştur186. Çin 2006 yılında 11,1 ; 2007 yılında 11,4 oranında büyüme eğilimi göstermiştir187.

186http://www.kobifinans.com.tr/tr/dispazar/040601/753

(20 Temmuz 2010).

187

0 2 4 6 8 10 12 14 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Büyüme

Grafik 8. Çin Ekonomik Büyüme Eğrisi

Kaynak:http://epp.Eurostat.ec.europa.eu/tgm/download.do?tab=table&plugin=1&language= en&pcode=tsieb020 (20 Temmuz 2010).

3.8.6 Japonya

Japon Maliye Bakanı Miyazawa, G7'ler toplantısında şu anda dünyadaki üç kutup (Amerika, Avrupa ve Japonya) içinde ekonomik açıdan en problemli durumda olan ülkenin Japonya olduğunu belirtmiştir. Ekonomistler, Japonya'nın 1999 - 2000 mali yılında % 0,5 büyüyebilmesi için sonbaharda ek bir bütçenin kaçınılmaz olduğunu vurgulamaktadırlar. Ekonomik verilerdeki bazı iyileşme belirtileri ve istikrara kavuşan mali piyasalara rağmen Japonya'nın ekonomiyi uyarıcı bazı adımlar atarak bütün araçlarını kullanıp iç talebin büyümeyi sağlaması gerekmektedir.

-6,00 -4,00 -2,00 0,00 2,00 4,00 1991 1993 1995 1997 1999 2001 2003 2005 2007 2009 Büyüme

Grafik 9. Japonya 1991 - 2009 Arası Büyüme Eğrisi

Kaynak:http://epp.Eurostat.ec.europa.eu/tgm/download.do?tab=table&plugin=1&language= en&pcode=tsieb020 (20 Temmuz 2010).

Japon ekonomisinin büyüme eğilimi (1991 - 2002) dönemi itibariyle incelendiğinde, 1991 yılında balon ekonomisinin sönmesi akabinde ekonomik büyümede 2 yıllık bir düşüş yaşanmıştır. 1994 yılından 1997 yılındaki Asya Finansal Krizi’ne kadar yeni bir iyileşme süreci yaşanmıştır. 1999 yılından sonra Japon Hükümeti’nin aldığı tedbirler olumlu sonuçlarını göstermiştir. 2001 yılında ise, dünya ekonomisindeki daralma ve 2001 yılında, dış ticaret fazlasının % 50 civarında düşmesi büyümeyi olumsuz etkilemiştir.

-2,00 -1,00 0,00 1,00 2,00 3,00 4,00 5,00 6,00 2002 2004 2006 2008 2010 Dünya ABD Japonya AB

Grafik 10. Yurt İçi Hasıla Değişimleri

Kaynak:http://epp.Eurostat.ec.europa.eu/tgm/download.do?tab=table&plugin=1&language= en&pcode=tsieb020 (20 Temmuz 2010).

Başlıca ülkelerin Reel Gayrisafi Yurtiçi Hasılaları dünya ortalaması ile karşılaştırıldığında; Japonya 1980’lerde dünya ortalamasının 3 katı düzeyinden 2000 yılında dünya ortalamasının yarısına düşerken, ABD tam tersi şekilde 1980’lerde dünya ortalamasının 1/3 düzeyinden dünya ortalamasını yakalamıştır.