• Sonuç bulunamadı

Eylemsel İfadeler

Belgede İfade özgürlüğü (sayfa 49-53)

İfade özgürlüğünün kapsamı araştırılırken günümüzde yoğunlukla tartışılan ve bir teorik temele oturtulmaya çalışılan eylemsel ifadelerin durumudur. Eylemler ifade özgürlüğü kapsamında mıdır? Özgürlük kanunların izin verdiği her şeyi yapabilmek hakkıdır. Descartes’in düşünce’sinin yerine eylem geçebilir mi? Felsefe tarihi düşüncenin ne olduğu ve nasıl insanın kafasında olduğu sorularını sormakla geçmiş ve daha sonra yerini var olmak için yapmak gerektiği sorularına bırakmıştır. Fichte, bir şeyler düşünmek için değil, bir şeyler yapmak için yaşıyoruz demiştir. Fichte’ye göre yapmak özgürlük mücadelesidir. Ne türlü olursa olsun yapabiliyor muyum? Öyleyse özgürüm.129 Felsefi anlamda ele alınan bu düşünceye göre düşünce eyleme bitişik olarak kabul edilmiştir. İfade eylem midir? Ancak, ifade ve eylemin sınırı nasıl çizilecektir? Bu sınırı çizmek sanıldığı kadar kolay değildir.

Günümüz teorileri de iki boyutta ele alınabilir. Birincisi ilaveli-ifade, ikincisi sembolik eylemdir. İlaveli-ifadeye göre, ifade hiçbir zaman saf (pure-speech) değildir. İfadeyi mümkün kılan eylemi yani ilavesi her zaman vardır. Örneğin siyasi bir gösteride göstericilerin iletmek istediği protestonun esasına iliştirilmiş bir

128 ÖZİPEK, “Akademik Özgürlüğün…”, s.206. 129 HANÇERLİOĞLU, a.g.e., s.299.

ilavedir. Sözgelimi bir gazetede ücretli bir ilan ile de protesto ilavesiz olarak da gerçekleştirilebilirdi.130

Sembolik eylem ise ifadeye eşlik etmesi veya onu taşıması değil, kendisinin bir ifade veya ifadenin eş değeri olmasıdır. Sembolik ifadeye örnek olarak bayrak yakma olayı verilebilir. Verilmek istenen mesaj bayrak yakmadan verilemez mi? ABD Yüksek Mahkemesi hakimi benzer bir olayda sembolik eylem konusundaki görüşünü şöyle açıklamıştır. “Mesaj ve şekil birbirinden ayrılamaz. Büyük oranda eylem biraz ifade şeklindeki nitelendirmeler amaç bakımından uygun değildir. Şekil, mesajın parçasıdır.”131

Eylemsel ifade konusunda önemli bir noktada eylemde amaç ifade edilmek istenen fikrin iletilmek istenen kişi veya kişiler üzerinde sözlü ifadesinden daha fazla etkin olacağıdır. İletişim amacı taşıyan bu ifadelere örnek olarak kolluk takmak, tek tip giymek, bir bayrağı selamlamak veya selamlamamak… vb. Ana amaç sembolik yahut iletişimsel olmalarıdır. Aslında sözle iletilebilecek bir mesajı taşımaktır ancak, sembolik eylemle daha etkin olacaktır.132

Ancak sembolik ifade her zaman ifade özgürlüğü kapsamında değildir. İfade özgürlüğünü garanti altına alan ülkeler ifadeyi sınırlamak yerine eylemi sınırlandırmayı tercih ederler. Eylemler fiziksel zarara, mülkiyet kaybına ve yönetim sürecine müdahaleye neden olabilir. Demokratik toplumlar fiziksel zararı önlemek amacıyla kişinin istediği gibi eylemde bulunmasını söz konusu eylem ifadeye bağlı olsa bile önlenmesi gerektiği düşüncesi vardır. Ancak sembolik eylemde verilecek cezanın ifade nedeniyle değil de oluşan zarar nedeniyle verilmesi gerekmektedir. Bu anlamda sembolik ifade örneği olarak değerlendirilebilen, politikacılara yumurta atılması olayında ne ceza verilmesi gerekir? Politikacının elbisesinin kirlenmesi dolayısıyla kuru temizleme ücreti, toplumda küçük düşürüldüğü gerekçesi ile hakaret davası, ya da yumurtanın atılması nedeniyle oluşan herhangi bir fiziksel zarar nedeniyle oluşacak bir suçun cezası mı verilecektir? Bir politikacıya yumurta atılması olayı ülkemizde gerçekleşmiş olup bu fiili gerçekleştiren kişi hakkında “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet”, “görevli memura, devlet büyüklerine hakaret”, “kamu görevlisine, görevinden dolayı hakaret”, “kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnmek” suçlamalarıyla 6 yıldan 13 yıla

130 SADURSKI, a.g.e., s.56. 131 SADURSKI, a.g.e., s.64. 132 SADURSKI, a.g.e., s.57.

kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştır.133 Kanaatimce bu durum, hakların dengelenmesinin yanında pek çok hukuk ilkesine de aykırıdır.

Amerikan Mahkemesi, sembol ya da eylemin ifade taşıyıp taşımadığı ile ilgilenmektedirler. Bunun için bayrak yakılması örneğinde kamu düzeni bozulduğu için zaruri sebep nedeniyle mi ifade kısıtlanmıştır yoksa bayrak yakma olayı ile verilen mesaj nedeniyle mi ifade kısıtlanmıştır. Mahkeme bu hususu araştırmaktadır. Sonucuna göre eylemi veya sembolik eylemi ifade özgürlüğü kapsamına almaktadır.134 Amerikan Yüksek Mahkemesi bir düşünceyi sınırlandırırken özellikle sembolik ifadelerde; ifadede bulunana herhangi bir düşünceyi ifade etmek saiki aranmasının yanında sınırlandırma bakımından da, yasa koyucudan, düşüncenin mesajını hedef almaması, bu mesaj göz önünde tutulmasa dahi ifadenin yol açabileceği tehlike ya da zararı temel almaktadır. Yani sınırlandırmada hedef bayrak yakma fiilinin taşıdığı mesaj değil yarattığı zarar ya da tehlikedir.135

Alışılmış etkin ifade kanallarından yeterince yararlanma olanağı bulamayan kişi ve grupların başvurduğu ve bu yolla mesajlarını duyurmak, kamuoyunu etkilemek istedikleri zaman kullandıkları mekanlar (public forum) iletişim aracı olmaktadır. Bu tür kişiler için oturma eylemleri, picketingler, yürüyüş ve kalabalık gösteriler, kullanılan sloganlar, taşınan dövizler, bayraklar, semboller ile birlikte, açıklama ve etkilemenin en iyi vasıtalarıdır. Bu araçlarla yapılan ifadeler eylemlerle açıklama ve iletişim olgusunu geliştirmiştir. Public forum yani orta mallarının kamu düzeni anlamında değeri olsa da eski çağlardan beri ifade anlamında misyonu olduğu unutulmamalıdır.136 İşte bu kriter ile dengeleme yöntemi daha işlevsel hale gelir.

Tabi ki otorite ve özgürlük mücadelesinde ve kamu düzeninin sağlanması amacıyla alternatif mekanlar geliştirilmektedir. Bu mekanların en önemli özelliği, aynı alıcı kitlesine, aynı mesajı, eşit derecede etkili araçlarla iletebilme ya da alıcının bu mesajı diğer kaynaklardan edinebilme olanağı bulunmalıdır. Özellikle bizim ülkemizde toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu bazı maddeleri açısından bu

133 Ayrıntılı bilgi için bkz. www.tbmm.gov.tr/tutanak., erişim tarihi: 5.5.2006. 134 TRAGER ve DICKERSON, a.g.e., s.25.

135 Didem Öykü AYDIN, Üç Demokraside Düşünce Özgürlüğü ve Ceza Hukuku-I-Amerika

Birleşik Devletleri, Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2004, s.375.

136 Sait GÜRAN, “Düşünceleri Açıklama ve Yayma Aracı Olarak Kamu Malları”, www.anayasa.gov.tr., erişim tarihi: 20.1.2006, s.193.

kriterleri yerine getirememekte, hakkın kullanımının ciddi şekilde zarar gördüğü açıktır.137

Eylemsel ifadeler konusunda incelenmesi gereken bir husus da ani toplantılardır. Ani toplantılar genellikle toplum tarafından duyarlılık gösterilen bir konu hakkında ortaya çıkan yeni gelişmelerin halk tarafından duyulması ve önceden kararlaştırılmaksızın ani tepkiyle ya da toplumsal refleks olarak gerçekleştirilen toplantılardır. Bu tür hareketlerin eylemsel ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği konusudur. Ani toplantılara bir örnek ülkemizde yaşanmıştır. Bergama ilçesinde siyanürle altın arama faaliyetini sürdüren bir şirketin çalışma alanına bir kamyon siyanür getirdiğine ilişkin duyum alan köylülerin toplumsal refleksi neticesinde trafiği aksatmadan tek sıra halinde yürümekle oluşan eylemi yargıya taşınmıştır. Halkın siyanürle altın aranması işlemlerinin idari yargı kararı ile durdurulmuş olmasına rağmen şirketin çalışmasını sürdürmesi konusunda gösterdiği duyarlılığa bir de siyanürün insan yaşamını ve çevreyi olumsuz yönde etkileyeceği inancının eklenmesi ile ani tepkiler meydana gelmiştir. Toplumsal duyarlılığın dışa vurumu olarak nitelendirilebilecek olan bu hususun ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekliliği demokratik bir sistemde şart olduğu ortadadır.

Bütün bu açıklamalara ek olarak demokratik sistemlerin bir özelliğinden yani kamusal meseleler hakkındaki tepkilerin barışçıl yollarla gösterilmesinden bahsetmek gerekecektir. Çünkü pasif direniş olarak da adlandırılan zora ve şiddete başvurmadan baskıya karşı koyma yolları da eylemsel ifade kapsamında değerlendirilmelidir. Örneğin yöneticilerin emir ve kararlarına bilinçli olarak uymamak, açlık grevi, boykot, uzun mesafeler arasında büyük protesto yürüyüşleri, yollara ve meydanlara yatarak uzun insan barikatları kurmak… vs. Ayrıca bu tür pasif direnme de sayılan eylemsel ifadeler, barışçıl yollardan olmakla birlikte uygulamaları ancak bu tepkilere kulak veren yönetimlerin mevcut olduğu demokratik sistemlerde mümkündür.138 Dolayısıyla “Anayasalarda meydana getirilen hukuki teminat mekanizmaları teknik yönden ne kadar ustaca kurulmuş olurlarsa olsunlar,

137 Ülkü AZRAK, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu Açısından Kollektif Özgürlükler”, www.barobirlik.org.tr., erişim tarihi: 5.12.2004, s.7.

hürriyete değer veren ve onu her adımda korumağa azimli uyanık kitle bilincine dayanmadıkça adeta boşlukta dönen çarklar gibidirler.”139

Belgede İfade özgürlüğü (sayfa 49-53)