• Sonuç bulunamadı

2.4. ENGELLĠLĠK ĠLE ĠLGĠLĠ YASAL DÜZENLEMELER

2.4.1. Engellilik Ġle Ġlgili Dünyadaki Yasal Düzenlemeler

Beyannamesi”ne dayanmaktadır. Beyannamenin özellikle engellileri kapsayan 25. maddesinde, her bireyin yiyecek, giyim, tıbbi bakım gibi sosyal hizmetleri ile birlikte yaĢlılık, sakatlık, hastalık, dulluk, iĢsizlik ve dıĢ etkenlerden kaynaklanan geçim sorunları halinde güvence hakkı bulunduğu ifadesi yer almaktadır. Beyanname, Türkiye‟de de kabul edilerek Bakanlar Kurulu Kararı, 27 Mayıs 1949 tarihinde 7217 sayılı Resmî Gazete‟de yayımlanmıĢtır (Bakanlar Kurulu Kararı, 1949).

1950 yılında engelli bireylerin sosyal olarak rehabilitasyonlarının konu edildiği “Cenova Konferansı”nda, T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı‟nın verilerine göre, engellilerin rehabilitasyon ve tedavi hizmetleri ile eğitimi ve istihdamına yönelik standartların oluĢturulması amacı ile bir komisyon kurulması kararlaĢtırılmıĢtır. Bunun üzerine, 1952 yılında BirleĢmiĢ Milletler kapsamında, WHO, UNDP, UNESCO, UNICEF ve ILO‟nun katıldığı bir toplantı yapılmıĢtır. Bu toplantıda, rehabilitasyon ve eğitim alanlarına getirilen yeni yaklaĢımlar ile birlikte engellilikle ilgili hususların, toplantıya katılan kuruluĢların kapsamlarına dâhil edilmesi talep edilmiĢtir (https://www.ailevecalisma.gov.tr, 2019).

1969 yılında BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu kapsamında engelli bireyler ile ilgili maddelerin yer aldığı “Toplumsal Kalkınma Bildirgesi” yürürlüğe girmiĢtir. Bildirgenin 19. maddesinde engellilerin topluma kazandırılması ve ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına değinilirken, 11. maddesinde engelli bireylerin sosyal güvenliğinin sağlanması konulara yer verilmiĢtir (Yılmaz, 2019).

1971 yılında engellilik haklarını ilgilendiren, ulusal ve uluslararası alanlarda kullanması planlanan ve yol gösterici nitelikte olan “Zihinsel Engellilerin Haklarına ĠliĢkin Bildirge” yayımlanmıĢtır. T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı‟nın verilerine göre, Bildirgenin 1. maddesinde zihinsel engelli bireylerin diğer insanlarla eĢit haklara sahip olması gerektiği üzerinde durulmuĢ olup, 2. maddesinde de eğitim ve rehabilitasyon hizmetleri için ihtiyaç duyulan imkânların sağlanması gerekliliği vurgulanmıĢtır (https://www.ailevecalisma.gov.tr, 2019).

1972 yılında çıkan ve 1973 yılında onaylanan “Rehabilitasyon Kanunu”nun 504. bölümünde, çalıĢma ve istihdamda, engelli bireylerin de diğer insanlarla eĢit

fırsatlara sahip olması ve zihinsel ya da fiziksel engelli ayrımcılığının ortadan kaldırılması vurgulanmaktadır. Bu bağlamda, tarihsel süreçte yasal olarak engellilik haklarını ilk koruyan kanun olma özelliği taĢımaktadır. Ayrıca, kanunda toplu taĢıma ve toplu konut gibi kamu hizmetlerinde de engellilere eĢit haklar tanınması yer almaktadır (Akçalı, 2015).

1975 yılında yürürlüğe giren “Tüm Engelli Çocuklar için Eğitim Kanunu” ile engelli bireylerin, halk eğitimine katılımlarında diğer bireyler ile eĢit haklara sahip olması yer almaktadır. Kanun ile çocuklar sınırlandırıldıkları enstitülerden dıĢarı çıkartılarak diğer bireyler ile eĢit imkânlara sahip olmaya baĢlamıĢtır (Akçalı, 2015).

9 Aralık 1975 tarihinde yayımlanan “Sakat Hakları Bildirisi”, BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu'nun Ġnsan Hakları Evrensel Bildirisinin devamında yer almaktadır. BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu‟nun 13 maddeden oluĢan 3447 no‟lu bu bildirisinde engellilerin topluma yararlı bireyler olması kadar, toplumun da engelli bireylere karĢı sorumluluklarının olduğu belirlenmiĢtir. Bildirinin 1. maddesinde engellilik tanımı verilmiĢ olup, 2. maddesinde engelli bireylerin yasalardan eĢit derecelerde faydalanabileceğine yer verilirken, 3. maddesinde de engelli ayrımcılığının kaldırılacağı belirtilmiĢtir. Ayrıca bildirinin 7. maddesinde engelli bireylerin sosyal haklarına değinilerek iĢ alanlarındaki giriĢim haklarına sahip oldukları vurgulanmıĢtır (Ölmezoğlu, 2015).

1981 yılı, BirleĢmiĢ Milletler tarafından “Uluslararası Engelliler Yılı” olarak ilan edilmiĢ aynı zamanda, 1983-1992 yılları arasında "Engelliler Ġçin Dünya Eylem Programı" uygulanmıĢtır. Bu program ile hükümetlere sunulan faaliyetlerin hayata geçirilmesi ve engellilere yönelik geliĢmelerin desteklenmesi amaçlanmıĢtır. Bu bağlamda 1981 yılından sonra her yıl 10-16 Mayıs tarihleri arası “Engelliler Haftası” kabul edilerek çeĢitli etkinlikler ile kutlanılmakta olup, 1983 ile 1992 yılları arası “Engelliler On Yılı” olarak kabul edilmiĢtir (Partici, 2018).

1982 yılında, BirleĢmiĢ Milletlerin yapmıĢ olduğu 3 Aralık tarihli oturumda alınan kararların ardından, “Engelliler Ġçin Dünya Eylem Programı”nın hayata geçirileceği

karĢı koymak ve engelli bireyleri bilinçlendirerek fırsat eĢitliği sağlamak bu programın amaçları arasındadır. Bu bağlamda izlenmesi gereken politikalar, Engelliliğin Önlenmesi, Fırsat EĢitliği, Engelsiz Projeler ve Rehabilitasyon olmak üzere dört baĢlıkta ele alınmıĢtır. Programın özellikle vurguladığı Fırsat EĢitliği kapsamında, engelli bireylerin ekonomik ve sosyal yaĢama tam ve bağımsız bir Ģekilde katılımının sağlanması hedeflenmektedir. Engelsiz Projeler çerçevesinde ise Engelsiz ġehir Planlanması, Çocuk Rehabilitasyon Merkezi, Ġleri YaĢam Merkezi, Avrasya Omurilik ġifahanesi, Engelsiz Olimpik Spor Kompleksi, Engelsiz Dünya Tatil Köyü, Geriatri Merkezi gibi projelere yer verilmiĢtir (Yılmaz, 2019). Ayrıca daha sonrasında 3 Aralık günü her yıl, Dünya Engelliler Günü olarak kutlanmaktadır.

Uluslararası Engelliler Yılı‟nın ve ardından Engelliler Ġçin Dünya Eylem Programı‟nın kabul edilmesi, Avrupa Topluluğu'nu da teĢvik etmiĢtir. Avrupa Birliği engellilere yönelik yeni tutumunu fırsat eĢitliği temeline dayandırmaktadır. Fırsat eĢitliği ilkesi, son 25-30 yıldır BirleĢmiĢ Milletler ve ona bağlı bulunan örgütlerin gündeminde yer almakta olup, 1980 ve 1990‟lı yıllarda Avrupa Konseyi tarafından engellilerle ilgili çeĢitli kararlar ve bildirgeler yayımlanmıĢtır (Ulusoy, 2006).

1983 yılında ILO tarafından 159 no‟lu “Mesleki Rehabilitasyon ve Ġstihdam SözleĢmesi” yayımlanmıĢtır. SözleĢme kapsamında üye ülkelerin, engellilik çeĢidi ne olursa olsun bireylerin kendilerine göre bir meslek edinmesi, bu meslek dalında güzel yerlere gelmesi, baĢarılı olması ve dolayısıyla topluma dâhil olması için ihtiyaç duyulan önlemlerin alınması vurgulanmıĢtır. Ayrıca sözleĢmede engelli bireylere ayrımcılık yapılmaması ve fırsat eĢitliği savunulmaktadır (Yılmaz, 2019).

1989 yılında BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu, engellilik kavramı kapsamında “Çocuk Hakları SözleĢmesi”ni kabul etmiĢtir. 20 Kasım tarihli bu sözleĢme, Korunma, GeliĢme, Hayatta Kalma ve Katılma olmak üzere dört ana baĢlık altında 54 maddeden oluĢmaktadır (Milletlerarası SözleĢme, 1995).

1993 yılında BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu tarafından, engellilerin toplumsal yaĢama tam ve eĢit katılımı ile ilgili standartları kapsayan “Sakatlar Ġçin Fırsat EĢitliği Konusunda Standart Kurallar” kabul edilmiĢtir. 23 Ocak tarihinde ilan edilen

ve tavsiye niteliği taĢıyan Sakatlar Ġçin Fırsat EĢitliği Konusunda Standart Kurallar, 22 maddeden oluĢmakta olup, engelliliğe sebebiyet verebilecek durumların tespit edilmesi, engelliliğin erken tanı ve teĢhis ile önlenmesi, engelli bireylerin bakımı ve rehabilitasyonu ile ilgili konular yer almaktadır. Bu tavsiyeler ile kamuoyunun, engelli bireylerin ve ailelerin uzman kiĢilerce bilinçlendirilmesi amaçlanmaktadır (Yılmaz, 2019).

1994 yılında Ġspanya‟nın Salamanca Ģehrinde, 92 ülkenin ve 25 uluslararası kuruluĢun katıldığı UNESCO Özel Eğitim Dünya Konferansında, UNESCO ve Ġspanya devletinin iĢ birliği ile “Salamanca Bildirisi” ilan edilmiĢtir. Salamanca Bildirisi, engelliliğe sahip çocukların da diğer yaĢıtları ile birlikte, aynı eğitim sistemi içinde eğitim görmesi gerektiğini destekleyen uluslararası ilk bildiri niteliğindedir (Yılmaz, 2019).

2006 yılında BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu tarafından, uluslararası alanda engellilik haklarının güvence altına alındığı “Engellilerin Haklarına ĠliĢkin SözleĢme” kabul edilmiĢtir. SözleĢmede engellilere yapılan ayrımcılığın kaldırılması ve her alanda fırsat eĢitliği sağlanması vurgulanmaktadır (Yılmaz, 2019).