• Sonuç bulunamadı

Emtiayı Temsil Eden Senetler Üzerinde Rehin

[makbuz senedi (TTK 834), taşıma senedi (TTK 856), konişmento (TTK 1228)] kıymetli evrak niteliğinde olmasına rağmen rehin hukukunda ayrı bir düzenlemeye tabi tutulmuştur. Gerçekten MK 957/1 hük- müne göre, “Emtiayı temsil eden kıymetli evrakın rehnedilmesiyle emtia üzerinde rehin hakkı doğar”. Bu durum, görünüşte teslimsiz taşınır rehni kurulmasının bir yolu gibi görünse de, esasen zilyetliğin havalesi126

(MK 979) yolu ile taşınır eşya üzerinde rehin hakkı kurulmasını sağlamaktadır (MK 980/1)127

.

Emtia için makbuz senedi ve varant düzenlenmiş ise, bu senetlerin ziyaından, mirastan veya iflâstan kaynaklanan uyuşmazlıklar hariç olmak üzere, umumi mağa- zalara tevdi olunan emtia üzerinde haciz, el koyma128

veya rehin işlemleri yapılamaz (TTK 841). Ancak, varant veya makbuz senedinin ziyaı veya miras ve iflas sebeple- rinden biri nedeniyle çıkan ihtilaflarda iptal edilmesi, fakat bu senetlerin yeniden ihdas edilmemiş olması halinde, emtia üzerinde rehin kurulabilir. Zira, artık emtia ile emtia senedi üzerindeki hak birbirinden ayrılmıştır129

.

Emtiayı temsil eden senetten başka özel bir rehin senedi [varant130

(TTK 835)] düzenlenmişse, rehinli alacak miktarının ve muaccel olduğu tarihin senet üzerine

125 “Emtia senedi, bir umumi mağazaya veya taşıyıcıya(nakliyeci) tevdi edilen mallara karşılık verilen ve bu malları temsil eden kıymetli evrak vasfında senetlerdir.” ÖZTAN 1453.

126

“Zilyetliğin havalesi, dolaylı (asli - vasıtalı) zilyedin, zilyetliğini aralarındaki, bir anlaşma gere-

ğince dolaysız (fer’i – vasıtasız) zilyet dışındaki bir üçüncü kişiye devretmesidir” AYAN, Eşya

Hukuku-I 67; Zilyetliğin havalesi ile ilgili ayrıca bk. ZWAHLEN 384 vd.

127

ERGÜNE 47; KÖPRÜLÜ / KANETİ 544; SEROZAN 356.

128

Elkoyma kavramından anlaşılması gereken MK 950 vd düzenlenen hapis hakkıdır. Bkz. POROY /

TEKİNALP 343, N. 552.

129 POROY / TEKİNALP 343, N. 552.

130 Bazı yazarlar emtiayı temsil eden senetler üzerinde rehin kurulması konusuna ilişkin açıklamala-

rında varantı emtiayı temsil eden senetleri zikrederken bu grubun içinde saymaktadırlar. Bkz.

ERGÜNE 45; ERTAŞ, Eşya Hukuku 563; KAYA (ÜLGEN / HELVACI / KENDİGELEN)

261, N. 2; ÖZTAN 1433; POROY / TEKİNALP 334, N. 540; SEROZAN 356; WIELAND 756. Ancak varant, bir emtia senedi olan makbuz senedine ilişkin kayıtları aynen içeren ve mak-

yazılmış olması koşuluyla, rehin senedinin rehnedilmiş olması yeterlidir (MK 957/2). Varant açıkça emre yazılı olmasa dahi ciro ve zilyetliğin devri yoluyla devredilir (TTK 838/1). Varantın, makbuz senedi ile birlikte cirosu, emtianın mülkiyetini sene- di devralana geçirir (TTK 839/1-a). Bu durumda, emtia üzerinde rehin hakkı kurul- muş olmaz ve senedi devralan emtiayı yüksüz olarak devralmış olur131

.

Yalnız varantın cirosu, devralana rehin hakkı sağlar (TTK 839/1-b). Yalnız makbuz senedinin cirosu ise, rehin alacaklısının rehin hakkı saklı kalmak üzere, em- tianın mülkiyetini devreder (TTK 839/1-c). Bu işlemlerin umumi mağazaya bildiril- mesine gerek yoktur132.

Kanunkoyucu, emtianın zilyetliğini iyiniyetli olarak elde eden kişinin kazanı- mını, emtianın temsil ettiği senedin zilyetliğini iyniyetli olarak elde eden kişinin ka- zanımına üstün tutmuştur. Bu ilkeyi MK 980/2’de “Kıymetli evrakı iyiniyetle teslim alan kimse ile emtiayı iyiniyetle teslim alan kimse arasında uyuşmazlık çıkarsa emti- ayı teslim alan tercih olunur” şeklinde ifade etmiştir.

IV. Art Rehin

Önceden rehin edilmiş bir hak üzerinde, borçlunun yeniden bir rehin kurması imkân dâhilindedir. Bu şekilde tesis edilen rehine, art rehin (MK 958) denir. Art rehnin kurulabilmesi için rehin veren borçlu ile sonraki alacaklı arasında rehin söz- leşmesinin yazılı133

şekilde yapılması (MK 955/1) ve durumun rehneden borçlu veya

buz senedine bağlanan (TTK 83), özel bir rehin senedi (TEKİNAY 147-148.)’dir. Emtiayı temsil

eden senetler üzerinde rehin kurulması konusuna ilişkin açıklamalarında varantı emtiayı temsil

eden senetler içerisinde zikretmeyen yazarlar da bulunmaktadır. Bkz. AKİPEK / AKINTÜRK 870; AYAN, Eşya Hukuku-III 283 vd; KÖPRÜLÜ / KANETİ 543-544; OĞUZMAN / SELİÇİ /

ÖZDEMİR 801; ÖĞÜTÇÜ / DOĞRUSÖZ / ALTIN 91; SAYMEN / ELBİR768; TEKİNAY

147; UYUMAZ 102 vd.

131 KÖPRÜLÜ / KANETİ 544. 132

POROY / TEKİNALP 343, N. 551.

133 AKİPEK / AKINTÜRK 870; AYAN, Eşya Hukuku-III 284; AYİTER 196; KÖPRÜLÜ /

KANETİ 546; OĞUZMAN / SELİÇİ / ÖZDEMİR 801; SAYMEN / ELBİR 770; SİRMEN

art rehin alacaklısı tarafından ilk alacaklıya yazılı olarak bildirilmesi gerekir. Bildi- rimin yazılı şekilde yapılması bir geçerlilik şartıdır134

. Örneğin A, B’de olan 10.000 TL tutarındakini alacağını C’ye rehnetmiştir. Daha sonra, A, B’de olan aynı alacağını bu kez D’ye rehnetmiştir. A ile D arasındaki rehin sözleşmesinin geçerli olması için bunun yazılı şekilde yapılması ve A veya D tarafından C’ye ihbarda bulunulmasıyla art rehin geçerlilik kazanır. MK 958’de üçüncü kişi durumundaki borçluya bildirim- den bahsedilmemiştir. Dolayısıyla, yukarıda verdiğimiz örnekte B’ye herhangi bir bildirimde bulunulması gerekmeyecektir. Bununla birlikte alacaklı veya rehnedenin MK 955/2 hükmü çerçevesinde borçluya bildirimde bulunmalarına mani olmadığı gibi böyle bir bildirimin art rehnin kurulmasına etkisi de yoktur135. Üçüncü kişi borç- luya bildirimde bulunulmaması halinde, borçlu önceki alacaklıya yapacağı ödeme ile borcundan kurtulur136.

Kıymetli evrak hukuku açısından art rehnin yapılıp yapılamayacağı üzerinde de durulmalıdır. Kural olarak, Medeni Kanun hükümleri çerçevesinde inceleme konu- muz olan kambiyo senetlerinin de art rehin konusu teşkil edebilecekleri kabul edil- mektedir137. İlk rehin hakkının sona ermesi halinde rehin alanın, elindeki rehinli se- nedin zilyetliğini, gerekiyorsa kıymetli evrak için ciro da yaparak, art rehin alacaklı- sına devretmesi gerekir. Bunun için önceki alacaklı namına yapılmış cironun çizil- mesi yeterlidir138. Önce gelen rehinli alacaklı tatmin edildikten sonra senet sonra

134 AKİPEK / AKINTÜRK 870; AYAN, Eşya Hukuku-III 284; AYİTER 196; BERKİ 171;

ESENER / GÜVEN 513; KÖPRÜLÜ / KANETİ 546; OĞUZMAN / SELİÇİ / ÖZDEMİR

802; ÖĞÜTÇÜ / DOĞRUSÖZ / ALTIN 37; SAYMEN / ELBİR 770; SEROZAN 356;

SİRMEN 106; TEKİNAY 148; UYUMAZ 104 vd; WIELAND 758.

135 AYAN, Eşya Hukuku-III 284; SAYMEN / ELBİR 770; SİRMEN 106; WIELAND 758. 136

AYAN, Eşya Hukuku-III 284; UYUMAZ 104 vd; SİRMEN 106; WIELAND 758.

137 Birçokları yerine bkz. SİRMEN 105 vd; WIELAND 758.

138 AKİPEK / AKINTÜRK 871; ERTAŞ, Eşya Hukuku 563; KAYNAR 308; OĞUZMAN /

gelen alacaklıya verilir. Eğer, senet üçüncü kişi borçluya iade edilmiş ise, art rehin hakkı hüküm ifade etmez139

.

V. Haklar Üzerinde Rehne Hakim Olan İlkeler

Medeni Kanun’da haklar üzerinde rehne ilişkin ilkeler özel olarak düzenlen- memiştir. Öğretide, genel olarak teslime bağlı taşınır rehninin hükümleri göz önünde tutularak, haklar üzerinde rehne ilişkin ilkeler açıklanmaya çalışılmıştır. Bu ilkeler, Açıklık (Aleniyet), Belirlilik, Fer’ilik, Teminat, Güvenin Korunması, Tarih İtibarıyla Öncelik (Hakların Sırası) olarak sıralanabilir140

. Çalışmamızın bu bölümünde, öğre- tiye paralel olarak teslime bağlı taşınır rehnine ilişkin ilkeler dahilinde haklar üzerin- de rehne ilişkin özellikler belirtilmeye çalışılacaktır.