(https://www.imdb.com/title/tt2866360/mediaviewer/rm4103028224)
Filmin başında elektrikler kesilmeden önce olaylar tek bir gerçeklikte gibi ekrana yansımıştı. Bu durumun aynısı final sahnesinde de yer alır. Em gördüğü gerçeklikteki Em’in yerine geçmek amacıyla eve yaklaşır, eve girdiğinde sağda bir beysbol sopası görür, fakat diğer sahnede diğer Em’in elinde Beth’in hazırladığı sakinleştirici karışım şişesi bulunmaktadır. Kısacası bir Em ilacı kullanarak evdeki Em’i bayıltacakken, diğer Em ise beysbol sopasını kullanarak evdeki Em’i etkisiz hale getirecektir. Em planını gerçekleştirir, evdeki Em’i arabada bayıltır, kendisi gibi görünmek için hırkasını giyer ve sonra eve girer, sonrasında topluca balkona kayan kuyruklu yıldıza bakmaya çıkarlar, bir gerçeklikte Em balkona onlarla birlikte çıkarken diğer gerçeklikteki Em içeriden onları izlemektedir üzerinde hırkası yoktur çünkü hiç dışarı çıkmamıştır. Fakat tam bu esnada evin içinde diğer
107
Em ortaya çıkmıştır ve banyoya girmeye çalışmaktadır. Bunu gören Em kendisinin başına mermer vurarak onu öldürür. Öldürme esnasında da birden fazla gerçeklik ekrana yansır, bir gerçeklikte saldırıya uğrayan Em’in eli başının üzerindeyken, diğer gerçeklikte karnının üzerinde durmaktadır. Cesedi küvete alıp içeri geçen Em salona geçerken baygınlık geçirir ve sabah uyanır. Sabah uyandığı sahne de birçok gerçekliği yansıtır, birinde üzerinde duran örtünün ufak bir kısmı beyazken diğerinde tamamen bembeyazdır. Birinde Lee ile konuşup banyoya doğru ilerlerken diğerinde Lee’nin Em’in uyandığından habersiz mutfakta bulaşık yıkadığı görünmektedir. Em artık banyodaki Em’in hayatta olmadığını anlar. Ardından dışarı çıkar, Hugh’un camı kırık aracının yanına gider, bu sahne de farklı gerçekliklere aittir çünkü Em’in aracın yanındaki pozisyonu bir plandan diğerine geçişte değişiverir. Tam o sırada yanına sevgilisi Kevin gelir. O sırada Kevin’in telefonu çalar ve arayan Em’dir. Bir gerçeklikte Em’in cesedi kuyruklu yıldızın etkisinin bitmesi ile tıpkı Em’in yemek masasında anlattığı hikâyedeki cinayet olayı gibi ile ortadan kaybolurken, filmin son sahnesindeki gerçeklikte küvetteki Em ölmemiş, kendisini öldürmeye çalışan Em ile tekrar karşılaşmamak için bir şekilde evden kaçmış ve sevgilisi Kevin’e ulaşmıştır.
Film genel hatları ve konuyu ele alışı itibari ile insanın doğasına vurgu yaparak, hayatta kalma içgüdüsü, mutlu olma ve mutlu olduğu yerde kalma isteği, gelecek ve gerçeklik kaygısı vb. gibi insanlığın temel sosyal güdülerine değinmektedir. Filmde seyircinin izlediği tüm gerçekliklerde her karakter kendisinden bir tane var olması durumundan hoşnut değildir, hatta film boyunca bu durumun tedirginliği içerisindedirler. Bu tedirginlik Mike karakterinde karşı gerçeklikteki başta kendisi olmak üzere evdeki herkesi öldürmeyi planlaması ile kendini gösterir. Nitekim filmde ekrana yansıyan son evde başka bir gerçeklikteki Mike gelir ve evdeki Mike’ı öldürmeye çalışır. Filmi karakterlerin tüm gerçekliklerdeki davranışları boyutunda incelemek gerekirse her karakterin tüm gerçeklikte neredeyse aynı şekilde düşünüp davrandıkları görülür. Buna en iyi örnek birden fazla Em’in aynı evi seçerek içeride gördüğü kendisini öldürmesi olarak gösterilebilir, ya da her ev kendi evini işaretlemek üzere bir kutu hazırlar, her evdeki Hugh karşıda gördüğü eve bir not bırakır, her evde resimlere numaralar yazan kişi Em’dir, her evde evden ayrılmayan kişiler yalnızca Beth ve Laurie’dir gibi örnekler çoğaltılabilir.
108
Coherence (2013) paralel evrenler temasını sinemasal anlatı bakımından nasıl işlediği analiz edildiğinde, filmin birden fazla yaşamın mümkünatı, aynı anda tek bir karakterin birden fazla yaşamının olabileceğine dair referansar içerdiği saptanmaktadır. Film bir kuyruklu yıldızın dünyaya çok yakın bir konumdan geçmesiyle oluşturduğu çekimsel alan sebebi ile birbirinden bağımsız ve habersiz yaşanan neredeyse sonsuz sayıda paralel hayatın kesişmesi ve birbiri ile karışması üzerine kurulu bir anlatıya sahiptir. Filmde bahsi geçen kuyrukluyıldızlar, yaklaşık 4,5 milyar yıl önce oluşmuş olan Güneş Sistemi’nden geriye kalan büyük buz kayalarıdır. Kuyruklu yıldız Türk Dil Kurumunda Güneş çevresinde büyük bir elips veya bir parabol yörüngede dolaşan, Güneş'e yaklaştığında yüzeyinde ortaya çıkan gazların ve tozların oluşturduğu kuyruk denilen ışıklı bir uzantısı olan gök cismi, kirlikartopu olarak tanımlanmaktadır (TDK, 2019,) Filmin bir sahnesinde grup, 1923 yılında yaşanan benzer bir kuyruklu yıldız olayından bahseder. Em insanların evlerinin yolunu kaybettiğinden ve bir kadının kocasını öldürdüğü gibi olaylar hakkında konuşur. Bu sahne film boyunca yaşanacak olanların kısa bir referansı niteliğindedir.
Film kuantum fiziği içerisinde önemli bir deney olan Shrödinger’ in Kedi deneyinden beslenmekte olduğu saptanmıştır ve bu özelliği ile bilimsel gerçeklikler ile iç içe olarak değerlendirilmektedir. Filmde kuyruklu yıldızın etkisi ile açığa çıkan sonsuz sayıdaki gerçeklik aslında birbirinden bağımsız iken Hugh’un ışığı yanan eve gidip telefonu kulanmak istemesi ile kesişmiş duruma gelmiştir. Shrödinger’ in Kedi deneyinde gözlemcinin deneyin sonuca olan etkisi kanıtlanmıştır. Deney sonucunda gözlemlenilen şeyin özelliği değişmekte ve her şeyin olası olduğu bir noktada olayın tek bir olasılığa indiği kanıtlanmıştır. Bu durum filmdeki karakterlerin karanlık nokta olarak adlandırdıkları yerden geçerek aslında sonsuz sayıda var olan gerçekliklerden sadece birisinin içerisine girip yalnızca onu deneyimlemeleri şeklinde kendini var etmiştir. Filmde her bir karakter kendi gerçekliğinde kalmış olsa idi kuyruklu yıldızın etkisi geçtiğinde herşey normal kalabilecek iken, karakterlerin diğer geçekliklere başlarda bilinçsiz fakat filmin ilerleyen dakikalarında bilinçli müdehaleleri ile (örneğin Mike’ın diğer eve giderek o evdeki Mike’a şiddet uygulaması gibi) deneyimlenen gerçeklik karmaşık bir hal almış ve tüm ihtimallerin birbirinden bağımsız bir şekilde yaşanması yerine
109
gerçeklikler içeirsinde yer değiştiren karakterler sadece içinde bulunduğu gerçekliği deneyimleyebilmiştir.