• Sonuç bulunamadı

el-Cumel’in Şerhleri Hakkında Bir Değerlendirme 40 

2.  Eserleri 37 

2.1.  el-Cumel fi’n-Naðv 37 

2.1.2. el-Cumel’in Şerhleri Hakkında Bir Değerlendirme 40 

Burada el-Cumel’in şerhlerinin sayısıyla ve el-Cumel şerhlerinden bazıları hususunda meydana gelen nispet hatalarıyla ilgili olarak iki konu ele alınacaktır.

2.1.2.1. Şerhlerin Sayısı Hakkında

el-Cumel adlı eser üzerine şerh, ta‛lık, ta‛kip, şahitlerinin şerhi türlerinden birçok çalışma yapılmıştır. Hatta, el-Cumel’in sadece Mağrip ilim havzasında yapılan şerhlerinin sayısının yüz yirmiye ulaştığı bile rivayet olunmuştur.131

Mâzin el-Mubârek el-Cumel üzerine yapılan şerhlerden ancak otuz sekiz tanesini belirleyebildiğini söyleyerek bulardan bazılarının isimlerini zikretmiştir.132 Bununla beraber

Ali Tevfîù el-Ðamed el-Cumel’e yaptığı tahkikinin giriş bölümünde el-Cumel üzerine yapılmış şerhlerden kırk bir tanesinin ismini sayarken, el-Cumel’in şahitlerini ve beyitlerini açıklamak maksadıyla yazılan kitaplardan da on sekiz tanesinin ismini zikretmektedir.133

el-İşbîlî’nin el-Cumel üzerine yaptığı şerhin tahkikini yapan Ayyâd b. Iyd es-Sübeytî ise tahkikinin giriş kısmında “el-Cumel ve İnsanların Ona Gösterdiği Özen” başlığı altında, el-Cezûlî’nin “el-Cezûliyye ve’l-Kurrâse ve’l-Ùânûn” adlı eserine ez-Zeccâcî’nin el-

Cumel’i hakkında yazdığı mukaddimesi134 de dahil edilecek olursa, seksen tane eser isimi

      

131 İbnu’l-‛Imâd, a.g.e., IV, s. 220; el-Yâfi‛î, Mirâ’tu’l-Cinân, II, s. 249.

132 Mâzin, el-Mubârek, ez-Zeccâcî ve Ðayâtuhu ve Âŵâruhu (Dâru’l-Fikir, 1984), s. 26-28.

133 ez-Zeccâcî, Kitabu’l-Cumel fi’n-Nahv, thm, s. 25-33.

134 Bu mukaddimenin ez-Zeccâcî’nin el-Cumel adlı eserin üzerine yapılmış bir haşiye niteliğinde olduğu

zikrettiği görülmektedir. Ancak bunların tamamı el-Cumel üzerine yapılmış şerh çalışmaları değildir. Bazıları el-Cumel üzerine yapılan talikatlardan ibaret olmakla beraber bazıları da el-Cumel’in şahitlerinin ve beyitlerinin açıklanmasına yönelik çalışmalardır.135

ez-Zeccâcî’nin el-Cumel adlı eserinin kaynaklarda el-Cumelu’l-Kubrâ şeklinde de zikredilmekte olduğu136 bununla beraber, ez-Zeccâcî’nin el-Cumel adlı eserinin“el-

Cumelu’s-Suğra” ve “el-Cumel el Kubrâ” olmak üzere iki farklı nüshası olduğu137 ve el-

Cumel üzerine yapılan şerhlerden en çoğunun “el-Cumel el-Kubra” hakkında yapıldığı zikredilmektedir.138

Yukarıda zikredilen bu açıklamalara ve bazen bir kitap üzerine yapılan açıklama mahiyetindeki çalışmaların da genel olarak şerh diye isimlendirilebildiği gerçeğine binaen,

el-Cumel’in şerhlerinin sayısı hususunda zikredilen iki yüz sayısı gibi astronomik bir rakamın, sadece el-Cumel üzerine yapılmış şerh çalışmalarının adedine has olmadığı düşünülmektedir. Zira, el-Cumel ve şerhleri üzerine yapılan çalışmalar ve rivayet edilen ilmî veriler dikkatlice incelendiğinde bu sayının içerisine ez-Zeccâcî’nin hem el-Cumel es- Suğra hem de el-Cumel el-Kubra’sı üzerine yapılan şerhlerin, talik ve haşiye çalışmalarının, şahitlerinin ve beyitlerinin açıklanmasına yönelik kitapların hepsinin katılmasının daha isabetli olacağı ortaya çıkmaktadır.

Burada ez-Zeccâcî’nin el-Cumel adlı eserinin yaygınlık kazanması ile ilgili olarak üzerinde durulması gereken sosyolojik bir gerçek vardır ki o da bir kitabın yaygın olarak okunup okutulduğu yerlerde o kitap üzerine yapılan çalışmaların sayısının çokluğu ve bu çalışmaların konularının farklı olmasıdır. Çünkü, bir yerde bir şeyle çok ilgileniliyorsa, orada onu daha iyi tanıyabilmek ve onun değişik özelliklerini ortaya çıkarabilmek için bir gayret mutlaka olacaktır. Mesela, el-Beydavî’nin (ö. 685/1288) Envâru’t-Tenzîl ve Esrâru’t-Te’vîl adlı eseri Osmanlı medreselerinde yaygın olarak okutulduğu için geniş bir kitlenin dikkatini çekmiş ve hakkında iki yüzden fazla çalışma yapılmıştır. Bununla beraber en-Nesefî’nin (ö. 710/1310) Medâriku’t-Tenzîl ve Ðaùâiùu’t-Te’vîl adlı eseri o kadar geniş okutulma sahası bulamamış ve şerhlerinin sayısı el-Beydavî’nin tefsirine oranla çok düşük sayıda kalmıştır. Yine el-Merğînânî’nin el-Hidaye’si üzerine de benzer gerekçelerden dolayı çok sayı da şerh ve haşiye çalışması yapılmıştır.

      

135 İbn Ebî’r-Rebî’ Abdullah b. Ahmed b. Ubeydulla el-Guraşî el-İşbîlî, es-Sebtî, el-Basît fî şerhi Cumeli’z-

Zeccâcî (tah. Ayyâd b. ‛Iyd es-Sübeytî), Dâru’l-Ğarb el-İslâmî, Beyrut, 1986, I, s. 79-87.

136 İbn Ñallikân, Vefeyâtu’l-A’yân ve Ebnâu Ebnâi’z-Zemân, III, s. 136 ; Keððâle, a.g.e., V, 124; ez-Ziriklî,

a.g.e., III, s. 299; Fuâd, Óâlið a.g.e., s. 151.

137 Mâzin, el-Mubârek, ez-Zeccâcî ve Ðayâtuhu ve Âŵâruhu (Dâru’l-Fikir, 1984), s. 26.

Burada, el-Cumel gibi eserlerin yaygın olarak okutulmasının arkasında, o eserin ilmi kalitesinin yüksekliği, sunum tekniğinin güzelliği, öğrencinin ilmi ihtiyacını karşılaması, meseleleri ve problemleri çözüme ulaştırması gibi sebeplerin varlığının da göz ardı edilmemesi gerekmektedir.

2.1.2.1. Şerhlerin Nispetiyle İlgili Bazı Hatalar

el-Cumel üzerine yapılan şerh çalışmalarıyla ilgili olarak işaret edilmesi gereken bir husus daha vardır. İbn Hişam el-Laðmî’nin (ö. 577) Şerhu Ebyâti’l-Cumel adlı bir eserinin olduğu bilinmektedir.

Yine el-Cumel şerhlerinden bir tanesini İbn Hişam el-Enóârî’ye atfedilmesi bir yana, bu eser İbn Hişam el-Enóârî’ye isnat edilerek tahkik edilip neşredilmiştir. Bununla beraber, bu eserin ona aidiyeti hususunda değişik görüşler de ortaya atılmış, neticede bu şerhin İbn Hişâm el-Enóârî’ye ait olmadığı vurgulanmış ve bu hususu açığa kavuşturmak için de bir makale neşredilmiştir.139

Keşfu’z-Zunûn’da ve Brokelman’ın Tarîñu’l-Edebi’l-Arabî’sinde zikredilen bilgiler arasında, ez-Zeccâcî’nin el-Cumel’inin şerhleri ile Abdulkâhir el-Curcânî’nin el- Cumel’inin şerhleri birbirine karıştığı görülmektedir. Zira, ez-Zeccâcî’ye ait olan şu şerhlerin Keşfu’ø-Øunûn’da, Abdulkâhir el-Curcânî’ye isnat edildiği zikredilmektedir140:

Şerhu İbnu’s-Seyyid el-Batalyevsî, Şerhu İbn Ñarûf, Şerhu Ahmed b. Abdulmu’min eş-Şerîsî, Şerhu’r-Rindî, Şerhu Ali b. İbrahim el-Ensârî (İbn Sa‛d el-Ñayr), Muhammed b. Ali el-Ğırnaõî eş-Şâmî, Şerhu İbn ‛Usfûr.

Brockelmann ise el-Ba‛lî’nin el-Curcânî’nin el-Cumel’ine yaptığı ve asıl adı “el- Fâñir fi Şerhi Cumeli Abdi’l-Kâhir” adlı şerhini ez-Zeccâcî’nin el-Cumel’inin şerhi olarak zikretmektedir.141

      

139 Mahmud Sami Ahmed, “Tenbîhu’l-Enâm alâ Ñatai Nisbeti Kitâbi “Şerhi Cumeli’z-Zeccâcî” ilâ İbn

Hişâm”, Mecelletu Kulliyyeti’d-Da‛veti’l-İslâmiyye, Õrablus, adet, 24, 2004, s. 664-678.

140 el-İşbîlî, el-Basîõ fî şerhi Cumeli’z-Zeccâcî (tah. Ayyâd b. ‛Iyd es-Sübeytî), Dâru’l-Ğarb el-İslâmî, Beyrut,

1986, I, s. 88.