• Sonuç bulunamadı

Doğumu Kolaylaştırmaya Yönelik İnanış ve Uygulamalar

A. DOĞUM ÖNCESİ İNANIŞ VE UYGULAMALAR

6. Doğumu Kolaylaştırmaya Yönelik İnanış ve Uygulamalar

Uzun bir dönemi içine alan gebeliğin olumlu ve kolay bir şekilde sonuçlanabilmesi bireylerin ortak arzusudur. Bunun için de gebelik başlangıcından doğum başlangıcına kadar gebe kadına bir takım pratikleri uygulatma eğilimi görülmektedir. Balıkesir’de de doğumun kolaylılığını sağlamak için yapılan pek çok uygulama içerdiği inançlar açısından dikkate değerdir.

Hamile kadın kolay ve zahmetsiz bir şekilde doğum yapsın diye urgana bağlı bir kalıp sabun, kadının ensesinden entarisinin içine bırakılır. Aşağıya doğru sarkıtılarak paçasından çıkarılır. Arkasından bağlandığı uçkurdan çözülen sabun, kadının sağ eliyle bir başkasına verilir. Böyle olursa çocuk da sabun gibi ebenin eline akıp geliverirmiş (Hatice DOLANBAY).

Doğum kolay olsun diye hamile kadının eteğine buğday veya farklı ekinlerden konur. Sonra hamile kadın bu ekinleri eteğinden avuçlayarak tavuklara atar. O zaman doğum hızlı ve çok kolay olur (Yurdanur ZEYBEK).

Doğum kolay olsun diye hamile kadın bol bol hareket eder, yürüyüş yapar (Aysel SÜMERTAŞ).

Çok hareketsiz kalırsan çocuk yağ bağlar, doğum zorlaşır. O yüzden kolay doğum yapmak için çok hareketli olmak gerekir (Gülay AYDOĞAN).

Kolay doğum yapmak için hamile kadının göbeğini na-mahreme göstermemesi, iyi saklaması ve hep fereceyle dolaşması gerekir (Gülsevim ASLAN).

Hamile kadın yoğurdu ve sütü çok tüketirse kolay doğum yapar (Ayşe YAŞAR).

Çok yatan kadının çocuğu da yatar, kıpırdayamaz. O yüzden doğumu çok zor olur (Gülizar SOYDAN).

63

Doğumda sabunlu su kullanılırsa çocuk kolay çıkar (Ayşe AYDOĞDU).

Kadın ebegümeci ya da sabunlu su buharına oturursa kolay doğum yapar (Münevver ÖZCAN).

Doğum kolay olsun diye yaşlı kadınlara yani bulunulan çevrenin yaşı en büyük kadınlarına sabun verilir (Ayşe SAVRAN).

Doğum kolay olsun diye ebelere iğne yaptırılır (Ayşe TAŞKIN).

Doğum sancıları başladıysa kimseye duyurulmaz. Herkes duyarsa doğum zorlaşır. Çünkü doğacak çocuk doğumu duyanların şefaatçisi olarak dünyaya gelirmiş. Ne kadar insan bilirse doğumun başladığını çocuk da o kadar kişi için dua edermiş. Ondan dolayı doğum geçirmiş (Mehmet ÇAKMAK).

Kadına doğumdan önce şekerli şeyler bol yedirilir ve şerbet içirilirse doğum kolay olur (Hanife AKKEÇİ).

Hamile kadınların yanında el işi yapılmaz, yapılırsa doğum düğümlenir, zorlaşır (Ümmü TELLİ).

Eğer hamile kadının yarım kalmış bir el işi varsa bu tamamen sökülür, bebek de sökülüp kolayca doğsun denir (Hanife AKKEÇİ).

Doğum kolay olsun diye doğumun başladığı anda bir çeşme açılır, ya da mahalledeki hağırların tıpaları çıkarılır ve hağır boşaltılır (Emine ÇAKIR).

Doğum kolay olsun diye hamile kadın çok ve kolay doğum yapmış bir kadının ya da bir dul kadının avcundan bir avuç su içer (Kıymet SÖYLER).

Kadının kolay doğum yapması için belinde üç defa bir kalıp sabun çevrilir, sonra kadının üstüne çıkılır ve karnı bastırılır (Fatma AYGÜL).

64

Gebe kadının kolay doğum yapması için bir ebe ya da kadının kaynanası tarafından kadın sırtlanır, sırta alınan kadın silkelenerek biraz gezdirilir (Nuray KONAK).

Kadın kolay doğum yapsın diye evde ne kadar su varsa dökülür, kadının saç belikleri çözülür (Hatice UÇAR).

Kolay doğum olsun diye dua edilir (Hanife ÇAKMAK).

Kadının doğumu zorlaşmaya başlayınca kuvvet alsın diye saç belikleri ağzına verilir (Hatice DOLANBAY).

Doğumunun kolay olması için gebeyi süpürge üstünden atlatırlar (Acıpayamlı 1974:40).

Kolay doğum yapmış kadınlar eve çağırılır, gebe kadına tükürerek “Maşallah, Allah’ın izniyle doğumun kolay olacağa benziyor” demeleri istenir. Kadınlar gelip bunu yaparlar ve gebenin arkasını sıvazlarlar (Halide YAŞAR).

Doğumun kolaylılığı için evdeki makas ile bıçakların ağzı açılır (Acıpayamlı 1974:41). Yüklü kadın zorluk çekmeye başladığı zaman silah atılır (Acıpayamlı 1974:42). Gebe kadın annesinin, babasının, kayınvalidesinin ya da kayınbabasının avucundan su içer (Acıpayamlı 1974:43).

İçinde Fatma Ana adlı bitkinin bekletildiği suyu içer (Acıpayamlı 1974:43). Dualı bir tabaktan su içer (Güçyetmez 1940:11).

Kolay doğum yapmak için yatırlarda dilek diler (Nuray KONAK).

Doğum kolay olsun diye gebeye canının istediğini hemen o an için bulup yedirirler. O zaman ağrı girer. Bir de ağrının girdiği kimseye söylenip dağıtılmaz. O zaman ağrı da dağılırmış (Fatma ÇEVİREN).

65

Doğum kolay olsun diye hamile kadın etrafındakilere bir şey verirken belinden çıkarıp verir. Belden çıkan hayırla doğum da hayırlısıyla kolay olur (Medine DOLANBAY).

Doğum kolay olsun diye hamileyken belinden sabun verdirirler. Konuya komşuya bol bol belinden çıkarıp sabun dağıtırsan doğumun kolay olur (Fatma GÜNEŞ).

Doğumun kolay olası için şifa tasına “Fatma” adı verilen ottan konur ve hamileye içirilir. Doğum gecikirse hamile kadın manda yularının altından geçirilir. Böylece kadının kolay doğum yapacağına inanılır. Hamile kadının kolay doğum yapması için içerisine “Ayt-el Kürsi” yazılı tas ile su içirilir. Bir kağıda “Ashab-ı Kef’in” isimleri yazılarak hamile kadının üzerine asılır. Zor doğum yapan kadının doğumu anında yanında bir küçük çocuk ağlatılır (Çelik 1997: 75).

Kız çocuğunun doğumunun zor olacağı düşüncesinden hareketle hamile kadına kolay doğum yapması için farklı yöntemler uygulanır. Bunun için kadın hamileliğinin son aylarında başkasına herhangi bir şey verirken o şeyi, hayırlı olması için belinden çıkarıp karşısındakine uzatır. Böylelikle kadının doğumda da aynı hayrı ve kolaylığı göreceğine inanılır (Nazlı ALKAN).

Doğumu kolaylaştırması için Akarsu Köyü’nden Yavaşça Hoca’nın toprağından doğum odasına serpilir. Doğum kolay olsun, doğum esnasında kötü ruhlardan arınılsın diye (Hatice UÇAR).

İtikada göre doğumu kolaylaştırmak için belli kimseler tarafından yüklü kadın okunur, üflenir. Kırlarda bulunan (Meryem ana eli) denilen bir nevi çiçek toplanır. Temiz bir kabın içine konur. Kabın içine biraz su atılır. Epey bir zaman suda duran çiçek biraz açılır. Artık bu şifalı bir sudur. Hastaya sancı geldikçe ve doğuracağı zamana kadar içirilir. Sudaki çiçek tamamıyla açılırsa kadın da doğurur. Bundan başka yüklü bir kadını çarşafta sallamak, gezdirmek, koltuklarından tutarak silkmek doğumu kolaylaştırır ve hem de sevap sayılır (Özer 1963: 105)

66

Görüldüğü üzere gebe kadının gebelik sürecini en kolay şekilde tamamlaması için pek çok uygulamadan sonuç beklenmektedir. Bu uygulamaların temel benzerliği inanç merkezlerinde “akıcılık, kayıcılık” kavramlarının bulunmasıdır. En temel uygulamalarda sabun ve suyun kullanılması ve uygulama sonucunda çocuğun da sabun gibi kayarak ya da su gibi akarak doğacak olması beklenmektedir. Burada bir anlamda bir “taklit” sihri mevcuttur. Doğumla ilgili pek çok pratikte mevcut olan bu olgu da doğacak çocuğun herhangi bir vasfı ya da davranışı önceden başka bir varlığın temel niteliğiyle taklit edilmektedir. Böylelikle henüz gerçekleşmemiş bir davranış ya da niteliğin önceden yönlendirilmesi veya tayin edilmesi sağlanmaktadır. Burada yapılan savun çevirme, evdeki suları dökme ya da saçlarını çözme eylemlerinde de asıl hedeflenen şey, bebeğin de bu eylemleri taklit etmesi isteğidir. Yani bebek anne karnından koparak “çözülecek”; “kayarak” ve “akıp gelerek” de gebeliği doğumla sonlandırmış olacaktır.

Balıkesir’de derleme yaptığımız alanlarda buna benzer büyüsel nitelikteki uygulamaların yerini hızla daha bilimsel tıbbi uygulamaların aldığını görmekteyiz. Kolay doğum yapmak isteyen kadınların ebe ya da doktor kontrolüne daha büyük önem verdiğini tespit etmiş bulunmaktayız.