• Sonuç bulunamadı

2.2. Yabancı Dilde Dört Dil Becerisi

2.2.1. Dinleme

Dört dil becerilerinden ilki dinlemedir. Ana dilimizi dinleyerek öğreniriz. Ömrümüz boyunca yaşamın içinde üretken bir biçimde yer almak için gerekli olan iletişim sürecinin içerisinde önemli bir yeri bulunmaktadır (Yüksel, 2013). Dinlemenin bir araştırma alanı olarak tanınması 1940'ların sonlarında, “dinlemenin babaları” olarak bilinen James Brown, Ralph Nichols ve Carl Weaver’in çalışmaları sayesinde olmuştur (Feyten, 1991). 1950’nin ortalarından 1970’lerin sonlarına kadar yabancı dil öğretiminde ağırlık olarak dinleme becerisi üzerine yoğunlaşıldı. Hatta 1979 yılında, ilk dinleme topluluğu olan Uluslararası Dinleme Derneği, yalnızca dinlemenin ilerlemesi için kurulmuştur. Dinleme üzerine yapılan araştırmalar sonucunda tüm öğrenme alanlarının ortak becerisi olduğu kanaatine varmışlardır. İletişimde kullandığımız toplam zamanın %45’ten fazlasını dinlemeye ayırdığımızı tespit etmişlerdir. Araştırmanın devamında konuşma %30, okuma %16 ve yazma ise

%9 olarak ifade edilmiştir (Feyten, 1991; Flowerdew ve Miller, 2005). Uzmanlar, bireylerin dünyaya geldiklerinde kendi dillerini öğrenmek için hiçbir eğitim almadıkları halde dinleme becerisini kullanabildiklerini ve bu özelliğin dinleme becerisini diğer becerilerden ayırarak onu eşsiz kıldığını belirtmişlerdir (Krashen, 1973). Bu dönemde yapılan araştırmalar dinlemenin sadece duyma ve işitsel algılama olmadığını bilinçli dinlemenin “anlama”yla aynı işlevi gördüğünü tespit etmişlerdir (Devine, 1978). Wolvin ve Coakley (1985) beş çeşit dinleme olduğunu ifade etmişlerdir:

1) ayırt edici; gerçeklerle fikirleri, yorumları ayırt edebilecek hassasiyeti gösteren dinleme,

2) kapsamlı; iletilmek istenen mesajı anlamaya yönelik dinleme,

3) eleştirel; verilmek istenen mesajı dinledikten sonra değerlendirme yapıp onu kabul ya da reddetmeye yönelik dinleme,

4) terapatik; dinleyicinin mesajı değerlendirmeden veya yargılamadan bir ses kurulu (yeni bir fikri veya politikayı denemekte kullanılan kişi ya da grup ) gibi dinleme vazifesi yapmasını sağlar.

5) keyif verici; duyuşsal bir tecrübe kazanmak için keyif verici dinlemeyi ifade eder. Yapılan bu tanımlamalar dinleyicinin amacı temele alınarak yapılmıştır.

Öğrenenlerin kelimeleri tanıma, cümle başlangıç ve bitişleri, kısaltmalar, sesler, tümceler, seslerin birleştirilmesi vb. becerilerini geliştirmek üzere araştırmalar yapıldı ve öğretim yöntemleri belirlendi. 1980’lerde ise kelimenin ve cümlenin yapısını tanıma çalışmalarından vazgeçilerek genel olarak anlama üzerine yoğunlaşıldı (Hinkel, 2006). Dinlediğini anlamaya yönelik bilgi temelli şemaları belirlemeyi amaçlayan yöntemler benimsendi. Bu dönemde ortaya çıkan işitsel-dilsel yöntem en fazla kullanılan yöntemlerden biriydi. Günümüzde hala kullanılmaktadır ve özellikle askeri okullarda bu yöntem tercih edilmektedir (Memiş ve Erdem, 2013). Bu yöntemde dinleme araçlarından sıklıkla yararlanılır. Eğitim ortamı olarak sınıf yerine daha çok dil laboratuvarları tercih edilir. Toplumun konuştuğu güncel dil

kültürünü yansıtacak bir biçimde öğretilir. Metin ve diyalog seçimleri de bu doğrultuda yapılır.

Günümüzde dinleme becerisi hala yerini korumaktadır. Araştırmacılar dinlemenin bir beceri olmasında çok onun işlevini odaklanmış durumdalar. İyi bir dinleyici olmanın başarıyı da beraberinde getirdiği, dinlemenin bir yeterlilik olarak değerlendirilip her seviyedeki öğrenciye öğretilmesi gerektiğini ifade eden araştırma sonuçlarına ulaşılmıştır (Wolvin ve Coakley, 2000). Dinleme becerisi dört dil becerisi arasında ilk araştırmaya başlanan beceri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bugün hala önemini koruması onu diğer beriler arasında önemli bir yerde tutmaktadır. Tyagi (2013) dinlemenin aşamalı ve sıralı olarak gerçekleştiğini ifade etmiştir. Yaptığı çalışmadaki aşamalar ve sıralanması aşağıdaki şekilde sunulmuştur:

Şekil 1. Dinleme Becerisinin Aşamaları

Şekil 1’de görüldüğü gibi dinleme süreci ilk olarak gelen ses dalgasının kulakta duyumsal bir algı oluşturmasıyla başlar. Burada duyma başlar. Duyma ve dinleme aynı şey değildir. Dinleme duymadan daha sonra gerçekleşir ama dinlemek için fark etmek ve dikkatini vermek gerekir. 2. aşama anlama aşamasıdır. Bu aşamada duyumla elde ettiğimiz sesleri anlamlandırırız. Bu aşamada sadece kelimeleri değil alkış gibi sesleri de anlamlandırırız. Etkili iletişim için dinleyicinin

1. Aşama Alma (duyma) 2. Aşama Anlama (öğrenme) 3. Aşama Hatırlama (geri çağırma) 4. Aşama Değerlendirme (yargılama) 5. Aşama Tepki Verme (cevaplama)

gönderen tarafından verilen mesajı bu aşamada dikkatlice anlaması gerekmektedir. 3. aşama olan hatırlama aşaması dinleme sürecinde çok önemli bir aşamadır. Çünkü bu kısım bireyin sadece iletilmek istenen mesajı algılayıp anlamlandırmadığı aynı zamanda önem verip hafızasına kaydettiği aşamadır. Dinlemede dikkat seçicidir ve dolayısıyla hafıza için de aynı şey geçerlidir. Hafızanızda yer eden mesajlar aslında gerçekte size iletilmek istenen mesajlardan farklı olabilir. 4. aşama değerlendirme aşamasıdır. Bu aşamaya sadece aktif dinleyiciler katılım göstermektedirler. Aktif dinleyiciler bu aşamada öne sürülen delilleri tartar, gerçekler ve fikirleri ayırt eder ve bunlara göre değerlendirmede bulunur. 5. aşama tepki verme aşamasıdır. Bu aşama sözsel veya sözsel olmayan mesaj alma sürecinin tamamlanmasını gerektirmektedir. Ancak bu şekilde göndericinin mesajı iletmede başarılı olup olmadığı anlaşılabilir. Bir önceki aşamada yapılan değerlendirmenin ardın bu aşama cevap vermeye geçiş aşamasıdır ve dinleme sürecinin tamamlandığı anlamına gelmektedir (Tyagi, 2013).

Scarcella ve Oxford (1992) dil öğretim öğrenme sürecinde dinleme becerisine gerektiği kadar önem verilmediği ve bu sebepten dolayı diğer becerilerin de olumsuz etkilendiğini belirtmektedir. Dinlemenin konuşma becerisinden daha hızlı geliştiğini ve bu gelişmenin okuma ve yazma becerisini doğrudan etkilediğini ifade etmişlerdir. Günümüz sınıflarında diğer becerilerle ilgili direk olarak çalışmalar yapılırken dinleme becerisine “üvey evlat” muamelesi yapıldığını belirterek daha fazla önem verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Dinleme önemli bir beceridir ve günümüz yabancı dil öğrenme öğretme sürecinde daha fazla yer verilmelidir.

Benzer Belgeler