• Sonuç bulunamadı

DİNÎ BAŞAÇIKMA

Ġnsanlar, büyük ölçüde, baĢlarına gelen olaylara göre değil, bu olaylara yükledikleri anlamlara göre davranmakta, bu anlamlara göre birtakım duygusal ve davranıĢsal tepkiler göstermektedirler. Ġnsan, kendisi ile ilgili olarak neye inanıyorsa,

124

kendisini inandığı gibi algılamaktadır. Önemli olan, insana olanlar ya da insanın baĢına gelenler değil, o insanın içinde olanlar ya da insanın algı dünyasıdır.226

Buna göre kiĢiler, ancak düĢünce sistemlerini, olaylara bakıĢ açılarını ve olaylara yükledikleri anlamları değiĢtirdikleri takdirde sorunlarıyla yüzleĢip baĢaçıkabilirler.

“BaĢaçıkma”, kiĢinin, kaynaklarını aĢan veya zorlayan olarak değerlendirilen belirli dıĢsal ve/veya içsel isteklerle mücadele etmek için, sürekli değiĢen, biliĢsel ve davranıĢsal tekniklerin kullanılmasıdır.227

BaĢka bir ifade ile baĢaçıkma, stres yaĢantısının yer aldığı bağlamda, bedensel ve psikolojik aĢırı uyarılma halini ve bunu belirleyen etkenleri azaltmaya ya da yok etmeye yönelik, bedensel, biliĢsel, duygusal ve davranıĢsal düzeylerde gösterilen çabalardır.228

Lazarus, zihinsel psikoloji ve baĢaçıkma ile ilgili yaptığı araĢtırmada, insanın olay ve durumları iki aĢamada değerlendirdiğini belirtmiĢtir:

Birinci Değerlendirme (Primary Appraisal): KiĢinin karĢılaĢtığı olay ve durumu stres verici olarak kabul edip, etmemesine karar vermesidir.

İkinci Değerlendirme (Secondary Appraisal): ġayet kiĢi olay ve durumu stres verici olarak algılarsa, “Ben bu problemi nasıl çözerim? Çözebilecek kaynaklarım var mı? Neler yapabilirim?” gibi soruları kendisine yöneltmesidir.229

BaĢaçıkma kavramı, “problem odaklı baĢaçıkma” ve “duygu odaklı baĢaçıkma” Ģeklinde sınıflandırılmaktadır. Buna göre, problem odaklı baĢaçıkma tarzında kiĢi, aktif haldedir, sorunu çözmek için plan oluĢturmakta, alternatifler geliĢtirmektedir. Duygu odaklı baĢaçıkma tarzında ise kiĢi; sorun yaratan problemle yüzleĢmemeye çalıĢarak, problemden kaçınmayı tercih etmektedir. Probleme dayalı baĢaçıkma yönteminde birey, öncelikle problemi tanımlamakta, probleme alternatif çözümler üretmekte, ürettiği çözümleri değerlendirerek en uygun çözümü veya çözümleri uygulamaya baĢlamaktadır. Duygu odaklı baĢaçıkmada ise, kiĢi bastırma,

226 Köroğlu, Düşünsel Duygulanımcı Davranış Terapisi, 15. 227

EkĢi, Halil, Başaçıkma, Dinî Başaçıkma ve Ruh Sağlığı Arasındaki İlişki Üzerine Bir Araştırma, Eğitim, İlahiyat ve Mühendislik Fakültesi Öğrencilerinin Karşılaştırılması, Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (YayınlanmamıĢ Doktora Tezi), Bursa 2001, s. 5.

228 Aydın, Kamile Bahar, Stresle Başaçıkma, Nobel Yayınları, Ġstanbul 2007, s. 7. 229

Arıcı, Asude, Ergenlerde Dinî Başaçıkma Yöntemi Olarak Dua, Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (YayınlanmamıĢ Yüksek Lisans Tezi), Bursa 2005, s. 73.

125

yansıtma, mantığa bürünme vb. savunma mekanizmalarını kullanarak gerçeği olduğundan farklı algılamaya çalıĢmaktadır. Aynı zamanda, yaĢadığı sorunu, zihninden atmak için fiziksel egzersizler yapmayı, öfkeyi dıĢa vurmayı, dostlarından destek aramayı ihtiva eden bazı davranıĢa yönelik çabaları gerçekleĢtirmektedir.230

KiĢi, değiĢiklik yapabileceği durumlarda, problem odaklı baĢaçıkma tarzını kullanırken; değiĢtiremeyeceği, kabul etmesi gereken durumlarda duygu odaklı baĢaçıkma tarzını kullanmaktadır. Aynı zamanda kiĢi, bir problem yaĢadığında, her iki baĢaçıkma yöntemini de kullanabilmektedir. KiĢinin stres yaratan bir durum karĢısında kullandığı baĢaçıkma tutumlarını bilmek; tedavi hedeflerinin belirlenmesinde ve terapötik etkinliğin izlenmesinde yardımcı olacaktır.231

Beklenmedik ve istenmedik bazı olaylar, yaĢamın içinde var olan ve zaman zaman karĢılaĢılabilecek durumlardandır. Stresli durum karĢısında, belli bir zaman, çaresizlik, ne yapacağını bilememe, kızgınlık, öfke gibi farklı duygular yaĢanmakla birlikte, sorunu çözecek arayıĢlar ve gayretler de söz konusu olabilmektedir. Ġnsanın bu gayret ve çabasında, dinin de oldukça önemli ve büyük bir rolü bulunmaktadır. Çünkü din, insan hayatının geniĢ tecrübe alanına uygulanabilen, önemli ve geniĢ bir referans çerçevesi sunmaktadır. Dinî inanç, değer ve uygulamalar, insanın yaĢamında pek çok fonksiyona sahiptir. Bu fonksiyonlarından biri de, yaĢamın zorlukları ile karĢılaĢıldığında, onlara baĢvurulmasıdır. Zira, hayatın maddi zorlukları, türlü felaket ve çaresizlikler içinde insanlar, Allah‟ın umulmadık müdahalesine büyük önem vermektedirler. Ġnsanların pek çoğunda, dua etme ve ibadet yapmak için eğilim, savaĢ, deprem, hastalık, kaza ve sakatlık durumlarında kendini göstermektedir. 232

Buna göre “dinî baĢaçıkma”; stresli hayat olaylarıyla karĢı karĢıya kalındığında, kiĢinin din veya maneviyatından kaynaklanan biliĢsel veya davranıĢsal teknikleri kullanması olarak tanımlanmaktadır. Daha kısa bir tanım yapılırsa, dinî kaynakların, anlam arayıĢı sürecine katılması da denilmektedir.233

Din, birçok bireyin hayatının önemli bir tamamlayıcısıdır. Birçok çalıĢma, insanların istenmeyen bir

230

Atkinson, Richard C. ve Diğerleri, Psikolojiye Giriş, (Çev. Yavuz Alogan), ArkadaĢ Yayınları, Ġstanbul 1999, s. 509-511.

231

Ağargün, Mehmet, Yücel ve Diğerleri, “COPE (BaĢaçıkma Tutumlarını Değerlendirme Ölçeği): Psikometrik Özelliklere ĠliĢkin Bir Ön ÇalıĢma”, http://openmed.nic.in/1186/01/221.pdf, 20/05/2009.

232

Kula, Naci, Bedensel Engellilik ve Dinî Başaçıkma, DEM Yayınları, Ġstanbul 2005, s. 21-22. 233 EkĢi, a.g.t., 14.

126

olayla baĢaçıkmada, dinden yardım aldığını ortaya koymuĢtur. Örneğin Koenig, yetiĢkinlerin baĢaçıkmada, en çok neden yardım aldığını sorguladığı araĢtırmasında, dinî baĢaçıkma cevabına ulaĢmıĢtır.234

Din, yaĢanan olaylara anlam verme sürecinde, daha üstün bir varlıkla iĢbirliği yapmayı sağlamaktadır. Will Durant, yaĢama anlam verebilecek nedenlerin, insanı kendi kiĢiliğinin sınırlarının ötesine götürebilmesi ve kendisinden daha zengin bir bütünle iĢbirliği yapabilmesini sağlaması gerektiğini söylemektedir.235

Din, insanın hayatta karĢılaĢtığı olay ve duruma hazır bütüncül cevaplar sunan ve ona nasıl yaĢaması gerektiği hususunda yol gösteren bir zihni muhtevalar sistemidir.236 Yinger‟in tanımlamasına göre din, “engellemeler, hayal kırıklıkları ve çaresizliklerden kaynaklanan kaygı ile baĢ edebilmek için gösterilen bir tür çaba” olarak karĢımıza çıkmaktadır. 237

Dinî inanç sistemlerinin ve dinî bir dünya görüĢünün fonksiyonlarından birisi de, bireylere hayatlarında çaba sarf edebilecekleri nihaî bir vizyon ve hedeflerine ulaĢmasında yardımcı olacak stratejiler sunmasıdır.238

Din, bilinmeyene tahammül etmemizi kolaylaĢtırmaktadır. Ġnançlar, zor durumlarda, insanları teselli etmektedir239.

Din, sabır, fedakârlık, mücadele v.b. duyguları kuvvetli tutmak suretiyle hayatın acı ve ızdıraplarını hafifleten, yaĢam gücünü besleyen motive edici bir güç olarak kiĢiyi psikolojik olarak koruyabilmektedir.240

Birey, böylece dinî inancı sayesinde, sağlam ve güçlü bir maneviyata sahip olarak, hayatın getirdiği çeĢitli engeller karĢısında mücadele edebilme gücü bulabilmekte, stres ve depresyondan kendisini koruyabilmektedir.241 Hıristiyanlığa dayalı bütünlük anlayıĢına sahip

234 McIntosh,Daniel N. - Silver, Roxane Cohen - Wortman, Camille B., “Religion‟s Role in Adjustment to a Negative Life Event : Coping With the Loss of a Child”, Journal of Personality & Social Psychology, Vol. 65, Issue 4, October 1993, s. 812.

235 Geçtan,a.g.e., 128. 236

Kula, Naci, “Deprem ve Dinî BaĢaçıkma”, Gazi Üniversitesi Çorum İlahiyat Fakültesi Dergisi, Çorum 2002/1, s. 25.

237 Yapıcı, Asım, Ruh Sağlığı ve Din, Karahan Kitabevi, Adana 2007, s. 13.

238 Emmons, Robert A. - Paloutzian, Raymond F., “Din Psikolojisi”, (Çev. Ali Ayten), Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı 21, Ġstanbul 2001/2, s. 120.

239 Marinoff, Lou, Felsefe Terapisi, (Çev. Erhan Sökmen), GendaĢ Kültür Yayınları, Ġstanbul 2005, s. 277.

240 Uysal, Veysel, Din Psikolojisi Açısından Dinî Tutum, Davranış ve Şahsiyet Özellikleri, Marmara Üniversitesi Ġlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları, Ġstanbul 1996, s. 123.

127

insanlarda, ölüm, yas ve gerileme gibi hayatta karĢılaĢtıkları olumsuz tecrübeleri daha kolay hazmetmeye ve kabullenmeye yönelik bir eğilim görülmüĢtür. Bütün bunlardan hareketle, tahammülü zor tecrübeleri daha kolay hazmedebilir kılma noktasında dinî bir bakıĢ açısının, din dıĢı bir yaklaĢıma göre daha etkili olduğu söylenebilmektedir.242

Din, problem çözme sürecinde belirgin bir rol oynayabilmektedir. Örneğin Pargament, dinin rehberlik, destek ve umut sağlayarak, hayat ile baĢaçıkmada insanlara önemli ölçüde yardım edebileceğini belirtmiĢtir. Spilka, Shave ve Kirkpatrick, dini, bireylerin kiĢisel saygılarını koruması ve olayları anlaması, tahmin etmesi ve kontrol etmesine yardımcı olan bir referans sistemi olarak görmektedirler. Daha belirgin olarak din, problem çözme sürecinin tüm aĢamalarında olmasa bile, birçoğunda önemli bir etmendir. Örneğin, son zamanlarda yapılmıĢ bir dinî katkı çalıĢması, dinin bireyin problemleri anlamasına nasıl yardımcı olduğunu ortaya koymuĢtur. Benzer olarak, dinî inançlar ve uygulamalar, bireyin sorunlara çözüm seçmesinde de yardımcı olabilmektedir. Aynı zamanda din, bireyi problemle baĢaçıkma sürecinde, özellikle stresli zamanlarda, duygusal olarak da desteklemektedir.243 Din, stresli durumlarda, insanları duygusal olarak desteklerken, fiziksel sağlığı da olumlu yönde etkilemektedir.

Dinin, ruh sağlığını korumasının yanında, beden sağlığını da koruduğu çeĢitli araĢtırmalarda ispatlanmıĢtır. Mesela; yapılan çeĢitli empirik araĢtırmaları inceleyen Matthews ve arkadaĢları, “dinî ibadetlere katılım, dinî hizmetlerden yararlanma ve bazı dinî baĢaçıkma Ģekillerinin kronik hastalıklar üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu” söylemektedirler. Bu araĢtırmacılara göre, yapılan çalıĢmalar, dinî inanç ve bağlılıkları güçlü olanların, sağlık problemleriyle baĢaçıkmada daha avantajlı bir konumda olduklarını göstermiĢtir. Mevcut çalıĢmalar, dinî/manevî baĢaçıkma arayıĢlarının, kiĢinin hem iç huzurunu arttırıcı hem de ona sıkıntılarıyla mücadele etmede ilave bir kuvvet verici olduğunu ortaya koymaktadır. Buradan hareketle,

242 Holm, Nils G., Din Psikolojisine Giriş, (Çev. Abdülkerim Bahadır), Ġnsan Yayınları, Ġstanbul 2004, s. 106.

243

Pargament, Kenneth I. - Kennell, Joseph et al., “Religion and The Problem –Solving Process: Three Styles Of Coping, Journal For The Scientific Study Of Religion, 27/1, 1988, s. 91.

128

dindarlığın bireye, manevî açıdan dayanma gücü verdiği, dinin sağlık üzerindeki olumlu etkisinin de büyük oranda bundan beslendiği söylenebilmektedir. 244

Koenig, George ve Titus‟un tıbbi tedavi uygulanan yaĢlı hastalar üzerinde gerçekleĢtirdikleri çalıĢmanın sonuçları bu bağlamda ele alınabilmektedir. Adı geçen üç araĢtırmacı dindar hastaların, dindar olmayanlar nispetle büyük oranda, ruhsal bakımdan, kısmen de fiziksel açıdan daha sağlıklı bir görüntü içerisinde olduklarını bulmuĢlardır. AraĢtırmacıların bulgularına göre, dindarlıkla, fiziksel sağlık arasındaki olumlu iliĢki, dindarlıkla ruh sağlığı arasında olumlu iliĢkiye nispeten daha zayıftır. Bu durumu, dinin olumlu etkisinin, öncelikle ruh sağlığı üzerinde gerçekleĢtiği, bedensel sağlığın ise, ruh sağlığına bağlı olarak biçimlendiği Ģeklinde yorumlamak mümkündür. Ayrıca, baĢka bir çalıĢmada da Feher ve Maly, 65 yaĢ civarında, göğüs kanseri teĢhisi konmuĢ 33 hastanın, kanserle dinî ve manevî baĢaçıkma stratejilerini incelemiĢtir. Elde edilen bulgulara göre din, kanserle baĢ edebilme hususunda hastaların, % 91‟ine duygusal destek, % 70‟ine sosyal destek sağlamaktadır. Bununda ötesinde, hastaların % 64‟ü din ile gündelik hayatlarına bir anlam bulmaktadır. Bu çalıĢma göstermektedir ki, bireysel ve kurumsal dindarlığın her ikisi de kanserle baĢaçıkmada önemli bir fonksiyon üstlenmektedir. 245

911 yetiĢkin ile yapılan, ibadetin rolü üzerine yapılan bir çalıĢma, ibadetin bir memnuniyet, mutluluk ve genel sağlık belirtkeni olduğunu göstermiĢtir. Dinin önemini gösteren baĢka bir çalıĢma, Orta Batı Hıristiyan Kilisesi‟nin 586 üyesinin katıldığı, dinî baĢaçıkma ile ilgili bir araĢtırmadır. Bu çalıĢma, katılımcıların %39‟unun olumsuz bir olayla karĢılaĢtığında, dini olumlu bir biçimde, baĢaçıkma sürecine dahil ettiğini ortaya çıkarmıĢtır. Buna ek olarak %39‟luk baĢka bir grup ise, baĢaçıkma sürecine dinin bir Ģekilde dahil olduğunu belirtmiĢtir. 246

Ġbadetler, güçlüklere katlanma, sıradan benliği aĢarak geliĢtirme, zorluklarla mücadele etme ve kendini yenileme ile sonuçlanan psikolojik bir olgunlaĢmanın itici güçleri olarak değer kazanmaktadır. Bütün ibadetler, insanda içsel geliĢim ve

244 Yapıcı, a.g.e., 79. 245 a.g.e.,82. 246 Taylor, a.g.m.,385.

129

olgunlukla birlikte büyük bir disiplin sağlamakta ve iradeyi güçlendirmektedir.247

Bunların yanı sıra ibadetler, günümüzün en önemli ruhsal hastalığı sayılan, gerilim ve strese karĢı da yararlı görülmektedir.248

Dua ve ibadetler bireyi alçakgönüllü olmaya, huĢu içerisinde ilahi olanı - sonsuzu - duyumsamaya, kendi sınırlarının farkında olmaya ve kendinin en derin yönlerini keĢfetmeye, benlik bilincini güçlendirmeye yol açmaktadır. Ayrıca dua ve ibadetler bunalım anlarında, içimizde sığınabileceğimiz bir dayanak yaratmaktadır. Sözcükler, sözel formüller, her türlü tapınma eylemi olarak ibadetler, varoluĢsal psikodinamikler açısından söylersek; ölüm, özgürlük, yalıtım, anlamsızlık gibi kaygıları anlamlandırma ve çözmede, kısaca bireye var olmanın getirileriyle yüzleĢmesinden kaynaklanan çatıĢmaları aĢmasında çok önemli katkılar sağlamaktadır. Din ve dinî eylemler insanlarda karıĢık güdüleri manevîleĢtirip birleĢtirerek, bireye ruhsal bütünlük vermektedir. Özellikle en temel kaygı olan, ölüm konusuna karĢı, dinî ibadetler ve törenler, korkuya, dehĢete, moral çöküntüsüne karĢı çalıĢmakta, bireyin ve grubun sarsılmıĢ dayanıĢmasının yeniden kurulması, moralinin yeniden kazanılması için en etkili araçları sağlamaktadır. Duanın ise kaygı, stres, anlamsızlık, boĢluk ve yalnızlık gibi, çağımızın önemli ruhsal hastalıklarına karĢı, ruh sağlığını olumlu Ģekilde etkilediği ve kiĢiliği geliĢtirdiği artık önemle vurgulanmaktadır. Ayrıca, dua kiĢiye güçlüklere katlanma, her türlü olumsuzluğu olumlayabilme ve baĢarıya doğru yönelme-arzu duyma gücü vermektedir. 249

Din, ibadetler ve dua sayesinde, ruhsal problemlerle baĢaçıkmaya yardım ederken, aynı zamanda, problemlerin ortaya çıkmasını önleyen bir niteliğe de sahiptir.

Buna göre, dinin, baĢaçıkma sürecinde, ruh sağlığını koruyucu bir özelliği vardır. Dinin, ruh sağlığı ile iliĢkisini inceleyen birçok çalıĢma vardır. Mesela, Larson ve Larson, din ve maneviyatın fiziksel ve ruhsal sağlık üzerindeki etkisini ele alan yaklaĢık 1200 empirik araĢtırmayı inceledikten sonra, Ģunları söylemektedirler: “Özellikle boylamsal çalıĢmalarda tespit edilmiĢtir ki, fiziksel ve ruhsal rahatsızlık

247 Hayta, Akif, “Ġbadetler ve Ruh Sağlığı”, Gençlik, Din ve Değerler Psikolojisi, (Ed. Hayati Hökelekli), Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2002, s. 124.

248 Nurbaki, Haluk, Kur’an-ı Kerim’den Ayetler ve İlmi Gerçekler, TDV Yayınları, Ankara 1993, s. 153.

249 Hayta, Akif, “Uludağ Üniversitesi Ġlahiyat Fakültesi Öğrencilerinin Ġbadet ve Ruh Sağlığı (Psiko- Sosyal Uyum) ĠliĢkisi Üzerine Bir Ġnceleme”, http://kutuphane.uludag.edu.tr/PDF/ilh/2009- 9(9)/htmpdf/M-28.pdf, 16/02/2009.

130

yaĢayan insanlar arasında, mevcut problemlerinin üstesinden gelebilmek için dinî ve manevî baĢaçıkma tarzını benimseyenler, oldukça yüksektir. Yapılan çalıĢmalar göstermiĢtir ki, dinî ve manevî baĢaçıkma, kiĢinin hem iç huzurunu arttırıcı hem de ona, sıkıntılarıyla mücadele edebilmede ilave bir kuvvet vericidir. Dindarların, cerrahi müdahalelerden sonra iyileĢme düzeyi, dindar olmayanlara nispetle daha yüksektir. Yine, dinî ve manevî baĢaçıkma, öfke ve kızgınlığın kontrol edilmesinde önemli bir hisseye sahip olduğu gibi, depresyona karĢı da koruyucu olabilmektedir. Yapılan araĢtırmalarda, dindarlık ve dinî baĢaçıkmanın, madde kullanımı ve intihar riskini azalttığı tespit edilmiĢtir. Ayrıca, dinî ve manevî çöküntü, ruh sağlığının bozulmasını arttırabilmektedir. Bunun da ötesinde, dinin ve maneviyatın, baĢaçıkma sürecinde olumsuz kullanılması, ruh sağlığını bozucu bir iĢlev üstlenmektedir. ĠĢte bu noktada, manevî çöküntünün önüne geçilmesi, hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından oldukça önemlidir”. 250

Ruhsal ve bedensel açıdan sıkıntılı olanlar, hastalıkları süresince, dine ve maneviyata daha fazla ihtiyaç duymaktadır. Bu bağlamda yapılan çalıĢmalarda, din ve maneviyatın, uzun yaĢama, hayattan keyif alabilme, zorluklarla baĢ edebilme, depresyon ve kaygıyı azaltma, intihara karĢı koruyucu olma vs. açılardan, hem bedensel hem de ruhsal sağlık üzerinde büyük oranda olumlu etkilerde bulunduğu tespit edilmiĢtir. Yine pek çok çalıĢmada ortaya çıkmıĢtır ki, hastaların manevî doyum ve mutlulukları hem iyileĢme süreçlerini hızlandırmakta, hem de iyileĢme oranlarını arttırmaktadır.251

ĠyileĢen insanlar üzerinde yapılan bir araĢtırmada, yüksek düzeyde dinî inanç ile stresten kurtulma ve düĢük seviyede anksiyete arasında iliĢki kurulmuĢtur. Üniversite öğrencileri arasında yapılan, dinî inancın gücü ve bunun zihin sağlığına etkisini araĢtıran, benzer bir araĢtırmada ise, inanç ile stresle baĢaçıkma ve düĢük seviyede anksiyete arasında iliĢki kurulmuĢtur.252 Carol Weiss, ruhsal rahatsızlıkla baĢaçıkmada, dinî kaynakların kullanıldığına dair kanıtlar sunmuĢtur. New York‟ta yaĢayan 15 Dominikli kadın üzerinde yapılan çalıĢmada, bu kadınlardan birçoğunun

250

Yapıcı, a.g.e., 51. 251 a.g.e., 54.

252 Salsman, John M. - Carlson, Charles R., “Dinî Yönelim, Olgun Ġman ve Psikolojik Rahatsızlıklar: Negatif ve Pozitif ĠliĢkiler” (Çev. Ali Ayten), Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı 26, Ġstanbul 2004/1, s. 120.

131

ve ailelerinin ruhsal rahatsızlıkla baĢaçıkmada, dinî inançlarına güvendikleri tespit edilmiĢtir. Ayrıca Weiss, dinî inancı daha yüksek olan hastaların, rahatsızlıkları ile ilgili olarak daha fazla konuĢtuklarını belirtmiĢtir. Dinî inanç ve desteğin artması, daha etkin baĢaçıkma faaliyetleri ile özdeĢleĢtirilmiĢtir.253

Ġki bin yıldan uzun bir süredir, tek tanrılı dinler, insanların temeldeki güvensizliklerine çare olmuĢ, ruh ve beden sağlığının korunmasında çok önemli bir araç haline gelmiĢtir. Esas amaç bu olmasa bile, din, birçok açıdan son derece mükemmel bir psikoterapi rolü oynamaktadır.254

Ġlahi dinler, dünya ve insan hayatının Tanrı‟nın buyurduğu planın parçası olduğu ilkesine dayanan, kapsamlı bir anlam Ģeması sunmaktadır.255

Dinin, insanların ruh sağlığına olumlu katkı sağlaması, temelde inananlara olumsuz bir takım hadiseleri olumlu yorumlama imkânı vermesinden kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda, Allah‟a inanarak ve güvenerek yaĢamaya çalıĢanların, stres ile baĢ etme düzeylerinin yüksek olduğu, inancın ruh ve zihin sağlığına olumlu bir tesir yaptığı bilinmektedir. Hayata anlam verme, sebepli ya da sebepsiz korku ve kaygılardan kurtulma, ölüm korkusundan uzaklaĢma, çaresizlik anında yaĢanması muhtemel yıkım ve rahatsızlıkla baĢ edebilme, hayata olumlu ve iyimser bakabilme hususlarında gerek inanç, gerekse ibadetlere devamlılık önemli bir iĢleve sahiptir.256

Dinsel inançlar, anlaĢılmazın anlaĢılmasına ve hayatın meydan okumalarına karĢı koymada etkili olmaktadır. Ġnanç, bir anlam duygusu ve zorluklara göğüs germek için ihtiyaç duyulan cesareti aĢılamakta ve bizim kim olduğumuzu ortaya koymaktadır.257

Maneviyat Psikolojisi açısından semptomlara, yani hastalık belirtilerine bakıĢımız, semptomların bir çağrı olabileceği yönündedir. Örneğin, bir insan depresyondaysa bu depresyonun derin bir anlamı vardır. Bu, bizi var olduğumuz konumdan daha üst bir konuma çağıran bir iĢarettir. ÇağdaĢ psikiyatri açısından baktığımızda, bizde ortaya çıkan bir davranıĢ, bir obsesif-kompulsif

253 Taylor, a.g.m., 385. 254

BaltaĢ, Zuhal - BaltaĢ, Acar, Stres ve Başaçıkma Yolları, Remzi Kitabevi, Ġstanbul 2008, s. 14. 255 Yalom, Irvin D., Varoluşçu Psikoterapi, (Çev. Zeliha Ġyidoğan Babayiğit), Kabalcı Yayınları,

Ġstanbul 2001, s. 664.

256 http://www.blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=57279, 24/11/2007. 257

Aydın, Ali Rıza, “Din ve Psikoloji ĠliĢkisi Üzerine”, Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, Cilt IV, Sayı: 1, Samsun 2004, s. 28.

132

rahatsızlığın baĢlangıcı olabilmektedir. Ama olaya varlıkçı açıdan bakarsak, belki biz bu belirtiler sayesinde daha üst bir varoluĢ durumuna çıkmak için davet alıyoruzdur. Böyle düĢündüğümüz zaman “Niye Ģimdi ve bende ne eksik?” sorusunu sormaya baĢlarız kendimize. 258

Ġnsanlar, benzer hiçbir sebep olmaksızın, bazen de beklenmedik olağanüstü olaylarla karĢılaĢtıklarında, geçici olarak psikoz benzeri, bilinen normalliğin dıĢında, bazı haller yaĢayabilmektedirler. Bu yaĢantılar, onların daha yüksek bir varoluĢ konumuna ulaĢmaları için bir fırsat olabilmektedir.259 ÇağdaĢ psikiyatrinin patolojik olarak gördüğü ve baskılayıcı ilaçlar vererek ele aldığı birçok durumun aslında, iyileĢtirici ve dönüĢtürücü potansiyele sahip psikospritüel krizler, “Ani Ruhsal Açılımlar” (Spiritual Emergency) olduğunun farkına varılması önemlidir.260

Aslında, hiçbirimiz boĢuna yaratılmadık ve hiçbir Ģey, hiçbir olay tesadüf değildir. Sadece, görmeye ve bilinç düzeyimizi yükseltmeye çalıĢmamız gerekmektedir.261

Ġnsan, dünyadaki var olan Ģeylere anlam verebilen, anlam üretebilen tek

Benzer Belgeler