• Sonuç bulunamadı

BULGULARIN ANALİZİ

4.3. DERS DENETİMİ YAPILMAMASININ OKULLAR ÜZERİNDE ETKİSİ

Maarif müfettişleri tarafından gerçekleştirilirken 25.04.2014 tarihinde yayınlanan “Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı ile Maarif Müfettişleri Başkanlığı Yönetmeliği’ ile ders denetimleri artık maarif müfettişleri tarafından gerçekleştirilmemektedir. Bu yönetmelik değişikliği ile okullar üzerinde boşluk oluşup- oluşmadığı, okul müdürlerinin bu işi yaptığı veya yapamadığı, ne müdür ne müfettişin tek başına olmaması gerektiği, okul müdürlerinin tarafsız olması gerektiği, şimdi daha iyi stres yok ve müfettişin tavrının önemli olduğuna dair bulgulara ulaşılmıştır. Ders denetimi yapılmamasının okullar üzerinde etkisine ilişkin oluşturulan bulgulara ait model Şekil 6’de verilmiştir.

Şekil 6. Ders Denetimi Yapılmamasının Okullar Üzerinde Etkisi

Maarif müfettişleri tarafındanders denetimi yapılmamasının okullar üzerinde boşluk oluşturmadığına dair dokuz öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Çok büyük etkisi olduğunu düşünmüyorum. Ya da bizim okulumuzda olduğunu düşünmüyorum.’’ (K 1)

“Okul müdürleri evet sınıflara giriyorlar. Yani sınıfı kontrol ediyor, plânın var mı? Yok mu? Bana göre eksi midir? Değildir. Yani onlar olsun olmasın çok da etki değil. ’’ (K 2)

“Ben ona inanmıyorum. Bu sistem daha iyi geliyor bana. Neden? Kişiye endeksli çalışmıyorsunuz. Yani kendinizi rahat, mutlu hissediyorsunuz. Kendiniz başarınızı kendiniz ölçüyorsunuz zaten. ’’ (K 3)

“Oluşmadı. Herkes yine yapması gerekeni aynı başarılı öğretmenler dediğimiz, işini seven öğretmenler işini yine aynısı gibi yapıyor, yapmayanlar yine yapmıyor. ’’ (K 7) Ders Denetimi Yapılmamasının Okullar Üzerinde Etkisi Okullar Üzerinde Boşluk Oluşmadı Müdürler Bu İşi Yapıyor Ne Müfettiş Ne Müdür Tek Başına Olmamalı Müdür Tarafsız Olmalı Şimdi Daha İyi Stres Yok

Müfettişin Tavrı Önemli

“Yok oluşmadı. Ben boşluk oluştuğunu düşünmüyorum. Öğretmenlik zaten bir vicdan işidir. Eğer müfettiş gelecek beni kontrol edecek, şunu yapmalıyım, bunu yapmalıyım diye yapıyorsan hiç yapmaman lazım, yapmasın zaten bu kişi.’’ (K 8)

“Çok o kadar da yok gibi ya. Çok fazla yok. Otokontrolü genelde öğretmenler kendisi sağladıkları için özellikle sınıf öğretmenlerinde böyle bir bu okulda özellikle bakıyorum herkes saatini biliyor, dersine gidiyor, ne bileyim belli bir nöbetleri düzgün tutuluyor, farklı bir şeylik olmadı. ’’ (K 10)

“Şimdi büyük okul mesela benim okulum için diyorum büyük okullarda böyle

bir şey olduğunu zannetmiyorum. ’’ (K 11)

“Yok yok olmadı hiç bir şey her şey aynı şekilde devam etti. Hayır canım onun yapacağı işi müdür yapıyor, müdür yardımcısı yapıyor. ’’ (K 13)

“Sanmıyorum. Bence bizim toplumumuzda özdenetim eksikliği var zaten. Yani ben birilerinin bizi denetlemesi gerektiğini düşünmüyorum. Yani ben işimi kimse için yapmıyorum, kendim için yapıyorum, vicdani ve sonuçta işim olduğu için yapıyorum bunu ve ben iyi yapmak istediğim için yapıyorum, kimse için yapmıyorum bu işi.’’ (K 14)

Görüşlerini bildiren katılımcı öğretmenler ders denetimi yapılmaması ile birlikte okullar üzerinde olumsuz anlamda çok büyük bir etki olmadığını, bu sistemle öğretmenin kendini daha rahat hissettiğini bununda morallerine yansıdığını, işini yapan içinde yapmayan içinde bir şeyin değişmediğini, öğretmenlik mesleğinin bir vicdan mesleği olduğunu, sorumluluğunun bilincinde olan insanlar için her şeyin eskiden olduğu gibi devam ettiğini, işlerini kimse için değil vicdani ve işleri olduğu için yaptıklarından bahsedip bu nedenlerden ötürüde okullarda herhangi bir boşluğun meydana geldiğini düşünmediklerini ifade etmektedirler.

Maarif müfettişleri tarafındanders denetimi yapılmamasının okullar üzerinde boşluk oluşturduğuna dair altı öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Tabii bir rahatlık var yani. Müdürün mesela seni biliyor olması rahatlığı da var. Zaten müdür sürekli takip altında aslında, kim ne kadar çalışır, ne yapar. Müdür

yardımcısı var okulda onu denetleyebilecek insan var. Küçücük bir şeyde de bakıyorum hemen uyarı veriyor yani. Müfettişe belki gerek de yok.’’ (K 4)

“Bence oluşturdu. Ben denetimin olması taraftarıyım. Kesinlikle denetim olmalı ama bu denetimler yapıcı olmalı, yıkıcı değil yani öğretmeni eleştirirken de, öğretmeni takdir ederken de kullandığımız dil çok önemli. Olumlu dil kullanmalıyız. Yani müfettişler bunu gözeterek sınıflara girmeli.’’ (K 5)

“Var var. Olmaz olur mu? Nasıl biliyor musun? Mesela kendi okulum için diyorum plânlar yapılmıyor en basit plânlar yapılmıyor, günlük plân yapılmıyor, bizim mesela günlük plân dosyalarımız dolar taşardı, biz onu zorla sıkıştıra sıkıştıra günlük plân sıkıştırırdık. Şimdi o dosyalarımız boş ’’ (K 6)

“Oldu tabii. Öğretmenler, ya şimdi ben plan yapılsın anlamında demiyorum ama yarın ne yapacağını ufak bir şekilde yapmaları lazım. Hazır olmaları için. Şimdi bu ortadan kalktı bir çoğu öğretmende. ’’ (K 9)

“Yani var. Mesela diyelim veli toplantısı yaptık müfettiş geldiği zaman ben önüne ertesi gün o tutanağı koyuyordum, idare veriyordum ve dolabımda duruyordu. Ama şimdi toplantıyı şimdi yapmışım 15 gün sonra idareye teslim ediliyor. Yani yine bir şey yine evrak dönüşümü oluyor da biraz daha böyle relaks. Bugün, yarın mantığı var. Hani yavaş hani özellikle resmi anlamda kayıtlar anlamında yavaş ilerliyoruz.’’ (K 12)

“Bence var. Biz arkadaşlardan duyuyoruz. Kimi okulda mesela müdürler bu işi sıkı tutuyor, kimi okullarda öğretmene bırakmış, teslim eden ediyor, etmeyen etmiyor bunun bir şeyi yok yani, döngüsü sağlanmıyor. Ali teslim etti mi? Veli vermedi gibisinden takibinin yapılmadığını düşünüyorum yani be bireysel farklılıklar var dediğim gibi yani okuldan okula evrak farklı işliyor. ’’ (K 15)

Görüş bildirerek çalışmaya katılan öğretmenler müfettişlerin gelmemesi ile yapılmayan ders denetimleri neticesinde okullarda boşluk oluştuğu yönündeki düşüncelerinin sebeplerini; okul müdürlerinin öğretmenleri tanıdığından ötürü oluşan bir rahatlık, yapılması gereken evrakların yapılmaması, yarın sınıfta ne yapacağını bilmeden derse hazırlıksız girilmesi, yapılması gerekli şeylerin vaktinde yapılmaması, her okulda farklı farklı uygulamalara yol açması olarak açıklamaktadırlar.

Maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapmaması ile ilgili okul müdürlerinin bu işi yaptığını düşünen yedi öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Okul müdürleri evet sınıflara giriyorlar. Yani sınıfı kontrol ediyor, plânın var mı? Yok mu? Ona bakıyor, bakmıyor değil. Ama şimdi orda şu vardır okul müdürlerinin istediği formlar şeyler daha az. ’’ (K 2)

“Şu anki sistem daha mantıklı geliyor. Daha verimli olduğunu düşünüyorum. ’’ (K 3)

“Yapıyorlar diye düşünüyorum. Çünkü genelde arkadaşlarla falan görüştüğümüz de çok eski zamanlardaki müdürlerle karşılaştırdığımızda şu an yapıyorlar mı? Ama dediğim gibi rehberlik amaçlı olmuyor bu olay. ’’ (K 8)

“En iyi teftişi yine müdür yapar. Çünkü devamlı seni görüyor. Yani idare müdür, müdür muavini yapar. ’’ (K 9)

“Yani müdürlerimizin aslında kimin ne olduğunu biliyor. En iyi gözlemleyen onlar, idareci arkadaşlar, müdür yardımcısı arkadaşlar. ’’ (K 11)

“Ya müdür bunu en güzel yapar çünkü öğretmenden çok veliye bakar. ’’ (K 13)

“Yani benim kişisel görüşüm adil oldukları zaman kesinlikle daha iyi olacağını düşünüyorum adil davranıyorlarsa. Çünkü bizi daha iyi tanıyorlar. ’’ (K 14)

Maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapılmaması ile ilgili görüş bildiren öğretmenler okul müdürlerinin sınıflara girdiklerini, gerekli kontrolleri yaptıklarını, devamlı öğretmenle beraber oldukları için öğretmeni daha iyi gözlemlediklerini, daha iyi tanıdıklarını, biraz daha adil davrandıklarında denetim işini çokta iyi yapabileceklerini dolayısıyla da okul müdürlerinin bu işi daha iyi yaptıklarını düşünmektedirler.

Maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapılmaması neticesinde okul müdürlerinin bu işi yapamadığını düşünen altı öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“ Bence onlarında denetimi yapmaları için sınıfları çok sık ziyaret etmeleri gerekir. Dışarıdan bakmakla olmuyor. Yani çünkü öğretmen olmak başka bir şey. Hani sınıf içindeki eğitim başka bir şey (…)’’ (K 1)

“ Şöyle diyelim okul müdürleri uzman değil bu konuda, müdür de öğretmen ama bir öğretmen nasıl denetlenir, ona nasıl yön verilir, ne bileyim bu işin mevzuatları nelerdir, müdürler bu konuda uzman değil o yüzden hâliyle denetimde bir eksiklik oluyor. ’’ (K 5)

“ İşte öyle yapıyor. Kılık kıyafetine göre yapıyor, facebookta seni gördüğü fotoğrafa göre yapıyor, yani siyasi görüşüne yapıyor. (…) tamam müfettiş gelmiyor ama senin beni denetlemek için bana bıraktığın insan beni denetleyecek vasıflarda

değil ki. Öğretmenlik yapamadığı için idarecilik verilmiş ve sen o adama beni

denetleme hakkı veriyorsun’’ (K 6)

“ Çok yerine getiremiyorlar. Geçen sene sonunda yapılan performans değerlendirme notları yani ben sadece bizim okul olarak söylemeyim başka okullarda da arkadaşlarımız var. Sınıf denetimleri yapılmadan ya da ideolojik olarak yine notların verildiği, ya da nasıl deyim? Yani objektif davranıldığına inanmıyorum. ’’ (K 7)

“Valla yapıldığına inanmıyorum yani ben çok yani. Yazıp geliyorlar bir derste, iki derste ne kadar hani. Bilmiyorum şu an olmadık zaten bir teftiş falan. ’’ (K 10)

“Hani yavaş hani özellikle resmi anlamda kayıtlar anlamında yavaş

ilerliyoruz. Hani ben yavaş ilerliyorum, eskisi kadar sistemli gitmiyor. ’’ (K 12)

Maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapılmaması ile ilgili görüşlerini bildiren öğretmenler okul müdürlerinin sınıfa dışarıdan baktıklarını, denetim konusunda uzman olmadıklarını, dış görünüşe aldanıp ön yargılı davrandıkları,

ideolojik davrandıkları, resmi anlamda pek çok şeyin yavaş ilerlediği ve eskiye nazaran sistemli olunmadığı için okul müdürlerinin denetim işini yapamadıklarını düşünmektedirler.

Maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapılmaması neticesinde ne müdür ne müfettiş tek başına olmamalı şeklinde düşünen iki öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Bir kişinin olmaması gerektiğine inanıyorum. Hani müfettiş de olsun ama ortak bir değerlendirme olsun. Müfettiş olsun, okul müdürü olsun, veli olsun, öğrenci olabilir, lise öğrenci üst sınıflarda olabilecek şekilde okuldaki diğer öğretmenler olabilir, ortak hepsinin ortak bir değerlendirmesi olabilir. ’’ (K 7)

“İşin gerçeği tek boyutla öğretmeni denetleyemezsin. Ne bir müfettiş tek

başına yeterli, ne bir müdür tek başına yeterli (…) nasıl öğretmen iyi bir öğretmen

olabilmesi için çocuk-okul-veli-bu öğretmen bu ayak üstünde olacak ki öğretmen daha başarılı olsun. Bunlardan birileri yoksa öğretmenlik güzel olmuyor, başarı da gelmiyor o sınıfta. Bence denetleme de tek taraflı olmamalı. ’’ (K 10)

Görüşlerine başvurulan öğretmenler tek bir boyutla öğretmenin denetlenemeyeceğini, pek çok paydaşın söz sahibi olduğu bir denetleme sisteminin daha iyi olacağı yönünde fikirlerini beyan ederken ne müdürün nede müfettişin tek başına olmaması gerektiğini düşünmektedirler.

Ders denetimleri gerçekleştirilirken okul müdürünün tarafsız olması gerektiği konusunda beş öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Bu b sendikası ya da bu kapalı, bu açık ya da ne biliyim işte, o şuradan, bu buradan, bu Kürt, bu Laz, bu Çerkez hayır abi. Herkes öğretmen gözüyle gireceksin, bakacaksın. Okul müdürleri de aynı. Fark etmiyor. Okul müdürlerinde de olay aynı. ’’ (K 2)

“Müdürleri şahsi fikirleriyle hareket ediyorlar. Şimdi teneffüste müdür odasına kim giriyorsa, kimle onunla çay içiyorsa o yüksek puan alıyor. Böyle bir şey olmaz böyle bir şey olmaz yani. ’’ (K 6)

“Sınıf denetimleri yapılmadan ya da ideolojik olarak yine notların verildiği, ya da nasıl deyim? Yani objektif davranıldığına inanmıyorum. ’’ (K 7)

“Müdürler bu işe (…) Valla taraflı olmadıktan sonra, tarafsız kalabildikçe yapabilirler. O da çok zor. O da çok zor. ’’ (K 10)

“Adil olurlarsa evet etmeliler. ’’ (K 14)

Görüş bildiren öğretmenler okul müdürlerinin öğretmenleri kılık kıyafeti, sendikası vb. unsurlarla değerlendirmemeleri gerektiği, kendilerine yakın hissettikleri öğretmenlere ayrıcalıklı davranmamaları gerektiği, adil olup her zaman objektif davranmaları ve dolayısıyla da tarafsız olmaları gerektiğini düşünmektedirler.

Maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapılmaması neticesinde şimdi daha iyi stres olmuyoruz diyen beş öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Ben bu sistemin daha iyi olduğuna inanıyorum. Kendi kendinizi sorgulayabiliyorsunuz. Stresiniz yok çünkü çok iyi olumsuz bir teftişle karşılaşma diye bir risk taşımıyorsunuz.’’ (K 3)

“Tabi bir rahatlık var yani. …hani rahatlıkla gidip konuşabiliyorum, isteklerimi söyleyebiliyorum, eksik bir şey gördüğüm de yapabileceğini yapmaya çalışıyorlar.’’ (K 4)

“Bazı öğretmenler daha rahat oldular. Genel olarak müfettişler eksik bulmaya çaba gösterdikleri için öğretmenler geriliyordu. ’’ (K 5)

“Yani olumsuz yönde etkilemedi. Bizim daha rahat çalışabileceğimiz ortam oluştu. Hatta olumlu yönde etkilendi diyebilirim. ’’ (K 7)

“Yıllık plânımı güzel yazmışım işte ne biliyim veli toplantı tutanağımı, mükemmel yapmışım, bunun kimseye bir faydası yok. Biz hani eskiden çok sıkı işte yıllık plânlar, günlük plânlar sıkılırdık yani işte veli toplantı tutanakları, zümre tutanakları. Hâlâ yapılıyor da daha bir sıkılık vardı şimdi artık onlar biraz daha

serbest hâle düştü. Çok da güzel oldu çünkü evrak tutmak istemem. ’’ (K 13)

Görüş bildiren öğretmenler maarif müfettişleri tarafından ders denetimi yapılmaması neticesinde stres olmadıkları için daha rahat çalıştıklarını, okul

müdürüne daha rahat taleplerini ilettiklerini, rahat çalışılan bir ortamın daha olumlu etkilerinin olduğunu, evrak denetiminin kimseye pek faydasının dokunmadığını bu sebepten ötürüde çok fazla evraklarla boğuşmadıklarını ifade ederek şimdiki dönemin daha iyi olduğunu stres altında kalmadıklarını ifade etmektedirler.

Maarif müfettişleri tarafından gerçekleştirilenders denetimlerinde müfettişin tavrını önemli bulan yedi öğretmen görüş bildirmiştir. Öğretmenlere ait görüşlerden bazı ifadeler şöyledir;

“Denetim yapıyorsan, sen müfettişsin evet ben senin her dediğine inanmak

zorunda değilim. Ya maarif müfettişlerini ya şimdi şöyle söyleyeyim bazı insanlar

hani sadece işte evet öğretmene korku salıyım, öğretmeni koruktayım diye bu işi yapıyor bu tarz istemiyorum yani. ’’ (K 2)

“Önyargısız gelsinler. Önyargıya gerek yok bence. Kendileri empati kursunlar. Kendilerini bizim yerimize, biz de onların yerine koyalım. ’’ (K 3)

“Bence sanki hiç öğretmen olmamış gibi davrananlar da var yani. her şeyi dört dörtlük yapamaz bir insan.’’ (K 4)

“(…) kesinlikle dil, kullanılan dil çok önemli, çok çok yapıcı olmalı, olumlu dil olmalı. Yani öğretmeni soğutmamalı. ’’ (K 5)

“(…) geldi. Bana inanılmaz ön yargı ile geldi. Bunu hissettim suratında. ’’ (K 6)

“Kafalarına göre takılıyorlardı çoğu zaman. Pek hoşlanmıyordum açıkçası. ’’ (K 14)

“Eleştirmeye gelmişti, yani rehberlik değildi. Biz ilk kez müfettiş görmedik. ’’ (K 15)

Görüşlerine başvurulan öğretmenler müfettişlerin denetim yaptıkları dönemde sanki öğretmenlere korku salmak istercesine davranış sergilediklerini, her söylediklerine inanılarak doğru kabul edilmesi gerektiği, sanki hiç öğretmen olmamış gibi davrandıkları, önyargılı oldukları, eleştirici olup yapıcı bir dil kullanmadıkları bu sebeplerden dolayı da denetim esnasında müfettişin tavrının önemli olduğunu ifade etmişlerdir.

Katılımcı görüşleri incelendiğinde ders denetimlerinin artık maarif müfettişleri tarafından gerçekleştirilmemesinin okullar üzerinde herhangi bir şekilde boşluk oluşturmadığı okul müdürlerinin bu işi iyi yürüttüğü, bazı katılımcılara göre ise okul müdürlerinin bu konuda uzman olmayıp bu işi öylesine yerine getirdikleri ve dolayısıyla okul müdürlerinin bu işi yapamadıkları, öğretmenlerin bu yeni sistemle birlikte genel anlamda stres olmayıp daha rahat çalıştıkları, aslında müfettişlerin tavırlarının önemli olduğu genellikle müfettişlerin önyargılı ve eleştirici bir tavır sergileyip yapıcı bir dil kullanmadıkları katılımcılar tarafından vurgulanmıştır.