• Sonuç bulunamadı

Birgül KAHRAMAN 1 Halil ŞENGÜL 2

2. DENETİM İŞLEVİNİN KAVRAMSAL TANIMI

Yönetimin sağlıklı isleyişinde önemli bir yere sahip olan, yönetimin temel ve vazgeçilmez işlevi denetim, yönetme unsurunun bulunduğu her alanda karşımıza çıkan bir süreçtir. Denetim ise yapılması planlanan şeyin, istenilen biçime uygun olarak gerçekleştirilmesine yardımcı olan bir araçtır. Denetim yönetimin başarı-sını ortaya çıkarmanın ötesinde örgütleri iyi yönetime sevk eden itici bir güçtür.

Denetleme mekanizması olmadan kişilerin ya da örgütlerin kendi kendilerine amaçlarını gerçekleştirmesi oldukça güçtür. Bu noktada yönetme unsurunun yer aldığı ve hizmet bulunan her alanda, yönetimin sağlıklı işleyişinde önemli bir yere sahip olan denetim mekanizmasının varlığı zorunluluk haline gelmiştir. (Ak-pınar, 2006: 25)

Denetim, içsel veya dışsal olarak yönetimi, eylem veya işlem olarak ta yöne-tim faaliyetlerini denetlemeyi konu alan bir işlev veya yetkidir. Bazen deneyöne-timle yönetim iç içedir ve hiyerarşide olduğu gibi yöneten ve denetleyen aynı kişidir.

(Atay, 1999: 22)

Denetim geniş kapsamlı bir kavramdır. Uygulamada yoklama, kontrol, revizyon, inceleme, teftiş ve murakabe, tahkik, muayene, araştırma, gözleme, sınama ve gözetleme gibi denetleme hizmetlerine ilişkin deyim ve kavramlar rastgele kulla-nılmaktadır. Terminolojideki dağınıklık bu terimlerin çoğu kez eşanlamlı olarak kullanılmasına neden olmaktadır. Bu kavram kargaşası aynı zamanda bu

hizmet-Sözel Bildiriler - Cilt: I

leri yürüten elemanların görev ve yetkilerinin belirlenmesinde de sorunlar ya-ratmaktadır. Denetim kavramının açıklanmasında, denetime yakın kavramların, dilbilim yönünden sözcük karşılıklarının öncelikle belirlenmesinde yarar vardır.

(denetci.gen.tr, 2012)

Türk Dil Kurumu tarafından “bir işin doğru ve yönetime uygun yapılıp yapılmadı-ğını incelemek, murakabe etmek, kontrol ve teftiş etmek” olarak tanımlanmaktadır.

Denetim; hedef ve standartların astlar ile üstlerin ortaklaşa düzenleyeceği bir plan ile gerçekleştirilen, alt kademelerde bulunan iş görenlere kendi birimlerinin isle-yişini etkileyecek kararlar almalarına imkân sağlayan bir süreç olarak belirlen-miştir. (Ergun, ve Polatoğlu, 1984: 339).

Türkiye’de denetleme kavramı, daha çok ağırlıklı olarak revizyon, kontrol, mura-kabe ve teftiş sözcüklerinde kendisini bulmaktadır.

Teftiş: Arapça “fetş” kökünden gelen sözcük, bir şeyin aslını, doğrusunu veya işlerin iyi yürütülüp yürütülmediğini anlamak için yapılan inceleme anlamında kullanılmaktadır. Resmi bir otoriteyi içeren teftiş, Latince “specere” bakmak, in-specere içine bakmak anlamında olmak üzere yakından incelemek, resmen araş-tırmak ve soruşturmak anlamlarına gelmektedir. Teftiş işini yapan kişiye müfettiş denilmektedir. Teftiş kavramı daha çok iç denetime denk düşmektedir.

Revizyon (inceleme, auditing) : Latince “revidere” kökünden gelmekte olup, gözden geçirmek, tekrar bakmak, tekrar incelemek, teşhis etmek gibi anlamlar taşır. Revizyon kontrol, teftiş ve denetleme için zorunlu bir gözden geçirme, bir araştırmadır.

Kontrol (denetim, murakabe) : Kontrol, Latince “contra” ve “rotulus” kelime-lerinden türemiş olup, karşıt veya diğer bir kayıt ve/veya belge aracılığıyla bir şeyin doğruluğunu incelemek, araştırmak ve soruşturmaktır. İşletmecilik anla-mında kontrol ise, önceden belirlenmiş normlar olması koşuluyla, meydana gelen ile öngörüler arasında sürekli olarak yapılan karşılaştırmaların sonuçlarını ifade eder. (ustatlar.net.2012).

Bu açıklamalardan da anlaşılacağı gibi denetim teftiş, soruşturma, kontrol ve re-vizyon aynı kavramlar değildir. Denetimi teftiş, soruşturma, kontrol ve rere-vizyonu da barındırabilen ancak bu kavramların üstünde yer alan genel kapsamlı bir kav-ram olarak düşünmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.

Denetim çoğu zaman yanlış anlamlarda kullanılmaktadır. Denetim sadece emir vermek değildir. Denetim memurların çalışmaları için çizilmiş bulunan statü için-de çalışmalarının sağlanması da için-değildir. Denetim, bir şeyin gitmesini istediğimiz

Çeşitli Yönetimsel Yaklaşımların Sağlık Hizmetleri Üzerine Etkileri

yöne yöneltilmesidir. Denetim, nereye gitmek istediğini tespit etme, saptanan ro-taya ve zaman tablosuna uygun hareket edilip edilmediğini izleme, varsa sapma-ları düzeltme işlemlerini içine alan bir süreçtir.

Tüm bu açıklamaların ardından denetim kavramı söyle özetlenebilir: Denetim bir örgütün amaçlarına ulaşmak için, verimli, etkili, tutumlu ve yerinde hareket ede-rek, mevcut hukuk kurallarına uygun olarak yönetilip yönetilmediğini, hiçbir etki altında kalmaksızın, her örgütün şartları ile uyumlu olarak uygun zamanlarda, yasalar çerçevesinde hareket ederek, yönetimin hâlihazırdaki durumunu objektif olarak aktaran, aksaklıkları giderici çalışmalar yapan, bu yolla yönetime rehber-lik eden bir değerlendirme ve kontrol aracıdır. (Akpınar, 2006:29)

2.1. Denetimin Kapsamı

Denetimin konusunu örgüt ve onun işleyişi oluşturur. Örgüt kapsamında kurum ve kurumun organları denetlenir. İşleyiş temelinde ise örgütün eylem ve işlemleri denetime konu edilir. Denetlemenin hangi konularda yapılacağı kimlerin nasıl denetleneceğini nelerin denetleneceği sorunu denetlemenin kapsamı ile ilgilidir.

Denetlenecek kimseler, denetleme kapsamına giren kimselerdir. Personel, çalış-maları, yazdığı yazılar, tuttuğu kayıtlar gibi işlemler dolayısıyla denetlenebilir.

Bunlardan başka işyerlerinin uygun bir yerde seçilmesi, yerleşme planlarının ve-rimli çalışmayı arttırıcı yönde hazırlanması ve zamanın iyi değerlendirilmesi, işle-rin zamanında görülmesi konuları da denetleme kapsamına girer (Azak,2007:19).

Denetimle ilgili tüm tanımlamalarda denetimin bir süreç olduğu belirtilmektedir.

Bu yolla denetimin dinamik bir faaliyet olduğu ortaya konulmaktadır. Denetim süreci üç ana aşamadın oluşur.

• Denetim Faaaliyetinin Planlanması

• Denetim Programının Yürütülmesi

• Denetçi Bulguları ve yargılarının raporlanması ve ilgili yerlere iletilmesidir.

Bu açıdan denetim süreci bir bilgi üretme ve karar verme süreci olarak düşünül-melidir.

Denetim süreci anlamlıdır ussaldır planlı ve bilimseldir (Güredin,2000:5).

2.2. Denetimin Amacı ve Faydaları

Denetimin amacı; işlerin kabul edilen amaca ve plana verilen emir ve talimatlara ve saptanan ilkelere uygun olarak yürütülüp yürütülmediğini ortaya çıkarmaktır.

Denetim sayesinde aksaklıklar ve sapmalar gözlenir ve düzeltici önlemlerin alın-ması imkanı doğar.

Sözel Bildiriler - Cilt: I

Denetlemenin esas amacı; yapılan hataların tekrar olmasına engel olmaktır. De-netleme kusur bulmak ilgilileri zor durumda bırakmak için yapılmamalıdır. Eğer denetim daha sonraki işlerin hata payını azaltmaya ve işlerin daha verimli bir şekilde yapılmasına hizmet ediyorsa başarılı sayılır. Denetlemenin başarısının saptanmasında ölçü bu olmalıdır. Denetleme yapıcı nitelikte olmalı ve ilgilileri tespit edilen konularda gerekli bilgileri donatmaya yöneltmelidir (Azak,2007:7).

2.3. Denetim Türleri

Denetim türleriyle ilgili genel anlamda fikir birliğine varılamamış olması bu kar-maşıklığın en önemli nedenidir. Denetim türleri konusunda oldukça fazla sınıflan-dırma bulunmakta ve kavram karmaşası da yaşanmaktadır (Akpınar, 2006: 44).

Denetim türleri; yönetimin denetlenmesi bakımından, sonuçları açısından, dene-tim zamanı açısından, denedene-tim nitelik açısından; denedene-tim amacı yönünden yapıl-ması bunlardan bir kaçıdır.

Çağdaş denetimde örgütün daha iyi çalışması için görevlilere yardımcı olmak ve rehberlik etmek esastır. Denetimlerde mevzuatın gelişmeyi ve kalkınmayı engel-leyici yönlerinden arındırılmasına ve cezalandırıcı olmaktan çok özendirici ol-masına, teşkilat ve metot aksaklıklarının erkenden tespit edilmesine dikkat edilir.

Çağdaş denetim uygulamasında performans unsuruna bakıldığında performans denetiminin; ilgili idarenin kendine tahsis edilen tüm kamu kaynakların ekono-mik, verimli ve etkin kullanımını sağlayacak düzen ve mekanizmaları kurma ve bunları isletme yükümlülüğünü ne derece yerine getirdiği ile ilgilendiği görülür.

Bu anlamda performans; kullanılacak düzen ve mekanizmaların etkili isleyip is-lemediğinin bağımsız ve tarafsız olarak tespit edilmesi, gerekliyse iyileştirilmele-rin yapılması gibi noktaları hesap verme yükümlülüğü doğrultusunda raporlama-yı da içiren bir süreçle değerlendirme işlemidir (Akpınar, 2006: 45).

2.3.1. İç Denetim

İç denetim yönetsel görevi olan kuruluşların kendi içinde oluşturulan elemanlar ta-rafından yapılan, yönetimin kendi kendini denetleme faaliyetidir (İnan,1997:43-59).

İç denetim, örgüt bünyesinde yer alan bağımsız bir değerlendirme olup iç kon-trol sisteminin etkililiğini ölçmek ve değerlendirmek suretiyle yönetime hizmet sağlayıcı bir fonksiyon üstlenmektedir. İç denetim; iç kontrol sistemini analiz et-mekte ve bir inceleme programı oluşturmaktadır. Sonrasında bulguları ve sonuç-ları raporlamakta, tavsiyelerde bulunup, incelemeye tabi sistemdeki kontrollerin güvenirliği hakkında görüş bildirmektedir (Yörüker, 2004:).

Denetim kavramı son dönemlerde yerini değerlendirmeye bırakmış durumda. “İç değerlendirme”, “öz değerlendirme” olarak da adlandırılır. Bir organizasyonun

Çeşitli Yönetimsel Yaklaşımların Sağlık Hizmetleri Üzerine Etkileri

bünyesindeki bağımsız ve tarafsız değerlendirme hizmetidir. İç denetimin temel amacı kuruluşun dış denetime hazır hale gelip gelmediğini sınamaktır. İç dene-timde tüm birimlerin kapsanması hedeflenir.

Öz değerlendirme /Denetimin en önemli işlevlerinden biri ise eğitim ve rehberlik işlevidir. Gerek yeniliklerin uygulamaya konması sırasında ve gerekse uygula-madaki uzmanlık gerektiren konularda denetim denetlenene egitim ve rehberlik hizmeti sunmaktadır.

Önemi ise; kurumun mevcut uygulamalarını, bölüm hedeflerini belirlemeyi ve kar-şılamayı, veri elde etmeyi ölçme/ değerlendirme yapmayı, mesleki körlük konusun-da farkınkonusun-dalık oluşturmayı, bölümlerin kapasitesini belirlemeyi ve yetkinliği sağlar.

2.3.2. Dış Denetim

İç denetim ve dış denetim arasındaki temel farkı, denetçinin statüsü belirlemektedir.“İç” kavramı denetçinin örgütün elemanı olduğunu, “dış” kavra-mı ise örgütten bağımsız olarak hareket eden bir denetçiyi anlatmaktadır. Dola-yısıyla dış denetimin temel öğesi bağımsızlık bir anlamda objektifliktir. Dış de-netimin ilk önceliği, şeffaf ve hesap verme sorumluluğunu geliştirecek faaliyet-leri göstermek olmalıdır. Kamu kurumları, hesap verme sorumluluklarını en iyi şekilde performans ölçümünü yaparak yerine getirebileceği için dış denetimin, incelikle kurumların performanslarını ölçme kapasitelerini arttırmaya yönelmesi gerekmektedir (Gülen, 2003:5).