• Sonuç bulunamadı

Sınıf Düzeyi Değişkeni İle Diğer Değişkenler Arasındaki İlişkilerin Yorumu 1 Ergenlerin Nomofobi Ortalama Puanlarının Sınıf Düzeyi Değişkenine Göre

Anova Testi Sonuçlarının Yorumlanması

AraĢtırmada ergenlerin nomofobi puan ortalamalarının sınıf düzeyi değiĢkenine göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini ortaya koymak amaçlanmıĢtır. ÇalıĢmada ergenlerin sınıf düzeyi değiĢkenlerine bağlı olarak mobil telefonsuz kalma korkusu puanları arasında anlamlı bir farklılaĢma olduğu görülmüĢ ancak oluĢan farkın etki boyutunun düĢük olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. OluĢan farklılaĢmanın kaynağını belirlemek amacıyla yapılan analiz neticesinde, 12. sınıftaki ergenlerin nomofobi puanlarının ve bilgiye eriĢememe ile iletiĢim kuramama korkusu alt boyut puanlarının diğer sınıf düzeylerine oranla daha yüksek çıktığı görülmüĢtür. Ayrıca çevrimiçi bağlantıyı kaybetme ve rahatlıktan feragat etme alt boyutlarının ise sınıf düzeyine göre anlamlı farklılaĢma göstermediği görülmüĢtür.

Ġlgili literatür incelendiğinde, yapılan birçok çalıĢmanın araĢtırma sonuçlarımızla paralellik gösterdiği ve nomofobi puanları ile bilgiye eriĢmeme ve iletiĢim kuramama boyutlarının puan ortalamalarının sınıf düzeyi açısından anlamlı farklılaĢma gösterdiği görülmüĢtür (Gezgin ve Parlak, 2018; Andone vd., 2016; SecurEnvoy, 2012; Gürbüz ve Özkan, 2020; Mahapatra, 2019; Tavolacci vd., 2015; Augner ve Hacker, 2011; Smetaniuk, 2014; Leung, 2008). Bu çalıĢmalar araĢtırma sonucumuzu destekler niteliktedir.

86

Ayrıca literatürde ergenlerin nomofobi düzeyleri arasında sınıf düzeyine göre anlamlı bir farklılığın olmadığını gösteren çalıĢmalar da bulunmaktadır (Gezgin ve Çakır, 2016; Meral, 2017; Yıldız, 2017; Derin ve Bilge, 2016; Eren vd., 2020; Yıldırım, vd., 2016; Gezgin, Çakır ve Yıldırım, 2018; Adnan ve Gezgin, 2016).

Türkiye‟de yükseköğretime geçiĢ evresinde bulunan 12. sınıf öğrencilerinden belli bir eğitsel baĢarı beklenmektedir. Haliyle oluĢan bu akademik baĢarı beklentisinin anne babalar ve ergenler üstünde oluĢturduğu bir baskı meydana gelmektedir (Yıldız-Durak, 2018). Andone ve diğerleri (2016), henüz küçük yaĢtaki kiĢilerin mobil cihazlarını sıklıkla sosyal etkileĢim kurmak ve eğlenmek maksadıyla tercih ettiklerini belirtirken, daha büyük yaĢtaki kiĢilerin ise cihazlarını genel olarak ihtiyaç hissettikleri vakitlerde tercih ettiklerini belirtmiĢlerdir. Bundan dolayı sınıf düzeyi arttıkça sorumluluk durumlarının da artmaya baĢlaması, 12. sınıf öğrencileri için sınava hazırlık sürecine geçilmiĢ olması, öğrencilerin sınav sürecinden dolayı sınavla alakalı duyuru ve geliĢmeleri kaçırmama arzusu, online soru ve deneme sınavlarına eğilimin artması ve belirli bir olgunlaĢma düzeyine eriĢilmesi ve sınav sürecinden dolayı üzerinde hissettiği baskı ve strese karĢı akıllı telefon uygulamalarına yönelme gibi nedenler 12. sınıf öğrencilerinin telefonlarına ayırdıkları zamanlarının daha fazla olmasına ve nomofobik tepkilerinin artmasına yol açabilmektedir. Bu sonuçlar araĢtırmamızın sonuçlarını destekler nitelikte olup 12. sınıftaki ergenlerin ortaokul kademesinde veya ortaöğretimin ilk yıllarında olan ergenlere göre daha nomofobik olduklarını ortaya koymaktadır. 2.2 Ergenlerin Algılanan Sosyal Destek Ortalama Puanlarının Sınıf Düzeyi Değişkenine Göre Anova Testi Sonuçlarının Yorumlanması

AraĢtırmada ergenlerin algılanan sosyal destek puanlarının sınıf düzeyine göre anlamlı farklılaĢma gösterme durumunu ortaya koymak amaçlanmıĢtır. AraĢtırmada ergenlerin sınıf düzeylerine bağlı olarak algılanan sosyal destek puan ortalamaları ile arkadaĢ ve özel insan alt boyut puanları arasında önemli farklılaĢma bulunmadığı sonucuna ulaĢılmıĢtır. Yalnızca algılanan aile sosyal desteği alt boyutunun sınıf düzeyi değiĢkenine göre anlamlı farklılık gösterdiği sonucuna varılmıĢtır.

Ġlgili literatür incelendiğinde, yapılan birçok çalıĢmanın araĢtırma sonuçlarımızla paralellik gösterdiği ve algılanan sosyal destek puanlarının sınıf düzeyi açısından anlamlı farklılaĢma göstermediği görülmüĢtür (Kozaklı, 2006; Mengi, 2011; Tunç, 2015; Aksoy, 2018). Bu çalıĢmalar araĢtırma sonucumuzu destekler niteliktedir. Ayrıca literatürde ergenlerin algılanan sosyal destek düzeyleri arasında sınıf düzeyine göre

87

anlamlı farklılaĢma olduğunu gösteren çalıĢmalarda mevcuttur (AkbaĢ-Abay, 2017; Kale, 2016).

Morrison, John, Stephanie, Douglas, Keith‟e (1997) göre anne babalar ve öğretmenler 7. ve 8. sınıf öğrencileri için en önemli bilgi ve destek kaynaklarıdır. Elbir (2000), 704 lise öğrencisiyle yaptığı araĢtırmada aileden, arkadaĢtan ve öğretmenden algılanan sosyal destek ile diğer değiĢkenleri incelemiĢtir. Sonuç olarak; sınıf düzeyi ve kardeĢ sayısı arttıkça aileden algılanan sosyal desteğin azaldığı sonucuna ulaĢılmıĢtır. Dolayısıyla sınıf düzeyi arttıkça ergenlerin daha özerk ve aileden bağımsız bireyler haline gelmeleri ve bu bağlamda 11. ve 12. sınıfta yer alan ergenlerin 7. ve 8. sınıfta yer alan ergenlere göre aileden ziyade arkadaĢ gruplarının etkisinde kalarak onlarla daha çok vakit geçirdiği ve zaman geçtikçe kardeĢ sayısının arttığı ve aileden algılanan sosyal desteğin göreli olarak azalmaya baĢladığı düĢünülmektedir.

11. ve 12. sınıfta yer alan ergenlerin aileden ziyade arkadaĢlarından algıladıkları sosyal destek düzeyinin fazla olması ergenin arkadaĢlarıyla zaman geçirdikçe arkadaĢlık iliĢkilerinin güçlenmesinden kaynaklanıyor olabilir (AkbaĢ-Abay, 2017). Doğal olarak 11. ve 12. sınıftaki ergenlerin aileden algıladıkları sosyal destek düzeylerinin henüz ergenliğin ilk yıllarında olan ergenlere göre daha düĢük seviyelerde olması araĢtırmamızın sonuçlarını destekler nitelikte olup ortaokul kademesindeki ergenlerin aileden algılanan sosyal destek düzeylerinin 11. ve 12. sınıftaki ergenlere göre daha yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.

2.3 Ergenlerin Stresle Başa Çıkma Alt Boyutları Ortalama Puanlarının Sınıf Düzeyi Değişkenine Göre Anova Testi Sonuçlarının Yorumlanması

AraĢtırmada stresle baĢa çıkma puanlarının sınıf düzeyi açısından anlamlı farklılaĢma gösterip göstermediğini incelemek amaçlanmıĢtır. ÇalıĢma sonucunda ergenlerde stresle baĢa çıkmanın olumsuz baĢa çıkma, kaçınan baĢa çıkma ve aktif baĢa çıkma alt boyutlarının cinsiyete göre anlamlı farklılaĢma göstermediği görülmüĢtür.

Ġlgili literatür incelendiğinde, araĢtırma sonuçlarımızla paralel olarak stresle baĢa çıkma alt boyut puanlarının sınıf düzeyi değiĢkenine göre anlamlı farklılaĢma göstermediği çalıĢmalar olduğu görülmüĢtür (AkbaĢ-Abay, 2017; Parlak, 2014). Bu çalıĢmalar araĢtırma sonucumuzu destekler niteliktedir. Yine literatüre bakıldığında araĢtırma sonuçlarımızdan farklı olarak sınıf düzeyi açısından baĢ etme alt boyut puan ortalamaları arasında anlamlı bir farklılaĢma olduğunu gösteren çalıĢmaların çoğunlukta olduğu görülmektedir (Demircioğlu, 2014; Tan ve Aldemir, 2012; Kurt, 2011; Yöndem ve Totan, 2008).

88

Stresle baĢa çıkma alt boyutlarının sınıf düzeyine göre anlamlı fark gösterdiğini ortaya koyan Demircioğlu‟nun (2014) çalıĢma sonucuna göre, on ikinci sınıf öğrencilerinin dokuzuncu sınıf öğrencilerine göre stresli durumlar karĢısında aktif baĢa çıkmayı ve problem çözme stratejisini daha fazla tercih ettikleri görülmüĢtür. Yine çalıĢmamızdan farklı olarak stresle baĢa çıkma alt boyutlarının sınıf düzeyine göre anlamlı fark gösterdiğini ortaya koyan Yöndem ve Totan‟ın (2008) yaptıkları betimsel araĢtırmada öğrencilerin stresle baĢa çıkma alt boyutlarının sınıf düzeyine göre farklılaĢtığı, sınıf düzeyi yükseldikçe aktif baĢa çıkma ile kendine iyimser yaklaĢım kullanımında azalma olduğu gözlemlenmiĢtir. Bu sonuç, ergenlerin okul yaĢantıları ve kendi deneyimlerine dayanarak, zamanla olumlu çabalarını yitirdiklerini ve zorlanmalı durumlarla baĢ etmede farklı çabalara yöneldiklerini düĢündürmektedir.

3. Okul Türü Değişkeniyle Diğer Değişkenler Arasındaki İlişkilerin Yorumlanması