• Sonuç bulunamadı

ROKEACH DEĞER SINIFLANDIRMAS

IV. Düzey: Özverili Var Olma: Acı ve ölümden sonraki yaĢam için var olma

2.1.9. Değerlerin Önem

Değerlerin insan davranıĢlarının temelini oluĢturduğuna dair varsayımdan yola çıkarak, insan hayatında bireysel, toplumsal ve örgütsel olarak çok önemli bir yere sahip olduğu, yokluğunda doldurulmaz bir boĢluğa sebep olacağı herkesin kuĢkusuz kabul

edeceği bir gerçek olarak karĢımıza çıkmaktadır. 2.1.9.1. Değerlerin Bireysel Hayatta Önemi

Değerlerden soyutlanmıĢ bir hayatın, özellikle de ruhsal bir hayatın varlığı düĢünülemez. BaĢka bir deyiĢle, insanın hareketleri var olan bir amaca yönelmedikçe, eylemlerini belirleyeni değiĢtiren ve sürekliliğini sağlayan bir amaç bulunmadıkça; insanın düĢünmesi, duyması, istemesi ve hayal kurması mümkün olamaz. Bu durum organizmanın çevreye uyması veya uyum sağlaması ve tepkide bulunmak zorunda olması Ģeklinde de ele alınabilir.

Değerlerin hayatın bütünü içinde belirleyici ve düzenleyici bir fonksiyon üstlenmesi için gösterilen çaba, değerlere uygun davranıldığında insanın kiĢiliği ve özgürlüğünü gerçekleĢtirmesinde ne kadar yapıcı olduğu ortaya çıkmaktadır. Çünkü değerler esasında insanın hayatında, iç dünyasında yer edip kökleĢmiĢlerdir. Bu bakımdan somut olaylarda değerlere uygun davranmak, aslında insanın kendisine uyması anlamını içermektedir. Ġnsanın her somut durum karĢısında özgürce karar verebilmesi gerekmektedir. Çünkü değerler özgürce verilen kararla gerçekleĢebilirler. Ancak bu nitelikleriyle değerler insan kiĢiliğinin geliĢmesine, açılmasına hizmet ederler (Kıllıoğlu, 1990). Bu yönüyle, değerler, insanın söylediği ile yaptığının tutarlı olup olmadığını denetler, diyebiliriz.

2.1.9.2. Değerlerin Toplumsal Hayatta Önemi

Ġnsanın toplumdan ayrı, toplum dıĢında yaĢaması, varlığını bu ortama rağmen sürdürmesi teorik bakımdan düĢünülebilirse de, mümkün değildir. Çünkü o, toplumsal bir varlık olarak toplum bütününün bir parçasıdır. Toplum ise, üzerinde insan kültürünün gerçekleĢtiği ve geliĢtiği bir ortamdır. Kültürün bir değer olduğu da açıktır. Bir değer gerçekliğin birleĢmesinden ibaret olan kültürün, toplumun ve tüm insanların varlığı, geliĢmesi ve ilerlemesi için taĢıdığı önem vurgulanmalıdır.

Değerlerle ayrı düĢünülemeyecek olan ahlak ve hukukta bunu açık bir Ģekilde görmek mümkündür. Hukuk toplum için gerçekleĢir, daha doğrusu toplumun düzenidir. Gerçeğin ve estetik değerin gerçekleĢmesi olan bilim ve sanatın da insan ve insanlık açısından önemi aynı Ģekilde açıktır. Böylece bütün bir kültür yoluyla insanlık, varlık ve hayatını kaostan, kargaĢadan kurtarıp, evrensel bütünlük ve uyuma dönüĢtürür.

Değerlerin toplumsal hayat ya da insanlık toplumu açısından önemini duyurur, anlamını açık bir duruma getirir (Kıllıoğlu, 1990). Değerler toplumsal hayatın bütünlük arzusunu ifade eder.

ġekil 5: Toplumsal DavranıĢ Çerçevesi

Toplumsal düzenin sağlanmasında insan hareketlerini sınırlayan ve bu yönde kuvvet kullanabilen hukuk kurallarının yanında sosyal normlar bulunmaktadır ki bunlar aslında insanların bir arada yaĢamasını sağlayacak davranıĢ kalıplarının en asgarisine iĢaret eder ve oluĢum süreci yine değerlere dayanır. Fakat insanın toplumsal bir varlık olarak yapıp etmelerine, hukuk kurallarının ve sosyal normun belirlemediği çok geniĢ bir hareket alanı kalır ki bu da ancak değerlerle doldurulabilir ve değerlerle bir standarda oturtulur. Böylelikle toplumsal düzen denilen ahenk ortaya çıkar.

Ahlâk, toplumda var olan ve davranıĢı, tutum ve inançları yönlendiren bir değerler sistemidir. Toplum içerisindeki örgütler ve bireyler temelde kendileri için çıkar elde etmeyi hedefleseler de daha genel olarak toplumun bütününe karĢı baĢka bir takım yükümlülüklere de sahiptirler. Bu yükümlülükleri yerine getirmenin özünde yatan olgu ise değerlerdir. Bu nedenle toplum içerisinde her alanda ahlâki davranıĢa önem verilmesi kiĢisel ve örgütsel bazda uygulanması için teĢvik edilmesi ve tedbirler alınması gerekir (Aydın, 2003).

2.1.9.3. Değerlerin Örgütsel Hayatta Önemi

Örgütler önceden belirlenmiĢ amaçları gerçekleĢtirmek için bir araya gelmiĢ insan topluluklarının, eĢgüdümleĢmiĢ üretim iliĢkilerinden meydana gelir (BaĢaran,

2008: 15). Gerek amaçların belirlenmesinde gerekse bu amaçların gerçekleĢtirilmesi için insanların bir araya gelip eĢgüdümleĢmesinde değerlerin gerekliliği göz ardı edilemez.

Smith Kline Beecham‟a göre değerleri özellikle örgütsel hayatta önemli kılan nedenler Ģunlardır (Akt. Özgener, 2000):

1. Değerler yöneticilere davranıĢlar ve kararlarla ilgili olarak yol gösterici bir çerçeve sunar.

2. Değerler, yeni iĢgörenler için eylem parametrelerini tanımlar ve her yönüyle iĢgücü için bir yaĢam biçimi haline gelen bir ahlaki kültür inĢa eder.

3. Değerler, organizasyonun stratejik eğilimini destekler. ĠĢletmenin vizyonu ve stratejik planları, değerlerle uyumlu ise, iĢletme baĢarılı olur.

4. Değerler, organizasyonun faaliyetlerini etkileyen ve onlardan etkilenen çıkar gruplarının beklentilerini yansıtır. ĠĢgörenleri arasında davranıĢın yüksek bir standardını teĢvik eden kurum değerleri, yasal olmayan veya ahlaka aykırı faaliyetleri reddeder. Değerlerin kamuoyundaki olumlu yansımaları kurumun kamuoyundaki imajını iyileĢtirir ve hitap ettiği kesimin güven düzeylerini yükseltir.

5. Değerler, yasal müeyyideler ve eylemlerle karĢılaĢma olasılığını azaltır. 6. Değerler birinci derece motive edicidirler. Değerler bir kurumun sürekli rekabetçi avantaja sahip olmasının güçlü bir kaynağı olabilirler.

7. Değerler yöneticilerin personele uygun olmayan talimatlar vermesini engellemekle kalmayıp, aynı zamanda personelin uygun olmayan talimatları yerine getirmesinin önüne geçer.

8. Değerler açık iletiĢimi teĢvik eder. Çünkü doğrudan ve dürüst iletiĢimin kendisi anahtar bir değerdir.