• Sonuç bulunamadı

A. Tecavüzün Ref’i Davası

2. Davanın Konusu

Davanın konusu, bir fonogramın korsan kopyalarının piyasaya sürülmesi gibi

“yapmak” veya icranın yer aldığı ses ve/veya görüntü taşıyıcılarında icracı sanatçının isminin belirtilmemesi örneğinde olduğu gibi “yapmamak” şeklinde devam eden bir tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır451.

448 ÖZTRAK, İlhan (1971), Fikir ve Sanat Eserleri Üzerindeki Haklar, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara, s. 80.

449 Arkan, 2005: 275.

450 Arkan, 2005: 275; Erel, 1998a: 292; Tekinalp, 2004: 293-294; Yarsuvat, 1984: 217-218.

451 Arkan, 2005. 275; Ayiter, 1982: 256; Başpınar/Kocabey, 2007: 265-266; Dural, 1998: 94; Erel, 1998a: 296.

141

FSEK m. 66/IV’e göre; “Mahkeme … halin icabına göre tecavüzün ref’i için lüzumlu göreceği tedbirlerin tatbikatına karar verir.” Hüküm, tecavüzün ref’i davası ile devam etmekte olan bir tecavüzün önlenmesinin yanında tekrarlanma ihtimali olan durumlarda bu ve/veya buna benzer her türlü önlemin de alınmasını sağlamaktadır452.

FSEK m. 67 manevi haklara tecavüz halinde tecavüzün ref’i davasını düzenlemekte iken FSEK m. 68’de mali haklara tecavüz halinde tecavüzün ref’i davası düzenlenmiştir.

a. Manevi Haklara Tecavüz Halinde

Bağlantılı haklar açısından, sadece icracı sanatçılara, tespit edilmiş icraları ile ilgili olarak, -uygulama şartlarının gerektirdiği durumlar hariç olmak üzere- icralarının sahibi olarak tanıtılma ve icralarının itibarlarını zedeleyecek şekilde değiştirilmesini ve bozulmasını önleme manevi hakları tanınmış olduğundan, FSEK m. 67, FSEK m. 80/II/IX’un atfıyla sadece icracı sanatçılara uygulanabilecektir.

FSEK m. 67/I’in son cümlesine göre; bir icranın çoğaltılmış nüshalarına, icracı sanatçının rızası hilafına adı konulmuş ise icracı sanatçı bu nüshaların yayımı halinde, adının kaldırılmasını talep edebilecektir. Bu durumda tecavüzün ref’i davası, sadece çoğaltılmış nüshaların yayımı halinde açılabilecektir453.

FSEK m. 67/II’ye göre ise, icracı sanatçı adının hiç konulmaması, yanlış konulması veya karışıklığa sebep olacak şekilde konulması halinde, adının asıl veya çoğaltılmış nüshalar üzerinde gerektiği gibi belirtilmesini talep edebilecektir. Hüküm uyarınca, icracı sanatçı tecavüzün kaldırılması davası açmadan evvel öncelikle tespit davası da açabilir. Yine icracı sanatçı, masrafı tecavüz edene ait olmak üzere hükmün en fazla üç gazetede ilanını talep edebilir.

452 Tekinalp, 2004: 267.

453 Arkan, 2005: 276; Erel,1998a: 296; Tekinalp, 2004: 296.

142

İcracı sanatçının icrasının yayınlandığı radyo veya televizyon yayınında, adının belirtilmemesi halinde tecavüz artık sona erdiğinden tecavüzün ref’i davası açılamaz. Ancak bu durumda, somut olayın özelliklerine göre ancak tazminat ve/veya kazanç devri ile programın yeniden yayınlanması veya bölümlerden oluşuyorsa tecavüz içeren başka bir bölümün yayınına engel olunması için tecavüzün men’i talep edilebilir454.

FSEK m. 67/III’e göre; nutukların kullanım serbestisinde, eğitim ve öğretim amacıyla seçme ve toplama eserlerin vücuda getirilmesinde ve iktibas serbestisinde icracı sanatçının adı veya iktibasın yapıldığı kaynak, hiç veya gereği gibi gösterilmemişse, icracı sanatçı, tecavüzün ref’i davası açarak adının veya kaynağın, asıl veya çoğaltılmış nüshalar üzerinde gerektiği gibi belirtilmesini, yine masrafı mütecavize ait olmak üzere hükmün en fazla üç gazetede ilanını talep edebilir.

FSEK m. 67/IV/I’e göre ise, icracı sanatçı, icrasının değiştirilmiş şekilde çoğaltılması, yayım, temsil ve yayınının men edilmesini ve tecavüz edenden, tedavülde bulunan çoğaltılmış nüshalardaki değişikliklerin düzeltilmesini veya bunların eski hale getirilmesini talep edebilecektir. Bir icranın değiştirilmiş şekilde temsil edilmesi veya yayınlanması durumunda tecavüz başlayıp sona ermiş olacağından duruma göre, tazminat ve/veya kazanç devri ile tecavüzün tekrarlanma olasılığına göre tecavüzün men’i talep edilebilir. Hükme göre düzeltmenin, icranın değişiklik yapılarak yayınlandığı bütün yayın organlarında ilan yoluyla yayınlanması da talep edilebilecektir455.

b. Mali Haklara Tecavüz Halinde

Tecavüzün mali haklara yönelik olması halini düzenleyen FSEK m. 68, işleme, çoğaltma, yayma, temsil ve yayın hakkının ihlali durumunda uygulanacak

454 Dural, 1998: 95.

455 Arkan, 2005: 277; Dural, 1998: 96; Erel, 1998a: 297-298; Tekinalp, 2004: 296.

143

yaptırımları düzenlemiştir. Bağlantılı hak sahipleri işleme hakkına sahip olmamakla birlikte, diğer tüm hakların ihlaline ilişkin yaptırımlar kıyasen bağlantılı hak sahipleri için de uygulanabilecektir.

FSEK m. 68/I’e göre, hak sahibinin izni olmaksızın fikri ürünün temsil edilmesi veya yayınlanması halinde hakkı ihlal edilen kişi, sözleşme yapılmış olması halinde istenebilecek bedelin veya emsal ya da rayiç itibariyle uğranılan zararın en çok üç katı fazlasını karşı tarafın kusuru aranmaksızın talep edebilecektir. Zararın en çok üç kat fazlasının talep edilebiliyor olması, düzenlemenin “tazminat” değil

“kanuni ceza” niteliğinde olduğunu göstermektedir456. FSEK m. 68/I/son uyarınca, belirlenecek bedelin tespitinde öncelikle ilgili meslek birliklerinin görüşünün alınması gerekmektedir. Hüküm, ilgili meslek birliklerinin görüşünün alınması hususunu mahkemenin takdirine bırakmamakta, şart olarak düzenlemektedir457. Doktrinde, FSEK m. 68/I’e dayanılarak uğranılan zararın en çok üç katı kadar bedel talep edildiğinde artık FSEK m. 70/II’ye dayanılarak ayrıca maddi tazminat veya kazanç devri talep edilememesi gerektiği ifade edilmektedir458.

FSEK m. 68/II uyarınca, bir icra, yayın veya yapımdan izinsiz çoğaltılan kopyalar “satışa çıkarılmamışsa”, bağlantılı hak sahibi, çoğaltılmış kopyaların, çoğaltmaya yarayan film, kalıp ve benzeri araçların imhasını veya maliyet fiyatını aşmamak üzere çoğaltılmış kopyaların ve çoğaltmaya yarayan film, kalıp ve benzeri gereçlerin uygun bir bedel karşılığında kendisine verilmesini veya sözleşme olması durumunda isteyebileceği miktarın üç kat fazlasını talep edebilir.

Görüldüğü üzere, FSEK m. 68/II hükmü, icra, yayın ya da yapımın izinsiz çoğaltılması durumunu satışa çıkarılmış olup olmamasına göre farklı sonuçlara bağlamıştır. Buna göre, nüshalar izinsiz çoğaltılmış ve satışa sunulmamışsa hak

456 Arkan, 2005: 278; Erel, 1998a: 299; ÖZTEK, Selçuk (2001), “Yazılım Telif Hakları ve Türk Hukukunda Fikir ve Sanat Eserleri Konusundaki Hukuki ve Cezai Korunma”, Bilişim ve İnternet Teknolojilerinin Ceza Hukuku Açısından Doğurduğu Yeni Sorunlar, Bursa, s. 47; Tekinalp, 2004:

300.

457 Tekinalp, 2004: 299.

458 Arkan, 2005: 278; Tekinalp, 2004: 300.

144

sahibinin, imha, uygun bir bedelle devrin istenmesi ya da bedel ödenmesi şeklindeki üç seçenekten birini talep etme hakkı bulunmaktadır.

Hak sahibinin seçeneklerinden ilki, çoğaltılmış nüshaların ve çoğaltmaya yarayan araçların imhasını talep etme hakkıdır. Burada mütecavizin kusurlu olmasına gerek bulunmamakla birlikte, çoğaltmaya yarayan aletlerin mütecavizin mülkiyetinde olması gerekmektedir. Ancak söz konusu aletlerin üçüncü bir şahısta bulunması halinde muvazaa iddiasında bulunulması mümkündür459. Hak sahibi, bu durumda şartları varsa, FSEK m. 70/II uyarınca tazminat talebinde de bulunabilir460.

Hak sahibi, ikinci olarak, mütecavizden, çoğaltılmış nüshalar ile çoğaltmaya yarayan araçları maliyet fiyatını aşmamak kaydıyla uygun bir bedelle kendisine devretmesini talep etme hakkına sahiptir. Bu seçeneğin tercih edilmesi halinde de hak sahibinin FSEK m. 70/II’ye göre tazminat talep hakkı mevcuttur.

Hak sahibinin son olarak, sözleşme yapılmış olsaydı talep edebileceği ücretin üç katı tutarında kanuni ceza niteliğinde bir bedel talep etme hakkı vardır. Bu talep için de mütecavizin kusurlu olmasına gerek bulunmamaktadır461.

FSEK m. 68/III uyarınca ise, bir icra, yayın veya yapımın izinsiz çoğaltılan kopyaları “satışa çıkarılmışsa” veya “satış haksız bir tecavüz oluşturuyorsa”, bağlantılı hak sahibi, tecavüz edenin elinde bulunan nüshalar hakkında, çoğaltılmış kopyaların, çoğaltmaya yarayan film, kalıp ve benzeri araçların imhasını veya maliyet fiyatını aşmamak üzere çoğaltılmış kopyaların ve çoğaltmaya yarayan film, kalıp ve benzeri gereçlerin uygun bir bedel karşılığında kendisine verilmesini isteyebileceği gibi sözleşme olması durumunda isteyebileceği miktarın üç kat fazlasını talep edebilir. TEKİNALP’e göre, maddede geçen “satış haksız bir tecavüz oluşturuyorsa” ifadesi, çoğaltma için izin verilmiş olmakla birlikte, diğer hususlarda

459 Arkan, 2005. 279; Dural, 1998: 99; Erel, 1998a: 299, Tekinalp, 2004: 302.

460 Tekinalp, 2004: 302.

461 Arkan, 2005: 279; Dural, 1998: 99; Erel, 1998a: 301, Tekinalp, 2004: 302.

145

ihtilaf bulunması ve satışın yetkisiz kişiler tarafından yapılması hallerini kapsamaktadır462.

Söz konusu davaya ilişkin son olarak, FSEK m. 68/IV’e göre, bedel talebinde bulunan hak sahibinin, mütecavizle aralarında bir sözleşme olması halinde bu sözleşmenin ihlaline dayanarak da talepte bulunmak hakkına sahip olduğu belirtilmelidir463.