• Sonuç bulunamadı

1.2. Okulöncesi Eğitimin Tarihi

1.2.1. Dünyada Okulöncesi Eğitim Tarihi Gelişimi

İlkçağlarda genelde çocuk üzerine psikolog veya doktorlar çalışma yapmışlardır. Bu dönemde çocuk 5 yaşına kadar yaşadı ise bundan sonraki yaşamını garanti altına aldığını düşünmektedir.

13 ve 14 yy’ lar da çocuk 6-7 yaşına kadar sosyal hayat ve çevreden uzak tutulmuştur. Daha sonraki süreçte ise yetişkinin bir küçük modeli olarak kabul görmüştür. Kendisinden bir yetişkin gibi ağır ve olgun olması beklenmiştir. Hıristiyanlığın yayılması ile dini eğitime ağırlık verilmiştir. Cinsiyet ayırımı yapıldığı görülmektedir. Çocuk eğitiminde ilk düşünceler ilk çağ dönemlerinde görülmektedir. Bu dönemde eğitimden üst kesim faydalanmaktadır. Eğitim süreci evde çıraklık eğitimi ile başlayıp daha sonra çocuğun tespit edilen özelliklerine göre özel okul veya askeri kışlalara gönderilirdi. Çocuğun hem fiziksel hem estetik yönden bir bütün olarak yetiştirilmesi eğitimin temel görüşü olarak savunulmaktadır. Bu dönemde en çok Sokrates ve Plato eğitim alanına ilgi duymuş yunan bilim adamlarıdır. Plato “Cumhuriyet” adlı yapıtında bireyin yetişkinlikteki mesleki yetenekleri ve uyumu konusunda erken çocukluk eğitiminin önemini savunmuştur.18

17

Yahya Akyüz, Selçuk Uygun ve Osman Kafadar, Anaokullarının İkinci Meşrutiyet Dönemindeki Gelişiminde Okul Ve Çocuk Sağlığı. Eğitim Bilimleri Ve Uygulama Dergisi (4), 2005, s.151.

11

İlk çağ döneminde Roma İmparatorluğu döneminde yaşamış İspanyol bir eğitimci olan Romalı M.F. Quintilianus (M.S.35-96) okul yaşamında bedensel cezanın olumsuz sonuçlara ve çocuklarla arkadaşça ilişkiler içinde olunması gerektiğini ileri süren ilk öncülerdir denilebilir. Okulöncesi eğitimde ise ilk eğitimcinin sütanalar olduğunu ileri sürmektedir.19

Orta Çağ döneminde okulöncesi dönem eğitim önemsenmedi gözlenmektedir.

13-14-15 yy ’lar da nüfus artışı, kasabaların büyümesi ve sayısının artması, yeni kıtaların keşfi, dinsel değişiklikler, kiliselerin gücünün azalması, 15.yy’ da Rönesans’ın ve 16.yy’ da reform etkileri görülmektedir. Aile ön plana çıkmakta ve çocuk ilgileri üzerine çekmiştir.20 17.yy’ da ise John A. Comenius’ un okulöncesi çocuğunun eğitimi üzerine yaptığı çalışmalar gözlenmektedir.

Alman asıllı John A. Comeius Moravian Kilisesi başpiskoposlarındandır. Çocuğun eğitimine küçük yaşta başlanması gerektiğini düşünen öncülerdendir. Kız- erkek, zengin-fakir, eğitimde fark etmeden küçük yaşta olmasını savunmaktadır. Eğitimde bireysel özellikler ve duyuların öneminden bahsetmektedir. Comenius duyu ile görmenin, elin konuşma ile bağlantısı olduğunu vurgulayarak çocuğun eğitiminde yazı ile resmin birleşerek çocuğun eğitimine sunulması için resimli okul kitabı yayınlanmıştır. 1657 yılında “Orbis pictus” resimli okul kitabı çocuklar için hazırlanmış yapıtlardan biridir.21

1774’de Pestalozzi Nevhof’daki çiftlikte kimsesiz çocukların eğitimine yönelmiştir. Eğitimde uygulanacak yöntemlerin, çocuğun gelişim özelliklerine uygun olması gerekliliğini ilk ortaya atan; Çocuğun deneyler ile keşfederek, uygulamalı, değerlendirme güçlerini kullanmasını geliştirmek isteyen eğitimcilerin öncülerindendir.2223

1782-1852 yıllarında Frobel hocası Pestalozziden etkilenerek düşüncelerini ileri sürmüş ve bunun okulöncesi çocuğuna nasıl uygulanacağını belirlemiş, ayrıca okul açmıştır. Bu okulda çocuğun ihtiyaçlarına saygı duyulacak, oyun öğrenmede büyük rol oynar, her çocuğun gelişim dönemine uygun oyuncakla oynaması, sosyal çevre ile eğitim bütünleştirilmeli doğal güzellikler çocuklara tanıtılmalıdır. Müzik eğitimde önemlidir.

İngiltere'de küçük çocuklar için okullar açma düşüncesini ilk kez bir sosyal reformcu olan Robert Owen hayata geçirdi. 1816'da İskoçya'nın New Lanark

19 Zehra Yaşayan ve Filiz Topçu,Türk Eğitim Tarihi (1.Baskı B.), Meb.,s. 2012, 20 Oğuzkan ve Oral, a.g.e. s.24.

21 Oğuzkan ve Oral, a.g.e. s.24 22Oğuzkan ve Oral, a.g.e. s.25 23

12

kentinde açtığı okulda çocuklara ilginç etkinliklerde bulunabilecekleri sağlıklı bir ortam sağlamayı amaçlamıştı.

Frobel’in okul arkadaşı Carl Schurz 1856 ‘da Amerika da ilk anaokulunu kurar. Bu okula göçmen çocukları gitmekte ve almanca eğitim almakta idi. Bundan dört yıl sonra ise Elizabeth Peabody tarafından ingilizce eğitim veren bir anaokulu açılmıştır.1837’de St Lous’de ilk devlet anaokulu eğitime başlar.24

Friedrich Frobel İlk defa 1837’de, Almanya’da Blankenburg bölgesinde, “Okulöncesi Eğitim” çalışmalarına başlanmış,28 Haziran 1840 yılında Keilhau yakınlarında, “Kındergarten”(Çocuk Bahçesi) adını verdiği ilk anaokulunu açmıştır.2526

Ona göre çocuklar çiçek, öğretmen bir bahçıvandır.27 Froebel bu okulun çocukların oyun aracılığıyla kendilerini geliştirebilecekleri ve dış dünyayı öğrenebilecekleri bir yer olacağını düşünmüştür.

“Doğum günleri, tatiller, kutlamalar Frobelin okulunda eğitimsel amaç olarak alınmıştır.”28 Buda 18 yy dan bu yana özel günlerin, sosyal ve kültürel değerlerin eğitimde önemli yer edindiği görülmektedir.

1898 yılında Dr. Montessori’nin Roma’da(İtalya) açtığı ilk “Çocuk Evi” adlı okulöncesine yönelik bir çalışmadır. Önceden hazırlanmış bir ortamda kendi seçeceği sorumluluklar doğrultusunda çalışma ve davranış özgürlüğü tanıma görüşünü savunmaktadır. Eğitimcilerin sevgiye dayalı ve alçak gönüllü olması görüşündedir.29

Montessori çocukları öğretim adına sıkı disiplin kuralları içine hapsetmek yerine neyi ne zaman öğreneceklerini çocukların kendi kararına bırakmanın daha doğru olduğunu savunmaktadır.

Bu çalışmanın ardından ilk yuva 1908 yılında Londra’da (İngiltere), Mrgaret Mc Millan tarafından açılmıştır. kardeşi Rachel’ le çalışmalarını sürdürmüş, kentin yoksul kesimine hitap edip, beş yaş altındaki çocukları sağlık ve genel durumlarının düzeltilmesi amaç güdülmüştür. Çalışmaların da Montessorinin materyal seçiminden farklılık göstererek yapay malzemelerden daha çok doğal çevre koşulları ile ilişkiyi esas almaktadır.

Küçük çocuklar için okullar ilk kez 18. yüzyılda Fransa’da 19. yüzyılın başlarında da İngiltere ve İtalya'da açıldı. Ancak bu okullar okul çağındaki çocukların

24

Ryan Jr., a.g.e. s.22. 25

Meydan Larusse (Cilt 7), Sabah Gazetesi.s.274 26 Oğuzkan ve Oral, a.g.e. s.26.

27 Oğuzkan ve Oral, a.g.e. s.26. 28

Ayla Oktay, Yaşamın Sihirli Yılları Okulöncesi Dönem (Kasım 4. Baskı B.), Epsilon Yayıncılık Hizmetleri Tic.San.Ltd. Şti. İstanbul, 2002, S.49

13

eğitildiği öbür okullardan pek farklı değildi. Bu okullarda dinsel eğitime alfabenin ve gündelik ev işlerinin öğretilmesine ağırlık veriliyor oyuna çok az zaman ayrılıyordu. ABD'de anaokulları ilk kez yükseköğretim kurumları ve araştırma merkezleri tarafından çocuk gelişimi konusunda araştırmalar yapmak amacıyla kurulmuştur. İlerleyen dönemlerde bu kurumlar sosyal yardım amacı güden okulönceleri dışında diğer yuva ve anaokulları üniversite ve kolejlerin laboratuar okulları olarak açıldığı gözlenmektedir.