• Sonuç bulunamadı

DÖRDÜNCÜ KONU (EL-MEBHASÜ'R-RABİ”)

Belgede İMAN VE KÜFÜR KAVRAMI (sayfa 40-45)

İslamın Açık Amelleri Ve Şeriaata Bağlılık İman Di- ye İsimlendirilir

Bu başka büyük bir hhakikattir. Bu İmanın haki- katini bizlere tanıtan ve onun şer'i hakikatini bizlere açıklayan hakikatlerden başka bir hakikattir.

Bu hakikate işaret eden ayetler çoktur.

Tevbe 66 ve 66

ÂLi İmrân Süresi 167 Bakara 143

Maide 5

Geçen ayet dizisinin içine aldığımız bu ayetlerin de- laletinin keyfiyeti şeriatın zahiriyle amel etmenin ve İslami vecibeleri yerine getirmenin iman diye isimlendi- rilmesi ve kabul edilmesidir.

Tebük seferi dönüşünde Resulullah'ın komutasın- daki ordu arasında bulunan islamla ve Müslümanlarla alay eden münafıklardan bahseden tevbe suresi 65-66, Ayetler. Onların haberi resulullah'a ulaşıp, onları he- saba çektiğinde kendilerini temize çıkarmak için sözle- rinin mizah ve alay amacıyla olmadığını sadece yolun sıkıntısından kurtulmak için olduğunu söylediler. An- cak hâkim habir ve gönüllerdekini bilen Allah bunu yapmalarından ve özürlerinin kabahatlerinden daha kötü olmasından dolayı onların aleyhine hüküm verdi.

Çünkü onlar imandan sonra küfre sapmışlardı.

Şâyet kendilerine (niçin alay ettiklerini) sorsan,

“Biz sadece lâfa dalmıştık ve aramızda eğleniyorduk", derler. De ki: "Allah'la, onun âyetleriyle ve peygambe- riyle mi eğleniyordunuz?" (65)

www.alibapir.com

olan, islamın Zahiri bazı amelleriyle desteklediğiniz iddianızı bozdunuz. Mesela onların nifaklarını gizlemek ve ganimet elde etmek için gönülsüzce Resulullah'la beraber tebük seferine çıkmalarıda bu meyandandır.

Öyleyse islamın zahirine yapışmak iman diye isim- lendirilir,. Ancak kendisiyle kalbi batıni imanın olmadığı iman hakiki ve şeran istenilen iman diye addedilmez. ları olmaksızın islamlarını/ Müslümanlığını açıklayan ve iddia edenlerin (münafıklar ve bedeviler) her birine

www.alibapir.com

İman ve Küfür Kavramı b

AllBAPİR

intikam almaya kalktılar. Eğer tövbe ederlerse kendileri için hayırlı olur. Şayet yüz çevirirlerse Allah onları dünyada ve ahirette elem dolu bir azaba çarptıracaktır.

Artık onlar için yeryüzünde ne bir dost ne de bir yar- dımcı vardır.”

Bedeviler içinde Hucurat Suresinin 17. Ayetinde ise şöyle buyurmaktadır:

“Müslüman olmalarını bir lütufta bulunmuş gibi sana hatırlatıyorlar. De ki: “Müslüman olmanızı bir lütuf gibi bana hatırlatıp durmayın. Tam tersine eğer doğru kimselerseniz sizi imana erdirmesinden dolayı Allah size lütufta bulunmuş oluyor."

Uhud Savaşın'da Resulullah'tan geri duran, gev- şeklik gösteren ve her ne kadar kendi vatan ve tuzlarını savunmak için olsa bile müşriklerle savaşmaktan yüz çeviren münafıklar hakkında Ali imran 167, Ayette şöy- le buyurmaktadır:

“Bu da mü'minleri ortaya çıkarması ve münafıklık yapanları belli etmesi içindi. Onlara (münafıklara), "Ge- lin, Allah yolunda savaşın veya savunmaya geçin" de- nildi...»

Yüce Allah bu korkak ve gevşekleri “onlar o günde imandan daha çok küfre yakın idiler” sözüyle vasıflan- dırmıştır. Burda geçen iman kelimesinde kasıt şeri hakki iman değildir. Çünkü münafıklar ne davet edilen savaştan önce ne de sonra bu türden bir imana sahibi değillerdi. Öyleyse buradaki iman kelimesinden kasıt bazı islami vecibeleri yerine getirmek için şekli zahiri imandır. Münafıkların bu halde (savaştan katılmaktan yüz çevirme halleri) imandan çok küfre yakın olmaları diye tabir edilme sebebi, onların zikredilen gevşeklikle-

www.alibapir.com

İman ve Küfür Kavramı b

ALBAPR Şİ

katılmadığını, Allah yolunda savaşmadıklarını hatta kendi vatan ve ırzlarını korumak için dahi savunmaya geçmediklerini ifade etmektedir.

Kıblenin mescidi aksadan mescidi harama döndü- rülmesi meelesini ifade Bakara 143. Ayette Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

Allah imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz, Allah insanlara çok şefkatli ve çok merhametlidir.

Yani Allah dah önceki kıbleye yönelerek kıldığınız namazlarınızı zayi eytmeyecektir. Yüce Allah'ın bu ha- kikati beyan etmesinin sebebi müminlerden bazılarının daha önceki namazlarının zayi olmasından korktuğun- dan dolayıdır. Böylece Yüce Allah onları bu açıdan tat- min etti/ ferahlattı.

Evet/ kuşkusuz: Zahiri bir amel olduğu halde ve bağlamın delalet ettiğine ilaveten Yüce Allah namazı iman diye isimlendirdi. Ulema buradaki &tl sözünden maksadın namaz olduğu hususunda icma etmişler,

Aynı şekilde Yüce Allah temiz olan her şeyin helal- lığını, ehli kitaptan olan iffetli kadınlarla mehirlerini verme ve erkelerin iffet vasfına sahip olması şartıyla evlenilmesi, zinadan sakınılması ve flört/metres edi- nilmemesi hususlarını açıklayan Maide Suresinin 5.

ayetinde açıkladıktan sonra şöyle buyuruyor:

“Herkim de inanılması gerekenleri inkâr ederse bütün işlediği boşa gider. Ahirette de o, ziyana uğra- yanlardandır.”

Buradaki iman kelimesinden maksadın helal, ha- ram, yiyecekler, kadınlar ve diğer pek çok hususta şe- riatın gerektirdikleri ile amel etmek olduğu aşikârdır.

Ayette geçen iman kelimesinden maksadın bu söyledi- gimiz şey ve buna ilaveten bağlamın delalet ettiği şey

www-.alibapir.com

İman ve Küfür Kavramı b

Ali BAPİR

olduğunun delili bu ve diğer ayeti kerimelerde bizim zikrettiğimiz şey dşında bir şeyin zikredilmemesidir.

O zaman İnanılması gerekenleri inkâr etmenin manası (yi &s) şeriatın helal ve haramlarına uyma- maktır. Şeriata ve hükümlerine uymamak küfür ise bunun zıttı olan şeriata uyma ve taat imandır.

e

www.alibapir.com

İman ve Küfür Kavramı DN

G5 Ali BAPİR

BEŞİNCİ KONU (ELMEBHASÜ'L-HAMİS)

Kişinin, imanı kendi çabasıyla kazanmasıyla bera- ber Allah'ın tevfiki Teysiri olmadan o, imanı elde ede-

Zikrettiğimiz üzere bu ayetlerin delalet/ işaret etti- ginin özet şeklidir. Bu üç ayeti dah önce geçen ayetler dizisi arasına koymuştuk:

Hucurat 17. Ayette yüce Allah resulullaha gösteriş yapan bedevilere karşı tutumunu açıklayarak yök yi

Yds ayetiyle hitap etmektedir. Yani sana yüzeysel ve zahiri islamlarından dolayı sana minnet ediyorlar. 48

&lu giyani onları islamlarından dolayı sana minnet et- melerini yasakla/ engelle ve onlara de ki: lerin, tekrar diriltilip inkâr ettiklerini apaçık gördüğün- deki tutumunu, hesabını yapmadıkları korkunç günün dehşet ve hayretini, dünya hayatının bir saat dışında olmadığını hakkında ettikleri yeminlerini ele almakta- dır.

Yüce Allah ilim ve iman ehlinin konumunu ise şu ayetle açıklamaktadır:

Belgede İMAN VE KÜFÜR KAVRAMI (sayfa 40-45)