• Sonuç bulunamadı

İzmir Tabip Odası adına katılıyorum. Teşekkür ederim böyle bir toplantı için. Sabahki sunumlar çok güzeldi. Özellikle Cem Hocamın sunumu çok hoşuma gitti. Değindiği konular, yaklaşım şe- killeri. Şimdi ben de konuya şöyle girmek istiyorum, arka sıradaki doktor arkadaşımızın söyle- diği katılım olayı. Yani bence bu çok önemli. Şu anda şu toplantıya gelenler bizler de bu katılım olayındaki bu eksikliği görünce orada bile biz odaya sahip çıkmada bir sıkıntımız, problemimiz var. Şimdi mesela İzmir Tabip Odası adına 3 kişi katıldık biz. Hukuk birimi temsilcimiz de katıl- dı. Sağlık çalışanlarına şiddet konulu toplantı yapıyoruz. Aylar öncesinden bunun duyurusunu yapıyoruz. Tabip odası olarak duyuru yapıyoruz.

Bence şu anda her tabip odasından bir temsilci olmalıydı. Bir tane temsilci olsaydı şurada 80 kişi olacaktık, 100 kişi olacaktık. Veya her tabip odasının hukuk birimi temsilcisi gelmeliydi bence. Bir kere burada zaten kaybediyoruz. Tabip odalarımız bu olaya ya onlarda da bizlerde de böyle bir tükenmişlik sendromu var bu konuda. Ya nasıl olsa bir şey olmayacak yapılmayacak deyip gelmiyor, katkı sağlamıyor. Bu konu çok önemli. Önce bu katılımı sağlamamız gerekiyor. Belki bu mesela Türk Tabipler Birliği’nin tabip odalarına yazdığı bir yazıda belki zorunlu tutabilir. Bir katılımcı mutlaka gelsin, zorunlu olsun gibi olmalıydı bence. Çünkü tüm tabip odaları gelip bir arada toplantı yapmayınca yapacağımız sonuçlar da çok amacına ulaşmıyor diye düşünüyorum.

Katılım çok önemli bunu sağlamamız gerekiyor. Önce olayın sahibi biz olmalıyız sahip çıkmalı- yız.

İkincisi kayıt altına alma olayı. Bu çok önemli bence. Biraz önce Hasan Bey’in söylediği bu iş ka- zası kapsamına girme olayı. Türk Tabipler Birliği olarak bu konu üzerine yüklenmeliyiz. Çünkü biz şimdi buz dağının görünen yüzünü görebiliyoruz ve gösterebiliyoruz. Aslında görünmeyen bir yüzü var. İş kazası olaylarında mesela bir ölümlü veya sakat bırakan bir olayın arkasında birçok ramak kala olaylar var. Ben bu toplantı sırasında bile, toplantı yaptığımız hastanenin acil servisinde, klinikte her yerde şiddet olayı oluyor. Belki bir fiziksel şiddet değil ama sözel şiddet var. Dışarı çıktım mesela hastanenin dışına doğru yürüdüm. Ben eski hastanem burası şöyle bir bakayım dedim, biraz nostalji yapayım.

Orada bile girişte güvenlikçilerle hasta yakınları tartışıyor. Ziyaret saati değil, ancak girmeye çalışıyor veya işte yiyecek sokmaya çalışıyor. Yani her an her şekilde şiddet var. İşte güvenlik görevlisi de şiddete maruz kalıyor, temizlik elemanı da maruz kalıyor. Olayı bu yanıyla düşünüp onları da işin içine katmalıyız. İş kazası gibi çok önemli beyaz kod kapsamına giren her şeyi iş kazası olarak bildirilmesini sağlamalıyız. Bunun ne önemi var. Çünkü iş kazası gündemi sekre- terliklere gidiyor, kamu hastaneleri kuruluna gidiyor, Sağlık Bakanlığı’na gidiyor. Bence başlıklar şöyle olmalı. Bir, biz olaya sahip çıkmalıyız bütün tabip odaları toplantılara çok fazla katılım, zorunlu olmalı hukuk birimleri mutlaka katılmalı. İkincisi buz dağının görünmeyen yüzünü ortaya çıkarmalıyız. Şöyle düşünülüyor toplumda da, tamam işte bir tane de doktor öldü veya bıçaklandı ama diğer sektörlerde de bunlar oluyor. 10 günde bir olay oluyor. O olay sırasında hepimiz bir şekilde biraz tepki gösteriyoruz sonra unutuyoruz. İşte en son bir başhekim arka- daşımız belki direkt bir hastadan gelen bir şiddet değildi ama bir şekilde öldü ve canını kaybetti hastanede. Bunları ön plana çıkarmalıyız. Bunun için de bildirimleri sağlamalıyız.

İş kazası bildirimi olmalı. Çünkü iş kazası çalışanın bedenen ruhen özre uğradığı her olayı kap- samalı. Bunu göstermeliyiz. Biz bu kayıtlar işte Sağlık Bakanlığı’na gitmeli, Çalışma Bakanlığı’na gitmeli, tabip odası kurumlardan bu kayıtları almalı. Sayılarla konuşmamız gerek. Önemli olan bu. Diğer bir nokta da bu olayları konuşuyoruz, sağlık sektörü çalışanlarının buraya gelmeme- sinin sebebi de o, bu konuda da bir tükenmişlik sendromu var. Sağlık çalışanı şöyle düşünü- yor mesela benim çalıştığım hastanede, tamam toplantılar yapıyor paneller yapılıyor tabipler birliği tabip odaları konuşuyor ama sonuç ne, sonuç çalıştığım zaman bana yine şiddet oluyor o önlenmiyor. Önlem yok. Ve o noktada da insanlar artık nasıl olsa olmuyor bir şeyler deyip toplantılara gelmiyor katkı sağlamıyor. O noktada şöyle bir önerim var benim. Mesela sabah polikliniğe sıra alan bir kişi akşam evde “Ya ben gideyim de poliklinikte doktora küfredeyim, bağırayım veya darp yapayım” diye gitmiyor. Sonuçta bizler de hastamız oluyor bir şekilde hasta olarak gidiyoruz oraya. Oradaki sistemin eksikliklerinden yaşadığı sıkıntıdan dolayı biraz da işte hocalarımızın da söylediği gibi öfkesini kontrol edemiyorsa bir şekilde orada bir şiddet olayına maruz kalıyor. İşte o noktada sabah konuştuk diyoruz ki sağlık çalışanı iletişimde bulunsun. Kapısında 10 tane, 20 tane, 30 tane hasta beklerken içerideki sağlık çalışanı çıkıp onlara biz de sağlık sisteminin eksiklerini kendi de bildiği halde orada bir konuşma yapamaz “Ya arkadaşlar işte sistem böyle, böyle yapmak zorundayız, işte biraz bekleyin, ben size bakacağım” olmaz. Bu tür yerlerde, polikliniklerde, acil servislerde, girişlerde kamu spotu gibi Türk Tabipleri Birliği’nin de önerilerinin dahil olduğu bilgiler olmalı. Kişi geliyor orda sağlık sistemiyle ilgili sıkıntıları var, muayenesini olamıyor. 10 dakika, 15 dakika bekliyor. Öfkeleniyor, şiddetleniyor. Ama orada onunla ilgili içeriği belirlenebilir, konuşulabilir yazılı da olsa mesela sağlık çalışanına şiddetle

ilgili ama daha böyle soyut şeyler değil de somut şeyler. Mesela alınmış olan cezalar işte özel bilgiler verilmeden. Bunlar yapılabilse, verilebilse. İşte verdiği sağlık çalışanına şiddet uygulayan bir hastanın acil serviste bir hafta çalıştığı ve sonuçta bir noktaya geldiği, anladığı gibi. Bunlar yapılabilse, bunlar bütün poliklinik girişlerinde olsa. Geldi, hizmeti alamadı, hizmette bir aksa- ma oldu tam öfke, şiddet uygulayacak o sırada o yazıyı görüyor. Ama bunlar daha böyle somut, daha etkileyici şeyler olmalı. Tabipler Birliği bu konuda belki oraya dahil olmalı diye düşünüyo- rum. Kayıtlara girme olayı da çok önemli bence. O konu üzerine gitmeliyiz diye düşünüyorum. Toplantılar güzel, bilhassa sabahki panelde çok güzeldi. Bunları zaten biz biliyoruz, biz yapıyo- ruz. Ve şey de güzel, sıkıntının sağlık sistemindeki politika eksikliklerinden, ekonomik sorun- lardan olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunda hemfikiriz. Ama yakın dönemde hatta orta dönemde bile biz bunları değiştiremeyeceğiz bir şekilde. Değiştirmek için uğraşacağız, bunlar için çalış- malar yapacağız ama çok acil bir şekilde hızlı bir şekilde erken dönemde biz neler yapabiliriz? Bunu nasıl aza indirebiliriz? Olayın boyutunu tam anlamıyla nasıl gösterebiliriz? Bir de bundan sonraki toplantıda bence zorunlu katılım olmalı. Yazı da yazılmalı. Bütün Tabip Odalarından temsilci olmalı. Hukuk birimlerinin temsilcileri olmalı. Ancak böyle bir noktaya gelebiliriz diye düşünüyorum. Teşekkür ediyorum.