• Sonuç bulunamadı

ile gerçekleştirilmek istendiğini kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.

BİRKEZ DAHA UYARIYORUZ, BU İNATTAN VE BU PROJEDEN VAZGEÇİN BESOB Sanayi sitesi için seçilen alan;

• Kestel ile İnegöl’ü birbirine bağlayan Uludağ’ın eteğinde bulunan bu alan Sanayi sitesi kurmak için uygun bir alan değildir.

• Çevresinde tarım potansiyeli yüksek 1. sınıf tarım arazileri, en iyi deveci armudunun yetiştiği meyve bahçeleri bulunan bir alandır.

• Gölbaşı Göleti’nin su toplama havzasında ve havzanın bütünlüğünü bozacak bir alandır.

• Kentin ileriki yıllarda hedef olarak seçtiği Turizm sektörü açısından, oldukça kritik bir bölgedir. Bursa Valiliği Alaçam, Saitabat köylerinin Turizme kazandırılması için başlatılan proje ile çelişmektedir.

• Yapılmak istenen proje, ulaşımla ilgili tutarlı bir planlaması olmayan bir projedir.

Doğanbey’ deki gibi geri dönüşü olmayan tahribata yol açacak bu projenin bir an önce durdurulmasını talep ediyor ve yetkilileri uyarıyoruz. V A Z G E Ç İ N.

HUKUKSAL MÜCADELEMİZ SÜRECEK

Bu projenin iptal edilmesi için tekrar dava açacağız. Kentimizin ve kamunun çıkarları hukuk yolunu sonuna kadar kullanacağız.

Basına ve Kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.

TMMOB Bursa İKK

Anadolu topraklarında geçmişten beri depremler olmaktadır.

Efes örneğinde de olduğu gibi depremler sonucunda birçok uygarlık sona ermiştir. Ülkemizin ve özelde şehrimizin 100-150 yıllık tarihi geçmişi, deprem periyotları incelendiğinde her an depremlerle iç içe olduğumuz görülecektir. Bunun bilincinde olarak tedbirler alınıp gerekli planlama ve yapılaşma sağlanmalıdır.

Harita ve Kadastro Mühendisi meslektaşlarımız deprem gözlem istasyonlarında GPS yardımıyla yerkürenin hareketlerini izlemektedirler. Aynı zamanda yer yüzeyinde meydana gelen önemli değişiklikleri de Jeofizik Mühendisleri ile birlikte değerlendirmekte, yapılan ölçüler ve çalışmalar sonucu fayların derinlikleri ve yerleri hakkında diğer meslek alanlarına ve bilim insanlarına altlıklar oluşturmaktadır.

Jeofizik Mühendisleri belirlenen fay hatlarının olası bir depremdeki şiddet ve büyüklüğünü belirlemektedirler.

Harita ve Kadastro Mühendisleri ise arazinin topoğrafik yapısının belirlenmesinin, planlanmasının ve bu planların uygulanmasının her safhasında görevlidir. Bu çerçevede diğer tüm meslek alanları ve bilim insanları ile birlikte çalışan bir meslek grubuyuz. Bu konu ile ilgili olarak Bursa’ da Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Bölümü Öğretim Üyesi Dç. Dr. Hakan KUTOĞLU ve Bursa Büyükşehir Belediyesi ortak bir çalışma yürütmektedir.

Bursa’ da olası bir deprem anında kaçak yapılaşmanın yoğun olduğu bölgelerde yıkım ve hasar daha fazla olacaktır.

Planlı yapılaşılmayan, meslek gruplarından yararlanılmadan üretilen yapıların bulunduğu bölgelere yardım daha geç

ulaşacak, can ve mal kaybı da artacaktır. Bu nedenle kaçak yapılaşmanın ülke ekonomisine yapılaşma anında olduğu gibi yapılaşmadan sonra afet zamanlarında da büyük zararlar verdiği görülmektedir.

Kentsel Dönüşümler şehrin doğal ve kültürel yapısına ve ihtiyaçlarına uygun yapılmalıdır. Yüksek katlı yapılaşmanın kentsel dönüşümlerde önemi büyük olduğundan bu konunun zemin etütleri ve fay hatları ile birlikte değerlendirilerek mutlak suretle uygun yapılaşmanın sağlanması gerekmektedir.

Fay hatlarının bulunduğu alanlarda, zemin yetersizliğinde kentsel dönüşüm yapılarak yapı stoğu olası afet bölgeleri dışına çıkarılmalı, sağlıksız yapılaşmanın yerine depreme ve diğer afetlere dayanıklı kent ve çevre dokusu ile uyumlu, kişi ihtiyaçlarını karşılayan yeni yapılar ve bölgeler

oluşturulmalıdır.

Yukarıda meslektaşların GPS teknolojisi ile yer hareketlerinin ölçülmesinde ve fayların konumları belirlenmesinde yer aldığını belirtmiştik. Belirlenen bu fay hatları hali hazır haritalar ve imar planları üzerine özellikle Bursa için acilen işlenmelidir. Fay hatlarının geçtiği yerdeki yapılarda gerekirse güçlendirme çalışmaları yapılmalıdır. Belirlenen fay hatlarına göre Planlarda revize edilmelidir. Ağır hasara neden olabilecek bölgelerde kentsel dönüşümleri acilen uygulayacak plan revizyonları yapılmalıdır.

Ülkemiz önemli bir deprem kuşağındadır ve ülke basınında da sürekli İstanbul’ da olası büyük bir depremden

bahsedilmektedir. Ancak İstanbul’ da yaşayan halkı rahatlatmak amacıyla fay hattının İstanbul’ un daha

“17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİ YILDÖNÜMÜ SEBEBİ İLE BAOB BİNASINDA LINE TV TARAFINDAN HAZIRLANAN PROGRAMDA KONUŞAN ŞUBE BAŞKANIMIZ UFUK AY DEPREMİN TARİHSEL BİR

GERÇEK OLDUĞUNU YAKIN GEÇMİŞTE ERZİNCAN, YALOVA, DÜZCE, SİMAV DEPREMLERİNİN BÜYÜK CAN VE MAL KAYBI YARATTIĞINI VE ÜLKE EKONOMİSİNE BÜYÜK ZARAR VERDİĞİNİ BELİRTTİ.”

güneyinden geçtiği söylenmektedir. Haritaya baktığımızda İstanbul’ un güneyinin Gemlik Körfezi ve Bursa olduğu net bir şekilde görülür. Fakat kimse bunu Bursa olarak veya Gemlik Körfezi olarak söylememekte, adlandırmamaktadır.

Olası İstanbul depreminin Bursa’ yı çok derinden etkileyeceği aşikârdır. Kısa bir süre önce Bursa fayı olarak adlandırılan yeni bir fay belirlenmiştir. Bu fayda diğer faylar ile birlikte mevcut imar planları ve hali hazır haritalar üzerine işlenmelidir. Önemli sanayi tesislerinin de bu bölgede olması sebebi ile özellikle Gemlik’teki Azot fabrikası, Ovaakça’

daki doğalgaz çevirim santralleri olası bir depremde büyük çevre felaketlerine neden olabilir. Yakın tarihte Japonya’da meydana gelen deprem, benzeri bir felakete sebep olmuş ve etkileri halen devam etmektedir. Benzer bir felaketin yaşanmaması için bu tesislerin şimdiden güçlendirilmesi, depreme dayanıklı hale getirilmesi gerekmektedir.

Gerekiyorsa bu tesisler kapatılmalıdır. İnsan aklı ve bilim ile hareket ederek, Mühendis odalarının ve bilim çevrelerinin uyarıları dikkate alınarak bundan sonra özellikle fay hatları üzerine bu gibi tesislerin yapılmamalıdır. Aksi halde böyle bir durumun çok büyük felaketlere sebep olacağı gözden kaçırılmamalıdır. Bu çerçevede Yalova’ da yapılması düşünülen depolama sahası kesinlikle iptal edilmelidir.

Geçmişte acil durum yönetimi Bayındırlık İl Müdürlüğü’ nün sorumluluğunda iken birkaç yıl önce çıkarılan yasa ile yeni kurulan İl Afet Acil Durum Müdürlüğü’ ne devredilmiştir.

Ancak daha etkin bir çalışma için bu kurumun şuana kadar yaptığı, afet sırasında ve sonrasında yapacağı çalışmalar halka duyurulmalıdır. Halk bu çerçevede bilinçlendirilmelidir. Oda olarak kuruluş safhasında İl Afet Acil Durum Müdürlüğü’ne bilgilendirme anlamında destek vermiştik. Daha sonra kurum tarafından farklı konularda destek istenmemiştir.

Bursa’da önemli Coğrafi bilgi sistemleri ve kent bilgi sistemleri haritaları olduğu, planların sayısallaştırıldığı İl Afet Acil Durum Müdürlüğü’ne bildirilmiş, bunlardan

faydalanabilecekleri kendilerine iletilmiştir. Ayrıca yapılacak afete yönelik planların bu haritalar üzerine işlenmesinin daha ekonomik olacağı kendilerine hatırlatılmıştır. Yetki ve sorumluluk Bayındırlık İl Müdürlüğü’nde iken yapılan afet acil durum müdahale programlarının İl Afet Acil Durum Müdürlüğünce güncellenmesi gerekmektedir.

Fay hatlarının belirlenmesi bilimsel çevrelerce yürütülmekte ve yerel yönetimlerce haritaları tutulmaktadır. Ancak bu haritalar, halihazır haritalar ve imar planlarından ayrı haritalar gibi değerlendirilmektedir. Halbuki afetler doğrudan halkı ilgilendirdiğinden fay hatları, imar planları ve halihazır haritalar üzerine işlenmeli ve halka konu hakkında bilgi verilmelidir. Gayrimenkul alımlarında vatandaşların daha bilinçli hareketine de böylelikle yardımcı olunacaktır.

Ek olarak kuzey Anadolu fay hattını dik kesen 3 adet yeni gözlem istasyonu kurulmakta olduğunu, çalışmaların sürdüğünü biliyoruz. Bu istasyonlardan birinin Orhangazi, birinin Yalova-Gölcük civarında, birinin de İzmit taraflarında olduğunu duymaktayız. Bu gözlem istasyonlarının

olası bir depreme maruz kalacak diğer illerimiz içinde yaygınlaştırılması gerekmektedir.

Sonuç olarak; fay hatlarının yerleri, olası deprem büyüklükleri, oluşacak tahribatın boyutları halka ve tüm kurumlara sunulmalı, bu konuda halk bilinçlendirilmeli, inşaat sektörüne bilgi sunulmalı, fay hatlarının üzerinde kalan yapılar güçlendirilmeli, çok büyük zarara neden olacak yapılar kaldırılmalı ve imar planları yenilenmelidir. Kamu binaları, özellikle hastane ve okullardaki durum tespitleri ve gerekli güçlendirme çalışmaları acilen tamamlanmalıdır.

Harita Kadastro Mühendisleri Odası Bursa Şubesi olarak 17 ağustos 1999 depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı bir kez daha rahmetle anıyor, yakınlarına Allah’tan sabır diliyoruz. Olası Afetlere karşı yetkili kurumları önlem almaya, halkımızı da afetler konusunda bilinçli olmaya davet ediyoruz.

BÖLÜM

5.

Şubat 2012

Çalışma Raporu