• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

3.1. Niobe’nin Çocukları (Ta Pedya Tis Niovis) Romanı

3.1.1. Başlık Seçimi

Yazar Tasos Athanasiadis’in kaleme aldığı son romanına seçtiği başlık, rastgele seçilmiş bir başlık değildir. Başlıkla, romanın konusu hatta olayların geçtiği

mekân birbiriyle uyum içindedir.134 Yazar, romanına seçtiği başlıkta, romanın ne tür

bir roman olduğunun ipucunu vermektedir. Romanın konusu her ne kadar Rumların gözünden “Küçük Asya Felaketi” ve bizim bakış açımızla Küçük Asya Bozgunu ya da Anadolu Bozgunu olsa da, romanda olaylar kalabalık bir ailenin etrafında gelişir. Romanda, bir ailenin hastalıkta ve sağlıkta, barışta ve savaşta iyi veya kötü günde dayanışma içinde bir arada oluşuna aile birliğinin bozulmayışına dikkat çekilmektedir. Aile bireylerinden, herhangi bir hataya düşen, zor durumda bulunan birisi olduğunda tüm aile bir araya gelerek, o bireye destek olmaktadır.

Anastasiadis ailesinin reisi Sarris vefat ettiğinde, anne Anthi, tüm cesareti ve başarısıyla üç kızı ve küçük oğluyla zorluklara göğüs germeyi başarır. Kız çocuklarının en küçüğü Roi hastalandığında, ondan tüm şefkatini esirgemezken, diğer üç çocuğundan da sevgisini ve şefkatini eksik etmez. Eşinden miras kalan özel banka hissesini, eşinin kardeşinin de yardımıyla yönetmeyi başararak, çocuklarına maddi sıkıntı yaşatmamayı başarır. Fakat aile, Türkiye’den Yunanistan’a muhacir

133Romanda tarihler Jülyen takvimine göre verilmektedir. Bizde geçerli olan takvime göre uyarlamak için 13 gün ilave etmek gerekmektedir.

olarak gittiğinde, tüm gayrimenkul servetini Türkiye’de bırakmış olduğundan aile maddi zorluklar yaşar. Anthi, eşinin vefatı, kızının amansız hastalığı ve genç yaştaki vefatı, çocuklarının tüm yükünün genç yaşta üstüne kalması, yerinden yurdundan edilme, yaşanan savaş günleri ve muhacirliğin getirdiği tüm zorluklar karşısında dimdik durmayı ve ailesini bir arada tutmayı başarmış, birçok zorlukla savaşmış bir kadın karakterdir.

Daha önce de söylediğimiz ve yazarın röportajında da dile getirdiği gibi, Niobe’nin Çocukları adlı roman Tasos Athanasiadis’in hayatından az da olsa alıntılar barındırmaktadır. Yazarın annesine duyduğu derin sevgi de bilinmektedir. Athanasiadis, belki de Anastasiadis ailesinin kadın liderini güçlü duruşu ve başarısıyla annesine benzetmiştir. Çünkü romanda yaşanan bazı temel olaylar (savaş, göç, babasının genç yaşta vefatı, kardeşinin vefatı gibi) yazarın kendi hayatında da

yaşanmıştır.135

Yaşanan tüm zorluklar karşısında Athanasiadis, annesinin desteğini görmüştür. Altı yaşında babasını kaybeden bir çocuk için annenin bu derece güçlü bir duruş sergileyişi oldukça hayranlık uyandırıcıdır. Yazarın neden romanın baş kadın karekteri Anthi’yi veya gerçek hayattaki annesini Niobe’ye benzettiğine gelecek olursak, Niobe hakkında bazı bilgiler vermemiz gerekecektir.

Niobe; Yunan mitolojisinde bulunan bir kadın kahramandır. Frigya kralı

Tantalos’un ve Taygeti’nin kızı, Amfionas’ın eşidir.136 Temel özelliği “anne”

oluşudur. Antik Yunan yazarlarından ve şairlerinden edinilen bilgiye göre Niobe’nin çocuklarının sayısı on iki ile yirmi arasındadır. Fakat en yaygın bilgiye göre yedi kızı ve yedi oğlu vardır. Kızlarına Yunanistan’da antik bir Yunan kenti olan Thebai’nın yedi kapısının ismini vermiştir.

135StavrulaG. Tsupru, ΤοΠαρακείμενο…,Doktora Tezi, s.39-40. 136Azra Erhat, Mitoloji Sözlüğü, Remzi Kitabevi, 1999, s.218.

On dört çocuğu olan Niobe, çocuklarının sayısının çok oluşu sebebiyle sadece iki çocuğu olan Leto’ya karşı övünmektedir. Zeus’tan, Artemis adında bir kızı ve Apollo adında bir oğlu olan Leto, Niobe’nin bu tavrından sonra, ondan büyük bir intikam almaya karar vermiştir. Leto, kızı Artemis’ten ve oğlu Apollo’dan Niobe’nin çocuklarını öldürmelerini istemiştir. Kızı Artemis, Niobe’nin kızları ile oğlu Apollo’da oğulları ile kapışmaya başlar. Kapışmada, oklar havada uçuşur. Kapışmanın sonunda Niobe’nin çocuklarından sadece Amiklas ve Melivia sağ kalır.137

Niobe’nin ölmüş çocuklarının cenazeleri dokuz gün yerde kalır. Zeus, onlara cenaze değeri veren herkesi öfkesinden taşa çevirir. Dokuz günün sonunda diğer tanrıların isteği üzerine çocuklar iki ortak mezara gömülür. Niobe, yaşanan bu korkunç olaylar karşısında perişan olur. Hayatı boyunca en değer verdiği varlıklarını bir anda kaybeder. Niobe, her gün Spil dağına giderek, tanrılara yaşadığı bu acıyı dindirmeleri için yalvarır. Sonunda Zeus ona merhamet eder. Gözyaşları dinmek bilmeyen Niobe’yi ağlayan bir kayaya dönüştürür.

Homeros, mitolojik destanında Niobe’den söz ederken şu sözlere yer verir:

“Güzel saçlı Niobe’nin de yemek geldi aklına,

oysa on iki çocuğu ölmüştü sarayında, altı kızı, ergen altı oğlu.

Apollon öfkelenmişti Niobe’ye, öldürmüştü oğullarını gümüş yayıyla, kızlarını da okçu Artemis öldürmüştü,

Niobe güzel yanaklı Leto ile bir tutuyordu kendini, diyordu Leto iki çocuk doğurdu bense bir düzine.

137Tasos Athanasiadis,Τα Παιδιά της Νιόβης (Niobe’nin Çocukları), Birinci Cilt, On Yedinci Baskı, Estia Yayınevi, Atina 2014, s.143.

İki kişi Apollan’la Artemis, öldürdü hepsini. Ölüler yatıp kaldı kanlar içinde,

kimsecikler yoktu onları gömecek, herkesi taşa çevirmişti Kronos oğlu.

Göklü tanrılar gömdü ölüleri onuncu günü, işte o gün yemek geldi Niobe’nin aklına, gözyaşı dökmekten yorgun düşmüştü.

Bugün Sipylos kayalarında, ıssız doruklarında, Akheleos ırmağı kıyısında oynaşan su perilerinin yatakları var derler ya, işte oralarda,

tanrı buyruğuyla taş olmuştur Niobe, yüreğine sindirir durur acılarını.”138

Bahsi geçen kaya günümüzde “Ağlayan Kaya” ya da “Taş Suret” olarak bilinmektedir. Ağlayan Kaya, Manisa şehrinin Karaköy Çaybaşı mevkiinde Spil

Dağı’nın kente en yakın eteğinde bulunmaktadır.139 Saçları dalgalı, üzgün bir yüz

ifadesine sahip olan Niobe Kayası, ağlayan bir kadına benzemektedir. Günümüzde hala birçok ziyaretçinin uğrak noktası olan Niobe Kayasının hikâyesi, Homeros’un İlyada destanında olduğu gibi, birçok mitolojik kitaba da konu olmuştur.

Niobe’nin çocukları ile ilgili yaşadığı bu hazin öyküsü, çok karakterli ve aile konulu romanlar yazmayı seven yazara da ilham vermiştir. Romandaki Anthi karakteri, çocuklarına beslediği derin sevgi ile Niobe’ye benzetilmiştir. Ayrıca, Niobe’nin öyküsü kadar konumu da önemlidir. Romanın ilk iki cildi Niobe Kayası’nın bulunduğu Manisa’da geçmektedir. Yani Niobe gibi Anthi’de Manisa bölgesinde yaşamaktadır. Niobe ve Anthi bu yönleriyle birbirine benzetilmiştir.

138Azra Erhat, a.g.e., s.218.

139Gonca Kuzay Demir, “Kent İmgelerinin Değerlendirilmesi Bakımından Manisa”,Celal Bayar