• Sonuç bulunamadı

Bağımsızlık İlanından Sonra AB-Kosova İlişkileri

II. BÖLÜM

2. AVRUPA BİRLİĞİ’NİN BALKANLAR VE KOSOVA POLİTİKASI

2.3. Avrupa Birliği ve Kosova İlişkileri

2.3.3. Bağımsızlık İlanından Sonra AB-Kosova İlişkileri

Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesinin ardından AB ile ilişkilerde de yeni bir döneme girilmiş oldu. Bağımsızlık bildirimi Sırbistan ve birkaç AB üye ülkesi tarafından tanınmasa da, Kosova'nın yasal, ekonomik ve sosyal konulardaki ulusal politikalarını kademeli olarak AB'ye entegre etmeyi amaçlayan STM programını, gelecekte bir noktada devam ettirmesini engelleyememiştir.

Ekim 2009’da AK, AB üyeliği için aday ülkeler ve potansiyel aday olan ülkelerle ilgili yıllık ilerleme raporunda Kosova’da istikrarın devam ettiğini ancak kırılgan kaldığını belirtmiştir. AB Hukukun Üstünlüğü Kosova Misyonu (EULEX) Kosova’da konuşlandırılmış ve tamamen faaliyete geçmiştir.

Ayrıca Kosova’nın, hukukun üstünlüğünü sağlamak, yolsuzluk ve organize suçla mücadele, idari kapasitenin güçlendirilmesi ve Sırplarla birlikte diğer

azınlıklıkların korunması konusunda zorluklarla karşı karşıya kaldığını ve daha fazla çalışması gerektiğini açıklamıştır. Komisyon, ayrı bir belgede ise Kosovalı vatandaşları AB'ye daha yakın hale getirmeyi ve gerekli reformların üstesinden gelinmesi ve koşulların yerine getirilmesi halinde nihai vize serbestleştirme perspektifiyle vize diyalogu yapılmasını önermektedir (European Commission, 2009).

18 Şubat 2008 tarihi AK, Kosova'nın bağımsızlık ilanı konusunda ortak bir tepki üzerinde anlaşmaya vardı. Konsey, Kosova'nın kendine has bir dava olduğunu vurguladı ve üye devletlerin, Kosova ile olan ilişkileri konusunda uluslar arası hukuka uygun olarak karar vereceklerini açıklamıştır (European Commission, 2008).

Kosova, 15 Haziran 2008 tarihinde bir devlet anayasası imzaladı. Parlamento milletvekilleri metni oy kullanmadan onayladılar. Anayasa, Kosova'yı "bağımsız, egemen, demokratik, benzersiz ve bölünmez bir devlet" olarak laik bir cumhuriyet ilan etmiştir. Mecliste okunulan metinde; Kosova’nın geleceğini inşa ettiklerini, özgür, demokratik ve vatandaşları kucaklayan barışsever bir ülke olma yolunda kararlılığı ifade edilmiştir. Anlaşma 1999’da Sırbistan’la yaşanan krizin ardından BM’nin Kosova’yı himaye altına almasından dolayı, BM Misyonunun yerini Kosova’nın liderlerine ve AB önderliğindeki polis ve denetim görevlilerine teslim edecek olması nedeniyle Kosova Devlet Anayasası 15 Haziran itibarıyla yürürlüğe girmiştir (The Irish Times, 2008). Anayasanın 1. maddesinin ilk satırında şunlar yer almaktadır: ‘’Kosova Cumhuriyeti, bağımsız, egemen, demokratik, ünik ve bölünmez

bir devlettir (Constitution of the Republic of Kosovo, 2008).

Kosova'da faaliyet gösteren iki ana AB organı var: EULEX ve AB Kosova Ofisi-Avrupa Kosova Özel Temsilcisi. EULEX, Kosova'da adli makamlara ve kolluk kuvvetlerine sürdürülebilirlik ve hesap verebilirlik konusundaki ilerlemelere ilişkin yardımcı olmakta ve bağımsız çok etnikli adalet sistemini ve çok etnikli polis ve gümrük hizmetlerini daha da geliştirip güçlendirmekte ve bu kurumların siyasi müdahaleden uzak, özgürce olmasını sağlamaktadır. EULEX misyonu uluslararası kabul görmüş standartlara ve Avrupa'daki en iyi uygulamalara bağlı kalmaktadır. AB Ofisi ise, Kosova'nın AB’ye yakınlığını teşvik etmek için kilit rol oynamaktadır.

AK’nin, Priştine'de ki temsilciliğinin ayrılmaz bir parçası olan Ofis, Brüksel kurumlarıyla kalıcı bir siyasi ve teknik diyalogun sürdürülmesini sağlamaktadır. AB Özel Temsilcisi, siyasi süreçte Kosova Hükümetine tavsiyelerde bulunmakta ve destek vermekte; Kosova'daki AB varlığı için genel koordinasyon sağlayıp; Kosova'da insan haklarına ve temel özgürlüklere saygı gösterilmesine katkıda bulunmaktadır. AB Konseyi, Yüksek Temsilcisi ve AK Başkan Vekili Federica Mogherini aracılığıyla 28 AB üyesi ülkeyi temsil eden hükümetler arası kuruluş olan AB Konseyi'ne rapor vermektedir (EULEX, 2013).

2009 yılında Sırbistan, Kosova’nın tek taraflı olarak ilan ettiği bağımsızlık ilanının yasadışı olduğu gerekçesiyle Lahey’de ki uluslararası Adalet Divanı’na başvuruda bulunmuştur. Tasarıya BM Genel Kurulun da 77 Evet, 6 Hayır ve 77 de çekimser oy kullanıldı. Hayır oyu verenler arasında ABD ve Arnavutluk bulunmaktaydı. Türkiye ise toplantıya katılmamıştır. Tasarının BM Genel kurulunda görüşülmesinin ardından aylar sonra 22 Temmuz 2010 tarihinde mahkeme Kosova ile ilgili kararını açıklamıştır. BM hâkimleri, Kosova'nın Sırbistan'dan bağımsızlık beyanının uluslararası hukuku ihlal etmediğine karar vermiştir (McElroy, 2009). Sırbistan hükümeti bu kararı kınamıştır. ABD ise bu kararı memnuniyetle karşılarken, Avrupa ülkelerini de Kosova'ya destek vermeye çağırdı.

BM Genel Kurulu Kararının ardından Kosova-Sırbistan arasında teknik diyalogun başlama aşamasına geçildi. 8 Mart 2011’de AB’nin denetiminde Brüksel’de gerçekleştirilen müzakereler de, Kosova’yı resmen tanımayı reddeden Sırbistan’ın diyalog sürecine olumlu yanıt vermesi önemli bir adım olarak görülmüştür (B92, 2011). Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana iki taraf arasındaki ilk görüşmeler gerçekleşmekteydi. Bunun akabinde 19 Ocak 2012’de AK, Kosova ile vize serbestleştirme diyalogunu başlatmıştır (European Commission, 2012). Kosova’da hukukun üstünlüğünü güçlendirmek adına AB bir dizi daha anlaşmalar yapmıştır.

30 Mayıs 2012 tarihinde AK, Kosova’da ‘’Hukukun Üstünlüğü Üzerine Yapısal Diyalogu’’ başlattı (Kosovar Civil Society Foundation, 2012). Genişleme ve Avrupa Komşuluk Politikası Komiseri Štefan Füle bu diyalogun, Kosova'nın yargı,

organize suç ve yolsuzlukla mücadele konusuna odaklanarak hukukun üstünlüğü konusundaki güçlükleri gidermek için Kosova'ya yardımcı olmak üzere tasarlandığını söylemiştir (BTI, 2014). 2008'de misyonunun başlatılmasından bu yana EULEX ve Kosova muadili üyeleri, sürdürülebilirlik, hesap verebilirlik, siyasi müdahale özgürlüğü ve çok etnikliğin Avrupa'da ki en iyi uygulamalara ve uluslararası standartlara uyum da dahil olmak üzere bazı ilerlemeler kaydetti. 1 Ocak 2013 tarihinde, mahkemelerde, devlet savcısında, Kosova Yargı Konseyi'nde, Kosova Savcılık Konseyi'nde ve Özel Savcılıkta yeni yasalar yürürlüğe girdi.

AB ile Kosova ilişki sürecinin devamında 14 Haziran 2012 tarihinde Kosova’nın vizesiz serbestleştirme yol haritası yayımladı. Kosova Hükümeti ise, Nisan 2013'te Vize Serbestleştirme Eylem Planını onayladı. Bu plan sayesinde Hükümet, belirlenen hedefleri dinamik bir yaklaşımla karşılamayı taahhüt etmiştir. AK, ülke enstitülerince yol haritasında belirtilen kriterlere ilişkin kaydedilen ilerlemeyi değerlendiren üç resmi rapor yayımlanmıştır. 4 Mayıs 2016'da AK, Kosova'nın Vize Serbestleştirme Yol Haritası'ndan kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirdiğini değerlendirdiği için, Kosova için vize serbestleştirme önerisini onaylamıştır. Temmuz 2016'da Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komitesi, vizelerin serbestleştirilmesi yönündeki tavsiyeyi onaylamak için Avrupa Parlamentosu'nun Sivil Özgürlükler Komisyonuna bir tavsiye göndermiştir. Bununla birlikte, söz konusu raporda, sürecin tamamlanması için önemli kabul edilen iki kriterin yerine getirilmesinin gerekliliği de vurgulanmıştır. Bu iki kriter arasında, Karadağ ile sınır anlaşmasının onaylanmasının yanı sıra; organize suç ve yolsuzluğun yüksek profiline ilişkin davalar, kesin mahkeme kararları ve tutuklamalar kaydı kurulması yer almaktaydı (Republic of Kosovo, Ministry of European Integration, 2016).

10 Eylül 2012'de Kosova için önemli bir adım atıldı ve ‘’Denetimli Bağımsızlığa’’ son verildiği ilan edilmiştir. Denetimli bağımsızlığının sona ermesinin tam bir ay sonrasında AK, AB ile Kosova arasında İstikrar ve Ortaklık Anlaşması yapmanın yasal bir engel bulunmadığını açıkladı ve 10 Ekim 2012’de Komisyon, fizibilite çalışmasını AB ve Kosova arasında bir İstikrar ve Ortaklık Anlaşması (SAA) için yayımladı (Arkan, 2015: 157).

19 Ekim 2012 tarihinde Brüksel'de, Belgrad ve Priştine’nin AB yolunda ilerleme kararlılıkları, ikili uyuşmazlıklar olmasına rağmen, her iki hükümetin de müzakere masasına oturmaya razı olmasında belirleyici etken olmuştur (Vogel, 2012).

25 Temmuz 2014 yılında AB ve Kosova ilişkilerin de bir ileri ki sürece geçilmiştir. AB ve Kosova baş müzakerecileri, AB ile Kosova arasındaki SAA’yı Brüksel'de başlattı. Dönemin Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakereleri Komiseri Johannes Hahn açıklamasında: "Bu anlaşma AB-Kosova

ilişkileri için bir kilometre taşıdır ve Kosova'nın çok gerekli reformları yapmasına, ticaret ve yatırım fırsatları yaratmasına yardımcı olur ve Kosova'yı sürdürülebilir

bir ekonomik büyüme yoluna sokup, özellikle gençler için gerekli iş olanaklarına yol

açabilir" ifadelerine yer vermiştir (Council of the EU, 2015). SAA, Ekim 2013 ile

Mayıs 2014 arasında görüşülmüş, Temmuz 2014'te başlanmış ve AB Konseyi 22 Ekim 2015 tarihinde imzalanması üzerinde anlaşmıştır. 1 Nisan 2016 tarihinde de AB ile Kosova arasındaki İstikrar ve Ortaklık Anlaşması yürürlüğe girmiştir (Republic of Kosovo, Ministry of European Integration, 2016).